- 1 Nisan 2016
- 149
- 196
- 103
- 37
- Konu Sahibi herathequeen
-
- #21
Çocuk gözünden de böyle oluyor demek ki . Size yaşatılanlar için çok üzgünüm ve sizi gerçekten çok iyi anlıyorum. Çok haklısınız, söylenecek hiçbir şey yok.Ben varım, babanem ve dedem tam olarak böyleydi ki bizde engelleyen birileri de yoktu. Bundan yaklaşık 10 yıl önce içimdekileri söyleyip rahatladım uzun bir süredir de görmüyorum kendilerini. Ailemi görüntülü aradığımda olur da onlardalarsa arayıp sormadığım için sitem ediyorlar he he diyip geçiyorum. Ölseler cenazelerine gitmem kusura bakmasınlar uçak biletleri çok pahalı…
Sanırım böyle devam ederlerse büyüdüğünde benim yavrum da benzer tavırlar sergiler. Sizin Allah bağışlasın anladığım kadarıyla birden fazla çocuğunuz var. İşte yaşadığım çıkmaz daha çok evladımın tek çocuk olması ve kuzeniyle o “kardeş gibi” hissetme duygusu. Yeğenimi de çok seviyorum birbirlerinden mahrum kalsınlar istemiyorum hem bu olan bitende onun hiçbir günahı yok. Ancak kimsenin de bizi bu kadar eşşek yerine koymasına bu kadar kolay lokma olmaya artık bir gram tahammülüm kalmadı. Benim evladım da torun, ben de evladım. Gerçekten yeter artık noktasındayım.Gorusmeyeceksiniz yapacak bir sey yok yazdim size bizde babanne boyle ayni sizin dediginiz gibi ayni anda denk gelirsek yapilan bir ayrim yok ama zor zamanlarda destek o tarafa okul acilinca hediyeler onlara keza dogum gunleride dahil benim cocuklarimi kutlamazlar bile hatta bir iki kere onlara alinan hediyeler benim cocuguma gösterilmiş bak kuzenlerine aldik diye ama cocugum bunu bana cok uzun zaman sonra soylemisti o zamanlar oda ozledim diyordu gitmek istiyordu hic belli etmedim ama artik buyudu kendisi anmaz gidelim demez gidince mesafeli durur
Canım daha önceki konularını da biliyorum malesef sen çocuğundan önce kendin sağlıklı gelişim göstermelisin çocuk seni hissediyor senin beklentilerin kıyasların kırgınlıkların devam ettikçe çocuğunda senin taklitçin olcak evet kabullenmesi zor ama daha önce de konuştuğumuz gibi gerçek bu . Sebep burda ablanızın boşanmış olması değil emin olun evli de olsa aileniz ona daha yakın olacaktı o zaman da başka şekilde sizi dışlayacaklardı o aslansın kaplansın sözleri varya hepsi uydurmaca bazı aileler tıpkı böyledir bir evlat otomatik olarak saf dışı kalır siz buna kendinizce sebep sonuç ilişkisi kurmaya çalışmayın bırakın kopun zihninizi bu fikirlerden arındırın evladınız anneanne görmesin ne olacak ? Benim evladım 25 aylık daha 1 defa gördü anneannesini ben üzülmüyorum şahsen çünkü eğer üzülüp kırgınlıkların beni yıkmasına izin verirsem çocuğum benim yaptığımı yapacak ve değer alma verme dengesi bozuk olacak siz şuan her ne kadar evladınız üzerinden sorguluyor gibi hissetseniz de olayı aslında tamamen sizin ablanıza ve annenize duyduğunuz kızgınlık bu evladınızı bu tarz çekilmelerle tanıştırmayın gerek yok emin olun hissediyorlar biliyorlar. Anneniz ablanızı daha çok sevmek istiyorsa bırakın sevsin siz kendi odak noktanızdan kopmayınMerhabalar sevgili arkadaşlar. Bu konularla ilgili dertlerimi daha önce sizlerle paylaşmıştım, zamanında sizlerin verdiği moral ve destek çok yardımcı olmuştu bazı şeyleri aşmam noktasında . Şöyle ki derdim yine içimde doldu doldu taştı; kimseyle paylaşamamak beni yiyip bitiriyor. Ablam 2 senedir bir boşanma sürecinde ve artık yeğenimle birlikte aile evine taşındı başka bir şehirden. Şimdi şöyle ki evin bir odası kendi odası bir odası yeğenimin odası oldu haliyle. Buralarda hiçbir sorun yok ancak benim çocuğum anneannesini ve dedesini hiçbir şekilde göremiyor , ablam sürekli bir bahaneyle evin patronu gibi bizi evden uzak tutuyor. Yorgunuz, şöyleyiz böyleyiz şeklinde açıklamalarla benim evladımı ve beni hiçbir şekilde anneanne ve dedesinin evine kabul etmiyor . Benim senelerim zaten bu evlat ve torun ayrımıyla geçti, benim evladım anneannemiz büyüdü çünkü annem hep ablamın dertleriyle ve diğer torunuyla ilgilendi onların yanında yer aldı. Bu durum boşanmadan önce de böyleydi , benim eşim adını bile anmak istemediğim bir hastalık geçirdi o süreçlerde bile pandemiydi ben küçücük bebeğimle evde bir başıma kocamın yanında olamadan güzel haberler bekledim. Çünkü benim ailem benim yanımda olmadı hep ablamın dertleriyle hep onun çocuğuyla ilgilendiler. Bana da hep sen aslansın kaplansın sen her şeyi kendin halledersin dediler. Geçmişte olan bitenler o kadar uzun ki buraya yazıp konu karmaşası yaratmak istemiyorum bu küçük detayı paylaşma sebebim de kırgınlığımı boyutunu anlatabilmek için açıkçası. Ben bunları defalarca konuştum annemle, diğer torununa ne yapıyorsan ne kadar ilgileniyorsan benim çocuğuma da aynısını yapacaksın dedim. Her defasında anlamış gibi yapıp peki tamam diyip sonra yine benim çocuğum arka plana atıldı. Çocuğumun özel günlerinde asla yanında olmadı, karne günü yıl sonu gösterisi gibi günlerde vs. Ama diğer torunu için canını verir her şeyinde yanında olur ve gerekçesi de “ama o babasız” . Boşanmadan önce de bu böyleydi ama arkadaşlar dikkatinizi çekerim. Ayrıca onun babasız olması benim çocuğumun “ anneannem neden benimle hiç ilgilenmiyor neden beni hiç görmüyor” sorularının cevabı değil ki. Artık en son ablam ve yeğenim evlerine taşındı ve her şeyi tamamen ele geçirmiş bizim o eve giriş çıkış hakkımız iznimiz sanki kendisinin onayına bağlıymış patron oymuş gibi bir havalarda hareket ediyor. Bu durum artık beni çok kızdırıyor çok gücüme gidiyor , tam diyorum ki uzak olsunlar tamam artık yeter ben de gitmem görmem çocuğum da görmesin, yavrum öyle bir ağlıyor öyle bir yalnızlık çekiyor ki yine dayanamıyorum yine gidiyorum bir kere çağırdıklarında. Ayda yılda bir çağırıyorlar, yalandan çocuğuma sevgi gösterileri yapıyorlar ve biz yabancı gibi çıkıp gidiyoruz o evden. Sizce böyle bir aileye karşı nasıl davranmalı nasıl hareket etmeli arkadaşlar? Çocuğumun sağlıklı gelişimi için nasıl bir yol izlemeliyim ben?
Aynısını benim teyzemle dayım yaptı bana....Ben varım, babanem ve dedem tam olarak böyleydi ki bizde engelleyen birileri de yoktu. Bundan yaklaşık 10 yıl önce içimdekileri söyleyip rahatladım uzun bir süredir de görmüyorum kendilerini. Ailemi görüntülü aradığımda olur da onlardalarsa arayıp sormadığım için sitem ediyorlar he he diyip geçiyorum. Ölseler cenazelerine gitmem kusura bakmasınlar uçak biletleri çok pahalı…
Tam tersi lafa gelince oğlumuz olsa bu kadar çok severiz derler, her şeyi ondan talep ederler ve eşim gerçekten her işlerine koşturur. Diğer damatlarından nefret ederlerdi ki zaten boşanıyorlar. Eşim için de hep melek gibi çocuk , tertemiz vs diye bahsederler. Kendisine de iyi davranırlar ancak bizim onlara işimiz düştüğünde yok olurlar. Eşim rahatsızlandığında ki çok şükür geldi geçti gayet de ciddi bir durumdu çocuğumuz daha bebekti ve büyük bir şok ve yıkım yaşamıştık . “Amaan geldi geçti çok şükür aslansınız siz halledersiniz” diyerek yine o esnada çok daha ufak tefek dertleri olan ablamın yanındalardı. Yani eşimle hastaneye bile gidemedim bebeğimi bırakacak kimsem olmadığı için o süreçte ; bunları kendilerine söylediğimde e gelmiştik ne kadar büyütüyorsun falan diyorlar. Yani asla anlamayacaklar yaşattıklarını ve benim ne hissettiğimi. Ya da anlamak istemiyorlar bilmiyorum. Ama öteki taraftan ablamın boşanması dünyanın en önemli konusu ölüm kalım meselesi onlar için. O konu o kadar önemli ki benim yavruma anneannelik dedelik yapmaları imkansız adeta onlar için: diğer çocuk mağdur, ablam mağdur , sen de ablanla ilgilen diyorlar bir de bana hep. Hayatımız bu döngüde geçiyor ; boşanmadan önce de bu böyleydi şimdi de böyle.Aileniz esinizi sevmiyor olabilir mi? Yani siz evlenmeden önce de ablanizla aranizda bu derece ayrim yapıyorlar miydi?
Bazi aileler damadı/gelini sevmeyince cocuk onun diye toruna da mesafeli duruyorlar. Esinizin hastaliginda yaninizda olmamaları da yine esinizi sevmediklerinden olabilir mi?
Söylediklerinizde çok haklısınız , mantıklı bir şekilde düşündüğümde her şeyin farkındayım, konuyu siz açsanız aynı şeyleri yazardım muhtemelen ben de. Ama sanıyorum ki konuyla ilgili ne kadar terapi almış olsam da ben mesela sizin kadar dirayetli ya da güçlü adına hangi sıfatı koyarsanız koyun o şekilde davranamıyorum. Sürekli mesafe kararı alıyorum , uyguluyorum da ama bir an oluyor bir nokta oluyor kendimi çok köksüz hissediyorum ve alamadığım o evlatlık hakkını kendi yavruma yaşatmayacağım onlardan çatır çatır adil olmalarını isteyeceğim derken buluyorum kendimi . Neyin doğru neyin yanlış olduğuna bir türlü karar veremiyorum . Gidince ben kendimi gurursuz ve kolay lokma gibi hissediyorum ama bir taraftan da yaşlanıyorlar sen saygını koru evlatlık vazifeni yap diyorum. Ama sonra oğlum için asla orada olmadıklarını düşününce de hayır diyorum , uzak olsunlar diyorum. Özetle işlerine geldikleri kadar hayatlarındayız ve kendimi geçmiş durumdayım artık oğlumun yok sayılması beni gerçekten çok üzüyor. Siz nasıl bu kadar keskin ve güçlü bir şekilde çözüyorsunuz bu konuyu gerçekten ben de istiyorum artık bunu başarmayıCanım daha önceki konularını da biliyorum malesef sen çocuğundan önce kendin sağlıklı gelişim göstermelisin çocuk seni hissediyor senin beklentilerin kıyasların kırgınlıkların devam ettikçe çocuğunda senin taklitçin olcak evet kabullenmesi zor ama daha önce de konuştuğumuz gibi gerçek bu . Sebep burda ablanızın boşanmış olması değil emin olun evli de olsa aileniz ona daha yakın olacaktı o zaman da başka şekilde sizi dışlayacaklardı o aslansın kaplansın sözleri varya hepsi uydurmaca bazı aileler tıpkı böyledir bir evlat otomatik olarak saf dışı kalır siz buna kendinizce sebep sonuç ilişkisi kurmaya çalışmayın bırakın kopun zihninizi bu fikirlerden arındırın evladınız anneanne görmesin ne olacak ? Benim evladım 25 aylık daha 1 defa gördü anneannesini ben üzülmüyorum şahsen çünkü eğer üzülüp kırgınlıkların beni yıkmasına izin verirsem çocuğum benim yaptığımı yapacak ve değer alma verme dengesi bozuk olacak siz şuan her ne kadar evladınız üzerinden sorguluyor gibi hissetseniz de olayı aslında tamamen sizin ablanıza ve annenize duyduğunuz kızgınlık bu evladınızı bu tarz çekilmelerle tanıştırmayın gerek yok emin olun hissediyorlar biliyorlar. Anneniz ablanızı daha çok sevmek istiyorsa bırakın sevsin siz kendi odak noktanızdan kopmayın
Bakın yine aynı şeyi yapıyorsunuz konunun oğlunuzla bir alakası yok o tüm bunları bilmiyor bu döngüde o yok . Bu konu tamamen annenizle sizin aranızda üzgünüm ama evlat ayrımı kardeş kıskançlığını getirir siz de şuanda kardeş kıskançlığı yaşıyorsunuz doğal olarak ama yaptığınız en büyük hata olmayacak bir şeyi oldurmaya çalışmak zorlamak sonunda yine kendiniz üzüleceksiniz ve oğlunuzu üzeceksiniz. Anneniz ve ablanız sizinle savaşmıyor farkındaysanız siz kime savaş açıyorsunuz? Onlar hayatına bakıyor sizi yok sayıyor siz neden böylesine hırs yapıp kendinizi küçük düşürüyorsunuz? Ben cevap vereyim yıllarca içinizde biriken hisleri ezilmişlği kendiniz adına ses çıkaramadığınız için oğlunuzun üzerinden dosyayı yeniden açıp iyileşmek istiyorsunuz olmaz hayatım olmaz evlat ayrımı çok ama çok keskin bir bıçaktır bir defa kesti mi bir daha kolay kolay iyileşmez evladınızı bu dengesiz durumlara sokmayın onu kullanarak kendi uğradığınız haksızlığa hesap sormaya annenizle yüzleşmeye çalışmayın çünkü biz öyle birşey yapmıyoruz der çekilirler malesef acı gerçek şu ki kendi kanınızdan insanları bile kendinizi zorla sevdiremezsniz ne yapabilirsiniz siz de onlar gibi işinize gelince görüşürsünüz veya hiç görüşmezsiniz. Nasıl rahat edeceğinize karar veremiyorsunuz çünkü halen beklenti içindesiniz bakın çok uzattım ama ben çok daha ağır şeyler yaşadım ve buna rağmen şu son 6 ay koyduğum mesafe bana hayat suyu oldu kafam sakinledi ruhum dinlendi bu noktadan sonra zaten benim içimden gelmiyor görüşmekSöylediklerinizde çok haklısınız , mantıklı bir şekilde düşündüğümde her şeyin farkındayım, konuyu siz açsanız aynı şeyleri yazardım muhtemelen ben de. Ama sanıyorum ki konuyla ilgili ne kadar terapi almış olsam da ben mesela sizin kadar dirayetli ya da güçlü adına hangi sıfatı koyarsanız koyun o şekilde davranamıyorum. Sürekli mesafe kararı alıyorum , uyguluyorum da ama bir an oluyor bir nokta oluyor kendimi çok köksüz hissediyorum ve alamadığım o evlatlık hakkını kendi yavruma yaşatmayacağım onlardan çatır çatır adil olmalarını isteyeceğim derken buluyorum kendimi . Neyin doğru neyin yanlış olduğuna bir türlü karar veremiyorum . Gidince ben kendimi gurursuz ve kolay lokma gibi hissediyorum ama bir taraftan da yaşlanıyorlar sen saygını koru evlatlık vazifeni yap diyorum. Ama sonra oğlum için asla orada olmadıklarını düşününce de hayır diyorum , uzak olsunlar diyorum. Özetle işlerine geldikleri kadar hayatlarındayız ve kendimi geçmiş durumdayım artık oğlumun yok sayılması beni gerçekten çok üzüyor. Siz nasıl bu kadar keskin ve güçlü bir şekilde çözüyorsunuz bu konuyu gerçekten ben de istiyorum artık bunu başarmayı
Anladim. Maalesef bu sekilde yazmak cok uzucu o zaman dertleri sizinle. Siz hep evin güçlü kızı, ablaniz zayıf caresizi olduysa (en azindan kendini oyle lanse ettiyse) siz nasilsa yaparsiniz halledersiniz diye size ozen gostermiyorlar.Tam tersi lafa gelince oğlumuz olsa bu kadar çok severiz derler, her şeyi ondan talep ederler ve eşim gerçekten her işlerine koşturur. Diğer damatlarından nefret ederlerdi ki zaten boşanıyorlar. Eşim için de hep melek gibi çocuk , tertemiz vs diye bahsederler. Kendisine de iyi davranırlar ancak bizim onlara işimiz düştüğünde yok olurlar. Eşim rahatsızlandığında ki çok şükür geldi geçti gayet de ciddi bir durumdu çocuğumuz daha bebekti ve büyük bir şok ve yıkım yaşamıştık . “Amaan geldi geçti çok şükür aslansınız siz halledersiniz” diyerek yine o esnada çok daha ufak tefek dertleri olan ablamın yanındalardı. Yani eşimle hastaneye bile gidemedim bebeğimi bırakacak kimsem olmadığı için o süreçte ; bunları kendilerine söylediğimde e gelmiştik ne kadar büyütüyorsun falan diyorlar. Yani asla anlamayacaklar yaşattıklarını ve benim ne hissettiğimi. Ya da anlamak istemiyorlar bilmiyorum. Ama öteki taraftan ablamın boşanması dünyanın en önemli konusu ölüm kalım meselesi onlar için. O konu o kadar önemli ki benim yavruma anneannelik dedelik yapmaları imkansız adeta onlar için: diğer çocuk mağdur, ablam mağdur , sen de ablanla ilgilen diyorlar bir de bana hep. Hayatımız bu döngüde geçiyor ; boşanmadan önce de bu böyleydi şimdi de böyle.
Kötü gününde de iyi gününde de yoklarmis daha ne diye gidiyorsun evlerine? Çocuk yalnızlık çekiyor diye kendine bahane bulma bence, başka arkadaşlar bulur mutlaka. Bir gitmez iki gitmez unutur. Silerim ben böyle aileyi. Hem destek yok hem sevgi ilgi yok, ne diye sevgi dileniyorsun bunlardanMerhabalar sevgili arkadaşlar. Bu konularla ilgili dertlerimi daha önce sizlerle paylaşmıştım, zamanında sizlerin verdiği moral ve destek çok yardımcı olmuştu bazı şeyleri aşmam noktasında . Şöyle ki derdim yine içimde doldu doldu taştı; kimseyle paylaşamamak beni yiyip bitiriyor. Ablam 2 senedir bir boşanma sürecinde ve artık yeğenimle birlikte aile evine taşındı başka bir şehirden. Şimdi şöyle ki evin bir odası kendi odası bir odası yeğenimin odası oldu haliyle. Buralarda hiçbir sorun yok ancak benim çocuğum anneannesini ve dedesini hiçbir şekilde göremiyor , ablam sürekli bir bahaneyle evin patronu gibi bizi evden uzak tutuyor. Yorgunuz, şöyleyiz böyleyiz şeklinde açıklamalarla benim evladımı ve beni hiçbir şekilde anneanne ve dedesinin evine kabul etmiyor . Benim senelerim zaten bu evlat ve torun ayrımıyla geçti, benim evladım anneannemiz büyüdü çünkü annem hep ablamın dertleriyle ve diğer torunuyla ilgilendi onların yanında yer aldı. Bu durum boşanmadan önce de böyleydi , benim eşim adını bile anmak istemediğim bir hastalık geçirdi o süreçlerde bile pandemiydi ben küçücük bebeğimle evde bir başıma kocamın yanında olamadan güzel haberler bekledim. Çünkü benim ailem benim yanımda olmadı hep ablamın dertleriyle hep onun çocuğuyla ilgilendiler. Bana da hep sen aslansın kaplansın sen her şeyi kendin halledersin dediler. Geçmişte olan bitenler o kadar uzun ki buraya yazıp konu karmaşası yaratmak istemiyorum bu küçük detayı paylaşma sebebim de kırgınlığımı boyutunu anlatabilmek için açıkçası. Ben bunları defalarca konuştum annemle, diğer torununa ne yapıyorsan ne kadar ilgileniyorsan benim çocuğuma da aynısını yapacaksın dedim. Her defasında anlamış gibi yapıp peki tamam diyip sonra yine benim çocuğum arka plana atıldı. Çocuğumun özel günlerinde asla yanında olmadı, karne günü yıl sonu gösterisi gibi günlerde vs. Ama diğer torunu için canını verir her şeyinde yanında olur ve gerekçesi de “ama o babasız” . Boşanmadan önce de bu böyleydi ama arkadaşlar dikkatinizi çekerim. Ayrıca onun babasız olması benim çocuğumun “ anneannem neden benimle hiç ilgilenmiyor neden beni hiç görmüyor” sorularının cevabı değil ki. Artık en son ablam ve yeğenim evlerine taşındı ve her şeyi tamamen ele geçirmiş bizim o eve giriş çıkış hakkımız iznimiz sanki kendisinin onayına bağlıymış patron oymuş gibi bir havalarda hareket ediyor. Bu durum artık beni çok kızdırıyor çok gücüme gidiyor , tam diyorum ki uzak olsunlar tamam artık yeter ben de gitmem görmem çocuğum da görmesin, yavrum öyle bir ağlıyor öyle bir yalnızlık çekiyor ki yine dayanamıyorum yine gidiyorum bir kere çağırdıklarında. Ayda yılda bir çağırıyorlar, yalandan çocuğuma sevgi gösterileri yapıyorlar ve biz yabancı gibi çıkıp gidiyoruz o evden. Sizce böyle bir aileye karşı nasıl davranmalı nasıl hareket etmeli arkadaşlar? Çocuğumun sağlıklı gelişimi için nasıl bir yol izlemeliyim ben?
Benim en zor günümde anam babam yanımda olmayacaksa varsın iyi günümdede yanımda olmasın.Ayrımı,gayrımı,boşanmayı hepsini geçin Eşiniz ölümle savastayken siz yanlız bırakılmışsınız bu işin aması fakatı lakini olmaz kendinize gelin!!!Babam kanserden vefat etti ve en zor zamanda amcam bizi ortada bıraktı.O gün benim için amcam öldü , babamla gömdüm onu.Bazı şeylerin affı vardır can, kan ,aile ,akraba der devam edersin ama bazı şeylerin affı yoktur .....Tam tersi lafa gelince oğlumuz olsa bu kadar çok severiz derler, her şeyi ondan talep ederler ve eşim gerçekten her işlerine koşturur. Diğer damatlarından nefret ederlerdi ki zaten boşanıyorlar. Eşim için de hep melek gibi çocuk , tertemiz vs diye bahsederler. Kendisine de iyi davranırlar ancak bizim onlara işimiz düştüğünde yok olurlar. Eşim rahatsızlandığında ki çok şükür geldi geçti gayet de ciddi bir durumdu çocuğumuz daha bebekti ve büyük bir şok ve yıkım yaşamıştık . “Amaan geldi geçti çok şükür aslansınız siz halledersiniz” diyerek yine o esnada çok daha ufak tefek dertleri olan ablamın yanındalardı. Yani eşimle hastaneye bile gidemedim bebeğimi bırakacak kimsem olmadığı için o süreçte ; bunları kendilerine söylediğimde e gelmiştik ne kadar büyütüyorsun falan diyorlar. Yani asla anlamayacaklar yaşattıklarını ve benim ne hissettiğimi. Ya da anlamak istemiyorlar bilmiyorum. Ama öteki taraftan ablamın boşanması dünyanın en önemli konusu ölüm kalım meselesi onlar için. O konu o kadar önemli ki benim yavruma anneannelik dedelik yapmaları imkansız adeta onlar için: diğer çocuk mağdur, ablam mağdur , sen de ablanla ilgilen diyorlar bir de bana hep. Hayatımız bu döngüde geçiyor ; boşanmadan önce de bu böyleydi şimdi de böyle.
Şu düşünce sizce çocukla mı ilgili yani kendiniz için iyi bir şey yapmıyorsunuz.Şu yaşımda şu konuları şu şekilde dile getirdiğime ben de inanamıyorum yazarken bile utanıyorum ama oğlum neredeyse 6 yaşına geldi, 6 senedir her gün ben bu evlat ve torun ayrımını iliklerime kadar hissediyorum
Evet ve yılların yorgunluğuyla birleşince daha da çok zorluyor insanı. Sanıyorum ki benim bu durumu kendimce iteklemem, kafaya takmam ve oğlum bağ kursun istemem hep annemle anne olmadan önce hiçbir sorunumuz olmaması kaynaklı. Dünyaya bir çocuk getirmeden önce kök ailemle hiçbir zaman hiçbir sorun yaşamadım bilakis evin hep şen şakrak sevilen kendi işini kendi halleden bakın altını çizerim o zaman de hep böyleydi bu tabiri caizse “aslan gibi, çok sosyal, her şeyi halleder o” çocuğuydum ama hiçbir zaman kırgınlık yaşamadım onlara karşı çünkü gerçekten güzel bir hayatım oldu ve iyi anne baba oldular bana karşı. Benim problemim ne zaman ki anne oldum, ne zaman ki benim de bir şeylere ihtiyacım oldu , o zaman başladı. İlk defa talep eden bir pozisyonda yer aldım o da ufak tefek talepler hep tabi ki ve şükürler olsun ki eşimle birlikte aslan gibi büyüttük yavrumuzu. Keyifle , mutlulukla. Ama maalesef bazı sağlık sorunları oldu, orada olmadılar, başkaca ihtiyaçlarım oldu, yine hep sen halledersin denildi bana. Ve inanır mısınız bana bir şey verilmeyip yine benden pek çok şey beklendi. Eski neşem, eski Şen şakraklığım, evin her şeyi toparlayan neşe figürü olmam falan beklendi. Yavrum doğduktan sonra anneannesi dedesi bebekken sevdiler onu, çok oyunlar oynadılar, anneannesinin o zamanki ilgisini iyiliğini ve kurduğu bağı bildiğim için bu durumun sonradan başka bir şeye dönüşmesini kaldıramadım sanırım. Çünkü oğlum anneannesini gerçekten özlüyor, bakın herkes tamamen kişisel bir mevzu olduğunu içselleştirdiğim evlat ayrımı acısını oğluma yansıttığımı düşünüyor ki anlattıklarımdan öyle anlaşılması eşyanın tabiatına uygun ama inanın ki içimde bir yerlerde burada bir yanlış var hissi var hep. Yani ilgilendiğinde o sevginin yavruma geçtiğini gerçekten biliyorum görüyorum oğluma o bağ o aile büyüğü ilgisi gerçekten iyi geliyor. Ya da hayatımız boyunca hep evlat ayrımı olsaydı, hep ben ikinci planda çocuk olsaydım belki hemen kestirip atardım ailemi. Hiçbir zaman hissetmedim böyle bir şeyi arkadaşlar , gayet evin neşesi sevilen çocuğu oldum hep. Ama şimdi şimdi şunu anlıyorum işte hep neşemle sevilmişim ben ihtiyaç duymayışımla iyi gelişimle herkese. Ne zaman ki benim de ihtiyaçlarım dertlerim başladı aaa bakıyorum kimse yok yine sen halledersin yapıldı bana. Ablam da evin hep hassas kırgın çocuğu aman yanında olalım aman biz destek olalım o da hep bu şekilde büyüdü benim tam aksime hep birtakım problemleri olan ve ailecek çözdüğümüz çocuğu oldu evin. Ablamı da dünyalar kadar çok sevdim ben hep ama artık bencilliği kalbimi kırıyor, herkese yeter diye bagırdığım günler de oldu, kestirip attığım zamanlar da oldu. Ama günün sonunda oğlum kuzenini görmek istediğinde üç günlük dünya diyip gidip sonra da neden ben bu evde bir yabancı gibi hissediyorum diyorum . Bence kendimi çok net ifade ettim arkadaşlar , sizler de o kadar muhteşem yorumlar yapıp o kadar ayrı yerlerden ayrı bakış açıları sunuyorsunuz ki, iyi ki diyorum ya her birinizin değerli yorumuna.Hikayenin bi diğer kısmı olarakta ben örnek vereyim bende sevilen torundum, çocukken bile fark ederdim zaten babanem söylemektende çekinmezdi, ona ve halalarıma tıpa tıp benzemem diğer torunları o kadar benzememesi midir (bunuda derdi) artık bu sebepten mi yoksa ailem ayrı diye mi bilmiyorum.(annemle yaşadım)He şuda var sadece babane dede değil halalarda aynı şekildi gezme tozma beni yanlarına alırlardı çok sevildiğimi hissederek büyüdüm, kuzenlerim kıskanırdı bazı anlarda çocuk aklı işte. Gel gelelim yetişkinim anneyim ve bu durumun hayatıma etkisi nedir derseniz kesinlikle ve kesinlikle öz saygı kazandırması, çocukken sevilen çocuklar yetişkin olduğunda kendilerine daha çok saygı duyuyorlar, daha özgüvenli oluyorlar, sözüm ona sevgi ilgi dilenmiyorlar. Bence bu çok önemli, kız içinde erkek içinde.
Bu yüzden bi çocuk sevilmiyorsa bi ortamda bu hissediliyorsa anne baba engel olmalı seti çekmeli. İnanın çocuklar hissediyor, ona iyi davransınlar, 2 oyuncağı bir bir bölsünler fark etmez, anlıyorlar. Evlat ayrımı bakın size ne yaralar açmış, değersizlik hissi ile yetişkinken nasıl baş edemiyorsanız bu hep çocukluktan aşılandığı için oluyor.
Evde ne gibi yabancı hissediyorsunuz? Acaba bilmediğiniz detaylar olabilir mi ablanızın evliliği, çocuğa etkisi konusunda? Annen ablanı güçsüz gördüyse belkide torunuda düşünerek daha çok ilgilenmek zorunda kaldı,sonuçta küçücük bi çocuğun hayatı değişiyor içinde neler yaşıyor kimbilir, burdan bakınca ananenin daha fazla ilgilenmesi sevmesi bana olağan geliyor. Eşit olmak ile adil olmak aynı şey değil, senin çocuğun gittiğindede seviliyormuş bir şey esirgemiyorlarmış o halde seni rahatsız eden his ne ? Çat kapı gidememek mi? Çağrınca gelinmemesi mi?Evet ve yılların yorgunluğuyla birleşince daha da çok zorluyor insanı. Sanıyorum ki benim bu durumu kendimce iteklemem, kafaya takmam ve oğlum bağ kursun istemem hep annemle anne olmadan önce hiçbir sorunumuz olmaması kaynaklı. Dünyaya bir çocuk getirmeden önce kök ailemle hiçbir zaman hiçbir sorun yaşamadım bilakis evin hep şen şakrak sevilen kendi işini kendi halleden bakın altını çizerim o zaman de hep böyleydi bu tabiri caizse “aslan gibi, çok sosyal, her şeyi halleder o” çocuğuydum ama hiçbir zaman kırgınlık yaşamadım onlara karşı çünkü gerçekten güzel bir hayatım oldu ve iyi anne baba oldular bana karşı. Benim problemim ne zaman ki anne oldum, ne zaman ki benim de bir şeylere ihtiyacım oldu , o zaman başladı. İlk defa talep eden bir pozisyonda yer aldım o da ufak tefek talepler hep tabi ki ve şükürler olsun ki eşimle birlikte aslan gibi büyüttük yavrumuzu. Keyifle , mutlulukla. Ama maalesef bazı sağlık sorunları oldu, orada olmadılar, başkaca ihtiyaçlarım oldu, yine hep sen halledersin denildi bana. Ve inanır mısınız bana bir şey verilmeyip yine benden pek çok şey beklendi. Eski neşem, eski Şen şakraklığım, evin her şeyi toparlayan neşe figürü olmam falan beklendi. Yavrum doğduktan sonra anneannesi dedesi bebekken sevdiler onu, çok oyunlar oynadılar, anneannesinin o zamanki ilgisini iyiliğini ve kurduğu bağı bildiğim için bu durumun sonradan başka bir şeye dönüşmesini kaldıramadım sanırım. Çünkü oğlum anneannesini gerçekten özlüyor, bakın herkes tamamen kişisel bir mevzu olduğunu içselleştirdiğim evlat ayrımı acısını oğluma yansıttığımı düşünüyor ki anlattıklarımdan öyle anlaşılması eşyanın tabiatına uygun ama inanın ki içimde bir yerlerde burada bir yanlış var hissi var hep. Yani ilgilendiğinde o sevginin yavruma geçtiğini gerçekten biliyorum görüyorum oğluma o bağ o aile büyüğü ilgisi gerçekten iyi geliyor. Ya da hayatımız boyunca hep evlat ayrımı olsaydı, hep ben ikinci planda çocuk olsaydım belki hemen kestirip atardım ailemi. Hiçbir zaman hissetmedim böyle bir şeyi arkadaşlar , gayet evin neşesi sevilen çocuğu oldum hep. Ama şimdi şimdi şunu anlıyorum işte hep neşemle sevilmişim ben ihtiyaç duymayışımla iyi gelişimle herkese. Ne zaman ki benim de ihtiyaçlarım dertlerim başladı aaa bakıyorum kimse yok yine sen halledersin yapıldı bana. Ablam da evin hep hassas kırgın çocuğu aman yanında olalım aman biz destek olalım o da hep bu şekilde büyüdü benim tam aksime hep birtakım problemleri olan ve ailecek çözdüğümüz çocuğu oldu evin. Ablamı da dünyalar kadar çok sevdim ben hep ama artık bencilliği kalbimi kırıyor, herkese yeter diye bagırdığım günler de oldu, kestirip attığım zamanlar da oldu. Ama günün sonunda oğlum kuzenini görmek istediğinde üç günlük dünya diyip gidip sonra da neden ben bu evde bir yabancı gibi hissediyorum diyorum . Bence kendimi çok net ifade ettim arkadaşlar , sizler de o kadar muhteşem yorumlar yapıp o kadar ayrı yerlerden ayrı bakış açıları sunuyorsunuz ki, iyi ki diyorum ya her birinizin değerli yorumuna.
Evde ne gibi yabancı hissediyorsunuz? Acaba bilmediğiniz detaylar olabilir mi ablanızın evliliği, çocuğa etkisi konusunda? Annen ablanı güçsüz gördüyse belkide torunuda düşünerek daha çok ilgilenmek zorunda kaldı,sonuçta küçücük bi çocuğun hayatı değişiyor içinde neler yaşıyor kimbilir, burdan bakınca ananenin daha fazla ilgilenmesi sevmesi bana olağan geliyor. Eşit olmak ile adil olmak aynı şey değil, senin çocuğun gittiğindede seviliyormuş bir şey esirgemiyorlarmış o halde seni rahatsız eden his ne ? Çat kapı gidememek mi? Çağrınca
Anneannelik ve dedelik vazifelerini yerine getirmemeleri. Gittiğimizde iyi davranmalarıyla bitiyor mu anneannelik dedelik vazifesi? Ben evlat olarak her vazifemi fazlasıyla yerine getirdim onlara karşı ki hep söylerler bunu. Her işlerine ben koştururken işleri düştüğünde beni ararken benim işim düştüğümde yok olmaları mesela beni rahatsız eden. Evlerine gidince evet gayet güzel davranıyorlar ama misafir çocuğu gibi geliyor ve gidiyoruz. Sonra uzunca bir süre aynı şehirde yaşamamıza rağmen benim yavrumu kimse görmek için bir çaba sarf etmiyor talep bile etmiyor. Ayda yılda bir arayıp davet edip kendilerini tatmin ediyorlar. Ben eskiden hep evime davet ederdim artık ben de eskisi kadar çağırmıyorum. Bakın bir anneanne bir tarafa canını verecek kadar değer verip diğer tarafın en zor gününde sen halledersin diyorsa orada bir sıkıntı vardır. Aynı şehirde yaşarken bir torununu uzunca bir süre görmeden durabiliyorsa orada bir sıkıntı vardır. Ben bebekken kurdukları bağı bildiğim için bu kadar üzülüyorum, o zaman gerçekten yavrumla çok severek ilgilendiler. Ama asla büyütürken destek olmadılar, çalışan bir anne olmama ve pandemi dönemi bakıcı bulamamama rağmen benim çocuğuma kimse bakmadı eşimle hep dönüşümlü işten izin aldık baktık yavrumuza. Ama mesela o dönem ablam zaten hiçbir zaman çalışmadı hayatında üniversite mezunu olmasına rağmen ablam çalışmamasına rağmen tamamen kendi tercihiyle gidip ablamın çocuğunu büyüttü. O dönem boşanma falan da yoktu. Diğer tarafın özel durumunu (özel durumdan kastım boşanma çok yeni bir konu; öncesinde de ablan çok yalnız ablan evliliğinde mutsuz gibi laflarla) oğlum doğduğundan beri bahane gösterip hiçbir olması gereken anımızda yanımızda olmamaları, iyi gün kötü gün bunlar beni çok incitti. Siz okumamışsınız sanırım ortada boşanma gibi bir durum yokken eşim ciddi bir rahatsızlık geçirdiğinde de yalnızdım ben mesela. Boşanma konusundan önce de zaten yıllarca bu durum böyleydi , hep aman ablan hassas ablanın yardıma ihtiyacı var sen tek başına beceriyorsun dendi bana . Ama lafa gelince ben de eşim de oğlum da çok değerliyiz çok kıymetliyiz hepimiz birtaneyiz. Yani evlat sahibi olana kadar hiçbir sorunun yoktu ailemle ne zaman ki ablamla peş peşe evlat sahibi olduk işler bu noktaya geldi ve ben gerçekten buna çok üzülüyorum ve çok şaşkınım .Evde ne gibi yabancı hissediyorsunuz? Acaba bilmediğiniz detaylar olabilir mi ablanızın evliliği, çocuğa etkisi konusunda? Annen ablanı güçsüz gördüyse belkide torunuda düşünerek daha çok ilgilenmek zorunda kaldı,sonuçta küçücük bi çocuğun hayatı değişiyor içinde neler yaşıyor kimbilir, burdan bakınca ananenin daha fazla ilgilenmesi sevmesi bana olağan geliyor. Eşit olmak ile adil olmak aynı şey değil, senin çocuğun gittiğindede seviliyormuş bir şey esirgemiyorlarmış o halde seni rahatsız eden his ne ? Çat kapı gidememek mi? Çağrınca gelinmemesi mi?
Çocuk anneannesini dedesini az görüyor diye niye öyylee bir yalnızlık çekiyor ki? Bu kişiler vefat etmiş de olabilirdi.Merhabalar sevgili arkadaşlar. Bu konularla ilgili dertlerimi daha önce sizlerle paylaşmıştım, zamanında sizlerin verdiği moral ve destek çok yardımcı olmuştu bazı şeyleri aşmam noktasında . Şöyle ki derdim yine içimde doldu doldu taştı; kimseyle paylaşamamak beni yiyip bitiriyor. Ablam bir boşanma sürecinde ve artık yeğenimle birlikte aile evine taşındı. Buralarda hiçbir sorun yok ancak benim çocuğum anneannesini ve dedesini hiçbir şekilde göremiyor , ablam sürekli bir bahaneyle evin patronu gibi bizi evden uzak tutuyor. Yorgunuz, şöyleyiz böyleyiz şeklinde açıklamalarla benim evladımı ve beni hiçbir şekilde anneanne ve dedesinin evine kabul etmiyor . Benim senelerim zaten bu evlat ve torun ayrımıyla geçti, benim evladım anneannesiz büyüdü çünkü annem hep ablamın dertleriyle ve diğer torunuyla ilgilendi onların yanında yer aldı. Bu durum boşanmadan önce de böyleydi , benim eşim adını bile anmak istemediğim bir hastalık geçirdi ben küçücük bebeğimle evde bir başıma kocamın yanında olamadan güzel haberler bekledim. Çünkü benim ailem benim yanımda olmadı hep ablamın dertleriyle hep onun çocuğuyla ilgilendiler. Bana da hep sen aslansın kaplansın sen her şeyi kendin halledersin dediler. Geçmişte olan bitenler o kadar uzun ki buraya yazıp konu karmaşası yaratmak istemiyorum bu küçük detayı paylaşma sebebim de kırgınlığımı boyutunu anlatabilmek için açıkçası. Ben bunları defalarca konuştum annemle, diğer torununa ne yapıyorsan ne kadar ilgileniyorsan benim çocuğuma da aynısını yapacaksın dedim. Her defasında anlamış gibi yapıp peki tamam diyip sonra yine benim çocuğum arka plana atıldı. Bu durum artık beni çok kızdırıyor çok gücüme gidiyor , tam diyorum ki uzak olsunlar tamam artık yeter ben de gitmem görmem çocuğum da görmesin, yavrum öyle bir yalnızlık çekiyor ki yine dayanamıyorum yine gidiyorum bir kere çağırdıklarında. Ayda yılda bir çağırıyorlar, yalandan çocuğuma sevgi gösterileri yapıyorlar ve biz yabancı gibi çıkıp gidiyoruz o evden. Sizce böyle bir aileye karşı nasıl davranmalı nasıl hareket etmeli arkadaşlar? Çocuğumun sağlıklı gelişimi için nasıl bir yol izlemeliyim ben?
Bu arada dip not olarak yeğenimi kendim bizzat İstanbul’un en iyi oyun terapistine düzenli götürdüğümü de belirtmek isterim. Onun psikolojisi evladımın psikolojisi kadar kıymetli benim için. Ama bu ailede bu kadar verici bir pozisyondayken birilerinin ya siz de varsınız dememesi artık bardağı taşıran son damla sanırım benim için. Kestirip atmak da çok zor, böyle devam etmek de, gerçekten çok çıkmazdayım ben bu duygularla.Evde ne gibi yabancı hissediyorsunuz? Acaba bilmediğiniz detaylar olabilir mi ablanızın evliliği, çocuğa etkisi konusunda? Annen ablanı güçsüz gördüyse belkide torunuda düşünerek daha çok ilgilenmek zorunda kaldı,sonuçta küçücük bi çocuğun hayatı değişiyor içinde neler yaşıyor kimbilir, burdan bakınca ananenin daha fazla ilgilenmesi sevmesi bana olağan geliyor. Eşit olmak ile adil olmak aynı şey değil, senin çocuğun gittiğindede seviliyormuş bir şey esirgemiyorlarmış o halde seni rahatsız eden his ne ? Çat kapı gidememek mi? Çağrınca gelinmemesi mi?
Zaten sizlerin hikayesini de duymak sizlerden de güç almak ve kabullenme yolculuğunda kız kardeşlerim ne yaptı bunları okumak için içimdekileri döküyorum size. Oğlum okulunda çok mutlu, çok güzel arkadaşları var . Bahsettiğim yalnızlık olgusu sadece okul dışı geçirdiği zamanda tek çocuk olduğu için kuzeniyle olmak istiyor ve ben de ikisinin ilişkisinin iyi olmasını gerçekten çok istiyorum çünkü yeğenimi çok seviyorum. Ben anneme ve ablama çok kırgınım, beni görmemelerine, ben ve yavrum yokmuş gibi davranmalarına . Onlara göre benim hayatımda her şey mükemmel ve oğlumla ilgilenilmese de olur. Ama olur mu? Yeğenim çocuksa benim yavrum da çocuk. Bilmiyorum ki arkadaşlar aile büyüğü sevgisi kök aileyle bağ kurabilmek bir çocuğu bir köy büyütür derler hep hayalini kurduğum kıymetli bir durumdu benim için, ama bu şekilde artık kendimi gerçekten değersiz hissetmeye başladım. Çocuğumu bu döngünün neresinde tutmam gerekiyor ona net karar veremiyorum işte. Ne sıklıkta görüşmek mesela, ya da tamamen uzak tutmak mı mesela, gibi gibi sizlerden de akıl almak istediğim bir çıkmaz bu.Çocuk anneannesini dedesini az görüyor diye niye öyylee bir yalnızlık çekiyor ki? Bu kişiler vefat etmiş de olabilirdi.
Kreş var anaokulu var oyun grupları var park var çocuğun dikkatini çekecek bir sürü şey var. Zaten biraz daha büyüyünce okul arkadaşlarıyla planlar başlayacak gözü sizi de görmeyecek. Biraz abartmayın bence bu konuyu.çocuğu da doldurmayın.
Bu konunun dışında annenizin bu olduğunu kabul edin. Ben de annemlerin ayrımı kabul ettim kafam rahatladı.
Kasıtlı olarak bir görüşme düzeni belirlemenize gerek yok. Herkesin yaşıtı kuzeni de olmak zorunda değil bence bu yalnızlık, bu köy büyütür mevzusundan bir çıkın. Çocuğu annesi babası büyütür.Zaten sizlerin hikayesini de duymak sizlerden de güç almak ve kabullenme yolculuğunda kız kardeşlerim ne yaptı bunları okumak için içimdekileri döküyorum size. Oğlum okulunda çok mutlu, çok güzel arkadaşları var . Bahsettiğim yalnızlık olgusu sadece okul dışı geçirdiği zamanda tek çocuk olduğu için kuzeniyle olmak istiyor ve ben de ikisinin ilişkisinin iyi olmasını gerçekten çok istiyorum çünkü yeğenimi çok seviyorum. Ben anneme ve ablama çok kırgınım, beni görmemelerine, ben ve yavrum yokmuş gibi davranmalarına . Onlara göre benim hayatımda her şey mükemmel ve oğlumla ilgilenilmese de olur. Ama olur mu? Yeğenim çocuksa benim yavrum da çocuk. Bilmiyorum ki arkadaşlar aile büyüğü sevgisi kök aileyle bağ kurabilmek bir çocuğu bir köy büyütür derler hep hayalini kurduğum kıymetli bir durumdu benim için, ama bu şekilde artık kendimi gerçekten değersiz hissetmeye başladım. Çocuğumu bu döngünün neresinde tutmam gerekiyor ona net karar veremiyorum işte. Ne sıklıkta görüşmek mesela, ya da tamamen uzak tutmak mı mesela, gibi gibi sizlerden de akıl almak istediğim bir çıkmaz bu.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?