Siz bu devirden bahsediyosunuz biz 90 lı yıllardan aradaa çooookk fark var şimdilerde komşumu var Allah aşkına. Ben çocukken bizim mahallede su da istenirdi teyzeler pişi yapar bize dağıtırdı da evet bazı arkadaşlara kötüleri denk gelmiş olabilir ama çoğu iyi insanlardı..Tabii ki değil farkındayım. Benim anlatmak istediğim çocuğun annesi en başta kızının komsuya tek gitmesine hele de yemek vakti gitmesine izin vermemeliydi. Yanı yazayım da burada dursun. Çocuklarınızın konudan komşudan birşey istemesine, siz yanında değilken bir şey almasına izin vermeyin. Hele şu eşi bakkalda çocuklara hediye dağıtan arkadaş, uya eşini yaptığı çok yanlış. Hem çocuğun ailesiyle olan ilişkisine balta vuruyor, annenin çocuk üzerindeki otoritesini baltalıyor hem de o çocuklardan bir tanesi bunu başka biriyle dener, başka birinden bir şey ister de başına bir iş gelirse vebalin altından kalkamaz.
Hayır eskiden de aynı oranda sapıklık ve canilik vardı ama eskiden iletişim kanalları bu kadar çok olmadığı için öğrenemiyorduk. Ayrıca çocuğunun başına bir iş gelen aileler utanarak saklıyordu. Ben de 40 yaşına yaklaşıyorum ama çocukken asla bu bahsedilenleri yapamazdım. Annem asla izin vermezdi.Siz bu devirden bahsediyosunuz biz 90 lı yıllardan aradaa çooookk fark var şimdilerde komşumu var Allah aşkına. Ben çocukken bizim mahallede su da istenirdi teyzeler pişi yapar bize dağıtırdı da evet bazı arkadaşlara kötüleri denk gelmiş olabilir ama çoğu iyi insanlardı..
Bizde bir sevdiye teyze vardı şeker satardı sokakta oyun oynarken ondan şeker isterdik hiç boş çevirmezdi hep herkese dağıtırdı. her bayram mendil ve 1 lira verirdi kağıttandı o zaman bozuk paralar.. şimdi olsak kim kime şeker dağıtır her gün.. hee birde gıda alerjisi dediniz ya o zamanlar alerji kelimesi bile yabancıydı insanlara o da bu devrin hastalığı oldu malüm doğallık kalmadı.
Dediğim gibi bizim oraların insanlarından böyle bişi ne gördüm nede duydum ama kötü niyetli yok demiyorum ama bu zamanınki sapıklık kadar olacağınıda sanmıyorum.. neyse zaten bu devirde güven diye bişi kalmadı artık bu yüzden çocuklarımızı tabikide kendi yetiştiğimiz tarzda yetiştiremeyiz.Hayır eskiden de aynı oranda sapıklık ve canilik vardı ama eskiden iletişim kanalları bu kadar çok olmadığı için öğrenemiyorduk. Ayrıca çocuğunun başına bir iş gelen aileler utanarak saklıyordu. Ben de 40 yaşına yaklaşıyorum ama çocukken asla bu bahsedilenleri yapamazdım. Annem asla izin vermezdi.
26 sayfayi okudum icim acidi...
Eskiden de simdi de insanlar kötü, tek fark eskiden ailelerimiz bizi savunmazdi, aman kucuksun saygili ol, laf yetistirme diye susturulurduk. Kiymet verilmezdi cocuklara, o yuzden boyle piskopatlar da rahat rahat nefretlerini akitirdi, simdi kolay mi her çocuğa git oteye demek?
Yine yok mu var boyle yapilar ama eskisi kadar degil.
Kilo bakımından halamda bana söylenirdi artık nasıl yiyorsam tabağıda ye dedi birgün sinirden tabaği bir ısırdım çat diye ortadan ikiye ayrıldı :))) melamin tabaklar vardı onlardan , işyerine gönderdiler beni onunla beraber karnım acıyor öğle yemeğine kadar duramıyorum annem azıcık peynir ekmek koyardı onu yerdim bana dünyanın lafını söylerdi tuvalate gider ağlardım , pis bir han tuvaletiydi hiçbiryere dokunmadan sadece ağlamak için oraya girerdim Oğlu oldu yıllar yıllar sonra bir tanecik tek onda hep kiloyla başı belada :) çatalı bırakıp eliyle dalıyor yemeğe hadi tabağı da ye desene diyecem olmayacak Allah çok büyükNereyse hepsini okudum ne çok çocuğun kalbi kırılmış benim de çok kırılırdı kalbim en çok da benden 15 yaş büyük ablama. Ben 6 yaşında iken ablam evlendi onun evini kendi evim gibi sanıyordum şu yapay çiçekler var ya onlardan var evinde çok severdim bizim eve döneceğimiz zaman iki dalını aldım bizim eve getirdim bi sonraki gelmesinde çiçekleri gördü sen bunları benden izinsiz nasıl alırsın hırsızsın. Babam kardeşin o senin demişti saatlerce babam ile tartışmıştı. Ben de çiçekleri alıp ona fırlattım al çiçeklerini diye. O kadar çok kırdı ki beni bu yaşıma kadar hala daha devam ediyor. Ben orta okula giderken ergenlik döneminde kilo almaya başladım boyum 1.60 kilom 55 ay sen çok kilo aldın ne olacak bu halin boğazına dur de. Beni çok etkiledi bir yıl boyunca hiçbir şey yemedim doğru düzgün hasta oldum bu yüzden. Oğlu benim yaşıma geldi öyle bir kilo aldı ki o zaman dedim hadi benim psikolojimi bozduğun gibi onun da boz psikolojisini.
Sonra yıllar geçti oğlu evlendi gelini obez çok bunaldı krizlere girdi ablam işte kimsenin ahını almayacaksın
Ya arkadaşlar eminim hepiniz çok yararlanmışsınız da okudukça benim ağzım açık kalıyor. Kiminiz su vermedi diye komsuya kizmis. Kiminiz tek basina yemek vakti arkadasinin evinde cocuk basina. Birinin kocasi tanimadigi cocuklara hediye aliyor. Bunlar sadece birkaci.baskasina şu içmeye gidilmez. Bana da gelse bir çocuk vermem çünkü yarin bundan cesaret alip baska kapiyi da çalar ve açan kotu niyetli olabilir. Annesinin almasina izin vermedigi ya da almak istemedigi herhangi bir seyi kardesinin cocuguna bile alman yanlış bir hareket. Markette hiç tanımadığınız bir çocuğa alıp hediye etmek çok çok yanlış. Başka ülkede olsa çocuk tacizinden içeri alırlar. Küçük çocuk tek başına başkasının evine gönderilmez. Başkasının sofrasına da oturmaz. O yemeklerin içinde çocuğa alerji yapabilecek bir şeyler olabilir. Yani o travmalarin asıl sebebi aileleriniz. Bari siz kendi çocuklarınıza yapmayın.
Desene seninle aynı kaderi paylaşmışmışızKilo bakımından halamda bana söylenirdi artık nasıl yiyorsam tabağıda ye dedi birgün sinirden tabaği bir ısırdım çat diye ortadan ikiye ayrıldı :))) melamin tabaklar vardı onlardan , işyerine gönderdiler beni onunla beraber karnım acıyor öğle yemeğine kadar duramıyorum annem azıcık peynir ekmek koyardı onu yerdim bana dünyanın lafını söylerdi tuvalate gider ağlardım , pis bir han tuvaletiydi hiçbiryere dokunmadan sadece ağlamak için oraya girerdim Oğlu oldu yıllar yıllar sonra bir tanecik tek onda hep kiloyla başı belada :) çatalı bırakıp eliyle dalıyor yemeğe hadi tabağı da ye desene diyecem olmayacak Allah çok büyük
Bu anlatılan hikayelerden bunları mı anladınız ?Ya arkadaşlar eminim hepiniz çok yararlanmışsınız da okudukça benim ağzım açık kalıyor. Kiminiz su vermedi diye komsuya kizmis. Kiminiz tek basina yemek vakti arkadasinin evinde cocuk basina. Birinin kocasi tanimadigi cocuklara hediye aliyor. Bunlar sadece birkaci.baskasina şu içmeye gidilmez. Bana da gelse bir çocuk vermem çünkü yarin bundan cesaret alip baska kapiyi da çalar ve açan kotu niyetli olabilir. Annesinin almasina izin vermedigi ya da almak istemedigi herhangi bir seyi kardesinin cocuguna bile alman yanlış bir hareket. Markette hiç tanımadığınız bir çocuğa alıp hediye etmek çok çok yanlış. Başka ülkede olsa çocuk tacizinden içeri alırlar. Küçük çocuk tek başına başkasının evine gönderilmez. Başkasının sofrasına da oturmaz. O yemeklerin içinde çocuğa alerji yapabilecek bir şeyler olabilir. Yani o travmalarin asıl sebebi aileleriniz. Bari siz kendi çocuklarınıza yapmayın.
Siz eksik hatırlıyor olabilirmisiniz acaba:) ben çocukluğumla ilgili anıları anlattığımda annem yada babam yok o öyle değildi şöyleydi diye müdahale ederler mutlaka:) ben de acaba ben ş eksik angatırlıyorum diye düşünüyorum4-5 yaşlarındaydım.Tek çocuktum,hala da öyle.Bu yüzden içimde hep bir kardeş özlemi vardı.Annemle birlikte bir arkadaşının bebeğini görmeye gidecektik.Nasıl da heyecanlanmıştım bebek göreceğim diye.Gittik.Zaten uslu bir çocuktum.Oturdum sakince annemin yanında.Sonra bebeğin beşiğinin yanından geçerken merak ettim yaklaşıp yüzünü seyrettim.Sadece seyrettim ama.O sırada sert bir sesle uyarıldım.Bebeğin anneannesiydi.Çekil bakayım çocuğun başından!dedi.Daha başka azarlar da savurdu.Ne dediğini çok hatırlamıyorum ama kalbimin çok kırıldığını hatırlıyorum.Hatta başka bir kadın daha vardı o da benim ağlamaklı olduğumu görünce teselli etmeye filan çalıştı.Hiç unutmuyorum.Sonra gittim,annemin yanına oturdum ve bir daha bebeğin beşiğinin kenarından bile geçmedim.Annem üzgün olduğumu görünce ne oldu diye sordu,hiçbir şey söylemedim.O kadar net hatırlıyorum ki.Hani bazı çocukluk anıları vardır ya bu da benim her hatırladığımda içimi cızlatır.Nedense çok etkilemiş beni.O çocuk halimle benim kendi kardeşim olsaydı keşke diye çok üzülmüştüm.Bazı insanlar ne acımasız...Şimdi düşünüyorum da ben o minicik halimle ne yapabilirdim ki?Sadece yanına gidip seyretmişim.Yanımda başka insanlar da vardı zaten,hatırlıyorum.Çocuk da olsa her insanın bir kalbi var...
Ah aynı benim babaannem. Gözümüzün içine soka soka verirdi kuzenlerimize bir yandan da aman ha duymasınlar görmesinler derdi.Çok benzer bir olay yaşamıştım, sizin yine komşunuzmuş. Benim babamın babasıydı, nam-ı diğer dedem. Köye onları ziyarete gitmiştik, evde amcamın çocukları, diğer kuzenlerim de vardı. Bizim orada olduğumuzu biliyordu, çünkü giderken kaç kere arayıp bir şey lazım mı diye sormuştuk. Ki gidince de aramıştık, dışarıdaydı, biz geldik sen de gel haydi diye. Gelirken amcamın çocuklarına çikolata almış. Geldiği gibi kimse görmüyormuş gibi onların çikolatalarını dolaba koydu, yanına çağırıp onlar gidince yersiniz dedi. Öyle dışlanmış hissettim ki. Olay çikolata değildi çünkü. Benim onun tarafından ilk dışlanışım da değildi. Bir de onun tek kız torunuyum bu arada. İyi insanların hürmetine dönüyor dünya, yoksa bu insanların içindeki cehennem hepimizi yakmaya yeter.
Yok yok eminim.Hafızası çok güçlü bir insanım zaten,bu da bazen kötü bir şey:)Siz eksik hatırlıyor olabilirmisiniz acaba:) ben çocukluğumla ilgili anıları anlattığımda annem yada babam yok o öyle değildi şöyleydi diye müdahale ederler mutlaka:) ben de acaba ben ş eksik angatırlıyorum diye düşünüyorum
Ahh,kendi babaannem geldi aklıma.Hiç tanımadığı insanlara elindeki bir lokma ekmeğini veren babaannem...Merhametine hayran olduğum canım babaannem...Işıklar içinde uyu...Ah aynı benim babaannem. Gözümüzün içine soka soka verirdi kuzenlerimize bir yandan da aman ha duymasınlar görmesinler derdi.
Görmem umurunda bile olmuyor, açıkça belli ayrımcılıkları. Ama aksi gibi beni görünce de seviniyor, çok garipsiyorum. Galiba ben bir misafir çocuğuyum gözünde, canı sıkılınca iyi geliyor, ya da diğer torunlarını özleyince. Bende mi kusur desem, doğduğum saniyeden itibaren de kusurlu olamam ya, adam doğduğum gün orada olduğu halde görmeye gelmeye tenezzül etmemiş. Babamı sevmiyor diğer çocukları kadar da ondan desem, babam bakıyor resmen onlara, babamın hastalığında da buradalar sürekli. Bazen bir şeylere sebep bile üretilemiyor. Ama ne olacak biliyor musunuz? Size öyle davranıyor ya, muhtaç kalacak bir gün. O gün de ne derece yürekten gelir bakmak Allah bilir.Ah aynı benim babaannem. Gözümüzün içine soka soka verirdi kuzenlerimize bir yandan da aman ha duymasınlar görmesinler derdi.
4-5 yaşlarındaydım.Tek çocuktum,hala da öyle.Bu yüzden içimde hep bir kardeş özlemi vardı.Annemle birlikte bir arkadaşının bebeğini görmeye gidecektik.Nasıl da heyecanlanmıştım bebek göreceğim diye.Gittik.Zaten uslu bir çocuktum.Oturdum sakince annemin yanında.Sonra bebeğin beşiğinin yanından geçerken merak ettim yaklaşıp yüzünü seyrettim.Sadece seyrettim ama.O sırada sert bir sesle uyarıldım.Bebeğin anneannesiydi.Çekil bakayım çocuğun başından!dedi.Daha başka azarlar da savurdu.Ne dediğini çok hatırlamıyorum ama kalbimin çok kırıldığını hatırlıyorum.Hatta başka bir kadın daha vardı o da benim ağlamaklı olduğumu görünce teselli etmeye filan çalıştı.Hiç unutmuyorum.Sonra gittim,annemin yanına oturdum ve bir daha bebeğin beşiğinin kenarından bile geçmedim.Annem üzgün olduğumu görünce ne oldu diye sordu,hiçbir şey söylemedim.O kadar net hatırlıyorum ki.Hani bazı çocukluk anıları vardır ya bu da benim her hatırladığımda içimi cızlatır.Nedense çok etkilemiş beni.O çocuk halimle benim kendi kardeşim olsaydı keşke diye çok üzülmüştüm.Bazı insanlar ne acımasız...Şimdi düşünüyorum da ben o minicik halimle ne yapabilirdim ki?Sadece yanına gidip seyretmişim.Yanımda başka insanlar da vardı zaten,hatırlıyorum.Çocuk da olsa her insanın bir kalbi var...
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?