Ben evlenen mutlu insanlar da taniyorum evlilik oncesi aktif hayati olan. Bu biraz kisilik yapisi. Ustellik kadin onu birakti diye kendine yillarca gelememis erkeklerde taniyorum... Kadin ayrilmis ve erkek agliyor.
Cok sıg bi dsunce yapisi kadinlarin hicmi oteritesi yokta sisme bebekmis gibi bahsediyorsunuz? Karsilikli olmus olan seyler. Kalkip tecaavuz etmiyorlarya kotuluk goremiyorum ben. Bu konuda kadin bilincli olmali insanlari ayirabilmeli ama kullanildim vs dememeli cunku kendisinin de tercihi olmus oluyo bunu degistiremez sadece erkege yuk edilmemeli ve kadin bir esya degil bir canli bi insan. Adam olse falan demissiniz de kimse ortada kalmaz kimseye bagli olmak zorunda degil. Bide o dediginiz ameliyatlri bu zihniyet baskisi yuzunden yaptiriyorlar malesef. Kadin bile kendini asagiya cekiyor bu memlekette. Fikrinize saygim sonsuz iki pnceredende bakiyorum sadece uslubu iyi bulmadim.
İlişkiyi seve isteye yaşayan biri için sorun değildir bu.
Bu konuda erkek baskısı mevcut.
Yorumum da buna göre.
Sevgilisinin baskısına dayanamayıp razı gelen kızlar sonrasında genelde pişman olurlar.
Gelin ata binmiş ya nasip demiş.
Evleneceğiz kesin gözüyle bunu yaşayan kişiler ayrılık gibi durumda yerle bir olur.
Haa bugün onunla bunu yaşamak istiyorum, gelecekte ne olursa olsun önemi yok diyen biri
zaten yaşasın.
Hatta sevgiliyi yalvartmasın bile :)
Anlaşıldıysam ne mutlu..
Kadın eşya diye düşünmüyorum.
Bu konuda fikrim iki durum için ikiye ayrılıyor.
Kaldırabileceksen yaşa.
Kaldıramayacaksan yaşama çünkü hiç bir şeyin garantisi yok.
Bu konular hassastır. Yaşa gitsin demesi kolay.
Oysa doğru olan istemediğin, sonrasında olası ayrılık durumunda kaldıramayacağın hiç bir şeyi yaşama demektir.
Benim bir arkadaşım 5 yıllık sevgilisi ile sadece aynı yatakta uyuyup iki öpüştü diye
ayrılık sonrası oğlanın yakasına yapıştı, 5 yıl da kendine gelemedi.
Bir de cinselliği tam anlamıyla yaşasa ne olurdu bilemiyorum :S
Her yiğidin harcı değil yani.. :)