- 23 Ağustos 2010
- 1.662
- 276
- 198
Gercekten hepinizin dedigi gibi SEVGI, SAYGI VE GÜVEN.. Bunu sakin unutmayin.
Ben evli degilim ama sevgilimle ayri sehirlerdeyiz, o cok duygusaldir, romantikdir bense cok inatci, sinirli, ve küstügümde baya uzatan biriyim..
Böyle telefonda felan konusurken bazen basim agrir, oda hemen anlar "bitanem neyin var iyimisin, ne olur sana birsey olmasin yalvariyorum" der. Yani dur daha birsey bile demedim :) Sonra hemen aglar ben senin icin ölürüm diye. Bazen ufacik bir sorun icin hemen küserim ona, bidahada konusmayacam diye kendi kendime söylenirim ama onun sesini duyunca oyle bir rahatliyorum ki, inanin uyurken bile kalbim gülüyor.
Bazen ona sakadan derim bir erkekle boyle boyle oldu diye, oda ben bitaneme ölümüne kadar, allaha güvendigim kadar güveniyorum dedi.
Elimden tutmak istediginde, gözlerimin icine bakar "bitanem elini tutabilirmiyim" der... Sarilmak istediginde bile gözleri dolar ve bana sarilirken icine ceker...
Yanima yaklasir ama dokunmaya kiyamaz, bunu her haliyle belli ediyor.. Ufacik bir kizdigimda inanirmisiniz kendine zarar veriyor, mutlaka bir yerini kanatiyor, ileniyor kendine hak ettim diyor, ben seni nasil üzebildim, nasil basardim diye agliyor..
Bana demisti ki; Elini kalbine koy ve dinle ben herzaman ordayim diye.. Bende herzaman dinliyorum..
Gercekten sevdikten sonra, sana guvendikten sonra hic bir sorun olmuyor..
bu da bişe aslında sizin adınıza güzel bir şey. ben şunu öğrenmek istiyorum aslında öyle çiftler var ki kocaam dedimi bin tane kocam karım dedimi gözleri ışıldıyan erkeler var bunun sırrı ne. ben bunu hep merak etmişimdir. mesela bir aile dostumuz vardı bize oturmaya geldiklerinde kocası ayakkabısını çıkarıp giyinmesine yardım ederdi. sırf karısı eğilip zahmet etmesin diye. ona çok sormak istedim fakat işte kimse anlatmıyor normalde pek böyle sırlarını. maşallah nazarım değmesin böyle çiftlerden görüşlerini bekliyorum. napıyorlar nasıl da bağlıyorlar eşlerini kendilerine :18:
Gercekten hepinizin dedigi gibi SEVGI, SAYGI VE GÜVEN.. Bunu sakin unutmayin.
Ben evli degilim ama sevgilimle ayri sehirlerdeyiz, o cok duygusaldir, romantikdir bense cok inatci, sinirli, ve küstügümde baya uzatan biriyim..
Böyle telefonda felan konusurken bazen basim agrir, oda hemen anlar "bitanem neyin var iyimisin, ne olur sana birsey olmasin yalvariyorum" der. Yani dur daha birsey bile demedim :) Sonra hemen aglar ben senin icin ölürüm diye. Bazen ufacik bir sorun icin hemen küserim ona, bidahada konusmayacam diye kendi kendime söylenirim ama onun sesini duyunca oyle bir rahatliyorum ki, inanin uyurken bile kalbim gülüyor.
Bazen ona sakadan derim bir erkekle boyle boyle oldu diye, oda ben bitaneme ölümüne kadar, allaha güvendigim kadar güveniyorum dedi.
Elimden tutmak istediginde, gözlerimin icine bakar "bitanem elini tutabilirmiyim" der... Sarilmak istediginde bile gözleri dolar ve bana sarilirken icine ceker...
Yanima yaklasir ama dokunmaya kiyamaz, bunu her haliyle belli ediyor.. Ufacik bir kizdigimda inanirmisiniz kendine zarar veriyor, mutlaka bir yerini kanatiyor, ileniyor kendine hak ettim diyor, ben seni nasil üzebildim, nasil basardim diye agliyor..
Bana demisti ki; Elini kalbine koy ve dinle ben herzaman ordayim diye.. Bende herzaman dinliyorum..
Gercekten sevdikten sonra, sana guvendikten sonra hic bir sorun olmuyor..
BU kadar romantiklik iyi değil en azından benim tarzım değil
bencede :) hem bu kadar ağlayıp sızlayan bir erkek ya birşey saklıyordur onu kapatma çabası içerisindedir yada karakteri tam oturmamıştır. çünkü kendimden biliyorum. yeni konuşmaya başladığım erkek arkadaşımdan bişeyler saklamıştım. sanki hergün o sakladığım şeyi başkasından duyacakmış gibi gelirdi ve aynı şeyleri bende söylerdim çünkü kaybetme korkusu olurdu. ama çok şükür aramızda şimdi hiç sır yok. ve şu an evliyim onunla. hem de çooookkk mutluyum
Canim cok haklisiniz.. bende fazla hoslanmiyorum boyle romantik seylerden ama ne yapabilirim o oyle iste :)
Bu arada burcu balik
Ben evli değilim; ama nişanlımla ilişkimi değerlendirecek olursam birçok sorunu nasıl aştığımızı anlatabilirim. Öncelikle bir ilişki de bazı şeyleri baştan kabul etmek gerekiyor.
1.ERKEK EGOSU: şunu söylemeliyim ki eğitim durumu ne olursa olsun, aldığı eğitim karşımızdaki erkeğin bir Türk erkeği olduğu gerçeğini değiştirmez:)) Huyları farklı farklı olsa da hepsinde aynı beklentiler vardır. bir adım önde olmak isterler. eşleri çalışıyorsa ondan fazla maaş almak, kılığına kıyafetine ve sosyal hayatına karışmak gibi isteklerin altında yatan temel nokta, ne kıskançlık ne de başka birşeydir. sadece bir adım önde olmak arzusudur. Bir adım önde olmak ise ona kendisini daha güçlü hissettirir.Benim nişanlım da farklı değildir. Biz ilk başlarda, ikimizin de kendi ayakları üzerinde durup kendimize çok güvenmemizden dolayı çok sorun yaşardık.O hep bu şekilde davranılsın isterdi. uzun yıllardır yalnız yaşadığım için, izin almak, danışmak vb. konular ona itaat ediyormuşum gibi gelir ve zoruma giderdi. Bu nedenle çok zıtlaşırdık. Sonra ben baktım ki ipleri kaptırmamak derdiyle sürekli tartışıyoruz ve bi bakıyorum ki dediklerimi yapmıyor. o zaman karar verdim.madem patron sen olmak istiyorsun, ol bakalım dedim içimden. "Sen bilirsin canım, nasıl istersen bitanem, şuraya gidebilir miyim dedikçe baktım ki isteklerim olmaya başladı. adam sözümden dışarı çıkmıyor ve çok mutlu. Neden? Çünkü kendisini reis, errrkek ve otorite olarak görüyor. Yani aslında erkekleri mutlu eden şey sadece böyle hissetmek. beni hiç kırmıyor artık, hangi konu olursa olsun, sen bilirsin dediğimde, sen nasıl istiyorsan öyle yapalım hayatım der. O halde şimdi size soruyorum: patron kim? benim bitanecik aşkım kendini patron zannediyor. Halbuki kararları kim alıyor? Ben. o halde patron da ben, ipler de bende. Ama bırakın erkeğiniz kendisini patron sansın. Bir adım geride durmayı bilin. Çaktırmadan yönetin. Amacımız dediğimizi yaptırmaksa, nasıl yaptırdığınız önemli değil.
2. ARANIZA KİMSEYİ SOKMAMAK: Bizim de her ilişki de olduğu gibi sorunlarımız oldu. Ama ben ne aileme ne de en samimi arkadaşıma aramızdaki sorunu yansıtmadım. sorun bile olsa sadece ikimizin olsun istedim. Bir başkasının yanında tartışmamak, ya da küs olduğumuz zamanlarda bile, yanımıza biri geldiğinde hiçbir şey yokmuş gibi davranmak önemli diye düşündüm. Çünkü, gerek ailemin, gerek arkadaşlarımın bana olan sevgilerinden dolayı farkında olmadan nişanlıma tavır almalarını istemedim. ve baktım ki biz birbirmize ne kadar kızsak da bir gülüşle, bir dokunuşla hemen unutabiliyoruz, ama başka biri öğrendiğinde gururumuza dokunuyor, kolayca affedemiyoruz mevzu büyüyor.
3. DOKUNMAK: ben ona heyecanla bir şey anlatırken de, kızarken de, mutluyken de hep dokunarak yaptığımı farkettim. hatta inanmayacaksınız ama tartışırken bile normal bir tonda, tane tane, konuşup, bir yandan da hemen elini bulup el ele tutuşarak, eli elimde konuşurum. bakarım ki siniri geçmiş, muhallebi kıvamına gelmişhatta bazen elini vermek istemez, bana dokununca böyle zamanlarda sinirim geçiyor dokunma diyor:93:
4. SAYGI: insanların birbirini en çok kızgınken kırdığı düşünülürse, en dikkatli olunması gereken zaman da, bu dönemdir bence. kızgınken kelimeleri daha dikkatli seçmek, aşağılayan, hakaret içeren, kişiliğine yönelik sözler kullanmamak gerektiğini düşünüyorum. zaaflarından, takıntılarından ve komplekslerinden vurmaya çalışmak köprüleri yakmamıza yol açabilir.
5. AİLESİ: Elbetteki kimse kimsenin ailesinden durduk yerde nefret etmez. kendince muhakkak ki haklı gerekçeleri vardır. Ama onlar onun ailesi!!! ben en baştan bunu kabullendim. Adamı seviyorsan ve istiyorsan ailesine de katlanacaksın...Çünkü ailesine laf ettin mi senden kötüsü yoktur. Gelinsin ya, haklıyken haksız duruma düşersin. Ne mi yapıyorum. Asla ailesini karşıma almam. Hoşlanmadığım bir şey yapsalar da bire bir diyaloglara girmekten, yüz göz olmaktan kaçınırım. Hep mesafeli dururum. kandil, bayram, özel gün atlamam ben ısrar ederim hadi sizinkilere gidelim diye. Sevilen, düşünceli gelini oynarım
benim aklıma gelenler bunlar:)
allaha sukur bana duskun 15 yıldır bana asık ve benimde asık oldugum bır askım var sonuc ne bılıyormusunuz en yakın arkadaslarınızın bile sızı kıskanması uzmeye calısması sonunda hıc arkadasınız olmaması Ama ask cok guzel ve herseye deger bu kadar bedelde olur herseyın bir bedeli var
zor kadın asık olunan kadındır herzamanda bu böyledir..bagırdıgı zaman özür dileyene kadar affedilmeyecegini aldatıldıgında terkedilecegini ilgisizligi sonucu bosanmaya kadar gidilebilecegini farkeden erkek asık olur el üstündede tutar..bu kadınların sırrı evlense bile hicbizaman cepte olmadıklarını belli etmeleridir ama simdi bunu denemenin anlamı yok tanıstıgınız andan itibaren ona böyle yaklasmalıydınız
uzun evlılıklerın sırrı aşktan öte saygı bence...
bi evlılıkte saygı olduktan sonra ister severek ister gorucu usulu olsun hersekılde devamı gelir o evlılıgın.
bende ikinci yılıma gireceğim.bütün yazıları okudum. sayfı, sevgi, güven.hekse aynı şeyi söylüyor.ama söylemekle olmuyorki.eşim işten geldi yemek yendi ve hemen uyudu bende burda sizlerin yazısını okumaya koyuldum. söyleyin bana ben nasıl mutlu olayım. adam geldi uyudu benle vakit geçirmsi gerekmez mi.evlendiğimiz günden beri böyle.hep ben bişeyler söyleyecem o yapacak. ankaradan kocaeline gelin geldim. 2 yl olacak insan bir haftasonu hanım geldışarı çıkalım gezelim demez mi ya.hep ben zorlamışımdır. birgün olsun kendiliğiden bişey yaptığını görmedim. ben dersem yapar yoksa içinden gelerek bişey yapmaz. zorla çiçek aldırım, zorla dışarı çıkarız ki oda market alışverişi arada bir deniz kenarı o kadar. öyle güzel yerler var ki bir gün olsun gidelim demez.ama arkadaşları desin koşa koşa gider.akrabaları gelir istedikleri yere götürür. bir tek ben isteyince zoruna gider.sonra adım kıskanç olur. her zaman bişeyler istemekten bıktım. yapmıyor zaten. söyleyin ban ben nasıl mutlu olayım. daha neler var neler. affedemiyorum. şu an 7 aylık bir kızım var. lohusayken o kadar kötü hakaretlere uğradım ki anlatam.içimden de çıkmıyor söyledkleri. ben nasıl mutlu olayım söyleyin.kimsem yok burda tek başımızayız. o kadar zorlandım ki alışana kadar.hiç bilmediğim bi yere geldim.hiç alışık olmadığım bi çevre of of.akşama kadar evde çocukla ilgilen ev işi vs. akşam gelince otur biraz sohbet edelim, konuşalım.yok.uyuması gerek.haftasonu bile uyur.yada işe gider.evden dışarı çıkmak istemez. of başınız ağrttım. şimdi söyleyin ben ne yapıyım bu adama.
bende ikinci yılıma gireceğim.bütün yazıları okudum. sayfı, sevgi, güven.hekse aynı şeyi söylüyor.ama söylemekle olmuyorki.eşim işten geldi yemek yendi ve hemen uyudu bende burda sizlerin yazısını okumaya koyuldum. söyleyin bana ben nasıl mutlu olayım. adam geldi uyudu benle vakit geçirmsi gerekmez mi.evlendiğimiz günden beri böyle.hep ben bişeyler söyleyecem o yapacak. ankaradan kocaeline gelin geldim. 2 yl olacak insan bir haftasonu hanım geldışarı çıkalım gezelim demez mi ya.hep ben zorlamışımdır. birgün olsun kendiliğiden bişey yaptığını görmedim. ben dersem yapar yoksa içinden gelerek bişey yapmaz. zorla çiçek aldırım, zorla dışarı çıkarız ki oda market alışverişi arada bir deniz kenarı o kadar. öyle güzel yerler var ki bir gün olsun gidelim demez.ama arkadaşları desin koşa koşa gider.akrabaları gelir istedikleri yere götürür. bir tek ben isteyince zoruna gider.sonra adım kıskanç olur. her zaman bişeyler istemekten bıktım. yapmıyor zaten. söyleyin ban ben nasıl mutlu olayım. daha neler var neler. affedemiyorum. şu an 7 aylık bir kızım var. lohusayken o kadar kötü hakaretlere uğradım ki anlatam.içimden de çıkmıyor söyledkleri. ben nasıl mutlu olayım söyleyin.kimsem yok burda tek başımızayız. o kadar zorlandım ki alışana kadar.hiç bilmediğim bi yere geldim.hiç alışık olmadığım bi çevre of of.akşama kadar evde çocukla ilgilen ev işi vs. akşam gelince otur biraz sohbet edelim, konuşalım.yok.uyuması gerek.haftasonu bile uyur.yada işe gider.evden dışarı çıkmak istemez. of başınız ağrttım. şimdi söyleyin ben ne yapıyım bu adama.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?