Bir çocuğunuzu diğer "Sorunlu" çocuğunuzdan ne kadar sorumlu tutabilirsiniz?

En güzeli uzak durman. Canını sıkma. Herkes kendi hayatından sorumlu. Net olun çizginizi belli edin sinirlenmeyin ve üzülmeyin..
 
Zor bir durum. Aileniz ileri yaşta galiba. Sizden yardım beklemeleri normal ama bu medet umma durumuna gelmiş. Kardeşinizin psikolojik sorunları var anladığım kadarıyla.
Babasının küçük çocuğu yurt dışına dil okuluna dahi gönderecek kadar maddi gücü varmış. Konu sahibinden maddi yardım beklemeye hakları yok. Kardeşini de aman ablası bakar olmadı diye düşünerek doguramayacaklari için manevi yardım bekleme hakları da yok.
 
Ben diğer konunuzdada size hak verdim Anne babanız baş edemedikleri sorunlu çocuğu evin mülayim, çalışkan,sessiz kızına kakalama derdindeler.Geçmişte sizi okutmaları minnet duyulması gereken birşey değil bu ebeveynlerin zorunlu yapması gereken vazifeleridir.Manipule edilmeyin net tavrınızı koyun gerekirse gemileri yakın çünkü sınır çizmezseniz kardeşinizi bir kambur gibi sırtınızda taşıyacaksınız ve o asla bunu takdir etmeyecek......
 
Arkadaşlar herkese merhaba. Geçen konumu okuyanlar bilir, sonlara doğru dayanamayıp kavga edip ban yedim. :KK70: Okumayanlar için:
Kardeşimin benimle aynı ülkeye taşınmasını istemiyorum

Bugün yepyeni bir sorunla ve bezmiş bir halde karşınızdayım.
Kız kardeşimin 18 yaşına girmek üzere olan, çabalarımıza rağmen okumayan, evde bütün gün sadece yatarak geçiren ve yediği tabağı bulaşık makinasına bile koymaya tenezzül etmeyen bir çocuk olduğunu yazmıştım. 6 ay kadar önce de intihar etmeye çalıştı ve hastanelik olduk. Annemin karşısında ağlayarak yalvarmasına rağmen psikolojik tedaviye devam etmediğini ve böyle bir çocuğu benim erkek arkadaşımla yaşadığımız ülkeye (master yapıyorum binbir emeklerle burs kazanarak geldim) göndermeye çalıştıklarını söylemiştim.

Ben bu süreçte sürekli ebeveyn rolü verilen, bir taraftan kendi hayatını kurmaya çalışan büyük çocuktum. Şu an tez döneminde olduğum için ülkeme döndüm 1 aylığına evde daha rahat yazarım diye ama DEMEZ OLAYDIM.
Ben kardeşimi gittiği her yere götürmek zorunda olan, sürekli onunla ilgilenmek zorunda olan ve arkadaşlarımla baş başa bir kahve içemediğim bütün gün evde tez yazdığım için SUÇLANDIĞIM (onlara vakit ayıramayacaksam neden gelmişim) bir haldeyim şu an. Ne zaman duş alsam "nereye gidiyosun ben de geliyim" diyen bir kardeş düşünün.

Dün sevgilim yarım saatliğine aşağı insene kahve aldım dedi. Yarım saat indim diye kardeşim arkamdan "ablam beni götürmedi, beni istemedi" demiş. Annem eve çıktıktan sonra kardeşin böyle böyle dedi diyince, ben de sinirlenip "ee bana neden söylüyorsun anne? sevgilimle yarım saat kahve içtim diye vicdan azabı mı çektirmeye çalıştın?" dedim. Cevabı "senin vicdanın var mı ki" oldu.

Ben artık çok yoruldum. Çok yoruldum. Bunlar yüzünden yurt dışına gidince terapi almaya başlamıştım. Bütün ilerlediğim yolu başa döndüm birkaç hafta içinde. Ben ne yapacağım allah aşkına. Ben çalışkan, uslu aklı başında, emeğiyle okuyan hayat kurmaya çalışan biriyim diye mi onların deyimiyle "sorunlu" olan çocuğun sorumluluğunu almak zorundayım? Ailemin afedersiniz ama ağzına s.çan, evde oturup para yiyen, hayırsız bir evlat olmadığım için mi bu eziyeti çekiyorum?
Ben daha 27 yaşında neden doğurmadığım bir çocuk için bu kadar uğraşmak zorundayım?
Neden bana rahat verilmiyor bu evde NEDEN NEDEN... Ben mi çok bencilim lütfen söyleyin bana...
Tez yazmak icin aile evine gelmek sacma degil mi? Tek basiniza rahat rahat yazmak varken niye Turkiye'ye geldiniz? Bana cok yersiz geldi bu hareketiniz.
 
Arkadaşlar herkese merhaba. Geçen konumu okuyanlar bilir, sonlara doğru dayanamayıp kavga edip ban yedim. :KK70: Okumayanlar için:
Kardeşimin benimle aynı ülkeye taşınmasını istemiyorum

Bugün yepyeni bir sorunla ve bezmiş bir halde karşınızdayım.
Kız kardeşimin 18 yaşına girmek üzere olan, çabalarımıza rağmen okumayan, evde bütün gün sadece yatarak geçiren ve yediği tabağı bulaşık makinasına bile koymaya tenezzül etmeyen bir çocuk olduğunu yazmıştım. 6 ay kadar önce de intihar etmeye çalıştı ve hastanelik olduk. Annemin karşısında ağlayarak yalvarmasına rağmen psikolojik tedaviye devam etmediğini ve böyle bir çocuğu benim erkek arkadaşımla yaşadığımız ülkeye (master yapıyorum binbir emeklerle burs kazanarak geldim) göndermeye çalıştıklarını söylemiştim.

Ben bu süreçte sürekli ebeveyn rolü verilen, bir taraftan kendi hayatını kurmaya çalışan büyük çocuktum. Şu an tez döneminde olduğum için ülkeme döndüm 1 aylığına evde daha rahat yazarım diye ama DEMEZ OLAYDIM.
Ben kardeşimi gittiği her yere götürmek zorunda olan, sürekli onunla ilgilenmek zorunda olan ve arkadaşlarımla baş başa bir kahve içemediğim bütün gün evde tez yazdığım için SUÇLANDIĞIM (onlara vakit ayıramayacaksam neden gelmişim) bir haldeyim şu an. Ne zaman duş alsam "nereye gidiyosun ben de geliyim" diyen bir kardeş düşünün.

Dün sevgilim yarım saatliğine aşağı insene kahve aldım dedi. Yarım saat indim diye kardeşim arkamdan "ablam beni götürmedi, beni istemedi" demiş. Annem eve çıktıktan sonra kardeşin böyle böyle dedi diyince, ben de sinirlenip "ee bana neden söylüyorsun anne? sevgilimle yarım saat kahve içtim diye vicdan azabı mı çektirmeye çalıştın?" dedim. Cevabı "senin vicdanın var mı ki" oldu.

Ben artık çok yoruldum. Çok yoruldum. Bunlar yüzünden yurt dışına gidince terapi almaya başlamıştım. Bütün ilerlediğim yolu başa döndüm birkaç hafta içinde. Ben ne yapacağım allah aşkına. Ben çalışkan, uslu aklı başında, emeğiyle okuyan hayat kurmaya çalışan biriyim diye mi onların deyimiyle "sorunlu" olan çocuğun sorumluluğunu almak zorundayım? Ailemin afedersiniz ama ağzına s.çan, evde oturup para yiyen, hayırsız bir evlat olmadığım için mi bu eziyeti çekiyorum?
Ben daha 27 yaşında neden doğurmadığım bir çocuk için bu kadar uğraşmak zorundayım?
Neden bana rahat verilmiyor bu evde NEDEN NEDEN... Ben mi çok bencilim lütfen söyleyin bana...
Şu yüzden mi bu yüzden mi diye sormuşsun ya. Hah evet işte o yüzden.
Sorumluluk atmak hoşlarına gitmiş
 
Arkadaşlar herkese merhaba. Geçen konumu okuyanlar bilir, sonlara doğru dayanamayıp kavga edip ban yedim. :KK70: Okumayanlar için:
Kardeşimin benimle aynı ülkeye taşınmasını istemiyorum

Bugün yepyeni bir sorunla ve bezmiş bir halde karşınızdayım.
Kız kardeşimin 18 yaşına girmek üzere olan, çabalarımıza rağmen okumayan, evde bütün gün sadece yatarak geçiren ve yediği tabağı bulaşık makinasına bile koymaya tenezzül etmeyen bir çocuk olduğunu yazmıştım. 6 ay kadar önce de intihar etmeye çalıştı ve hastanelik olduk. Annemin karşısında ağlayarak yalvarmasına rağmen psikolojik tedaviye devam etmediğini ve böyle bir çocuğu benim erkek arkadaşımla yaşadığımız ülkeye (master yapıyorum binbir emeklerle burs kazanarak geldim) göndermeye çalıştıklarını söylemiştim.

Ben bu süreçte sürekli ebeveyn rolü verilen, bir taraftan kendi hayatını kurmaya çalışan büyük çocuktum. Şu an tez döneminde olduğum için ülkeme döndüm 1 aylığına evde daha rahat yazarım diye ama DEMEZ OLAYDIM.
Ben kardeşimi gittiği her yere götürmek zorunda olan, sürekli onunla ilgilenmek zorunda olan ve arkadaşlarımla baş başa bir kahve içemediğim bütün gün evde tez yazdığım için SUÇLANDIĞIM (onlara vakit ayıramayacaksam neden gelmişim) bir haldeyim şu an. Ne zaman duş alsam "nereye gidiyosun ben de geliyim" diyen bir kardeş düşünün.

Dün sevgilim yarım saatliğine aşağı insene kahve aldım dedi. Yarım saat indim diye kardeşim arkamdan "ablam beni götürmedi, beni istemedi" demiş. Annem eve çıktıktan sonra kardeşin böyle böyle dedi diyince, ben de sinirlenip "ee bana neden söylüyorsun anne? sevgilimle yarım saat kahve içtim diye vicdan azabı mı çektirmeye çalıştın?" dedim. Cevabı "senin vicdanın var mı ki" oldu.

Ben artık çok yoruldum. Çok yoruldum. Bunlar yüzünden yurt dışına gidince terapi almaya başlamıştım. Bütün ilerlediğim yolu başa döndüm birkaç hafta içinde. Ben ne yapacağım allah aşkına. Ben çalışkan, uslu aklı başında, emeğiyle okuyan hayat kurmaya çalışan biriyim diye mi onların deyimiyle "sorunlu" olan çocuğun sorumluluğunu almak zorundayım? Ailemin afedersiniz ama ağzına s.çan, evde oturup para yiyen, hayırsız bir evlat olmadığım için mi bu eziyeti çekiyorum?
Ben daha 27 yaşında neden doğurmadığım bir çocuk için bu kadar uğraşmak zorundayım?
Neden bana rahat verilmiyor bu evde NEDEN NEDEN... Ben mi çok bencilim lütfen söyleyin bana...
Böyle olduğunu bile bile neden döndün. Hele de kardeşini yollamak isterlerken.
 
Kardeşim bir daha kendine bir şey yaparsa ben yeterince ilgilenemedim diye mahvedeceğim kendi kendimi. Onu biliyorum.
Bu senin değil ailenin sorumluluğunda.
Kendine yüklenme ve kendi hayatın için yönünü çiz bence bir an evvel git.
Kardeşine maddi manevi destek olacak kişi anne babası, psikolojik tedavi falan bir şekilde çözüm bulacaklar.
Vicdanına oynayıp seni manipüle etmelerine izin verme.
Ben kendi kardeşine bakmış ve pişman olmamış biri olarak söylüyorum,bana annem ve kardeşim böyle yapsalar zorla sorumluluk atmaya çalışsalar bulursunuz beni derdim.

Ailen de olsa insan kendini kullandırtmamalı,anneyi de kardeşi de özür dilerim ama hiç masum artniyetsiz bulamadım.
Kendini düşünerek hayal et,kardeşini sen doğurmadın.
 
Bana o kadar vicdan azabı çektirdiler ki. Babam da annem de maddi olarak bana üni okurken çok destek oldu. Meğer kendilerine yatırım yapıyolarmış. Şimdi annem diyor ki kardeşini de sen okutursun.
Anneniz ve babaniz gercekten cok vicdansiz insanlar. Hayatinizi kurmaya bakin. Kardesiniz onlarin sorumlulugu!
 
Aynını yaşadım kaç kez artık akıllandım hiç uğraşmıyorum. Beni evladın olduğum için seveceksin çocuklarına bakmak zorunda değilim deyin görmezden gelin. Kendi hayatınıza kariyerinize odaklanın ailenizle aranız hep limoni kalıcak ama siz hep iyiki diceksiniz 🌸
 
Bizim toplumda küçük olan şımartılıyor, benim annem de küçük kardeşimizi hep ayrı kollardı. Tamam hep hastaydı, astımı, her şeye alerjisi vardı. Annelik içgüdüsü zayıf olanı kolluyor güçlü başının çaresine baksın diyor. Biz hep kızardık ayrım yaptığını söylerdik, her şey kardeşime göre ayarlanırdı, koca adam olduğunda bile annem aman alerjisi aman astımı tutar diye dört dönerdi. Ama ne oldu kardeşim lenfoma teşhisi konduktan 6 ay sonra vefat etti hem de 30 yaşındaydı daha.

Kardeş acısı geçmiyor arkadaşlar. O yüzden bırak ne hali varsa görsün demek o kadar kolay olmamalı. Ondan önce babam vefat etti, insan babasını özlemez mi özler. Ama tesellisi var, evlendiğimizi torunlarını gördü gözü açık kalmadı diyorum. Ama kardeşimin milyon tane planı vardı hayatla ilgili. Evet anne baba bir yerlerde hata yapmış ve hakları olmadığı halde konu sahibine çok yüklenmişler. Bizde devlet kontrolü yok aileler ne kadar eğitirse o. Anne baba bilinçsiz cahil olunca kendini kurtarabilen kurtarıyor ama içinde olmayan da konudaki genç gibi safi zarar oluyor. Ne kendine ne çevresine zarardan başka bir şey getirmiyor.

Yalnız ben önceki konusunda da yazdım. Yurt dışında böyle boş beleş tipleri 5 dk rahat oturtturmazlar. 18 yaşına gelmiş herkes başının çaresine bakmayı bilir. Mesela bu kız böyle bir çevreye gitse, yaşıtlarının her işini kendilerinin hallettiğini görse belki kımıldanabilir. Eğitimli kültürlü kendi parasını kazanan gençleri görünce bir acaba gelebilir kendisine. Ben son bir şans verin yazmıştım. Zaten kurs için süreli öğrenci vizesi verilir, tutunursa tutunur yoksa da ben üstüme düşeni yaptım bitti artık denir yallah geri gönderilir. Yine de konu sahibinin kendi bileceği iş ama anne babasına olan sitemini kinini bir kenara bırakıp son bir deneme yapmasını tavsiye ederim. Kazanmak zor kaybetmek kolay. Kuzen akraba vs olsa sana ne hiç karışma derim ama kardeşe son bir şans verilebilir.
 
Arkadaşlar herkese merhaba. Geçen konumu okuyanlar bilir, sonlara doğru dayanamayıp kavga edip ban yedim. :KK70: Okumayanlar için:
Kardeşimin benimle aynı ülkeye taşınmasını istemiyorum

Bugün yepyeni bir sorunla ve bezmiş bir halde karşınızdayım.
Kız kardeşimin 18 yaşına girmek üzere olan, çabalarımıza rağmen okumayan, evde bütün gün sadece yatarak geçiren ve yediği tabağı bulaşık makinasına bile koymaya tenezzül etmeyen bir çocuk olduğunu yazmıştım. 6 ay kadar önce de intihar etmeye çalıştı ve hastanelik olduk. Annemin karşısında ağlayarak yalvarmasına rağmen psikolojik tedaviye devam etmediğini ve böyle bir çocuğu benim erkek arkadaşımla yaşadığımız ülkeye (master yapıyorum binbir emeklerle burs kazanarak geldim) göndermeye çalıştıklarını söylemiştim.

Ben bu süreçte sürekli ebeveyn rolü verilen, bir taraftan kendi hayatını kurmaya çalışan büyük çocuktum. Şu an tez döneminde olduğum için ülkeme döndüm 1 aylığına evde daha rahat yazarım diye ama DEMEZ OLAYDIM.
Ben kardeşimi gittiği her yere götürmek zorunda olan, sürekli onunla ilgilenmek zorunda olan ve arkadaşlarımla baş başa bir kahve içemediğim bütün gün evde tez yazdığım için SUÇLANDIĞIM (onlara vakit ayıramayacaksam neden gelmişim) bir haldeyim şu an. Ne zaman duş alsam "nereye gidiyosun ben de geliyim" diyen bir kardeş düşünün.

Dün sevgilim yarım saatliğine aşağı insene kahve aldım dedi. Yarım saat indim diye kardeşim arkamdan "ablam beni götürmedi, beni istemedi" demiş. Annem eve çıktıktan sonra kardeşin böyle böyle dedi diyince, ben de sinirlenip "ee bana neden söylüyorsun anne? sevgilimle yarım saat kahve içtim diye vicdan azabı mı çektirmeye çalıştın?" dedim. Cevabı "senin vicdanın var mı ki" oldu.

Ben artık çok yoruldum. Çok yoruldum. Bunlar yüzünden yurt dışına gidince terapi almaya başlamıştım. Bütün ilerlediğim yolu başa döndüm birkaç hafta içinde. Ben ne yapacağım allah aşkına. Ben çalışkan, uslu aklı başında, emeğiyle okuyan hayat kurmaya çalışan biriyim diye mi onların deyimiyle "sorunlu" olan çocuğun sorumluluğunu almak zorundayım? Ailemin afedersiniz ama ağzına s.çan, evde oturup para yiyen, hayırsız bir evlat olmadığım için mi bu eziyeti çekiyorum?
Ben daha 27 yaşında neden doğurmadığım bir çocuk için bu kadar uğraşmak zorundayım?
Neden bana rahat verilmiyor bu evde NEDEN NEDEN... Ben mi çok bencilim lütfen söyleyin bana...
Son derece haklısın sen yine ablasin şükret ben kız kardeş olarak çok benzerini yaşadım her fırsatta ablami taşımam istendi ve yapmazsam vicdan yapmam için ellerinden gelenleri yaptılar.Ustelik ablam beni hiç bir arkadasimla paylasamadi ve üzerimde baskı uyguladı.ben ayakları üzerinde durmaya çalışırken onun herşeyi ailem tarafından karşılandı ve benim üzerime sürekli onun yükleri bindi.aramizda üç yaş var.ortaokulda sınıfta kaldi ve bir sene ara verdi sonra ben tekrar okumak istiyorm dedi ve babam benimle aynı sınıfa verdi.tum kitaplarımızi ortak kullandık hiç bir arkadasimla aynı sırada oturamadim ablamla oturmak zorundaydım.ablam biraz saf ve capkindi.ailem sürekli okulda ablama sahip cikmam için bana baskı yaptı.ablana sahip çık yanlış yapmasın diye sürekli onun yanlış hareketlerinden beni sorunlu tutup kizdilar.kimse ile arkadaş olmaz hemen kavga ederdi anneme beni şikayet eder benim onu disladigimi kendi arladaslarimla gezdiğimi söylerdi annemde bana sadece ablan senin arkadaşın kimse ile görüşmeye çeksin diye kızar ve bagirirdi.Hoslandigim kişileri kıskanır onları kendine ayaralardi.buna çok uzuldugum halde bile bile yapardı.Evlendi de kurtuldum.bu sefer eşine aynı zorluklari yaşatıyor adamın erkek arkadaşı yok çünkü yasakladı.cok zor bir insan ve kimse dogurmadigi çocuğun sorumluluğunu alamaz.Anne babalar siz kardeş olsun diye doguruyorsunuz anne baba sizsiniz kimsenin üstüne bu yükü yukleyemezsiniz
 
Babasının küçük çocuğu yurt dışına dil okuluna dahi gönderecek kadar maddi gücü varmış. Konu sahibinden maddi yardım beklemeye hakları yok. Kardeşini de aman ablası bakar olmadı diye düşünerek doguramayacaklari için manevi yardım bekleme hakları da yok.
Manevi yardım bekleme hakları yok mu… bu sitedeki aile mefhumunu benim anlamama imkan yok galiba.
 
Cevabı "senin vicdanın var mı ki" oldu.
"Doğurup başıma atarken sen çok mu vicdanlı oluyorsun? Kendi doğurduğunu zapt edemeyip benden medet umuyorsun, sonra iki çocuk büyüttüm diye ağlama sağda solda seni rezil ederim. " derdim, böylesine ağzını büzmeye hiç gerek yok, laf sokmayı bilen yemeyi de bilecek.
 
Bana o kadar vicdan azabı çektirdiler ki. Babam da annem de maddi olarak bana üni okurken çok destek oldu. Meğer kendilerine yatırım yapıyolarmış. Şimdi annem diyor ki kardeşini de sen okutursun.
E yapacaklar tabi. Çocuk yapmayı bilen yerini de yapacak. Yok öyle doğur doğur bi büyüğün başına at.
 
Konunuzu hatırlıyorum siz bayağı kararsız kalmıştınız acaba kardeşimi kabul etsem mi diye.

Türkiyeye gelmeniz tek yönden iyi olmuş, ailenizin siz ne yaparsanız yapın memnun olmayacağını vicdansız diyeceğini görmüş oldunuz.

Zira kardeşinizi kabul etseniz bile sevgilinizle Starbucksa gittiğiniz anda kardeşiniz şikayet edecek aynen bugün duyduğunuz lafları duyacaksınız.

Her türlü “vicdansız(?)” olacaksanız verilecek karar belli.

Sizin durumunuzun yurdışında resmi adı var, “parentification” (golden child-black sheep dinamikleri de var) ve çocuğa eziyet kabul ediliyor. Kaynakları araştırın yalnız olmadığızı hissedeceksiniz. ❤️
 
Arkadaşlar herkese merhaba. Geçen konumu okuyanlar bilir, sonlara doğru dayanamayıp kavga edip ban yedim. :KK70: Okumayanlar için:
Kardeşimin benimle aynı ülkeye taşınmasını istemiyorum

Bugün yepyeni bir sorunla ve bezmiş bir halde karşınızdayım.
Kız kardeşimin 18 yaşına girmek üzere olan, çabalarımıza rağmen okumayan, evde bütün gün sadece yatarak geçiren ve yediği tabağı bulaşık makinasına bile koymaya tenezzül etmeyen bir çocuk olduğunu yazmıştım. 6 ay kadar önce de intihar etmeye çalıştı ve hastanelik olduk. Annemin karşısında ağlayarak yalvarmasına rağmen psikolojik tedaviye devam etmediğini ve böyle bir çocuğu benim erkek arkadaşımla yaşadığımız ülkeye (master yapıyorum binbir emeklerle burs kazanarak geldim) göndermeye çalıştıklarını söylemiştim.

Ben bu süreçte sürekli ebeveyn rolü verilen, bir taraftan kendi hayatını kurmaya çalışan büyük çocuktum. Şu an tez döneminde olduğum için ülkeme döndüm 1 aylığına evde daha rahat yazarım diye ama DEMEZ OLAYDIM.
Ben kardeşimi gittiği her yere götürmek zorunda olan, sürekli onunla ilgilenmek zorunda olan ve arkadaşlarımla baş başa bir kahve içemediğim bütün gün evde tez yazdığım için SUÇLANDIĞIM (onlara vakit ayıramayacaksam neden gelmişim) bir haldeyim şu an. Ne zaman duş alsam "nereye gidiyosun ben de geliyim" diyen bir kardeş düşünün.

Dün sevgilim yarım saatliğine aşağı insene kahve aldım dedi. Yarım saat indim diye kardeşim arkamdan "ablam beni götürmedi, beni istemedi" demiş. Annem eve çıktıktan sonra kardeşin böyle böyle dedi diyince, ben de sinirlenip "ee bana neden söylüyorsun anne? sevgilimle yarım saat kahve içtim diye vicdan azabı mı çektirmeye çalıştın?" dedim. Cevabı "senin vicdanın var mı ki" oldu.

Ben artık çok yoruldum. Çok yoruldum. Bunlar yüzünden yurt dışına gidince terapi almaya başlamıştım. Bütün ilerlediğim yolu başa döndüm birkaç hafta içinde. Ben ne yapacağım allah aşkına. Ben çalışkan, uslu aklı başında, emeğiyle okuyan hayat kurmaya çalışan biriyim diye mi onların deyimiyle "sorunlu" olan çocuğun sorumluluğunu almak zorundayım? Ailemin afedersiniz ama ağzına s.çan, evde oturup para yiyen, hayırsız bir evlat olmadığım için mi bu eziyeti çekiyorum?
Ben daha 27 yaşında neden doğurmadığım bir çocuk için bu kadar uğraşmak zorundayım?
Neden bana rahat verilmiyor bu evde NEDEN NEDEN... Ben mi çok bencilim lütfen söyleyin bana...
Ayy böyle bir kardesim olsa bi kasik suda bogardim vallahi iyi bana denk gelmemis sabirli insan degilimdir böyle seylerde. Kardesin acik acik seni cekemiyor yani birde üstelik ilgi görme hastaligi var sende kaplan gibi sesi cikarmak yerine neden susuyorsun ki. Sustukca tepene binmesin 😒 tatile gitme imkaniniz yok mu ya hazir trye gelmissin cikin antalyaya veya izmire ne bileyim biraz kafa tatilinizi yapin erkek arkadasinizla veya tek basina da gidebilirsin sakin kafayla tezini hazirlarsin. Arkadaslariniz varsa da bulusun veya sakin cafelerde tezini hazirla hic kardesiyle ilgilenme cocuk degil o bi zahmet. Kardesin pesinden geliyorsa atla taksiye alma arabanin icine hemen kac seni takip edemicek. Kararsiz kalmistin ya alsammi diger ülkeye diye sakin alma bunlar fragman yani kardesine degilde seni türlü türlü suclar bu anne babalar 😖 Allah yardimcin olsun kuzum
 
Kardeşin yurt dışına seninle geldiğinde başına birsey gelirse bütün suçu senin üstüne yıkarlar. Bakmadın, ilgilenmedin, zaten isteksizdin vs vs. O yüzden kardeşini asla kabul etme, psikolojin içinde evine dön
 
Arkadaşlar herkese merhaba. Geçen konumu okuyanlar bilir, sonlara doğru dayanamayıp kavga edip ban yedim. :KK70: Okumayanlar için:
Kardeşimin benimle aynı ülkeye taşınmasını istemiyorum

Bugün yepyeni bir sorunla ve bezmiş bir halde karşınızdayım.
Kız kardeşimin 18 yaşına girmek üzere olan, çabalarımıza rağmen okumayan, evde bütün gün sadece yatarak geçiren ve yediği tabağı bulaşık makinasına bile koymaya tenezzül etmeyen bir çocuk olduğunu yazmıştım. 6 ay kadar önce de intihar etmeye çalıştı ve hastanelik olduk. Annemin karşısında ağlayarak yalvarmasına rağmen psikolojik tedaviye devam etmediğini ve böyle bir çocuğu benim erkek arkadaşımla yaşadığımız ülkeye (master yapıyorum binbir emeklerle burs kazanarak geldim) göndermeye çalıştıklarını söylemiştim.

Ben bu süreçte sürekli ebeveyn rolü verilen, bir taraftan kendi hayatını kurmaya çalışan büyük çocuktum. Şu an tez döneminde olduğum için ülkeme döndüm 1 aylığına evde daha rahat yazarım diye ama DEMEZ OLAYDIM.
Ben kardeşimi gittiği her yere götürmek zorunda olan, sürekli onunla ilgilenmek zorunda olan ve arkadaşlarımla baş başa bir kahve içemediğim bütün gün evde tez yazdığım için SUÇLANDIĞIM (onlara vakit ayıramayacaksam neden gelmişim) bir haldeyim şu an. Ne zaman duş alsam "nereye gidiyosun ben de geliyim" diyen bir kardeş düşünün.

Dün sevgilim yarım saatliğine aşağı insene kahve aldım dedi. Yarım saat indim diye kardeşim arkamdan "ablam beni götürmedi, beni istemedi" demiş. Annem eve çıktıktan sonra kardeşin böyle böyle dedi diyince, ben de sinirlenip "ee bana neden söylüyorsun anne? sevgilimle yarım saat kahve içtim diye vicdan azabı mı çektirmeye çalıştın?" dedim. Cevabı "senin vicdanın var mı ki" oldu.

Ben artık çok yoruldum. Çok yoruldum. Bunlar yüzünden yurt dışına gidince terapi almaya başlamıştım. Bütün ilerlediğim yolu başa döndüm birkaç hafta içinde. Ben ne yapacağım allah aşkına. Ben çalışkan, uslu aklı başında, emeğiyle okuyan hayat kurmaya çalışan biriyim diye mi onların deyimiyle "sorunlu" olan çocuğun sorumluluğunu almak zorundayım? Ailemin afedersiniz ama ağzına s.çan, evde oturup para yiyen, hayırsız bir evlat olmadığım için mi bu eziyeti çekiyorum?
Ben daha 27 yaşında neden doğurmadığım bir çocuk için bu kadar uğraşmak zorundayım?
Neden bana rahat verilmiyor bu evde NEDEN NEDEN... Ben mi çok bencilim lütfen söyleyin bana...
Terapide bunlar konuşuluyordır muhtemelen, sizi manipüle etme çabaları, asla geri adım atmayın. Biz bu dünyaya ne kardeşe ne ana babaya ebeveynlik etmeye gelmedik
 
X