- Konu Sahibi Tasbebek09
-
- #81
Bu arada başka bir konuda aylık 4000 TL ye kira faturalar gıda herşeye yetiyor da artıyor demişsiniz ama bu durumda bebek için gelecek kaygısından daha öncelikli kaygilariniz olmalı bence...emiyordur umarım
Bu arada başka bir konuda aylık 4000 TL ye kira faturalar gıda herşeye yetiyor da artıyor demişsiniz ama bu durumda bebek için gelecek kaygısından daha öncelikli kaygilariniz olmalı bence...emiyordur umarımHerkesin kendi düşüncesi kendi tercihi. Ben kimseye gelecek kaygısı yaşadığım veya yaşamadığım için cocuk yap veya yapma diyemem.
E
Welcome to ortadoğuDüpedüz ayrımcılık bu yaptıkları ve haklı falan da değiller. Erkeğe soruluyor mu evlenecek misin, çocuk yapacak mısın diye? yok. çünkü erkek evlense de eve karısı bakar, çocuk yapsa da çocuğa karısı bakar. çünkü bu beyefendiler kafalarında kadını "ev" ile eşliyorlar ama işyerine geldi mi "erkek"le aynı performansı istiyorlar. e hani ev kadının göreviydi o zaman iş saatlerini ona göre ayarlasana düşüncenin ardında dursana! o da yok. sonra da ama kadın çalışanlar kem küm diye bıdı bıdı konuşuyorlar. düpedüz iki yüzlülüksanırsın erkekler robot, sürekli sadece çalışıyorlar (iş yerinde fiziken bulunmanın çalışmak olmadığını hepimiz biliyoruz sanırım)
Evet sıkıntı değil çünkü gelişmiş ülkelerde eşler bebek bakımına dönüşümlü part time calısıyor, eve yardım yapılıyor,üstelik bebeğe anane babane bakmadığı için de zorunlu part time seklınde calısıyorlar. Yani devletsel verilen hak. Biz maalesef gelişmek istemeyen bir toplum olduğumuz için ortadoğu gelenekleri kafasında boğuluyoruz ve faturası bize cıkıyor.İş vereni haklı bulanlar neyin kafasını yaşıyor ben hiç anlamadım. Kadınız ve doğuruyoruz doğamız gereği. Eşek gibi herkesi ve her şeyi sömüren iş vereni düşünecek hiç değilim. Gelişmiş ülkelerde bu tarz durumlar zaten sıkıntı değil. Ben 2 aylık hamileyken de işe girmek isteyebilirim, kanuni haklarımı kullanmak nasıl etik dışı ve haksızlık olarak görülüyor şok oldum. Ülkenin verdiği haklar yeterli bile değil. Çocuk doğurmak benim doğamda var. İş verenlerin tek bir haklı yanı da yok.
Bu arada buna ek devlet anne ile babanın calısma saatlerini part time ve dönüşümlü şekilde çalışmasına izin veriyor. Yani konu yıne kötü yönetim..işveren çalışanının sırtından geçinen tıynette insansa orada tek sorun kadının gebe kalması olmuyor
o tür işyerinde
öğle yemeği berbat bir karavana da çıkar, ölmeyecek kadar yersin
fazla mesai de ödenmez, servis de ayarlanmaz, maaş da geç yatar, iş tanımında olmayan işleri de isterler, her türlü mobbing de olur.
beni tanıdığım/çalıştığım ve böyle berbat işveren olan patron da olmadı mı. oldu. ama zaten gebelik bir yana maaşı-mesaisi berbat yerlerdi, gebe kalan zaten bırakıyordu direkt işi. o da izinlerini kullanmak için. benim orada çalışmaya devam etmem asla söz konusu olmazdı. etmedim.
kalan çoğu patronum için gerekirse evini sattı işçisinin parasını ödedi. en azından benim için patronlar/işverenler (büyük çoğunlukla) öyle 79365. yatırımını yaparken işçinin mesaisinden maaşından kısan tipler değiller. dediğim gibi öyle tipler olsalar zaten gebeliğe gelmeden daha başka bir sürü sorun olur oralarda çalışmak.
sürekli Avrupa ile kıyaslayan arkadşalara da şunu soruayım madem:
e buyrun ABD ile kıyaslayın?
orada 1 gün doğum izni yok...onu ne yapalım? işinize gelince ABD işinize gelince Avrupa...
biz avrupa değiliz. işsizimiz çok. nüfusumuz yüksek. doğumu teşvik etmek gibi bir derdimiz de yok. milyon milyon boş beleş mültecimiz de var. iş piyasamız doğum teşvik etmeye ihtiyaç duymuyor. neden duysun? biri bana anlatsın...patronunuzun sizin bebeğinizi düşünmek gibi bir derdi neden olsun?
bunu işveren olarak patron düşünmek durumunda filan değil. lütfen gerçekçi olalım (insandır, düşünür o ayrı, benim uzun süre çalıştığım patronlarımın hepsi düşüncelidir mesela, bırakın bebeği, yetişmiş çocukları bile hep düşündüler, hepsini de severim, ama kimse mecbur değil...)
devlet düşünecek bunları. devlet...
devletimiz "senin işçin 2 sene doğum/bakım izninde mi, peki al sana 50 bin lira geçici işçi için ekstra masraf parası, tekrar iş ilanına çık, tekrar görüşme yap, tekrar yetiştir, o kişi için geçici aldığın insanı kadrolu alma, ona ayrı statü tanıyorum, onu işten çıkarırken tazminat filan da verme, o yükleri ben hep alıyorum senden, tüm bunlar için de al sana 50 bin lira", (maaşı 10 bin olan bir kadınsa, geçici işçi parası 100 bin desin mesela) desin bakın patronlar sorun ediyor mu? o Avrupa ülkelerinde bu işler böyle yürüyor. kimse öyle keyfinden, veya çok anlayışlı olduğundan filan doğurana anlayış göstermiyor.
yine Avrupa ülkelerinden çoğunda zaten bebek parası/işsizlik parası, gerekirse sosyal konut vs vs derken aç açıkta kalmadan yaşayacak kadar parayı devlet zaten verdiği için..bu imkanları varken bebeğini bırakıp çalışacak anneye saygı duyuyor kurumlar... karşılaştırırken biraz dengeli karşılaştırmak lazım...bebek yaparken arap, bakarken türk, çalışırken nordik maşallah bizim hatunlar.
türkiye'de güya çocuk okula başlayana kadar annenin yarım çalışabilmesi için kanun çıktı..ama kurumlar yönetmeliğini çıkarmıyor, özellikle çıkarmıyor çünkü uygulanmasını istemiyorlar. dolayısıyla %90 uygulaması yok. (%10 da var diye değil belki benim bilmediğim yönetmelik çıkarıp izin veren varsa ona hata payı bırakmak için)Bu arada buna ek devlet anne ile babanın calısma saatlerini part time ve dönüşümlü şekilde çalışmasına izin veriyor. Yani konu yıne kötü yönetim..
İyi hoş da pasta belli.Herkesin kendi düşüncesi kendi tercihi. Ben kimseye gelecek kaygısı yaşadığım veya yaşamadığım için cocuk yap veya yapma diyemem.
E
Hadi bezi boşver de mama ( gıda) alamaz hale gelirsek çocuk ne olur acaba diye düşününce de çocuk yapmak mantıklı geliyor mu? Ya da çocuk yapmamayı tercih etmek için ne olması gerekiyor? Eğitim sağlık güvenlik spor sanat bilim gelecek...vs. falan çoktan vazgeçtik tabii de açlık veya gıda eksikliği ihtimali bile bir kadının doğurmasina engel olmuyorsa ne engel olur? gidasiz eğitimsiz mutsuz geleceksiz sağlıksız...vs olacağını bile bile ve baştan kabul ederek çocuk doğuranlar gerçek anne sayılır mi? Ben bunu gercekten merak ediyorum
İlk önce suriyelileri ülkeden göndermeye çalışın şu kiralar bir düşsün. Ev bulamıyoruz kos koca istanbulda.İyi hoş da pasta belli.
8 kişilik pastayı 25 kişiye pay edemezsiniz.
Her türlü şey artık sınırlı iken fütursuzca üremek akıl alır gibi değil.
Evet yardımlaşma, paylaşma ile bizim ülkemizde yoksul durumda olanlar çok da sıfıra sıfır yaşamıyor ama dibine kadar yaşayan var, açlıkla sınananlar var.
Bu insanlar gün geçtikçe artacak ve toplumun geneline yayılacak, bunu nasıl göremiyorsunuz?
Ülkenin yarısı asgari ücretle yaşıyor, 40 milyon insan.
Çeyreğinden fazlası orta direkti, artık değil o da sınırlı tüketimle hayatına devam ediyor.
Yüzde 10 ‘yaşıyorum’ diyeceği hakka sahip, diğer kalan zaten kaymak tabaka.
Bizlerin aylık geçindiğini bahşiş diye masaya atan, onu konuşmuyoruz ki.
Şimdi bu durumda siz karar verin, ülkenin yüzde 15 ine mi güveniyoruz bizleri aç ve sefil bırakmayacaklar diye?
Her seye yetiyor demişimdir de artiyor dememisimdir. Ve evet bebeğim emmiyor mama içiyor.Bu arada başka bir konuda aylık 4000 TL ye kira faturalar gıda herşeye yetiyor da artıyor demişsiniz ama bu durumda bebek için gelecek kaygısından daha öncelikli kaygilariniz olmalı bence...emiyordur umarım
Tatlım işte biz ölür kurtuluruz da evlatlarımızın ne günahı var? Bizden kötü durumda olana bakıp onlar bile 10 tane doğuruyor demeden önce , belki daha doğmadan, benim evladım kötü bir hayata mi layık diye sormak değil midir annelik? Seni üzmek değildi amacım, ama yokluk içinde ardı ardına doğup yoksunluk içinde büyüyen çocuklar, hele ki bu gidisatta , beni çok korkutuyor artık.Her seye yetiyor demişimdir de artiyor dememisimdir. Ve evet bebeğim emmiyor mama içiyor.
Sizde bana bu kadar karşı çıkacağıniza ilk önce suriyelileri düşünün önceki mesajım da yazdım okuyabilirsiniz.
Ve benim herhangi bir kaygım yok. Gelecek kaygım da yok. İki günlük dünya bugün ölüyorsun yarin iki gün oluyor. Bir ay sonra unutulup gidiyorsun.
Bir söz okumuştum bir yerde ' Sizi tanıyan herkes ölünce hiç yaşamamış olacaksınız' bu yüzden fazla kaygıya gerek yok...
Şuan tek derdimiz yabancı uyruklular mı sizce?İlk önce suriyelileri ülkeden göndermeye çalışın şu kiralar bir düşsün. Ev bulamıyoruz kos koca istanbulda.
Suriyeliler giderse ülkenin refah seviyesi de artar diye düşünüyorum zira benim bulunduğum yerin %50 si suriyeli geçen gun bizim binada bulunan suroyeli bir aileye Kızılay nerdeyse 20 koli getirdi sadece bir aileye. Ha biz vatandaşlara var mı yok? Suriyeliler sonra konuşuyor Türkiye bize bakmıyor Avrupa daha iyi oraya gideceğiz. Tabi bende içimden nereye gidersen git biraz azalin diyorum. Zira hepsi 10 çocuk doğuruyor. Çocuk daha yürümeye bile başlamadan digerine hamile....
Bana bu kadar karşı çıkacağıniza ilk önce suriyelileri düşünün
O kadar haklısın ki Cirilla, boşa nefes sahiden ama bir umut, belki birinin vicdani sızlar da bari üçüncüden dördüncüden vazgeçen olur , sebilden bir hayat kurtulur. Umut dünyası işteCok guzel yaziyorsunuz da kimsenin umurunda olmayacak ne derseniz diyin.
Kiyamet kopacagini bilseler gene cocuk yaparlar yokluk filan işlemez yani.
Evet bu sıkıntı bende de var. Çocuk olacak mı yı sürekli soruyorlar ona iş vermeyip veya çıkaracaklar. İnsan kendini bulaşıcı hastalıklı gibi hissediyor sanki herkes kaçıyor sırt dönüyor gibi. Ama aramaya devam et, şanş denemek lazımMerhaba hanımlar
Yaşadığım şehirden evlenince eşimin memleketine taşındım. 2 aydır iş bulamıyorum. Her gittiğim yer yeni evlisin çocuk düşünüyor musun. Bu bizim için problem olur diye geri çeviriyorlar. Çocuk düşünmediğimi söylesem de inandıramıyorum. Ki çocuk olsa da çalışmayı düşünen bir insanım. İçim çok sıkılıyor. Bütün gün evde ne yapacağımı şaşırıyorum. Dışarı çıkıyorum vakit geçiriyorum ama ben çalışmaya alışkın bir insanım 2 aydır bıktım usandı. Evlenmeden önce herkes ben sana iş bulurum ordan diyordu ee geldim yerleştim o bulurum diyenler hiç bir halta yaramadı( zaten hep öyle derler ama yine de içimde bi umut vardı belki olur diye ) burada da kimsem yok. Eşim zaten yoğun çalışan bir insan. Ne yani yeni evliye iş yok mu?
Yeni evliye iş yok, çocuğu küçük olana iş yok, çocuk büyüyünce de zaten daha genç insanlara baktıkları için yine iş yok. 4 yıldır çalışmıyorum bir yıl sonra oğlum kreşe baslicak ben de 33 yaşında olucam toplam 5 yıl çalışmamış bir şekilde finans uzmanıyım ama 5 yıldır çalışmadım diyerek issiz kalmaya devam etmekten korkuyorum . Sürekli kendime iş kurma planları var kafamdaMerhaba hanımlar
Yaşadığım şehirden evlenince eşimin memleketine taşındım. 2 aydır iş bulamıyorum. Her gittiğim yer yeni evlisin çocuk düşünüyor musun. Bu bizim için problem olur diye geri çeviriyorlar. Çocuk düşünmediğimi söylesem de inandıramıyorum. Ki çocuk olsa da çalışmayı düşünen bir insanım. İçim çok sıkılıyor. Bütün gün evde ne yapacağımı şaşırıyorum. Dışarı çıkıyorum vakit geçiriyorum ama ben çalışmaya alışkın bir insanım 2 aydır bıktım usandı. Evlenmeden önce herkes ben sana iş bulurum ordan diyordu ee geldim yerleştim o bulurum diyenler hiç bir halta yaramadı( zaten hep öyle derler ama yine de içimde bi umut vardı belki olur diye ) burada da kimsem yok. Eşim zaten yoğun çalışan bir insan. Ne yani yeni evliye iş yok mu?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?