Çalışması eşine bağlı kadınlardan oluyorum


İşte saydıklarınızın yükü hep kadınlarda sonra diyorlar ki kadınlar daha çabuk çöküyor, nasıl çökmeyelim hem bunlarla, hem iş ile, hem ev ile ilgilenince. Nedense sanki bunlar tek annenin sorumluluğunda olmalı gibi bi algı var. Hep böyle alıştırılmış. Annem ile aramda 15 yaş var erken anne olmuş. Çalışmış, bizi doğurmuş, büyütmüş kadın daha büyük duruyor. Babam ise yan rol, yardımcı oyuncu bazen figüran olmuş.
Geç saatlere kadar çalışırdı evde yemeksiz, ütüsüz kıyafetimiz yoktu geç saatlere kadar ev işi bitmezdi. Anne ne olur gel beraber izleyelim, beraber oynayalım dediğimi ve işim var yanıtımı aldığımı hatırlıyorum.
Tabi o zamanlar komşular güvenilirdi evde olan kadınlar çalışanların çocuklarına sahip çıkarlardı dayanışma ile büyüdük.
 

Cocuga ödev yaptirma olayini ben simdiki annelerde duyuyorum. Hiç ödevimi(ilkokul dahil) biri yaptirmadi ya da dersler degisti diye ekstra ilgi ihtiyaci doğmadi. Bendeki durum ders ödev açlık vs degildi başka seyler :) Ödev aksamlari da yaptiriliyor zaten.

Bana göre okul oncesi ve ilkokul 1. Sinif civari anneye ihtiyac duyulabilen dönemlerden en azindan, ha isteyen yapar isteyen yapmaz elbette.
Cocugum olursa birgun ben yaninda olmayi tercih ederim.
 

O ödev örnek, ben de yaptırmadım ödev ama sonuçta okuldan 15 te çocuk geleceğine göre anne evde olmalı ya da işte kim ise o evde olacak kişi

Diğer duygusal ihtiyaçlara çalışma nasıl engel onu bilemiyorum

Çalışırken yardımcım var mesela evde temizlik yapmıyorum, çamaşır, bulaşık makinede, kurutma makinesinde vs kuruyor

Ben de o evde olduğum zamanın hepsini çocuğa ayırıyorum hatta komşum anlatır sen bakıyorum akşam gelip çocukla takılıyorsun ama ben akşam hala ev işi yapıyorum diyor

Mesela benim evimde 3 çeşit yemek bir saatte pişer bir başkası 3 saatte pişirir vs

Çocuğun ihtiyaçları her yaş
grubunda farklılaşır vs ama anneye ihtiyaç bitmez önemli olan her an el altında olmak değil gerçek ihtiyaçları karşılayabilmek
 

Yok diger yaşlarimda ihtiyac duymadim ben ama şöyle ki bi okul oncesi ve ilkokul 1 gibi yanimda olsa, sabah beni hazirlasaydi, sacimi başimi yapsaydi. Belki ögle arada bir gelseydi, okul gösterilerimi görseydi, okul etkinlerime katilsaydi, aksam eve 1. Sinifta bari anahtarla girmeseydim diyorum. Benim annem vardiyali calisiyordu gunduz evde olsa da gece calistigindan uyurdu filan. Belki daha hafif ve esnek calisma sartlari ve saatlerine sahip olanlar bunlari yapabilir.

Buyuyunce o tarz ihtiyaclar olmuyor en azindan ben buyuyunce gerek duymadim.
 

Ben sizi anladım

Benim annem de çalışıyordu ilkokul öncesi sene evde yalnız kalırdım annem ve babam dönüşümlü gelirdi vs

Ama bunu hiç eksiklik hissetmedim zira işten arta kalan zamanı annem bana ayırırdı yanı önemli olan o ilgi

Biz okuldan çıkışta evde oyun da oynardık sohbet de ederdik ana mesela annem temizlik yapacağım seninle oynayamam demezdi ev tozlu olurdu biz mutlu olurduk

Yine maddi durumumuz o dönem için iyiydi pratik yemek yapardı mesela ızgarada et yanına pilav salata o arada sohbet ederdik

Kv dem çalışmıyormuş ama gün boyu yemek yapıp bulaşık yıkar temizlik yaparmış kendi der çocuklar oynardı toz oluyor diye kızardım şeklinde hiç sohbet anıları vs yok görümcem de der biz kendi kendimize büyüdük diye
 

Ben şansiz mişim demek ki...
Saydigim, bekledigim şeyler olamadi o zaman diliminde. Tabi ki buyudukce o kadar ihtiyacim kalmadi ama etkilemiş beni ki hala dile getiriyorum alaksiz yerlerde.
O yuzden boyle dusunuyorum.
 
Bence çalışmayın bi süre kreşler kameralı olsada ne kdar güvenilir ki şu zamanda. Çok şükür maddi durumumuz iyi diyorsunuz ne gerek var ki o zaman çalışmaya bi çocugunuz az daha büyüsün hayırlı iş kapıları yine bulur sizi.
Şuan çocugunuza ve eşinize odaklanmalısınız bence... eşiniz zorlamıyor çalış diye daha ne istiyorsunuz ki başka kadınları düşünün eşleri neler yapıyor para için çalışması için durumları iyi olmalarına ragmen. Ama sizin eşiniz anladığım kadarıyla sizede baskı uygulamıyor illa çalış diye. Benim fikrim bi süre çalışma düşüncesini erteleğin çocgunuzla vakit geçirin en güzeli bu bence iş para gelip geçer olur elbet ama mutlulugunuzu bozmayın.
keşke benimde bebeğim olsa çalışmayı bırakın odadan adım atmam.
bazılarımızın yazılarını görüyosunuzdur hamilelik ne kdar çok istediğimizi anne olabilmeyi çocuk özlemi çektiğimizi bende onlardan biriyim mesela
Ne güzel çocugunuz var durumunuz iyi kıymetini bilin
Allah elbet ilerde yine iş kapıları açar canını sıkmayında hiç
 

Krese yollamak, ilgilenmemek degil ki. Ayni sekilde ayni evde olupta cocuga tablet verip, temizlik yapan anneler girla. Ayni sekilde krese gidip, orda enerjisini atip, yeni seyler ögrenipt, aksam eve geldiginde anne ilgisini çok alanda var.

Uzmanlarin dedigine göre çocuk ile cok zaman geçirmek degil asil mesele, kaliteli zaman geçirmektir. Ve senin cocuklugun o sekilde geçti diye herkesinki o sekilde geçmiyor. Örnegin ev ne kadar büyük? Bahçe varmi? Anne baba ev islerini ortak yapiyormu? Cocuk yanliz oynayabiliyormu yada çokmu aktif?

Hani bu krese birakmak=ilgisiz cocuk=travmali cocuk olayini anlamiyorum. Öyle birsey yokki. Ayni sekilde okula giden cocuk, ilgisiz cocukmuda? Hayir ama toplumsal olarak kabul edildi cocuklarin okula gittigini. Niye krese gitmeyi kabul edilmiyor?

Ve dahasi bu yük niye sadece kadinlarin üzerine atiliyor? Niye erkegin çalismasi olmasi gerkende, kadinin çalismasi gereksiz olarak görülüyor?
 
Zaten kaliteli geçirilen zamandan bahsettim. Yani anne evde olsa elinde tablet tel olsa yine ilgi eksikliği ne yazmışım ilgilenmek yazmışım. Islerini yaparken bile oyunmuş gibi hissettirmek demişim. Baba gelince eve kaliteli zaman gecirmek demişim. Bunun ev hanimi olup cocuk bakin demekle ilgisi yok. Çocuğukla kaliteli zaman gecirmekle alakali demisim zaten.
Bana göre krese giden okula giden cocuk ilgisiz çocuk demedim ki. Çalışmaya mecbursan elbet gidecek ya krese ya bakıcı gelecek ama çevremde cok cocuk var ailesine bu sebeple kızgın olan bu yatsinamaz dedim. Cocuklarin cogu bunu ilgi eksikligi olarak görüyor. Bunun örnekleri cok dedim çevrede. Eger krese ya da bakiciya gidiyorsa daha cok kaliteli zamana ihtiyacinizin olustugu da yadsinamaz bir gerçek ve daha cok efor sarfetmek gerektigi.

erkek çalismasi olması gereken kadın çalismasi gereksiz diye bir durum soz konusu değil. Yetistirilis tarziyla ilgili eger baba kişisi çocuğun sorumlulugunu alip, ev düzenini sağlarsa ev hanimi neyse o da o sorumlulugu alirsa anne calsiir baba çocuğa bakar.
Ama bizim ulkemizde bu durum ne kadar olabilir? Yani oyle olmasin boyle olsun diyerek sorunu cozemeyiz. Yabanci ulkelerde bile cok rastlanan bir durum degil babalarin ev hanimi ve anne gibi çocuklarına ve evine sorumluluk almasi. Yoksa öyle olsun kime ne.
Ama bu durumda bu erkege sen evde otur ben çaliscagim dersen kabul etmez, etse de zaten ne eve ne cocuga duzgun bakmayacak belli ki.
Ee olan cocuga olacak şamar oglani gibi.
Bu konu bastan konuşulur. Sonra yok öyle olsun yok böyle olsun denirse kaos olur böyle.
Ya kariyeri cok seviyorsan evde oturup senin isini yapacak adamla evlenirsin ya krese vermeyi kabul edecek adamla evlenirsin ya da cocuk yapmazsın.
Tabi calisma saatleri cok cok önemli o çocukla kaliteli zaman gecirmek icin arta kalan zamanin yeterli ve gerekli enerjili olmasi gerekiyor.

Cocugu hayata getirdikten sonra simdi kim bakacak, bakimi nasil olacak. Benim hayatim, kariyerim ne olacak dusunmek bencilce geliyor bana. Isteyen taslayablir. Bu hamile kalinmadan önce iki kisi arasinda ve kendinle de çözmen gereken sorular içeren bir tablo olduktan sonra değil (zorunluluk, ani ekonomik degisim halleri haric)
 
Annenin calismasindan bagimsiz, 3 yasindaki cocuk icin kres zaten gerekli. Evde ne siz ne hala, babanne tatmin edemez artik. Sosyallesmesi, oyuna dahil olmasi, daha egitici aktiviyeler yapmasi gerekli. Yasitlariyla bir arada olmali.
 
Kocanizi kıt beyniyle mi iş yapacaksiniz? Gidin yazdırın çocuğunuzu, eşin beğensin begenmesin. Cocukda gitsin adam gibi eğitimini alsın. Miymıy olmayın.
Bu ne kadar çirkin bir üslup
 
Nasıl kreşe vereyim eşimin bu kadar karşı duran biri karşısında
Anaokulu müdürüyüm.
Dün kayıt görüşmesine gelen bir hanım ‘eşim çok sıcak bakmıyor okula vermeye, onu ikna edebilirsem yarın sizi ararım’ dedi.
Bugün sabah aradı, eşimle birlikte gelmek istiyoruz o da ortamı görsün gelsek, bizim oğlanı oryantasyona alır mısınız?’ Dedi.
Onların çocuğu da 3 yaşında.
Biraz da ben sohbet ettim babayla, ikna oldu.
Oryantasyon başarıyla sonuçlanırsa kaydını yapacağız.

Sizin eşinizin derdi cebinden para çıkmasını istememesi olduğu için ikna edilmesi çok zor.
Rest çekerseniz belki...
 
Bir önceki konuya da yazdım mesleğinizi bilmiyorum ama bazı meslekler (benimki dahil) bu kadar uzun verilen araları kaldırmaz. Ben ekip lideriyim, işe alım da yapıyorum doğal olarak ve 2 seneye kadar annelik izni kullanmış kişileri mesleki yeterliliği varsa bir sonraki aşamaya taşıyorum mülakat sürecinde ama 2 seneden fazla annelik izni kullanan kişileri taşımam mümkün değil. İkinci bir çocuğu olsa demek ki 1 sene çalıştıktan sonra yine işten ayrılacak demek bu, ayrıca teknikler o kadar hızlı değişiyor ki o aradaki 4 sene boyunca yeni mezun olan ve çalışmaya başlamış olan kişi daha güncel bilgilere hakim oluyor. Ve de işe alım ve eğitim sürecindeki işgücü ve maddi harcamaları unutmamak lazım, senede 1 yeni ekip arkadaşı değiştirmek istemem ben, ona göre seçim yapmaya çabalıyorum.

Eşiniz hiçbir çözüme yanaşmıyorsa otursun kendi baksın çocuğuna. Çocuk anneye zimmetli değil ya, siz 3 sene ara vermişsiniz işe, biraz da babası versin ara bakalım nasıl oluyor.
 

Kadin niye sadece çalistiginda "mecbur" kalinca çalisma hakki kazaniyorda, erkegin çalismasi normal, hatta gereken olarak görülüyor? O mecburiyeti kim, nasil belirliyor? Maddi durum iyise, ama kadina psikolojik olarak çalismak iyi geliyorsa, kadin kendini gelistirmek istiyorsa,.. Hatta nedeni bile olmamali. Nasil bir ekek neden sunmuyorsa, kadin niye sunmak mecburiyetinde?

Ailesine kizgin cocuklara, kres hayati yanlis olarak gösteriliyor, yada anne baba yeterici kadar ilgili degil. Ben yurtdisinda yasiyorum. Burda cocuklar 2.5 yasinda ana okuluna gidiyorlar. Ondan öncede cocugu cocuklar 1 yasindan (hatta daha öncede) krese gidiyorlar. Ve cocuklar hiç öyle travma yasamiyorlar, yada ailelerine kizgin degiller.

Cocuklara daha fazla efor saglamakta gerekmez, çalisan anne için. Hatta aksine, evdeki anne daha fazla efor saglamak zorunda. Her gün, her gününü tutmuyor. Cocugu tüm ev islerine dahil etmek zor. Sürekli aktivite bulmakta zor. En basit bu pandemi döneminde benim kizimada cok oyuncak aldim, egitici olsun, beraber oynayacak tarzdan olsun. Bir müddet sonra artik hepsindende bikmisti Arkadas istiyordu cocuk, düzen, beraber oynamak, ögrenmek,..

Anne içinde zor, hem ev isi hem cocuk yürütmek. Is yerinde en azindan bir ilerleme kayit edebiliyorsun. Arada sefin sana "aferin" diyebiliyor yada kafan projeler ile dagilabiliyor. Ancak evde kaldiginda bunlar yok. Hep ilgi isteyen cocuk, yemek çamasir hepsi sende. Aksam esin isten gelince yine sende herseyi bekliyor çünkü adin ev hanimi.

Tam bu yaslarda cocuklarin beyini sünger gibi herseyi emiyorlar. O egitimi alabilcekken, niye evde anne ile "eglenceli" ev isin pesine düssün ki cocuk?
 

Size katıldım

Bir de şu kreşe kızgın çocuklar nerde diye sormak istiyorum

Ben 41 yaşındayım ilçedeki tek ötele gittim zira o zaman yoktu böyle şeyler kız meslek lisesi bünyesinde uygulama sınıfı

Kapıya bırakır giderlerdi apartmandan çıkar kapıyı çalar girerdim

Hiçbir aşamada kreşe gönderdiler diye şikayet etmedim üzülmedim

Yine 25 aylık kreşe başlayan oğlumun da alışma süreci dışında hiç okula gitmek istemediği zaman olmadı

4 yıl okul öncesi eğitimin bir gününde de evde kalayım demedi yine ilkokulda da okul şeften çocuktu

Ama çevremde kreşe gitmeyen arkadaşlarımın bir bölümü tüm gün sıkılır diyorlar mesela neden sıkılacak hala anlamadım

Konudaki gibi öğlen 12 ye kadar uyuyacağına dünya kadar oyun oynar arkadaşları olur

Mesela uyku önemli tabii ama bizim ülkede uykuyu gece uyumak değil de sabah uyumak sanki daha matah gibi düşünülüyor

Oysa çocuk zaten uyanır sabah gayet de enerjik oluyor
 
Çok büyük hata yapiyosunuz, yapmayın. Çocuğunuza bakmak ikinizin de görevi, kimsenin size otur evinde çocuğuna bak demeye hakkı yok. Ayrıca burada çözümsüzlük sunan eşiniz, kv ve görümce çocuğunuza bakmak zorunda değil tabii ki, o zaman onlar "bakmıyorum" desinler eşinize bi zahmet, siz de "işten çıkmıyorum" deyin, o rahat rahat ültimatom veren eşiniz o zaman vir vir konuşsun bakalım. Bu zamanda iş bulmuşsunuz millet işsizlikten bunalımdan bunalıma surukleniyorken. Eşinizin kaprislerinden dolayı ayrılacağınızi söylüyosunuz. Hayret bişey yani
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…