- Konu Sahibi elif ceren
-
- #81
Son söylediğinizi ima ettim kendisine, bu sefer seni üzen kişi olmak istemem sen karar ver ne yapmamız gerektiğine diyor. Bu yanıtın da üzerine gitmek istemiyorum, çünkü bu tarz kavgalarda söylenen sözler sonra geri dönülemeyecek noktalara taşıyabiliyor insanları.
Ben mi konuyu saptırdımTeşekkürler, sosyal bilimleri de dil bilimlerini de sizden almaya gereksinim duymayacak bir konumda ve kariyerdeyim. Adı üstünde bu bir teoridir. Siz geneli yansıtmıyorsanız diye teori değişime uğramaz. 100 kişiden 90 'nın şekeri 70-100 aralığındadır. Bu sağlıklı referans aralığıdır. Siz 101 ile saglikli bir bireysinizdir ama standart sapmasınızdır. Aynen referans aralığını toplumların geneli belirlediği gibi teorilerde de bu yüksek çoğunluk baz alınır. Yemek yemek, su icmek, cinsellik ve üremek en temel fiziksel ihtiyaçlardır. Bu ihtiyaçlardan bir kısmını öteleyerek ya da ihtiyaç duymayarak bir sonraki basamağa çıkan kimseler; ilgili hususların fiziksel ihtiyaç olduğu gerçeğini değiştirmez.
Sizinle tartışmaya devam ermeyeceğim, zira konuyu saptırıyorsunuz. Konu sahibi annelik güdüsü ile çocuk sahibi olmak istemektedir. Eşi istemiyor olabilir. Burada hangi ihtiyacını onceliklendirerek de kendi hayat tercihi olacaktır. Bizim burada yapmaya çalıştığımız farklı bir perspektif sunmaktır o kadar.
Iletişim becerileriniz fevkalade, tebrikler... Kuyudan bin akıllının çıkaramadığı taşı bilirsiniz...Ben mi konuyu saptırdımBenim cevabımın uzunluğuna ve içeriğine bakın. Bir de kendi cevabınıza. Ufff bilgili olduğunuzu göstermek için ne kasmışsınız. Size benden bir aferin
Bunu çok kez sordum, benle paylaş eğer öyle bir şey varsa benim için önemli değil vs. kesinlikle öyle bir problem yok diyor.
Ama bütün bu iş yükü kötü giden hayatın en eğlenceli tarafida evlat sevgisi değil mi zaten...Tmm katılıyorum sorumluluğu fazla ama kadın anne olmak istiyor bu ona haksızlık bencillik değil mi?Ben adama bu kadar yüklenilmesini doğru bulmadım, neden derseniz konu sahibesi ve eş 25 yaşından beri birlikte. 25 yaşında hayat göze daha tozpembe geliyor, kolay geliyor. Gençsin, yeni mezunsun, ailenle yaşıyorsun, aile geçindirme derdin yok hayatta fazla sorumluluk yok.
35ken durum farklı. Nasıl geçinicem derdi var, kredi ödemesi var, iş stresi var sorumluluklar üstüne biniyor.
İş yorucu oluyor, zaten iş vaktin çoğunu alıyor, spora az zaman kalıyor, ailene akşamdan akşama vakit kalıyor derken gerçekten zaman yok. Böyle bakınca adam zamanım yok diyorsa gerçekten yoktur yani, çocuğa bakmakiçin enerjim yok, sorumluluk istemiyorum diyorsa da dünyanın en büyük suçunu işliyor sayılmaz. Adam rahat seviyorsa, sorumluluk istemiyorsa, gece 3te ağlayan çocuk dinlemek istemiyorsa ben o adama burda vurun kahpeye yapamam. Yukardaki yorumları fazla acımasız buldum. 35te evlenip 2 yıl sonra fikir değiştiren bir adam olsaydı yorumum farklı olurdu çünkü yetişkin hayatı tatmış oluyor ama 25te ilişkiye başlayan biri 35te fikir değiştirdiyse bile bir şey diyemem bu kandırmak değil. 35 yaşındayken 10 yıl sonrasının garantisini verebilirsin ama 25 yaşındaki birinden 10 yıl sonrasının sözünü isteyemezsin bence.
Ama bütün bu iş yükü kötü giden hayatın en eğlenceli tarafida evlat sevgisi değil mi zaten...Tmm katılıyorum sorumluluğu fazla ama kadın anne olmak istiyor bu ona haksızlık bencillik değil mi?
Hayat o kadar kötüye gidiyor ki insan korkuyor ya. Esiniz ilgilenemeyecegi bir cocugu dunyaya getirmek istemiyor olmali. Onu anliyorum bir yandan siz de anne olmak istiyorsunuz. Esinizle bol cocuklu ortamlara girmeye bakin. Cocuklu videolar atin. Cocuk resimleri atip bundanimiz olmasin mi diyin. Ama mesela benim babamda cok sorumlu hissetmiyordu köle gibi sirketinde çalıştırirdi kardesimle beni. Ha gelmisiz bu dunyaya ama iyi mi etmisiz. Sevgiyi bile parayla almak isterdi. Zor ya cocukluktan beri hep baba hayati olan arkadaşlarıma ozenmekle gecti yillarim hala degisen birsey olmadi.Merhaba, 35 yaşındayım, 10 yıllık ilişki 7 yıllık evliliğimiz var. Eşimi çok seviyorum, her konuda anlaşıyoruz. İnanılmaz anlayışlı, beni hiç sıkmayan, eğlenceli, ev işlerinde ve kariyerimi sonuna kadar destekleyen biri. Ama çocuk istemiyor3 yıl önce bendeki sinyalleri görüp kendiliğinden istemediğini söyledi. Önce çok şaşırdım, sonra üzüldüm, sinirlendim neden bana bunu baştan söylemedin diye. Sonra konu çıkmaza girince daha fazla üzülmemek adına ve o dönem kendimle ilgili başka konularla ilgilenmem gerektiği için konuyu şimdilik rafa kaldıralım dedim. Artık yaşım da ilerlediği için konuyu tekrar açtım. Kendisinde bu konuda bir adım ilerleme yok maalesef. Yine üzüntü, ağlama, kavga, depresyon dolu günler geçiriyoruz. Aile terapisini düşünüyoruz ama bir yandan da bu terapiler ilişkimizi yıpratır mı diye düşünmeden edemiyorum (Bunun bazı örneklerini duydum). Bu arada maddi anlamda sıkıntımız yok, ikimizin de işleri iyi. Neden istemediğini sorduğumda içinde böyle bir istek olmadığını, iş vs. nedeniyle kendisine bile zor vakit ayırdığını, çocuk sorumluluğunu alamayacağını söylüyor. Böyle bir nedenle aile terapisine giden ve sonuç alan biri varsa deneyimlerini öğrenmek isterim. Evliliğimi bitirmek istemiyorum, çünkü aramızdaki sevgi nedeniyle böyle bir şey olursa kesinlikle pişman olacağımı düşünüyorum.
Çok teşekkürler, Bursa'da değiliz ama bulunduğumuz şehirde de var terapi imkanı. Siz psikoloğa mı gittiniz psikiyatre mi peki?Kesinlikle gidin eşin de sıcak bakıyosa hemen değerlendir biz hala gidiyoruz doğumdan sonra da gideceğiz bir kere gittik oldu bitti olmuyo kadın her aşamada sağlıklı ilerlememizi sağlıyo biz bursa da oturuyoruz belki aynı şehirde değilizdir tabii ki adını veririm eğer faydam olacaksa seve seve inşallah aynı şehirdeyizdir
Terapi yolunu denemek istememin tek sebebi, bu isteksizliğinin altta yatan başka bir nedeni varsa ortaya çıkarıp onu çözmek. Kendisinin bile farkında olmadığı bir sebep olabilir çünkü. Onun dışında ikna ile olacak bir şey olmadığını düşünüyorum ben de.Kararı siz verirseniz ömrü boyu sizi suçlayacak
Terapiste gittiğinizde de sizi suçlayacak
Bir insan çocuk istemiyorsa bu fikirler ikna ile değişmez inanın, benim değişmedi kendimden biliyorum bu konuyu. İkna edilmeye çalışılsam uzun vadede tepkilerim kötü olurdu. Bana hep doğurunca o sevgi içine dolacak dendi ama cesaret edemedim kendimi biliyorum çünkü, her elim kolum bağlandığında çocuğa yönelecekti umutsuzluğum. Siz eşinizle birlikte büyümüşsünüz, o yüzden önceden konuşsaydınız da çok ehemmiyeti yoktu, fikirler değişiyor yaş aldıkça, şu saatten sonra size diyebilirim ki bu konu dikiş tutmaz, çok üzülürsünüz sonradan en güzeli yolları ayırmak, ikna ile terapi ile bir çocuk yaparsanız ömrü boyu babasının isteksizliğine, tahammülsüzlüğüne maruz kalma riski var, size büyütürken destek olmama riski var , senin yüzünden bu kadar mutsuzum lafını duyma riski de var tam tersi de olabilir ama bu riski alamazdım sanırım
Sizin adınıza çok üzüldüm. Hepimizin ailesinde farklı farklı sorunlar vardı. Bunları düşününce en sonunda, en azından beni büyütüp yetiştirmişler, kimseye muhtaç olmayacak bir birey haline getirmişler diye düşünüp olumlu bakmaya çalışıyorum. Anne-baba kaynaklı sorunlar, yetişkinlik döneminde yaşadığı sorunların büyük bir kaynağı olabiliyor. Eğer hayatınızı etkileyen bir sorunsa terapi size de iyi gelebilir. Sevgiler,Hayat o kadar kötüye gidiyor ki insan korkuyor ya. Esiniz ilgilenemeyecegi bir cocugu dunyaya getirmek istemiyor olmali. Onu anliyorum bir yandan siz de anne olmak istiyorsunuz. Esinizle bol cocuklu ortamlara girmeye bakin. Cocuklu videolar atin. Cocuk resimleri atip bundanimiz olmasin mi diyin. Ama mesela benim babamda cok sorumlu hissetmiyordu köle gibi sirketinde çalıştırirdi kardesimle beni. Ha gelmisiz bu dunyaya ama iyi mi etmisiz. Sevgiyi bile parayla almak isterdi. Zor ya cocukluktan beri hep baba hayati olan arkadaşlarıma ozenmekle gecti yillarim hala degisen birsey olmadi.
HarikasınızElbette, evlat sevgisi bambaşka hatta dünyadaki tek gerçek, çıkarsız sevgi... Öte yandan annelik güdüsü ve hormonları kadınlarda var, erkeklerde böyle bir şey yok. Yani bir erkek bir kadının çocuk sahibi olma isteğini anlayamaz. Bu açıdan bakarsak adam çocuk da olmayı versin dünyanın sonu diyor, çünkü erkeğe göre bu bir ihtiyaç değil. Ama kadına göre olmazsa büyük bir eksiklik çünkü büyük bir içgüdü gerçekleşmemiş kalıyor. Erkek tarafından bakınca çok da büyük bir mesele değil yani, eee o zaman haksızlık veya bencillik olmuyor. Bizim taraftan bakınca ise bu büyük bir haksızlık. Umarım anlatabilmişimdirBana kalsa üşeniyorum vaktim yok vb sebeplerden çocuk istemeyen erkeklerin kafasına bir odun koyarım geçerim.
keşke kadınlar kadınlarla evlenip çocuk sahibi olsaydı tüm kadınlar mutlu olurdu
Evlenmeden önce hayatımızı rayına oturtmaya çalıştığımız için böyle bir konu açılmıyordu bile. Ben de bu kadar istiyor olmama rağmen bir taraftan endişelerim de var. Bu endişeleri iyiye yoruyorum ama, dünyaya gelecek olan çocuğa daha iyi bir gelecek hazırlamak için az da olsa endişe duyabiliyor olmak gerekiyor bence.Evlenmeden önce eşiniz ne diyordu cocuk fikrine? Yani evlilikten sonra aniden mi gelişti bu fikir?
Bende 6 yıllık evliyim yaşlarimizda küçük değil 30 yaşındayım ama hala hazir değilim çocuğa
Nasıl hazir olunur onuda bilmiyorum
Biz psikologa gittik bi tane bulun şöyle yorumları falan güzel olan alanında başarılı olan ve doğuma kadar gidin ilk zamanlar sık çağırır 2 haftada bir sonra ayda bir sonra ihtiyaca göre gidersiniz inşallahh siz de fayda görürsünüzÇok teşekkürler, Bursa'da değiliz ama bulunduğumuz şehirde de var terapi imkanı. Siz psikoloğa mı gittiniz psikiyatre mi peki?
+1 aynenbu konuyu en başından seninle konuşmayarak arkandan iş çevirmiş oldu bence. yaptığı büyük saygısızlık.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?