- 1 Nisan 2016
- 149
- 188
- 103
- 36
- Konu Sahibi herathequeen
-
- #61
Çok mantıklı, benzer bahanelerle geri çevirmeyi deniycem, bakalım ne oluyor bundan sonra. Hep nezaket bende kalsın, büyüklük bende kalsın diye diye dert sahibi yaptım kendimi.İşte bu yüzden ben annenizin oğlunuza düşkün aslında çok seviyor olduğunu düşünmüyorum. Mesele ablanız yada yeğende değil, kadının içinden gelmiyor özlemiyor demek ki. Bu yüzden siz kendinizi geri çekin biraz, işlerine koşmayın hatta onların size dediği benzer bahaneler ile müsait olmadığınızı belirtin.
Oglunuz kuzenini gormek istiyorsa cocugunuzu oraya birakin cikip kendiniz gezin islerinizi halledin bi kahve icin kuafore gidin sonra da donup kapidan cocugunuzu alin ve eve donunAyda bir falan gidiyoruz. Onlar çağırıyorlar. Ama hep bir görev gibi yapılıyor bu. Sus payı gibi.
Çok haklısınız ama genel konuşma üslubum hep bu şekilde sanıyorum ki özellikle birtakım sağlık sınavları atlattıktan sonra çok fazla şükür odaklı bir yaşama verildi hayatımız. Ancak dediğiniz gibi öfke ve duyguların sağlıklı bir şekilde dışavurumu sanırım bana daha iyi gelecek. İçimize attıklarımız be hep nezaketli olma gayretimiz yüzünden zaten kadınlarda bu kadar otoümmin hastalıklar patlıyor. Tamam, bundan sonra önce kendim, canım kendim diyorum, diyoruz hep birlikte. Oğluma öğrettiklerimi kendim uygulasam zaten bambaşka bir noktaya gelecek hayatım :) İş hayatımda da hep bu şekilde hareket ettim ama ülkenin gidişatına bakacak olursak fazla nezaket ve tevazunun sonu iyi yerlere çıkmıyor . Sizin benzer şeyler yaşadığınızı biliyorum, zaten bu konuda idolümsünüz açıkçası; ben de bu cümleleri rahatlıkta gerçek manada içselleştirerek kurmayı sabırslıkla bekliyorum. Bu arada adiller demedim ailem için, tam tersi adil değiller dedim, o konuda bir düzeltme ihtiyacı duydum, sadece bir araya geldiklerinde sevgi ve ilgileri gayet yerinde oluyor oğluma. Ve bir aradayken eşitsizlik ya da adaletsizlik hissettirmiyorlar ne bize ne de çocuğuma. Ancak işte dediğim gibi genel olarak yok gibi bir noktadalar, bir tarafın daha çok ihtiyacı var bir tarafın daha az vs bunlar artık masal oldu bizim ailenin hikayesinde, bunların herkes farkında zaten biz daha çok verdik ama bir taraf da üniversite mezunu olmasına rağmen tamamen keyfi bir şekilde hayat boyu çalışmayıp para kazanmayıp hep anne baba ilgisi ve çatısı altında bir hayat sürüp sonra da boşanma mağduriyetini bir ömür sürdüremez. Bu yanlış bakın. O yüzden burada genel olarak kabullenmem gereken yani sizin dediğiniz gibi “ne yapıyorlarsa yapsınlar artık, o neden bu neden , niye böyle oluyor? “ diye sorgulamadan devam etmem gereken ve “önce ben” demem gereken bir noktadayım. Ya o kadar iyi geliyorsunuz ki; şimdi bu değerli yorumlara ben nasıl bir lady edasıyla teşekkür etmiyim canım hemcinsim; kadın kadının yurdu işte. Sağ olun gerçekten .Yorumların hepsini okudum çok ilgimi çekti çünkü bu konu öncesinde de zaten birkaç benzer konunuza yorum yapmıştım birşeyler eklemek istiyorum. Sizin özellikle çok belirgin bir yönünüzü farkettim sürekli çok şükür çok iyiyiz keyifle yaptık seve seve ordaydık tarzı cümleleriniz mevcut nerdeyse her cümle böyle başlıyor yanlış anlaşılmasın şükür etmeniz çok güzel keyifle yaptık demeniz de güzel ama sizin nerdeyse hiç bozmadığınız bir çizgi ve duruşunuz var kendinizi öyle sıkıyor kasıyorsunuz ki sanki her kelimenizi hassas terazide tartıp ediyorsunuz bir defa bunu bırakın bence bir sakın şöyle bir herkes gibi bugün de mutsuzum bugün de içimden birşey gelmiyor bugün de bunla mi uğraşıcam yeter artık of bıktım tarzını deneyin inanın insan olarak buna ihtiyacınız var olduğunu görüyorum. Sanki leydi dianasınız kraliyet ailesinde kameralar sizi izliyor da açık vermeden kulis yaşıyorsunuz tüm bunlara hiç gerek yok inanın. Bırakın biraz da şikayet eden taraf siz olun hep mükemmel olmaya orda olmaya alışmışsınız olmayın sizi kim neden merak etsinki zaten sürekli keyifle severek eğlenerek hayat yaşayan çok şükür her daim mutlu olanı kimse merak etmez şikayet edeni ağlayanı kendini geri çekip gizem yaratanı merak ederler . Eğer merak edilmek istiyorsanız biraz uzak durun ki gizemli olasınız nasılsın sorusuna iyi değilim diyebilen kaç kişi var ? Siz de birgün o kişi olun ne olack hep güçlü durmak zorunda değilsiniz. Konuşmalarınız malesef kendi içinde tutarsızlıklar tezarlıklar barındırıyor hem seviyorlar eşit davranıyorlar hem adilller ama az görüşüyorlar diyorsunuz bunlar malesef hep birbiri ile tutarsız şeyler. Resmen elinize kağıt kalem alıp kim kimi ne kadar sevdi nasıl davrandı ne yaptı ne dedi diye çetele tutuyorsunuz hayatta herşey herkes açısından eşit olmaz olmak zorunda da değil zaten . Kimin o an daha çok yardıma ihtiyacı varsa daha zor durumdaysa daha güçsüz gösteriyorsa kendini ona destek olunur . Sizin ailenize esas sınırı koymanız gereken yer eşiniz canıyla cebelleşirken sizi yalnız bıraktıkları an olmalıydı hediyeymiş 23 nisanmış doğum günüymüş hepsini şöyle bir kenara bırakın damatları hastanede yatarken umursamaz davranan insanları anne baba hakkına bile olsa kendinizden evladınızdan uzak tutmanız lazım siz bu konuda yanlış yapıyorsunuz ayda 1 çağırınca gitmek eşiniz beyefendiye hakaret sayılır bence . Tam tersini düşünün aynı durumda siz olsaydınız kayınvalideniz ve eşi aynı şeyi yapsalardı siz ne beklerdiniz iyileştikten sonra yüzünüze bakınca o insanlar ne demek isterdiniz onlara eşiniz beyfendi sadece sizin için ses etmiyor bu duruma kendisine yapılanı unutmaz bir insan hem de hastayken. Bir konu daha var gördüğüm çocuğum kuzeni ile büyüsün paylaşsın zaten tek çocuk diyip duruyorsunuz herkesin aynı yaşlarda kuzeni yok bu bir artı veya eksi değil kuzeni olanlar da iyi anlaşmak oynamak birbirini sevmek zorunda değil evet çocuğunuz seviyordur kuzenini ama yokluğu bu kadar sorun olacak kadarda bağlı olması zaten sağlıksız. Yeğeninizi en iyi terapilere götürüyormuşsunuz neden böyle bir görevi siz üstlendiniz bırakın yanında kaldığı annaannesi annesi üstlensin veya babası orası sizi ilgilendirmez ki. Üzgünüm ama davranış biçimi olarak önce kendinizde değiştirmeniz gereken durumlar mevcut. Kendi hayatınıza ve kendinize odaklanma kısmında sorunlarınız var . Alma verme dengeniz de sorunlu görünüyor. Hayatınız boyunca size dikilmiş gömleğe sığmaya çalışıyorsunuz insan bazen renk değiştirir kilo alır giymem artık bunu der atar bir köşeye biraz böyle olmalısınız . Çocuğunuzun tek çocuk olmasını sorun etmeyi bırakın siz bilemezsiniz tek çocuk olmanın iyi mi kötü etki edeceğini bunu hiç kimse bilemez kardeş sahibi olmak her zaman iyi değildir belki siz bugün tek çocuk olmak isterdiniz değil mi şahsen ömrüm boyunca tek çocuk olmak istedim :) sizinle oldukça benzer şeyler yaşamışız ben eşimden yana değil kendi erken doğumum ve bebeğimle hastane süreci geçirdim eşinizin hastalığı çok çok önemli ve üzücü bir olay bu olay sizin için dönüm noktası olmalıydı bu konulardaki sizi üzen herşeyi o hastane odasında bırakıp bir çöplüğe atıp yolunuza bakmalıydınız sizi anlıyorum herkes hemen yapamaz benim de belki de son 4 yılım ilmek ilmek beni bugün olduğum noktaya getirdi artık en ufak bir vicdan azabı ya da duygu karmaşası yaşamıyorum desem inanmayın insanız hepimiz her duyguyu barındırmak yaşamak durumundayız ama gündelik hayatta sınırlarımız bizi ayakta tutacak olandır . Size tavsiyem hep kendinizi düşünün bakın kendiniz diyorum eşiniz evladınız bile sizden önce olmamalı siz kendinizi düşünmedikten sonra herkesi düşünseniz ne fayda? İyi bir anne iyi bir eş iyi bir arkadaş olmak için çabalamayın iyi bir siz olun . Aynadaki kişi dostunuz olsun sonra diğerleri gelsin. Ben en en en en çok kendimi seviyorum diyebilmek lazım kodlamışlar bize anne olduktan sonra kendinden vazgeç herşey çocuk için koca için aile için evet herşey yaşamak için ama şöyle düşünün siz bugün iyi olmadan ne eşinize ne çocuğunuza faydanız olmaz . Sevgiliye selamlıyorum siz
Tüm hayatımız boyunca böyleydi zaten bu. Bundan sonra yapamıyorum beceremiyorum havasına mı girsem ne yapsam. Şaka yapıyorum tabi ki :)Yorumları okumadım. Ben evlat ayrımı olduğunu düşünmedim aslında. Sorun ne biliyor musunuz, sizi güçlü ablanızı güçsüz görmeleri…
Yok ameliyat günü geldiler , geçmiş olsun dediler , gördüler de eşimi. Sonra yine ablamın yanına gittiler . Biliyorsunuz ki o bir süreçti, benim yanında olmam gerekiyordu, hastanede falan olamadım hiç çocuğumla ilgilenmem gerektiği için. Çünkü pandemiydi , kimse yoktu etrafımızda. Eşim hiç öyle bir insan değil, kimseden fazla beklentisi olan biri değil, zaten bunları kafama takmama da deli oluyor. Aile büyüklerine karşı hep tertemiz hareket ediyor, ben hatta ona göre hep kendini çeken tarafım. Yani bakın her şeyi görev gibi yapıyorlar ama lafta canım damadım, aslan kızım ya bizim bu torun çok seviyoruz maşallah maşallah oğluma tapıyor gibi konuşmalar yapıyorlar . Böyleyken böyle işte arkadaşlar. Bundan sonra biz de işimize geldiği gibi hareket edelim madem.Ya bir de kocan hastanelerde yatmış sanırım kanser atlatmış (yanlış okumus da olabilirim) bunlar ne aramış ne sormuş ne gelmiş. Siz neden bunların hastane işlerine kosuyorsunuz, neden yani? Adamı da peşinden sürüklüyorsun. Sevilmek sayılmak böyle olmaz ya lütfen. Önce kendiniz önce aileniz. Kocanın yerinde olsam onlara bir bardak su vermem be
Onlar da geliyordu ama artık çağırmıyorum sınır koymaya başladığım için. Evet ya, çok haklısınız biraz da ben pişkinlik yapayım, bu kadar düşünmeye bu kadar ince düşünmeye ne gerek var artık ya. Madem onlar bu kadar umursamaz, ben daha umursamaz olayım. Götür çocuğu bırak oynasın kuzeniyle al sonra di mi ? Aşırı mantıklı. Evet.Oglunuz kuzenini gormek istiyorsa cocugunuzu oraya birakin cikip kendiniz gezin islerinizi halledin bi kahve icin kuafore gidin sonra da donup kapidan cocugunuzu alin ve eve donun
Niye gelmiyorsun derlerse X kuzenini ozlemis o yuzden getirdim benimde islerim vardi halletmis oldum bi ara gelirim diyin gidin evinize
Mesafe koyun madem orada durmak sizi geriyor, cocugunuz mutlu olsun tek amaciniz buysa gorsun kuzenini sonra da donun evinize
Bazi gunler de siz cagirin yigeninizi eve, sizde takilsinlar
Ailenizi cagirmayin mesela
X bize gelsin kalsin 1 gun, cocuklar iyi anlasiyor diyin
Tamam getirelim dediklerinde yok ben gelir alirim oralarda da isim var diyin
Neden hep kendiniz gidiyorsunuz cagrilmayi bekleyip?
Siz yetiskinsiniz cocugunuz mutlu olsun istiyorsaniz maksatiniz buysa, digerlerini yok saymayi da ogrenin
Aman hiçte kalmasın yani, sana ne kadarsa onlarada o kadar. Bazı şeyler davranışa dökülmeden dank etmiyor, belki annenizde böyle farkına varacak bazı şeylerin.Çok mantıklı, benzer bahanelerle geri çevirmeyi deniycem, bakalım ne oluyor bundan sonra. Hep nezaket bende kalsın, büyüklük bende kalsın diye diye dert sahibi yaptım kendimi.
Şu yorumunuzu iş yerindeyken dahi tekrar tekrar okudum. Şurada yazdığınız her cümle benim için altın değerinde. Yani o kadar haklısınız o kadar doğru ki üzerinde durduğunuz her konu. 4 senedir terapi alıyorum bu duygu durumumla ve içime attıklarımla ilgili, ne eşimle paylaşıyorum ne bir dostumla, içime içime sürekli saçma sapan bir konuyu döndürüp dolaştırıp veriyorum hüznünü. Dışarıdan beni gören tanıyan hiç kimse kök ailemle ilgili böyle bir yaram olduğunu bilmez biliyor musunuz? Hatta bir arkadaşım bana bu tarz bir dertle gelirse sizinki kadar güzel, aklı selim yaklaşıp ona kendi değerini hatırlatırım. Ben çok içime attım, ondan çıkamadım buradan bence. Terapistten başka kimseyle konuşmadım bu konuları . Aynı şekilde dediğiniz gibi her şeyin en iyisi olmaya çalışmak nedir ya üç günlük dünyada ? Mükemmel iyinin düşmanıdır, çok iyi bir evlat anne eş dost arkadaş işinde çok iyi kişi vs eeee sonuç? İç dünyamda ne kadar iyiyim? Ben artık kendim çok iyi olmak için uğraşacağım, siz beni uyandırdınız. Asla abartmıyorum , kurduğunuz her cümle dört senelik terapi sürecim kadar etkili oldu , fark etmeden bir insanın hayatına dokundunuz. Bazen bir kıvılcım işte yetiyor o uyanışa, bu arada daha önce de “yeter artık ayağa kalkıyorum ve bu konuları artık düşünmüyorum” dediğim çok an oldu, ama bu sefer biraz daha güçlü hissediyorum. Bakın kabullenip yenilmiş gibi değil de kabullenip güçlenmiş gibi. Sadece yeğenimi terapiye götürmek çok içimden gelen bir şey onu o kadar çok seviyorum ki ve o kadar masum ki teyzesi olarak onun için her şeyi yapmak istiyorum. Yetişkinlere artık sınırımı tavrımı net bir şekilde koyarım ancak yeğenimin terapi ücretini ablam karşılayamaz oldukça masraflı çünkü . Anne babamız da zaten ikisinin tüm ihtiyaçlarını karşılıyor bir de terapi yükü artık fazla gelebilir, yani canım gibi sevdiğim çocuğa iyi gelecek bir şeyden vazgeçemem açıkçası. Ama diğerleri , diğer söylediğiniz her şey , hepsi bakın gerçekten kafama kafama sanki şefkatli bir dost vura vura gerçekleri gösteriyor gibi oluyor siz konuşunca. Sizin gibi içselleştirip hallettiğim gün için sabırsızlanıyorum, siz başarırsanız ben de başarırım di mi o gücü görüyorum şu an kendimde :)Yorumların hepsini okudum çok ilgimi çekti çünkü bu konu öncesinde de zaten birkaç benzer konunuza yorum yapmıştım birşeyler eklemek istiyorum. Sizin özellikle çok belirgin bir yönünüzü farkettim sürekli çok şükür çok iyiyiz keyifle yaptık seve seve ordaydık tarzı cümleleriniz mevcut nerdeyse her cümle böyle başlıyor yanlış anlaşılmasın şükür etmeniz çok güzel keyifle yaptık demeniz de güzel ama sizin nerdeyse hiç bozmadığınız bir çizgi ve duruşunuz var kendinizi öyle sıkıyor kasıyorsunuz ki sanki her kelimenizi hassas terazide tartıp ediyorsunuz bir defa bunu bırakın bence bir sakın şöyle bir herkes gibi bugün de mutsuzum bugün de içimden birşey gelmiyor bugün de bunla mi uğraşıcam yeter artık of bıktım tarzını deneyin inanın insan olarak buna ihtiyacınız var olduğunu görüyorum. Sanki leydi dianasınız kraliyet ailesinde kameralar sizi izliyor da açık vermeden kulis yaşıyorsunuz tüm bunlara hiç gerek yok inanın. Bırakın biraz da şikayet eden taraf siz olun hep mükemmel olmaya orda olmaya alışmışsınız olmayın sizi kim neden merak etsinki zaten sürekli keyifle severek eğlenerek hayat yaşayan çok şükür her daim mutlu olanı kimse merak etmez şikayet edeni ağlayanı kendini geri çekip gizem yaratanı merak ederler . Eğer merak edilmek istiyorsanız biraz uzak durun ki gizemli olasınız nasılsın sorusuna iyi değilim diyebilen kaç kişi var ? Siz de birgün o kişi olun ne olack hep güçlü durmak zorunda değilsiniz. Konuşmalarınız malesef kendi içinde tutarsızlıklar tezarlıklar barındırıyor hem seviyorlar eşit davranıyorlar hem adilller ama az görüşüyorlar diyorsunuz bunlar malesef hep birbiri ile tutarsız şeyler. Resmen elinize kağıt kalem alıp kim kimi ne kadar sevdi nasıl davrandı ne yaptı ne dedi diye çetele tutuyorsunuz hayatta herşey herkes açısından eşit olmaz olmak zorunda da değil zaten . Kimin o an daha çok yardıma ihtiyacı varsa daha zor durumdaysa daha güçsüz gösteriyorsa kendini ona destek olunur . Sizin ailenize esas sınırı koymanız gereken yer eşiniz canıyla cebelleşirken sizi yalnız bıraktıkları an olmalıydı hediyeymiş 23 nisanmış doğum günüymüş hepsini şöyle bir kenara bırakın damatları hastanede yatarken umursamaz davranan insanları anne baba hakkına bile olsa kendinizden evladınızdan uzak tutmanız lazım siz bu konuda yanlış yapıyorsunuz ayda 1 çağırınca gitmek eşiniz beyefendiye hakaret sayılır bence . Tam tersini düşünün aynı durumda siz olsaydınız kayınvalideniz ve eşi aynı şeyi yapsalardı siz ne beklerdiniz iyileştikten sonra yüzünüze bakınca o insanlar ne demek isterdiniz onlara eşiniz beyfendi sadece sizin için ses etmiyor bu duruma kendisine yapılanı unutmaz bir insan hem de hastayken. Bir konu daha var gördüğüm çocuğum kuzeni ile büyüsün paylaşsın zaten tek çocuk diyip duruyorsunuz herkesin aynı yaşlarda kuzeni yok bu bir artı veya eksi değil kuzeni olanlar da iyi anlaşmak oynamak birbirini sevmek zorunda değil evet çocuğunuz seviyordur kuzenini ama yokluğu bu kadar sorun olacak kadarda bağlı olması zaten sağlıksız. Yeğeninizi en iyi terapilere götürüyormuşsunuz neden böyle bir görevi siz üstlendiniz bırakın yanında kaldığı annaannesi annesi üstlensin veya babası orası sizi ilgilendirmez ki. Üzgünüm ama davranış biçimi olarak önce kendinizde değiştirmeniz gereken durumlar mevcut. Kendi hayatınıza ve kendinize odaklanma kısmında sorunlarınız var . Alma verme dengeniz de sorunlu görünüyor. Hayatınız boyunca size dikilmiş gömleğe sığmaya çalışıyorsunuz insan bazen renk değiştirir kilo alır giymem artık bunu der atar bir köşeye biraz böyle olmalısınız . Çocuğunuzun tek çocuk olmasını sorun etmeyi bırakın siz bilemezsiniz tek çocuk olmanın iyi mi kötü etki edeceğini bunu hiç kimse bilemez kardeş sahibi olmak her zaman iyi değildir belki siz bugün tek çocuk olmak isterdiniz değil mi şahsen ömrüm boyunca tek çocuk olmak istedim :) sizinle oldukça benzer şeyler yaşamışız ben eşimden yana değil kendi erken doğumum ve bebeğimle hastane süreci geçirdim eşinizin hastalığı çok çok önemli ve üzücü bir olay bu olay sizin için dönüm noktası olmalıydı bu konulardaki sizi üzen herşeyi o hastane odasında bırakıp bir çöplüğe atıp yolunuza bakmalıydınız sizi anlıyorum herkes hemen yapamaz benim de belki de son 4 yılım ilmek ilmek beni bugün olduğum noktaya getirdi artık en ufak bir vicdan azabı ya da duygu karmaşası yaşamıyorum desem inanmayın insanız hepimiz her duyguyu barındırmak yaşamak durumundayız ama gündelik hayatta sınırlarımız bizi ayakta tutacak olandır . Size tavsiyem hep kendinizi düşünün bakın kendiniz diyorum eşiniz evladınız bile sizden önce olmamalı siz kendinizi düşünmedikten sonra herkesi düşünseniz ne fayda? İyi bir anne iyi bir eş iyi bir arkadaş olmak için çabalamayın iyi bir siz olun . Aynadaki kişi dostunuz olsun sonra diğerleri gelsin. Ben en en en en çok kendimi seviyorum diyebilmek lazım kodlamışlar bize anne olduktan sonra kendinden vazgeç herşey çocuk için koca için aile için evet herşey yaşamak için ama şöyle düşünün siz bugün iyi olmadan ne eşinize ne çocuğunuza faydanız olmaz . Sevgiliye selamlıyorum siz
Tabii ki başarırsınız. Size eşinize ve oğlunuza sağlıklı huzurlu bir ömür diliyorumŞu yorumunuzu iş yerindeyken dahi tekrar tekrar okudum. Şurada yazdığınız her cümle benim için altın değerinde. Yani o kadar haklısınız o kadar doğru ki üzerinde durduğunuz her konu. 4 senedir terapi alıyorum bu duygu durumumla ve içime attıklarımla ilgili, ne eşimle paylaşıyorum ne bir dostumla, içime içime sürekli saçma sapan bir konuyu döndürüp dolaştırıp veriyorum hüznünü. Dışarıdan beni gören tanıyan hiç kimse kök ailemle ilgili böyle bir yaram olduğunu bilmez biliyor musunuz? Hatta bir arkadaşım bana bu tarz bir dertle gelirse sizinki kadar güzel, aklı selim yaklaşıp ona kendi değerini hatırlatırım. Ben çok içime attım, ondan çıkamadım buradan bence. Terapistten başka kimseyle konuşmadım bu konuları . Aynı şekilde dediğiniz gibi her şeyin en iyisi olmaya çalışmak nedir ya üç günlük dünyada ? Mükemmel iyinin düşmanıdır, çok iyi bir evlat anne eş dost arkadaş işinde çok iyi kişi vs eeee sonuç? İç dünyamda ne kadar iyiyim? Ben artık kendim çok iyi olmak için uğraşacağım, siz beni uyandırdınız. Asla abartmıyorum , kurduğunuz her cümle dört senelik terapi sürecim kadar etkili oldu , fark etmeden bir insanın hayatına dokundunuz. Bazen bir kıvılcım işte yetiyor o uyanışa, bu arada daha önce de “yeter artık ayağa kalkıyorum ve bu konuları artık düşünmüyorum” dediğim çok an oldu, ama bu sefer biraz daha güçlü hissediyorum. Bakın kabullenip yenilmiş gibi değil de kabullenip güçlenmiş gibi. Sadece yeğenimi terapiye götürmek çok içimden gelen bir şey onu o kadar çok seviyorum ki ve o kadar masum ki teyzesi olarak onun için her şeyi yapmak istiyorum. Yetişkinlere artık sınırımı tavrımı net bir şekilde koyarım ancak yeğenimin terapi ücretini ablam karşılayamaz oldukça masraflı çünkü . Anne babamız da zaten ikisinin tüm ihtiyaçlarını karşılıyor bir de terapi yükü artık fazla gelebilir, yani canım gibi sevdiğim çocuğa iyi gelecek bir şeyden vazgeçemem açıkçası. Ama diğerleri , diğer söylediğiniz her şey , hepsi bakın gerçekten kafama kafama sanki şefkatli bir dost vura vura gerçekleri gösteriyor gibi oluyor siz konuşunca. Sizin gibi içselleştirip hallettiğim gün için sabırsızlanıyorum, siz başarırsanız ben de başarırım di mi o gücü görüyorum şu an kendimde :)
Ben sizi çok güçlü görüyorum sadece söylediğiniz gibi biraz uyanmaya ihtiyacınız var bunu da yalnızca gerçek hislerinizi dışarı çıkararak sansürsüz yaşayarak öğrenebilirsiniz ben de terapi aldım tam tamına 2 sene . O dönem terapilere çok para ödedim bir o kadar da kitaplar seminerler vs masraflı oldu hepsini kendime yatırım olarak gördüm ve şuanda içinde bulunduğum hayatta en en değerli olan kişinin kendim olduğumu hissediyorum içimden kendimi sevmek geliyor . Anladığım kadarıyla maddi olarak sorununuz yok maşallah evet yeğeninize de destek olmak amacıyla yaptığınız herşey teyzelikten önce insan olarak çok değerli Allah kabul etsin diyelim. Bazı insanlar ablanız gibidir hep dayanacak yaslanacak bir yer ararlar bu eş olur aile olur ileriki dönemde evlat olur ama hep birileri olur ve böyle insanları genelde toplum bağrına basar o beceremez o yapamaz hadi bir el atalım denir sülalede herşey ona göre ayarlanır her zaman onların sorunları konuşulur bazı insanlar da sizin gibidir belli etmez güçlü durur halleder halledemezse de ortalığa çıkıp yardım istemez hep gururludur dik durur bu ablanız ve sizin tamamen zıt 2 insan ve evlat olduğunuzun da kanıtı aynı zamanda . Ablanız istese çalışırdı bence isteseydi boşanma sürecinde de sonrasında da öncesinde de kendi başının çaresine bakabilirdi ama ablanız öyle bir insan değil kendini seviyor rahatını biliyor yardım almayı destek görmeyi seviyor siz bunu çok zor öğreneceksiniz ama öğreneceksiniz.Şu yorumunuzu iş yerindeyken dahi tekrar tekrar okudum. Şurada yazdığınız her cümle benim için altın değerinde. Yani o kadar haklısınız o kadar doğru ki üzerinde durduğunuz her konu. 4 senedir terapi alıyorum bu duygu durumumla ve içime attıklarımla ilgili, ne eşimle paylaşıyorum ne bir dostumla, içime içime sürekli saçma sapan bir konuyu döndürüp dolaştırıp veriyorum hüznünü. Dışarıdan beni gören tanıyan hiç kimse kök ailemle ilgili böyle bir yaram olduğunu bilmez biliyor musunuz? Hatta bir arkadaşım bana bu tarz bir dertle gelirse sizinki kadar güzel, aklı selim yaklaşıp ona kendi değerini hatırlatırım. Ben çok içime attım, ondan çıkamadım buradan bence. Terapistten başka kimseyle konuşmadım bu konuları . Aynı şekilde dediğiniz gibi her şeyin en iyisi olmaya çalışmak nedir ya üç günlük dünyada ? Mükemmel iyinin düşmanıdır, çok iyi bir evlat anne eş dost arkadaş işinde çok iyi kişi vs eeee sonuç? İç dünyamda ne kadar iyiyim? Ben artık kendim çok iyi olmak için uğraşacağım, siz beni uyandırdınız. Asla abartmıyorum , kurduğunuz her cümle dört senelik terapi sürecim kadar etkili oldu , fark etmeden bir insanın hayatına dokundunuz. Bazen bir kıvılcım işte yetiyor o uyanışa, bu arada daha önce de “yeter artık ayağa kalkıyorum ve bu konuları artık düşünmüyorum” dediğim çok an oldu, ama bu sefer biraz daha güçlü hissediyorum. Bakın kabullenip yenilmiş gibi değil de kabullenip güçlenmiş gibi. Sadece yeğenimi terapiye götürmek çok içimden gelen bir şey onu o kadar çok seviyorum ki ve o kadar masum ki teyzesi olarak onun için her şeyi yapmak istiyorum. Yetişkinlere artık sınırımı tavrımı net bir şekilde koyarım ancak yeğenimin terapi ücretini ablam karşılayamaz oldukça masraflı çünkü . Anne babamız da zaten ikisinin tüm ihtiyaçlarını karşılıyor bir de terapi yükü artık fazla gelebilir, yani canım gibi sevdiğim çocuğa iyi gelecek bir şeyden vazgeçemem açıkçası. Ama diğerleri , diğer söylediğiniz her şey , hepsi bakın gerçekten kafama kafama sanki şefkatli bir dost vura vura gerçekleri gösteriyor gibi oluyor siz konuşunca. Sizin gibi içselleştirip hallettiğim gün için sabırsızlanıyorum, siz başarırsanız ben de başarırım di mi o gücü görüyorum şu an kendimde :)
Benim 5 kardeşim var isterseniz biraz örnekler veririm sizin için belli ki konuşmaya dinlemeye benzer hisleri tanımaya ihtiyacınız var . Ben sizin gibiyim kısaca ama siz çok çok güçlüsünüz onu baştan diyeyim . Benim bir kardeşim var aramızda 1 yaş var ve aynı dönemde üniversite okuduk ben 500 TL harçlık alırdım o 2 bin tl ve yetmezdi sürekli para isterdi ben tutumlu sorumluluk sahibi çalışkan bir öğrenci olarak bir gün arayıp da şu dersim kötü demedim çalıştım yaz okulu aldım aileme hissettirmeden 4 senede bitirdim atandım erkenden çalışmaya başladım kardeşim laylaylom yaşadı sevgililerine para yetiştirmek için ailemle hergün kavga etti ablam annem evine gider kalır yemek yapar buzluğunu doldurur kışlık domatesine kadar yapardı . Bense herşeyimi kendim hallederdim bu kız ne yer ne içer nerde kalır diye kimse merak etmezdi ara sıra babam sorardı nerde nasılsın diye o kadar o da iyiyim diyeceğimi bildiği için sorardı. Ben atanmış istanbulda kıt kanaat geçirirken annem beni arayıp hergün para isterdi kardeşime vermek için kardeşimin içki sigara parasını bana ödetmeye çalışırdı bense hayır der vermezdim düşmanlık beslerdi bana . Herkese beni şikayet ederdi o zaman anneannemlerle yemek yemeye giderdik onlara yemek ısmarlama o parayı bana ver derdi sadece para verdiğim zaman konuşurdu benimle psikolojik bunalıma girmiştim kendime vurma uykusuzluk depresyon yaşıyordum o psikoloğa verdiğin paralar haram olsun getir bana ver derdi düşünün yani herneyse abim var 15 senedir evli 5 çocuğu var ve 15 senedir her 6 ayda 1 boşanıyoruz diyerek çocukları anneme bırakır karı koca çeker giderler ben daha annemin evine gidip de orda yeğenlerimi görmediğimi hatırlamam muhakak yengem kavga edip çocukları bırakıp gitmiştir annem o 5 çocuğa baktı besledi büyüttü benim kızım 25 aylık sdece 1 defa 1 düğünde gördü. :) ne nişanımda ne nikahımda ne düğünümde bir tanecik 200 TL verip al kızım sende sıkıştın lazım olur demedi ben hep sizin gibi sordum anlamaya çalıştım hep bana kız çocukları halleder onlar beceriklidir erkekler yapamaz dedi herneyse böyle yıllar geçti hani siz sesini ya 6 senedir evlat ayrımını iliklerime kadar hissediyorum diye aynen ben de kendimi bildim bileli bunu hissettim ama en çok atanıp da İstanbul'a gittikten sonra hissettim çünkü hayatta tamamen tektim artık kapımı kapattığımda kimsem olmazdı 3 ev değiştirdim hiçbirinin adresini bilmez hastalanır ayağa kalkarım nasıl olduğumu bilmez çalıştığım kurumun yerini ilçesini bilmez öyle geçti yıllarım sizin benden farkınız en azından göstermelik de olsa varlarmış bende yoklardı beni tanıyan herkes bilirdi ailem gelmez gitmez yalnızdır diye bayram olur seyran olur yılbaşı olur hastalık olur düğün olur ben hepsinde yoktum tektim . Bir defa bir arkadaşım dayanamayıp çok üzülüyorum senin haline demişti. Herneyse ben evlendim hamile kaldım annem hamileyken birkaç defa kendiliğinden aradı sordu ben de düzeldik sandım ilk defa anne şefkati görüyorum sandım bunlar yaşanırken bakın sadece düğünümde görüştük sonra ben gittim ama o hiç merak edip kızının evine gelmedi neyse böyle senede 2-3 defaya denk gelecek şekilde görüşmeler ben ararsam konuşmalar oluyordu hamilelikte biraz umutlanmıştım işte insanı bitiren de o umutmuş meğer ben 7 aylık hamileyken kanamam başladı hastaneye yattım bebek tehlike de ben tehlikedeyim doktorlar doğumu ertelemeye çalışıyor ama olmuyor neyse haber verdim annem ilk gün gelmedi ertesi gün aradılar kardeşlerimle kardeşlerim demişki bu kız iyi değil suratı mosmor o gün geldi annem uçağa bindi geldi . Geldi ama ne yardım etti ne bişey yaptı gelmese daha iyiymiş dedirtti biz canımızla uğraşırken bir de onun kaprisleri ile uğraştık neyse erken doğum gerçekleşti bana kayınvalidem baktı hastanede annem uyudu tüm gece doktor 1 gece daha kalmanız lazım dedi ben yanımda kayınvalidemi istedim annem eve gitti sonra bebeğimi aldılar 35 günlük yoğun bakım serüvenimiz başladı süt sağmaktan uykusuzluktan moralsizlikten başımıza gelenleri kaldırmaya çalışmaktan her an tetikte olmaktan zaten insanlıktan çıkmıştık annem resmen kaçarak kandırarak gitti burdan gizli gizli bilet alıp bavulunu hazırlamış hastaneden geldik beni götürün diyor bir yandan da gayet neşeli kahkahalar atıyor bebek nasıl diye bile sormadı herneyse ben bebeğime zorluklarla tek başıma baktım eşim işinden ayrılmak zorunda kaldı enfeksiyon kapmaması lazım dedi doktor eşim hastanede çalışıyordu işi bıraktı biz elimizde olan altınlarımızı sata sata yaşadık 7 ay borç harç düşünmedik tek isteğimiz evladımızın toparlanmasıydı ve 1 yıl geçti ben yardım istedim işe başlamak zorundaydım annemden rica ettim gelmedi yardım etmedi kayınvalidem hem kendi işinde çalıştı hem çocuğa baktı biz resmen dakikalarla yarışarak çocuk baktık herneyse geçti zaman kayınbabam hastalandı eşim ameliyat oldu ben zor durumda kaldım annem gelmedi eşim 15 gün evden uzakta kaldı ameliyat günü bile göremedim . Bir sğre sonra baktım ben anneme yalvarıyorum resmen gel bana yardım et diye gelmedi gelmedi birgün aradım öyle napıyorsum diye gelinin evini temizlemiş bunu duydum kan beynime sıçradı ben evlat değil miyim dedim ben burda ağlıyorum dedim gel yanıma 1 hafta dedim annem açtı ağzını yumdu gözünü ben dedi istediğim evladıma istediğimi yaparım sana yapmak istemiyorum dedi sana hesap mı verecem ben dedi tamam dedim eşim de arkadan duydu ama adamcağız ağzını bile açmadı kafasını çevirdi ve ben o gün yitirdim herşeyi içinde kalan o son parça koptu gitti tüm vicdan yükümü o konuşmada bıraktım Rabbime söyledim içimden gelmiyor dedim beni affet anaya babaya hürmet etmemek istemem ama ben bitirdim dedim ve kapattım o defteri sonrasında ulaşmaya çalıştı ama ben kendime iyi gelmeyen hiçbir şey için artık orada olmamayı öğrendim babam aradı bir defa ara bizi dedi yapma böyle dedi tamam dedim birkaç sorunumdan bahsettim kızımın sonuçlanacak testleri vardı onları anlattım kapattım şimdi ben kendimi kötü evlat olarak görmüyorum çünkü biliyorum yaşadıklarımı siz sadece abla konusunda anlattınız ben hem kardeş ayrımı hem erkek kız ayrımı hem de anne sevgisizliği anlattım başını şişirdiysem özür dilerim ama biliyor musun canım arkadaşım en değerli benim en değerli sensin annem benim annemdir bayramdan bayrama ihtiyacı olunca giderim evlat olarak üzerime düşeni asgari düzeyde yaparım ama yok devamı yok ben hayatımı yaşarken hiç bu noktaya geleceğimi sanmazdım ama artık bir anneyim ben anne olduktan sonra tüm değer yargılarım değişti sıkılaştı güçlendi kendime olan bağım . Çünkü ben ne kadar mutlu huzurlu ve sakinsem benim evladım da o kadar mutlu. Neden sonuç aramadan kendi dünyamda bana sunulan her nimete şükür içinde olarak yaşıyorum her sorana süperim demiyorum en basit sorunumda bile yardım istiyorum böylesi beni daha mutlu etti sen de bulacaksın seni mutlu edeni .Çok haklısınız ama genel konuşma üslubum hep bu şekilde sanıyorum ki özellikle birtakım sağlık sınavları atlattıktan sonra çok fazla şükür odaklı bir yaşama verildi hayatımız. Ancak dediğiniz gibi öfke ve duyguların sağlıklı bir şekilde dışavurumu sanırım bana daha iyi gelecek. İçimize attıklarımız be hep nezaketli olma gayretimiz yüzünden zaten kadınlarda bu kadar otoümmin hastalıklar patlıyor. Tamam, bundan sonra önce kendim, canım kendim diyorum, diyoruz hep birlikte. Oğluma öğrettiklerimi kendim uygulasam zaten bambaşka bir noktaya gelecek hayatım :) İş hayatımda da hep bu şekilde hareket ettim ama ülkenin gidişatına bakacak olursak fazla nezaket ve tevazunun sonu iyi yerlere çıkmıyor . Sizin benzer şeyler yaşadığınızı biliyorum, zaten bu konuda idolümsünüz açıkçası; ben de bu cümleleri rahatlıkta gerçek manada içselleştirerek kurmayı sabırslıkla bekliyorum. Bu arada adiller demedim ailem için, tam tersi adil değiller dedim, o konuda bir düzeltme ihtiyacı duydum, sadece bir araya geldiklerinde sevgi ve ilgileri gayet yerinde oluyor oğluma. Ve bir aradayken eşitsizlik ya da adaletsizlik hissettirmiyorlar ne bize ne de çocuğuma. Ancak işte dediğim gibi genel olarak yok gibi bir noktadalar, bir tarafın daha çok ihtiyacı var bir tarafın daha az vs bunlar artık masal oldu bizim ailenin hikayesinde, bunların herkes farkında zaten biz daha çok verdik ama bir taraf da üniversite mezunu olmasına rağmen tamamen keyfi bir şekilde hayat boyu çalışmayıp para kazanmayıp hep anne baba ilgisi ve çatısı altında bir hayat sürüp sonra da boşanma mağduriyetini bir ömür sürdüremez. Bu yanlış bakın. O yüzden burada genel olarak kabullenmem gereken yani sizin dediğiniz gibi “ne yapıyorlarsa yapsınlar artık, o neden bu neden , niye böyle oluyor? “ diye sorgulamadan devam etmem gereken ve “önce ben” demem gereken bir noktadayım. Ya o kadar iyi geliyorsunuz ki; şimdi bu değerli yorumlara ben nasıl bir lady edasıyla teşekkür etmiyim canım hemcinsim; kadın kadının yurdu işte. Sağ olun gerçekten .
Size çok açık ve net konuşacağım. Siz benden kat ve kat zor şeyler yaşamışsınız, ve inanın sizin ailenizin yaptıkları benim ailemin yaşattıklarının yanında çok daha ağır. Şöyle ki; benim ailem diyorum ya size ben anne olana kadar hep mükemmel bildim ailemi de aile ilişkilerimi de. Üniversite hayatım boyunca ve daha öncesinde de hem maddi hem manevi olarak aşırı rahat bir hayat yaşattılar, her ihtiyacımda verdiler gerçekten ortalamanın oldukça üstü hali vakti yerinde bir hayat yaşadım. Çok sosyal, çalışkan , neşeli , evin maskotu ve eline attığı her işi beceren kızıydım hep. Ablam da bir o kadar içe dönük, narin, kırılgan, her şeyi annesine danışan çocuğuydu. Benim için hep “onun kimseye ihtiyacı yok aslan gibi becerir, yolunu da bulur” derlerdi. Bugünlerde terapide ortaya çıktı ki ben bu laflardan çok etkilenmişim ve o yardım almayan kimliğimle sevildiğimi hissedip o gömleği bir güzel giymişim. Sanki insan değil de bir robotmuşçasına, her şeyi her şekilde kendim halledermişçesine. Ben anne olduktan sonra fiziksel olarak “orada” olmalarına ihtiyaç duydum. Pandemi dönemiydi, hastalıklar geldi (eşimin ciddi sağlık sorunu) , e çalışan kadınım bakıcı bulamadık bir şekilde gelmedi hep aksi gitti, ablam çalışmayan olan olmasına rağmen şaka gibi onun çocuğuna bakıldı. Ama kızım ablan çok beceremiyor evliliğinde de sorunlar var dendi bana. Boşanmadan yıllar önce bu. Ben ama benim kocamın yanında olmam lazım lütfen gelin benim yanımda olun kahroluyorum eşim hastane kontrollerine tek başına gidince dedim “ablan iyi değil onun yanında olmalıyız” dendi bir başıma küçücük çocuğumla yalnız bırakıldım. Yani en büyük acım travmam en beklemediğim hamle buydu sanırım hiç unutamıyorum o dönemi bakın üzerinden yıllar geçti ama bende kaldı o. Neyse bir şekilde üzerinden geçildi bunların, sizin durumunuza bakıyorum sizin çıktığınız yer çok daha karanlık. Neden biliyor musunuz benim annem gerçekten öyle ya da böyle benim çocuğumla bebekken de sonrasında da ilgilendi kurduğu bir bağ var şimdi yukarıda Allah var hakkını yiyemem, yalan konuşamam. Keza babam da aynı şekilde. Ve ben el bebek gül bebek büyütüldüm ailem tarafından, maddi imkanlar olsun, yaptıkları olsun , haklarını yiyemem, bugün o hakların karşılığını veriyorum belki de ondan kestirip atamıyorum hiçbir şeyi. Benim şokum son 5 sene, bu aile benim mi? Nasıl olabilir, nasıl ben ve oğlum bu kadar son planda olabiliriz diyorum. Çünkü varken gerçekten var gibiler ama yokken el gibi. Sanki biz hiç yokmuşuz gibi. Zaten ifade ettim hepsini ama siz kendinizi çok güzel açtığınız için anlatıyorum yine. Şöyle ki sizin yaşadıklarınızı yaşasaydım bırakın arayıp sormayı muhtemelen aradıklarında da görüşmezdim. Gerçekten nasıl dayandınız nasıl katlandınız bilmiyorum. Ne demek atanınca evini sormamak , bilmemek , gelmemek. Ben bu zorlukların hiçbirini yaşamadım. Size bakınca kendi derdimden utandım. Herkesin derdi kendine ağır geliyor biliyorum ama size yapılanlar gerçekten çok çok ağır ve hazmetmesi çok zor şeyler. Siz buradan öyle bir karakter olarak çıkmışsınız ki, ben şu anda çok daha büyük saygı duyuyorum size. Bunları yaşayıp bu kadar metanetli olmak, kendini sevmek gibi yaşamda ulaşmamız gereken en önemli pozisyona ulaşabilmek her babayiğidin harcı değil. Ama siz de sıradan bir insan değilsiniz zaten. Herkes cesaret edemez o döngüden çıkmaya, o zinciri kırmaya. Size telefonda annenizin söylediği o laf var ya, işte benim annem bu kadar keskin ve net bir şekilde yapsaydı ben de daha kolay kestirip atardım . Konuşurken annemin de babamın da ağzı o kadar güzel laf yapıyor ki o zaman evet ya bunlar beni seven beni büyüten annem babam ben abartıyorum herhalde . Sonra bir gün çok hasta oluyorum mesela annem bilmesine rağmen doğru dürüst aramıyor sormuyor bir çorba yapayım mı demiyor, diyorum ki yok ya hayır ya bu değil. Siz dediniz ya hasta oldum iyileştim bilmez. Bende de durum hep bu şekilde. Ben hallederim. Böyle bilinir. E eyvallah o zaman madem öyle siz de halledin ya, siz de benden bir şey istemeyin artık. Benimki çocuk değil mi, torun değil mi. Bir toruna elin adamının yaşattığı mağduriyetin on katını sen kendi öz torununa öz evladına yaşatıyorsun. E nerede senin adaletinin terazisi diyorum ben. Maddi hiçbir beklentim yok. Ben de eşim de çalışıyoruz iyi paralar kazanıyoruz. Ama ilgi, sevgi , şefkat, yardım, aile olmak bu demek değil mi? İşine gelince arayıp isteyip beğenmeyince yok sayılmak. Bu bizim son yıllarımızın özeti sanki. Ama ben ablamda eskiden hiç kusur aramazdım, o kadar iyi manipüle edilmişim ki onunla ilgili benim için de o hep hassas aman annem onun yanında olsun canım ablamdı. Hayır ya, artık fark ediyorum, ablam bu ilgiyi hep alarak hiç vermeden yaşamayı çok seviyor. Kurban gömleği ve mağdur kişiliği sanki tanımlıyor onu aile içinde. Günün sonunda bakıyorum, aslında en rahat hayatı o yaşıyor. Kafası da çok rahat. Çocuğa sadece annem bakıyor, o arkadaşlarıyla gezmede keyifte. Ben de oturup neden dışlanıyorum çetelesi tutuyorum saçma sapan. Nedense neden. Evet, arsız olmak lazım belki de. Yardım isteyebilmek üzerine çalışıyorum terapide mesela. Trajikomik di mi? Sizin çıktığınız buhran çok ağır, bana güçlü demişsiniz (ki çok sağ olun öyle durmaya çalıştım hep ama içimdeki en güçsüz tarafı burada sizlere açtım işte doldukça, başkaca da lafını bile etmedim) Siz güçlü bir karakter görmek istiyorsanız lütfen aynaya bakın, gerçekten canım kardeşim çok büyük bir takdiri hak ediyorsunuz. Çok!Benim 5 kardeşim var isterseniz biraz örnekler veririm sizin için belli ki konuşmaya dinlemeye benzer hisleri tanımaya ihtiyacınız var . Ben sizin gibiyim kısaca ama siz çok çok güçlüsünüz onu baştan diyeyim . Benim bir kardeşim var aramızda 1 yaş var ve aynı dönemde üniversite okuduk ben 500 TL harçlık alırdım o 2 bin tl ve yetmezdi sürekli para isterdi ben tutumlu sorumluluk sahibi çalışkan bir öğrenci olarak bir gün arayıp da şu dersim kötü demedim çalıştım yaz okulu aldım aileme hissettirmeden 4 senede bitirdim atandım erkenden çalışmaya başladım kardeşim laylaylom yaşadı sevgililerine para yetiştirmek için ailemle hergün kavga etti ablam annem evine gider kalır yemek yapar buzluğunu doldurur kışlık domatesine kadar yapardı . Bense herşeyimi kendim hallederdim bu kız ne yer ne içer nerde kalır diye kimse merak etmezdi ara sıra babam sorardı nerde nasılsın diye o kadar o da iyiyim diyeceğimi bildiği için sorardı. Ben atanmış istanbulda kıt kanaat geçirirken annem beni arayıp hergün para isterdi kardeşime vermek için kardeşimin içki sigara parasını bana ödetmeye çalışırdı bense hayır der vermezdim düşmanlık beslerdi bana . Herkese beni şikayet ederdi o zaman anneannemlerle yemek yemeye giderdik onlara yemek ısmarlama o parayı bana ver derdi sadece para verdiğim zaman konuşurdu benimle psikolojik bunalıma girmiştim kendime vurma uykusuzluk depresyon yaşıyordum o psikoloğa verdiğin paralar haram olsun getir bana ver derdi düşünün yani herneyse abim var 15 senedir evli 5 çocuğu var ve 15 senedir her 6 ayda 1 boşanıyoruz diyerek çocukları anneme bırakır karı koca çeker giderler ben daha annemin evine gidip de orda yeğenlerimi görmediğimi hatırlamam muhakak yengem kavga edip çocukları bırakıp gitmiştir annem o 5 çocuğa baktı besledi büyüttü benim kızım 25 aylık sdece 1 defa 1 düğünde gördü. :) ne nişanımda ne nikahımda ne düğünümde bir tanecik 200 TL verip al kızım sende sıkıştın lazım olur demedi ben hep sizin gibi sordum anlamaya çalıştım hep bana kız çocukları halleder onlar beceriklidir erkekler yapamaz dedi herneyse böyle yıllar geçti hani siz sesini ya 6 senedir evlat ayrımını iliklerime kadar hissediyorum diye aynen ben de kendimi bildim bileli bunu hissettim ama en çok atanıp da İstanbul'a gittikten sonra hissettim çünkü hayatta tamamen tektim artık kapımı kapattığımda kimsem olmazdı 3 ev değiştirdim hiçbirinin adresini bilmez hastalanır ayağa kalkarım nasıl olduğumu bilmez çalıştığım kurumun yerini ilçesini bilmez öyle geçti yıllarım sizin benden farkınız en azından göstermelik de olsa varlarmış bende yoklardı beni tanıyan herkes bilirdi ailem gelmez gitmez yalnızdır diye bayram olur seyran olur yılbaşı olur hastalık olur düğün olur ben hepsinde yoktum tektim . Bir defa bir arkadaşım dayanamayıp çok üzülüyorum senin haline demişti. Herneyse ben evlendim hamile kaldım annem hamileyken birkaç defa kendiliğinden aradı sordu ben de düzeldik sandım ilk defa anne şefkati görüyorum sandım bunlar yaşanırken bakın sadece düğünümde görüştük sonra ben gittim ama o hiç merak edip kızının evine gelmedi neyse böyle senede 2-3 defaya denk gelecek şekilde görüşmeler ben ararsam konuşmalar oluyordu hamilelikte biraz umutlanmıştım işte insanı bitiren de o umutmuş meğer ben 7 aylık hamileyken kanamam başladı hastaneye yattım bebek tehlike de ben tehlikedeyim doktorlar doğumu ertelemeye çalışıyor ama olmuyor neyse haber verdim annem ilk gün gelmedi ertesi gün aradılar kardeşlerimle kardeşlerim demişki bu kız iyi değil suratı mosmor o gün geldi annem uçağa bindi geldi . Geldi ama ne yardım etti ne bişey yaptı gelmese daha iyiymiş dedirtti biz canımızla uğraşırken bir de onun kaprisleri ile uğraştık neyse erken doğum gerçekleşti bana kayınvalidem baktı hastanede annem uyudu tüm gece doktor 1 gece daha kalmanız lazım dedi ben yanımda kayınvalidemi istedim annem eve gitti sonra bebeğimi aldılar 35 günlük yoğun bakım serüvenimiz başladı süt sağmaktan uykusuzluktan moralsizlikten başımıza gelenleri kaldırmaya çalışmaktan her an tetikte olmaktan zaten insanlıktan çıkmıştık annem resmen kaçarak kandırarak gitti burdan gizli gizli bilet alıp bavulunu hazırlamış hastaneden geldik beni götürün diyor bir yandan da gayet neşeli kahkahalar atıyor bebek nasıl diye bile sormadı herneyse ben bebeğime zorluklarla tek başıma baktım eşim işinden ayrılmak zorunda kaldı enfeksiyon kapmaması lazım dedi doktor eşim hastanede çalışıyordu işi bıraktı biz elimizde olan altınlarımızı sata sata yaşadık 7 ay borç harç düşünmedik tek isteğimiz evladımızın toparlanmasıydı ve 1 yıl geçti ben yardım istedim işe başlamak zorundaydım annemden rica ettim gelmedi yardım etmedi kayınvalidem hem kendi işinde çalıştı hem çocuğa baktı biz resmen dakikalarla yarışarak çocuk baktık herneyse geçti zaman kayınbabam hastalandı eşim ameliyat oldu ben zor durumda kaldım annem gelmedi eşim 15 gün evden uzakta kaldı ameliyat günü bile göremedim . Bir sğre sonra baktım ben anneme yalvarıyorum resmen gel bana yardım et diye gelmedi gelmedi birgün aradım öyle napıyorsum diye gelinin evini temizlemiş bunu duydum kan beynime sıçradı ben evlat değil miyim dedim ben burda ağlıyorum dedim gel yanıma 1 hafta dedim annem açtı ağzını yumdu gözünü ben dedi istediğim evladıma istediğimi yaparım sana yapmak istemiyorum dedi sana hesap mı verecem ben dedi tamam dedim eşim de arkadan duydu ama adamcağız ağzını bile açmadı kafasını çevirdi ve ben o gün yitirdim herşeyi içinde kalan o son parça koptu gitti tüm vicdan yükümü o konuşmada bıraktım Rabbime söyledim içimden gelmiyor dedim beni affet anaya babaya hürmet etmemek istemem ama ben bitirdim dedim ve kapattım o defteri sonrasında ulaşmaya çalıştı ama ben kendime iyi gelmeyen hiçbir şey için artık orada olmamayı öğrendim babam aradı bir defa ara bizi dedi yapma böyle dedi tamam dedim birkaç sorunumdan bahsettim kızımın sonuçlanacak testleri vardı onları anlattım kapattım şimdi ben kendimi kötü evlat olarak görmüyorum çünkü biliyorum yaşadıklarımı siz sadece abla konusunda anlattınız ben hem kardeş ayrımı hem erkek kız ayrımı hem de anne sevgisizliği anlattım başını şişirdiysem özür dilerim ama biliyor musun canım arkadaşım en değerli benim en değerli sensin annem benim annemdir bayramdan bayrama ihtiyacı olunca giderim evlat olarak üzerime düşeni asgari düzeyde yaparım ama yok devamı yok ben hayatımı yaşarken hiç bu noktaya geleceğimi sanmazdım ama artık bir anneyim ben anne olduktan sonra tüm değer yargılarım değişti sıkılaştı güçlendi kendime olan bağım . Çünkü ben ne kadar mutlu huzurlu ve sakinsem benim evladım da o kadar mutlu. Neden sonuç aramadan kendi dünyamda bana sunulan her nimete şükür içinde olarak yaşıyorum her sorana süperim demiyorum en basit sorunumda bile yardım istiyorum böylesi beni daha mutlu etti sen de bulacaksın seni mutlu edeni .
Çok teşekkür ediyorum, ben de size tüm sevdiklerinizle sağlıklı ve çok mutlu bir ömür diliyorumTabii ki başarırsınız. Size eşinize ve oğlunuza sağlıklı huzurlu bir ömür diliyorum
Bana ne kadarsa size de o kadar . İşte o kadar !Aman h
Aman hiçte kalmasın yani, sana ne kadarsa onlarada o kadar. Bazı şeyler davranışa dökülmeden dank etmiyor, belki annenizde böyle farkına varacak bazı şeylerin.
Sevgiliyle kucaklıyorum seni eşin beyefendiye geçmiş olsun tekrardan.Size çok açık ve net konuşacağım. Siz benden kat ve kat zor şeyler yaşamışsınız, ve inanın sizin ailenizin yaptıkları benim ailemin yaşattıklarının yanında çok daha ağır. Şöyle ki; benim ailem diyorum ya size ben anne olana kadar hep mükemmel bildim ailemi de aile ilişkilerimi de. Üniversite hayatım boyunca ve daha öncesinde de hem maddi hem manevi olarak aşırı rahat bir hayat yaşattılar, her ihtiyacımda verdiler gerçekten ortalamanın oldukça üstü hali vakti yerinde bir hayat yaşadım. Çok sosyal, çalışkan , neşeli , evin maskotu ve eline attığı her işi beceren kızıydım hep. Ablam da bir o kadar içe dönük, narin, kırılgan, her şeyi annesine danışan çocuğuydu. Benim için hep “onun kimseye ihtiyacı yok aslan gibi becerir, yolunu da bulur” derlerdi. Bugünlerde terapide ortaya çıktı ki ben bu laflardan çok etkilenmişim ve o yardım almayan kimliğimle sevildiğimi hissedip o gömleği bir güzel giymişim. Sanki insan değil de bir robotmuşçasına, her şeyi her şekilde kendim halledermişçesine. Ben anne olduktan sonra fiziksel olarak “orada” olmalarına ihtiyaç duydum. Pandemi dönemiydi, hastalıklar geldi (eşimin ciddi sağlık sorunu) , e çalışan kadınım bakıcı bulamadık bir şekilde gelmedi hep aksi gitti, ablam çalışmayan olan olmasına rağmen şaka gibi onun çocuğuna bakıldı. Ama kızım ablan çok beceremiyor evliliğinde de sorunlar var dendi bana. Boşanmadan yıllar önce bu. Ben ama benim kocamın yanında olmam lazım lütfen gelin benim yanımda olun kahroluyorum eşim hastane kontrollerine tek başına gidince dedim “ablan iyi değil onun yanında olmalıyız” dendi bir başıma küçücük çocuğumla yalnız bırakıldım. Yani en büyük acım travmam en beklemediğim hamle buydu sanırım hiç unutamıyorum o dönemi bakın üzerinden yıllar geçti ama bende kaldı o. Neyse bir şekilde üzerinden geçildi bunların, sizin durumunuza bakıyorum sizin çıktığınız yer çok daha karanlık. Neden biliyor musunuz benim annem gerçekten öyle ya da böyle benim çocuğumla bebekken de sonrasında da ilgilendi kurduğu bir bağ var şimdi yukarıda Allah var hakkını yiyemem, yalan konuşamam. Keza babam da aynı şekilde. Ve ben el bebek gül bebek büyütüldüm ailem tarafından, maddi imkanlar olsun, yaptıkları olsun , haklarını yiyemem, bugün o hakların karşılığını veriyorum belki de ondan kestirip atamıyorum hiçbir şeyi. Benim şokum son 5 sene, bu aile benim mi? Nasıl olabilir, nasıl ben ve oğlum bu kadar son planda olabiliriz diyorum. Çünkü varken gerçekten var gibiler ama yokken el gibi. Sanki biz hiç yokmuşuz gibi. Zaten ifade ettim hepsini ama siz kendinizi çok güzel açtığınız için anlatıyorum yine. Şöyle ki sizin yaşadıklarınızı yaşasaydım bırakın arayıp sormayı muhtemelen aradıklarında da görüşmezdim. Gerçekten nasıl dayandınız nasıl katlandınız bilmiyorum. Ne demek atanınca evini sormamak , bilmemek , gelmemek. Ben bu zorlukların hiçbirini yaşamadım. Size bakınca kendi derdimden utandım. Herkesin derdi kendine ağır geliyor biliyorum ama size yapılanlar gerçekten çok çok ağır ve hazmetmesi çok zor şeyler. Siz buradan öyle bir karakter olarak çıkmışsınız ki, ben şu anda çok daha büyük saygı duyuyorum size. Bunları yaşayıp bu kadar metanetli olmak, kendini sevmek gibi yaşamda ulaşmamız gereken en önemli pozisyona ulaşabilmek her babayiğidin harcı değil. Ama siz de sıradan bir insan değilsiniz zaten. Herkes cesaret edemez o döngüden çıkmaya, o zinciri kırmaya. Size telefonda annenizin söylediği o laf var ya, işte benim annem bu kadar keskin ve net bir şekilde yapsaydı ben de daha kolay kestirip atardım . Konuşurken annemin de babamın da ağzı o kadar güzel laf yapıyor ki o zaman evet ya bunlar beni seven beni büyüten annem babam ben abartıyorum herhalde . Sonra bir gün çok hasta oluyorum mesela annem bilmesine rağmen doğru dürüst aramıyor sormuyor bir çorba yapayım mı demiyor, diyorum ki yok ya hayır ya bu değil. Siz dediniz ya hasta oldum iyileştim bilmez. Bende de durum hep bu şekilde. Ben hallederim. Böyle bilinir. E eyvallah o zaman madem öyle siz de halledin ya, siz de benden bir şey istemeyin artık. Benimki çocuk değil mi, torun değil mi. Bir toruna elin adamının yaşattığı mağduriyetin on katını sen kendi öz torununa öz evladına yaşatıyorsun. E nerede senin adaletinin terazisi diyorum ben. Maddi hiçbir beklentim yok. Ben de eşim de çalışıyoruz iyi paralar kazanıyoruz. Ama ilgi, sevgi , şefkat, yardım, aile olmak bu demek değil mi? İşine gelince arayıp isteyip beğenmeyince yok sayılmak. Bu bizim son yıllarımızın özeti sanki. Ama ben ablamda eskiden hiç kusur aramazdım, o kadar iyi manipüle edilmişim ki onunla ilgili benim için de o hep hassas aman annem onun yanında olsun canım ablamdı. Hayır ya, artık fark ediyorum, ablam bu ilgiyi hep alarak hiç vermeden yaşamayı çok seviyor. Kurban gömleği ve mağdur kişiliği sanki tanımlıyor onu aile içinde. Günün sonunda bakıyorum, aslında en rahat hayatı o yaşıyor. Kafası da çok rahat. Çocuğa sadece annem bakıyor, o arkadaşlarıyla gezmede keyifte. Ben de oturup neden dışlanıyorum çetelesi tutuyorum saçma sapan. Nedense neden. Evet, arsız olmak lazım belki de. Yardım isteyebilmek üzerine çalışıyorum terapide mesela. Trajikomik di mi? Sizin çıktığınız buhran çok ağır, bana güçlü demişsiniz (ki çok sağ olun öyle durmaya çalıştım hep ama içimdeki en güçsüz tarafı burada sizlere açtım işte doldukça, başkaca da lafını bile etmedim) Siz güçlü bir karakter görmek istiyorsanız lütfen aynaya bakın, gerçekten canım kardeşim çok büyük bir takdiri hak ediyorsunuz. Çok!
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?