- Konu Sahibi Sadecebirisiyim
-
- #201
aman kötü olmayım diye lütfen çocuklarınızın rızkını görümcenize vermeyin eşiniz demezse siz diyinYok haklısın sen bence burada.
Tabi eşin bence iletişim kursun öbür tarafla sen söylersen kötü gelin olaiblirsin.
Vallahi açık açık durumumuz belli vermek isteriz ama vermeyiz okadar paramız yok iki çocuk zar zor geçiniyoruz deyin. Verip de taş mı yiyeceksiniz.Zaten çocuklarımı düşündüğüm için böyle bocalıyorum ya. Acaba haksız mıyım diye kötü hissettim de o yüzden konu açmıştım.
Amin Allah razı olsun. Sizde çok çekmişsiniz kendimi bıraktım size üzüldümYani aslında şu yapılan yorumlar içinde birkaç yorum var ona cevap yazmaya geldim de neyse dedim sabah sabah..
Yaşadığınız olayların benzerini evliliğimin ilk günü,hatta nişanlılığımdan beri yaşamış biri olarak tavsiyem vermeyin o parayı.Ben İstanbul gibi yerde diyanetin yatılı kursunda kaldım.Oraya bağış,burs fazla geldiği için cüzi miktarda para veriyorduk,yeri geldi veremedik,istemediler bile Allah razı olsun.
Kendim eğitimcilik yaptım o dönemde özellikle durumu kötü olan çocuklardan ücret almıyor,burs bile ayarlıyorduk.
Normalde Allah rızası için verilir,okusun ne güzel.Fakat burada aynı benim eşimin ailesinin kafa yapısı olan abisi yapar,yapacak,mecbur kafası var.Kabul edersiniz görümcenizin düğününü bile siz yaparsınız.
Evlendik eşimin ailesinin bir kuruşu nasip olmadı,ne maddi ne manevi.15 gün sonra görümcemi yolladılar kursun açılmasına da daha var ama üçümüz balayı yapalım diye düşündüler herhalde.Biz düğün borcundan tatili bırak,hafta sonu dışarı çıksak açılır mıyız derdindeyiz.Ailem düğün sonrası gelen ufak tefek paraları bile yolladı,halimizi bilip.
Görümcem elinde bir listeyle geldi,abii bunlar alınacak.Gittik kartta kalan son sınırı bitirdik,yetmedi benim ailemin gönderdiği parayı harcadık,kimse neyle aldınız,nasıl geçiniyorsunuz diye sormadı.
Nasıl bir hayat bakışı anlamıyorum,oğullar yapmak zorunda,gelinler bakmak zorunda,bir teşekkür bile edilmesin,sabır taşın çatlayıp yapmıyorum de gelsin beddualar.
Adamlar utanmasa emzirdikleri sütün parasını isteyecekler.
Neyse kendi derdimden sizinki unuttum kusura bakmayın :)
İmkanınız olsa okutun anlaşamasanız bile,sizin evinizin hayrı olur derdim.
İmkanınız yokken,kendinizin çocukların ihtiyacı varken,kıymet bilmeyen,mecbur tutan bu kafalara bir şey yapmayın,zaten yaptığınız zorunluluk yapmadığınız kötü evlatlık olacak.
Aileyle açık net kendi durumunuzu anlatın,o sorumluluğu alacak imkanımız yok diyin,görümcelik hakkı filan açılırsa dinen erkeğin iaşesini karşılamakla yükümlü olduğu ilk insanların eşi ve çocukları olduğunu anlatın.
Kursa imkanlarını bildirsinler burs falan bulunur,arada sizde harçlık verir,hafta sonu bir gezmeye götürüp yedirir içirir,gönlünüzden gelirse bir pijama,esarp falan alırsınız tamam bence.
İnanın sonra o çocuk sizin çocuğunuz oluyor hatta yukarıda bir şahıs yazmış çocuğun kreşe gitmesin,görümceni okut diye;işte böyle evladından kısıp yedirmek mecburiyetinde olduğun biri oluyor.
Ben bu işe kendi altınlarımı bozup yarı peşinatla araba borcuna girmekle son verdim.Madem üç kuruşun hesabını yapacağım,en azından bir borca gireyim de hem olmayan para istenmez hem ev alamasamda ileriye dönük bir sermayem olsun dedim.Araba yada küçük yatırımlı bir borca girin ki bankadaki paranıza,maaşınıza güvenmesin kimse.
Allah kolaylık versin diyorum..
Vallahi açık açık durumumuz belli vermek isteriz ama vermeyiz okadar paramız yok iki çocuk zar zor geçiniyoruz deyin. Verip de taş mı yiyeceksiniz.
Eşimle konuştum o da benim gibi düşünüyor aslında ama daha kv konuşmadıkları için rahat olamıyorum.aman kötü olmayım diye lütfen çocuklarınızın rızkını görümcenize vermeyin eşiniz demezse siz diyin
Kayın valide hesabı yapmış abisi öder diyBüyük ihtimalle haberim var zannetti. Konuşma o şekildeydi çünkü. Bende bozuntuya vermedim.
eşiniz de sizin gibi düşünüyorsa sıkıntı yok sorarlarsa veremeyiz dersiniz olur biter bundan sonrada istemezlerEşimle konuştum o da benim gibi düşünüyor aslında ama daha kv konuşmadıkları için rahat olamıyorum.
Amin Allah razı olsun. Sizde çok çekmişsiniz kendimi bıraktım size üzüldüm
Yukarıdaki üye anlamamakta ısrar etti ama siz anlarsınız. Zaten elimizden geleni yıllardır yapıyoruz. Çeyizini bile abileri yapacak diye düşünüyorlar. Benimde abilerim var ve evlenirken sadece halı büyük battaniye tarzı şey alabildiler. Sormadım bile bu nasıl abilik diye çünkü kendi aileleri var.
Harçlıkta falan değilim artık inanın. Ama bin TL yi küçümser gibi öder ne olacak demeleri sinirlerimi bozdu.
Yok ya haşa Allah mı bunlar da kimin cehennemlik olduğunu tespit ediyolarmis. Bunları diyene anında şirkçi damgası yapistiracaksin herkese de diyeceksinBende şaşırıp kaldım okuyunca. Ne kötü gelinliğimiz nede edepsizliğimiz kalmadı herşeyi saydı. Ha bide cehennemlikmişiz.
İnsanlara ne kolay valla ya. Burda deşifre olmamak için herşeyi yazamadığımız için böyle suçlayabilecekletini sanıyorlar.
Benim kardeşim benim çocuğumdan daha öncelikli değildir. Kaldı ki eşimin kardeşi hiç değil. Hafızlık hayat memat meselesi mi? Anası babası da hayattayken neden konu sahibinin eşi karşılayacakmış?Kardeşin eğitim masrafı yük değildir kardeşe burayı anlasanız mecbur kalmış napsın okumasın mı senin çocuğun kreşe gidecek diye senin çoçuğun da kreşe gitmesin otur bak çocuğuna kaynanana bırak çalışıyorsan nedir yani 1 sene kardesine destek çıkacak
Şirk içindesin. Burdaki insanlardan helallik isteyip tövbe et. Kimin cehenneme gideceğine sen karar veremezsin. O kararı ancak ALLAH verir.Değişin bu kafaları artık cehennem yeriniz
Konuyu çok güzel özetlemişsiniz. Biz maalesef batı toplumunun işimize gelen yönlerini cımbızlayıp alıyoruz. Almanyadaki ev arkadaşım makine mühendisliği okurken çalışıyordu, sınıf arkadaşı olan sevgilisi de spor mağazasında stand görevlisiydi mesela.bireyselleşmek adına gençler ipleri ve hayatının sorumluluğunu ele alıyorlar. Bu durum benim çok hoşuma gidiyor. Ayrıca bu şekilde olan insanlarda ego durumu daha az yaşanıyor gördüğüm kadarı ile. Anne babanın parasıyla bir dediği iki edilmeyen kişilerde ise inanılmaz bir ego ve en ufak sorunda depresyon gözleniyor. Herşeyden bir şikayet. Oğlum henüz 1 yaşında, ben bilgisayar mühendisiyim eşim doktor. Maddi anlamda iyi sayılırız ama bu koşullarda bile çocuğumu özel okula göndermek istemiyorum. Her istediğini almakta istemiyorum. Hayatta herşeyin emek sonucu olduğunu bilsin, elindekilere şükretsin, başarmanın hazzını yaşayarak öğrensin istiyorum. Eşimin güzel bir lafı vardır mesela; çocuğunu seven çocuğuna acımaz diye. Evladım canımdan öte ama ileride hayatı daha acı şekilde öğrenmesindense biraz zorluk görerek büyümesinin daha mantıklı olduğunu düşünenlerdenim bende.Bizim batı ile kültürlerimiz çok fazla çakışıyor. Batıya özeniyoruz ama olumlu yönlerinden ziyade olumsuz yönlerini almayı yeğeliyoruz. Olumsuzdan kastım, batı öyle özgür şöyle modern diyoruz. Mesela, gençlerin birçoğunda görüyorum; anne babam bana karışamaz ben onların tapulu malı değilim ama beni dünyaya getirdilerse bakmak zorundalar diye düşünüyor. Bana karışamaz ama ben okulumu bitirip, kendi ayaklarım üzerinde durana dek bakmak zorunda kafasındalar. Aksi bir şey söylediğinde gelişmiş batılı ülkeleri gösteriyorlar. Ee çocuğum senin o gösterdiğin batılı ülkelerde yaşıtların daha üniversiteye gitmeden, okul harçlarını en azından ailelerine destek amaçlı biriktirme peşindeler. Kaç tanesinin yurt parasını ailesi ödeyip, bir de cebine harçlığını koyuyor? Daha küçük yaşlarda sorumluluk alıp, ekonomik özgürlüğünü kazanıyor.
Benim çocuklarım istedikleri gibi giyinebilir, istedikleri hayatı yaşayabilirler ama tam kapasite aile desteği ile konforlu bir yaşam maalesef imkân olsa da olmaz. Suyunu bir noktada muhakkak çıkaracaktır. Bana karışamazsın dediği noktada, karışmazsın diyebiliyorsan bağımsızlığını eline alacak yaşa gelmişsin demektir, derim.
Batılı ülkelerin bu kadar gelişmesindeki sebepte bu değil mi? Erken yaşta sorumluluk alan bireyler olarak yetişip, büyüyorlar. Bizde de var çalışıp, okul parasını çıkaran ama bu denli değil.
Benim de 4.5 yaşında ve 9 aylık iki kızım var. Büyük olanı 2 yaşında sosyalleşmesi için kreşe verdik. Fiziksel engelli olduğu ve küçük olduğu için ben özel bir okulun kreşini tercih ettim. Hala o okulda devam ediyoruz. Çünkü öğretmeni ve arkadaşlarına çok düşkün. Arkadaşları özel durumuna adapte yadırgamıyorlar. Normal okul çağına geldiği zaman ne yapacağım konusunda kararsızım henüz. Devlete mi göndermeli yoksa özel okulla mı devam etmeliyiz emin değilim. Özel durumundan dolayı herhangi bir hassasiyet göstermiyor ve bu durumu bize veya başkasına karşı kullanmasına olanak sağlayacak tavırlarda bulunmuyoruz. 2 yaşına dek yürüyemediği ve çoğunlukla ev ortamında olduğu için eğitici oyuncaklar aldık hep. Parkta kendi başına oynayamadığı için evde güvenle oynayabileceği kaydırak, salıncak, sallanan ve isteğe göre çıkartılıp tekerlekle sürülebilen at, havuz ve içini doldurmak için top aldık. Bir de bebek arabasında artık sıkıldığı için uzaktan kumandalı akülü araba aldık, dışarı çıkartıp gezdiriyorduk mutlu oluyordu. Direksiyonu istediği tarafa çevirebildiği için sanırım bir şeylerin kendi kontrolünde olması hoşuna gidiyordu. İstediği her şeyi yapmıyoruz. İstediği bir oyuncağı 3-4 ay geçtikten sonra bazen alıyoruz. Markete giderken iki-üç tl veriyorum ve parasının yeteceği kadar bir şey alabileceğini söylüyorum. Protez kullanıyor ve bacağını çalıştırabilmesi için ilk protezi takıldığında üç tekerlekli, daha sonra üç yaşında dört tekerlekli bisiklet aldık. Bu yazda bir scooter aldık. Çok şeyi var ama doyumsuz değil. Her şeyi her zaman kullanmasına müsaade etmiyoruz. Depoya indiriyor gerek duydukça çıkarıyoruz. Bisikleti dışarıdaysa akülü arabayı da çıkarmıyoruz. Küçüğü zaten yavrum kıyafetlerin bazısı geri kalan her şey ablasından geçiniyor.Konuyu çok güzel özetlemişsiniz. Biz maalesef batı toplumunun işimize gelen yönlerini cımbızlayıp alıyoruz. Almanyadaki ev arkadaşım makine mühendisliği okurken çalışıyordu, sınıf arkadaşı olan sevgilisi de spor mağazasında stand görevlisiydi mesela.bireyselleşmek adına gençler ipleri ve hayatının sorumluluğunu ele alıyorlar. Bu durum benim çok hoşuma gidiyor. Ayrıca bu şekilde olan insanlarda ego durumu daha az yaşanıyor gördüğüm kadarı ile. Anne babanın parasıyla bir dediği iki edilmeyen kişilerde ise inanılmaz bir ego ve en ufak sorunda depresyon gözleniyor. Herşeyden bir şikayet. Oğlum henüz 1 yaşında, ben bilgisayar mühendisiyim eşim doktor. Maddi anlamda iyi sayılırız ama bu koşullarda bile çocuğumu özel okula göndermek istemiyorum. Her istediğini almakta istemiyorum. Hayatta herşeyin emek sonucu olduğunu bilsin, elindekilere şükretsin, başarmanın hazzını yaşayarak öğrensin istiyorum. Eşimin güzel bir lafı vardır mesela; çocuğunu seven çocuğuna acımaz diye. Evladım canımdan öte ama ileride hayatı daha acı şekilde öğrenmesindense biraz zorluk görerek büyümesinin daha mantıklı olduğunu düşünenlerdenim bende.
Sorun da orda zaten. Ev için taksite gircez eğer kabul edilirse. Biliyorlar diye biliyorum ben.Eşinizin ailesine oturmaya gidin bir gün,kv ye sorun ee görümce ne yapacak bu sene,okul masraflarını nasıl halledeceksiniz? diye.Zaten bir bozulur orada,abileri karşılar derse eşiniz desin biz nasıl ödeyelim,iki küçük çocuğum var diye.Sizde aynı şekilde tepkinizi sakince dile getirin,rızanız olmadığı bilinsin,belki gurur falan yapıp isteyemezler.Ben kesinlikle baştan konuşulmalı diye düşünüyorum.Yoksa bir cinnet geçirmeden kimse size fikrinizi sormayı düşünemiyor :)
Ve de bence kesinlikle yakın zamanda bir borca girin yada onlara gireceğiz deyin,sizden ümidi kessinler :)
Yok ya ben bu kadar sert değilim :)Off ben okurken bıktım kene gibi yapışan erkek ailelerinden Allah sizlere sabır versin. Ne münasebet kardeşim görümceyi yaparken bana mı sordular afedersiniz eşek gibi anası babası ödeyecek. Çocuklarımın rızkını niye ona buna yedireyim? Söz konusu çocuğumun rızkı yenmesiyse geri kalanın canı cehennemedir.
Zaten bekar olduğu için bu konulara çok uzak. Bakalım evlendikten sonra nasıl konular açacakBenim kardeşim benim çocuğumdan daha öncelikli değildir. Kaldı ki eşimin kardeşi hiç değil. Hafızlık hayat memat meselesi mi? Anası babası da hayattayken neden konu sahibinin eşi karşılayacakmış?
Ayrıca çocuk eğitiminden bi habersiniz. Çocuk 1 sene kreşe gitmezse onun için kayıptır. Anası babası dururken görünceye para yatıracağız ve bu yüzden çocuğum okul öncesi eğitiminden geri kalacak. Yok yaa
Siz çok çok iyi bir annesinizBenim de 4.5 yaşında ve 9 aylık iki kızım var. Büyük olanı 2 yaşında sosyalleşmesi için kreşe verdik. Fiziksel engelli olduğu ve küçük olduğu için ben özel bir okulun kreşini tercih ettim. Hala o okulda devam ediyoruz. Çünkü öğretmeni ve arkadaşlarına çok düşkün. Arkadaşları özel durumuna adapte yadırgamıyorlar. Normal okul çağına geldiği zaman ne yapacağım konusunda kararsızım henüz. Devlete mi göndermeli yoksa özel okulla mı devam etmeliyiz emin değilim. Özel durumundan dolayı herhangi bir hassasiyet göstermiyor ve bu durumu bize veya başkasına karşı kullanmasına olanak sağlayacak tavırlarda bulunmuyoruz. 2 yaşına dek yürüyemediği ve çoğunlukla ev ortamında olduğu için eğitici oyuncaklar aldık hep. Parkta kendi başına oynayamadığı için evde güvenle oynayabileceği kaydırak, salıncak, sallanan ve isteğe göre çıkartılıp tekerlekle sürülebilen at, havuz ve içini doldurmak için top aldık. Bir de bebek arabasında artık sıkıldığı için uzaktan kumandalı akülü araba aldık, dışarı çıkartıp gezdiriyorduk mutlu oluyordu. Direksiyonu istediği tarafa çevirebildiği için sanırım bir şeylerin kendi kontrolünde olması hoşuna gidiyordu. İstediği her şeyi yapmıyoruz. İstediği bir oyuncağı 3-4 ay geçtikten sonra bazen alıyoruz. Markete giderken iki-üç tl veriyorum ve parasının yeteceği kadar bir şey alabileceğini söylüyorum. Protez kullanıyor ve bacağını çalıştırabilmesi için ilk protezi takıldığında üç tekerlekli, daha sonra üç yaşında dört tekerlekli bisiklet aldık. Bu yazda bir scooter aldık. Çok şeyi var ama doyumsuz değil. Her şeyi her zaman kullanmasına müsaade etmiyoruz. Depoya indiriyor gerek duydukça çıkarıyoruz. Bisikleti dışarıdaysa akülü arabayı da çıkarmıyoruz. Küçüğü zaten yavrum kıyafetlerin bazısı geri kalan her şey ablasından geçiniyor.
Peki araştırdınız mı iyice. Yani İmam Hatip bitirenler alınıyor mesela KPSS ile. İlahiyat bitirenler ya da iki yolluk bitirenler de alınıyor Kur’an Kursu hocası ve imam olarak. Ama ben açıkçası bir yıllık eğitim sonrası resmî bir memur olarak çalışabilir mi emin olamadımYok diyanete bağlı olacak. Ondan eminim:)
Çok tatlısınız yaBenim de 4.5 yaşında ve 9 aylık iki kızım var. Büyük olanı 2 yaşında sosyalleşmesi için kreşe verdik. Fiziksel engelli olduğu ve küçük olduğu için ben özel bir okulun kreşini tercih ettim. Hala o okulda devam ediyoruz. Çünkü öğretmeni ve arkadaşlarına çok düşkün. Arkadaşları özel durumuna adapte yadırgamıyorlar. Normal okul çağına geldiği zaman ne yapacağım konusunda kararsızım henüz. Devlete mi göndermeli yoksa özel okulla mı devam etmeliyiz emin değilim. Özel durumundan dolayı herhangi bir hassasiyet göstermiyor ve bu durumu bize veya başkasına karşı kullanmasına olanak sağlayacak tavırlarda bulunmuyoruz. 2 yaşına dek yürüyemediği ve çoğunlukla ev ortamında olduğu için eğitici oyuncaklar aldık hep. Parkta kendi başına oynayamadığı için evde güvenle oynayabileceği kaydırak, salıncak, sallanan ve isteğe göre çıkartılıp tekerlekle sürülebilen at, havuz ve içini doldurmak için top aldık. Bir de bebek arabasında artık sıkıldığı için uzaktan kumandalı akülü araba aldık, dışarı çıkartıp gezdiriyorduk mutlu oluyordu. Direksiyonu istediği tarafa çevirebildiği için sanırım bir şeylerin kendi kontrolünde olması hoşuna gidiyordu. İstediği her şeyi yapmıyoruz. İstediği bir oyuncağı 3-4 ay geçtikten sonra bazen alıyoruz. Markete giderken iki-üç tl veriyorum ve parasının yeteceği kadar bir şey alabileceğini söylüyorum. Protez kullanıyor ve bacağını çalıştırabilmesi için ilk protezi takıldığında üç tekerlekli, daha sonra üç yaşında dört tekerlekli bisiklet aldık. Bu yazda bir scooter aldık. Çok şeyi var ama doyumsuz değil. Her şeyi her zaman kullanmasına müsaade etmiyoruz. Depoya indiriyor gerek duydukça çıkarıyoruz. Bisikleti dışarıdaysa akülü arabayı da çıkarmıyoruz. Küçüğü zaten yavrum kıyafetlerin bazısı geri kalan her şey ablasından geçiniyor.
Bi konuşabilsem iyi olacak ama hala aramadılar. Haberim olduğunu bilmedikleri için bende aramadım.Peki araştırdınız mı iyice. Yani İmam Hatip bitirenler alınıyor mesela KPSS ile. İlahiyat bitirenler ya da iki yolluk bitirenler de alınıyor Kur’an Kursu hocası ve imam olarak. Ama ben açıkçası bir yıllık eğitim sonrası resmî bir memur olarak çalışabilir mi emin olamadım
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?