İstanbul'da ev almak

Sultanbeyli'nin zemini iyi değil. Babamlar İstanbul'a her taraf tarla iken geldikleri için orayı biliyor. Hep anlatırdı zemini çok yumuşak diye. İnşaat işiyle uğraşıyorlardı kardeşleriyle
İstanbul’un sonradan ilçe olan birçok yeri eskiden tarlaydı, Ümraniye dahil.
Kavacık tarlaydı 2. köprü yapılırken tarlalara nur yağdı.
 
Yok yok benim anlatım sıkıntım var niyetim farklı ama karşıya verdiğim his farklı oluyor genelde. Yemin ederim hiç tuzun kuru aile kirada oturmak nedir bilmiyorsun diye bir şey aklımdan geçmemişti.
Kendimden biliyorum bazı şeyleri mecburiyetten almış etmiş oluyoruz,ailem olsaydı bir tane evim olmasaydı kafasındayım.
Aile evinde yaşayan herkes yaşı kaç olursa olsun biraz çocuktur ve bu çok güzel bir şeydir.Hayatınız boyunca umarım hiç böyle kaygınız olmaz:KK200:
💜💜🌸
 
İstanbul’un sonradan ilçe olan birçok yeri eskiden tarlaydı, Ümraniye dahil.
Kavacık tarlaydı 2. köprü yapılırken tarlalara nur yağdı.
Çekmeköy'de babamlar site yaparken çizme giyiyorduk hep bataklıktı buralar derdi. Biz Libadiye'de oturuyorduk her taraf yeşillik ormanlıktı. Hep kestiler o ağaçları yerlerine site yaptılar. Geçen annemim sokağındaki evlere bakıyorum 20 binadan sadece biri yeni

Güneşli mesela sazlıkmış. Pirinç tarlaları varmış. Eşimin dedesi zamanında Güneşli'nin büyük bölümünü alacakken buradan bir şey olmaz deyip gitmiş İzmit'ten almış arsayı. İzmit'teki arsa hala boş bekliyor.
 
İlla İstanbul’da yaşamaya devam edeceğim diyorsanız Marmara denizine kıyısı olan veya M. denizine yakın yerleri tercih etmeyin, daha yukarılarda Karadeniz’e yakın bölgelere bakın ama oralarda da zemin kayalık diye güvenmeyin, kayalık zemin güvenlidir ama üzerine denetimsiz yönetmeliklere uymayan bir bina yapıldıysa zemin de kurtarmıyor maalesef:KK43:
İstanbulluyum şehrin hep kuzeyinde yaşadım ve zemin sağlam olmasına rağmen oturduğum evler en fazla 3 katlıydı.
99 depreminde 2 katlı binadaydım bazı ilçelerde evler yıkılırken oturduğum evde çizik bile oluşmadı, bina çok eksiydi ama sağlamdı, herkesin ekonomik şartlarını düşününce tavsiyem acayip kaçacak, keşke herkes alabilse ama İstanbul için vereceğim tavsiye deniz seviyesinden yüksek, hem kayalık zemin, hem az katlı binalarda oturmak.
izmirin kayalık yerinde oturuyorum, kendi binam 4.5 katlı, etraftaki binaların hepsi 4 katlı. 5 katlı bina yok. zemin kayalık olmasına rağmen neden maksimum 4 kat insan bunu bi durup düşünüyor. madem kayalık zemin her zaman kurtarıyor o zaman neden 10 katlı bina yapılmıyor da 4 katlı yapılıyor? bir alt sokağımda 2 bloklu site var 10'ar katlı. her yer maksimum 4-5 iken o neden ve nasıl 10 katlı olabilmiş diye düşünürüm hep önünden geçerken. her yer 4 kat o site 6 kat demiyorum bak, her yer maksimum 4-5 iken o 10 katlı. arada fark var. tam zıt yöndeki alt sokağımda tek başına 10-11 katlı bir apartman var. onda da aynı mantık, her yer 4-5 ama o 10. ne alaka diyor insan ister istemez.
 
İlla İstanbul’da yaşamaya devam edeceğim diyorsanız Marmara denizine kıyısı olan veya M. denizine yakın yerleri tercih etmeyin, daha yukarılarda Karadeniz’e yakın bölgelere bakın ama oralarda da zemin kayalık diye güvenmeyin, kayalık zemin güvenlidir ama üzerine denetimsiz yönetmeliklere uymayan bir bina yapıldıysa zemin de kurtarmıyor maalesef:KK43:
İstanbulluyum şehrin hep kuzeyinde yaşadım ve zemin sağlam olmasına rağmen oturduğum evler en fazla 3 katlıydı.
99 depreminde 2 katlı binadaydım bazı ilçelerde evler yıkılırken oturduğum evde çizik bile oluşmadı, bina çok eksiydi ama sağlamdı, herkesin ekonomik şartlarını düşününce tavsiyem acayip kaçacak, keşke herkes alabilse ama İstanbul için vereceğim tavsiye deniz seviyesinden yüksek, hem kayalık zemin, hem az katlı binalarda oturmak.
Bu yazınız bana mı konu sahibine mi anlamadım ama bana ise ,şu an için mecbur istanbuldayım gibi duruyor. evim burada,erkek arkadaşım ve onun işi burada,benim işim almanyadaki zincir marketlere türk mensei mal vermek dolayısıyla marmara bölgesinde tüm fabrikalar üretimler sık sık gidip geliyorum :(
Karadeniz benim için sadece fotoğraftan ve videodan ibaret
 
Bu yazınız bana mı konu sahibine mi anlamadım ama bana ise ,şu an için mecbur istanbuldayım gibi duruyor. evim burada,erkek arkadaşım ve onun işi burada,benim işim almanyadaki zincir marketlere türk mensei mal vermek dolayısıyla marmara bölgesinde tüm fabrikalar üretimler sık sık gidip geliyorum :KK43:
Karadeniz benim için sadece fotoğraftan ve videodan ibaret

Karadeniz'e yakın bölgeler ile kastedilen İstanbul'un kuzey kesimleri. Ama orada da dere yatakları sıkıntı. Ben yıllarca Sarıyer'de yaşadım. En küçük depremi bile hissediyordum.
 
Canım şu dönemde o evlerin kapısını bile alamam
O evlerin etrafı otlukken koyunlar keçiler gezerken aldım komik rakamlara hırs yapsan da alınmıyor maaşım alman şirketinden olmasına rağmen alamam eski de kaldı Almanya’dan maaş ile türkiyede yaşamak güzel devri
Şu an imkansız kazancın ne cinsten olursa olsun
ne iş yapıyorsunuz
 
vala konu sahibi depremde yıkılmasın istiyorsanız Mardin'de ev alın.
muhtemelen Türkiye'nin an sağlam yeridir.
hem fay hattı geçmiyor hem de tamamen kaya üzerine oturmuş bir şehir.
 
Çekmeköy'de babamlar site yaparken çizme giyiyorduk hep bataklıktı buralar derdi. Biz Libadiye'de oturuyorduk her taraf yeşillik ormanlıktı. Hep kestiler o ağaçları yerlerine site yaptılar. Geçen annemim sokağındaki evlere bakıyorum 20 binadan sadece biri yeni

Güneşli mesela sazlıkmış. Pirinç tarlaları varmış. Eşimin dedesi zamanında Güneşli'nin büyük bölümünü alacakken buradan bir şey olmaz deyip gitmiş İzmit'ten almış arsayı. İzmit'teki arsa hala boş bekliyor.

İstanbul‘da sonradan ilçe olan her yer böyle maalesef, önce hepsi tarlaydı sonra yavaş yavaş millet gecekondular dikti, eh haliyle aslında yapılmaması gerekir ama yol+su+elektrik getirildi alt yapı oluşturuldu, tarla olarak kalan yerler imara açıldı bir baktım ilçe olmuşlar.
Ümraniye‘ye Çekmeköy‘e kurt iniyordu yahu :)) aracınız yoksa doğru dürüst ulaşım bile yoktu, yürüyerek geçmeniz zaten yürekliyseniz yapabileceğiniz bir eylemdi 😂😂😂😂
Şimdi ilçe oldular da bir de uçuk fiyatlarla ev satıyorlar🤣

İstanbul‘a dağı taşı altın deyip aşırı göç olunca durun demek yerine her yeri imara açtılar, şehri genişletmek için ilçeler eklediler, valla insan fışkırıyor şehirden.
Deprem olmasa alt yapı, o olmasa güvenlik kaygısı, o olmasa trafiği, fahiş fiyatları, kaçtım kurtuldum ki doğma büyüme İstanbulluyum biz kaçıyoruz millet oraya gidiyor yaşamak için.
Şehir güzel yaşayan bir şehir ama severken öldürüyor resmen.
 
vala konu sahibi depremde yıkılmasın istiyorsanız Mardin'de ev alın.
muhtemelen Türkiye'nin an sağlam yeridir.
hem fay hattı geçmiyor hem de tamamen kaya üzerine oturmuş bir şehir.
Geçen gün Niğde’de deprem olmuş ben artık hiç bir yere güvenmiyorum
 
Çekmeköy'de babamlar site yaparken çizme giyiyorduk hep bataklıktı buralar derdi. Biz Libadiye'de oturuyorduk her taraf yeşillik ormanlıktı. Hep kestiler o ağaçları yerlerine site yaptılar. Geçen annemim sokağındaki evlere bakıyorum 20 binadan sadece biri yeni

Güneşli mesela sazlıkmış. Pirinç tarlaları varmış. Eşimin dedesi zamanında Güneşli'nin büyük bölümünü alacakken buradan bir şey olmaz deyip gitmiş İzmit'ten almış arsayı. İzmit'teki arsa hala boş bekliyor.
yıllardır güneşlideyim iyi bilirim. şuan tanıyamazlar görseler annemlerde buralar köyü çamurdu kuyudan dükkana su çekerdik derler. oranın meşhur kırtasiyesi dayımındı
 
Geçen gün Niğde’de deprem olmuş ben artık hiç bir yere güvenmiyorum
ya 4 civarı filan
önemli olan yıkıcı etkisi
hem bu Maraş depremi o kadar geliyorum diye diye gelmiş ki
herkes defalarca söylemiş

aksine şu an bilime ve bilim adamlarına en güvenmemiz gereken dönemdeyiz , çünkü bu deprem tamamen herkesin söylediği bir şey, supriz değil
 
Bu yazınız bana mı konu sahibine mi anlamadım ama bana ise ,şu an için mecbur istanbuldayım gibi duruyor. evim burada,erkek arkadaşım ve onun işi burada,benim işim almanyadaki zincir marketlere türk mensei mal vermek dolayısıyla marmara bölgesinde tüm fabrikalar üretimler sık sık gidip geliyorum :KK43:
Karadeniz benim için sadece fotoğraftan ve videodan ibaret
Aslında istanbulda yaşayacak herkese😔
 
İstanbul‘da sonradan ilçe olan her yer böyle maalesef, önce hepsi tarlaydı sonra yavaş yavaş millet gecekondular dikti, eh haliyle aslında yapılmaması gerekir ama yol+su+elektrik getirildi alt yapı oluşturuldu, tarla olarak kalan yerler imara açıldı bir baktım ilçe olmuşlar.
Ümraniye‘ye Çekmeköy‘e kurt iniyordu yahu :)) aracınız yoksa doğru dürüst ulaşım bile yoktu, yürüyerek geçmeniz zaten yürekliyseniz yapabileceğiniz bir eylemdi 😂😂😂😂
Şimdi ilçe oldular da bir de uçuk fiyatlarla ev satıyorlar🤣

İstanbul‘a dağı taşı altın deyip aşırı göç olunca durun demek yerine her yeri imara açtılar, şehri genişletmek için ilçeler eklediler, valla insan fışkırıyor şehirden.
Deprem olmasa alt yapı, o olmasa güvenlik kaygısı, o olmasa trafiği, fahiş fiyatları, kaçtım kurtuldum ki doğma büyüme İstanbulluyum biz kaçıyoruz millet oraya gidiyor yaşamak için.
Şehir güzel yaşayan bir şehir ama severken öldürüyor resmen.
mune zemin olarak ümraniye nasıldır kayalık diyorlardı
 
İstanbul‘da sonradan ilçe olan her yer böyle maalesef, önce hepsi tarlaydı sonra yavaş yavaş millet gecekondular dikti, eh haliyle aslında yapılmaması gerekir ama yol+su+elektrik getirildi alt yapı oluşturuldu, tarla olarak kalan yerler imara açıldı bir baktım ilçe olmuşlar.
Ümraniye‘ye Çekmeköy‘e kurt iniyordu yahu :)) aracınız yoksa doğru dürüst ulaşım bile yoktu, yürüyerek geçmeniz zaten yürekliyseniz yapabileceğiniz bir eylemdi 😂😂😂😂
Şimdi ilçe oldular da bir de uçuk fiyatlarla ev satıyorlar🤣

İstanbul‘a dağı taşı altın deyip aşırı göç olunca durun demek yerine her yeri imara açtılar, şehri genişletmek için ilçeler eklediler, valla insan fışkırıyor şehirden.
Deprem olmasa alt yapı, o olmasa güvenlik kaygısı, o olmasa trafiği, fahiş fiyatları, kaçtım kurtuldum ki doğma büyüme İstanbulluyum biz kaçıyoruz millet oraya gidiyor yaşamak için.
Şehir güzel yaşayan bir şehir ama severken öldürüyor resmen.
Pandemiden sonra Beykoz’un köylerinde (köprüye yakın kısımdaki yerleşimler) dam dediğimiz müstakil bahçeli evler tek katlı 400-500 bine evleri beğenmeyip almamıştım bu ne ya dökülüyor/uzak diye bahanelerle şimdi o bahaneler komik geliyor çünkü o 400 e beğenmediğimiz evler 3-4 k
 
Siz kaça satıyorsunuz bilmiyorum ama evler aşırı pahalandığından insanlar alamıyor, zaten birikimleri az, üzerine kredi çekseler ödemek de zorlanıyorlar, ki ev alırken düşük faiz politikası sadece sıfır evler için uygulanıyor sanırım, o sıfır evlerde İstanbul’da maşallah çıldırmış, geçen gün site içi sıfır 1+1 daire satılık daire 20 milyon dedi eşim 😵‍💫

Ege‘nin az gelişmiş küçük bir kasabasındayım burada bile ev satışları durdu, müteahhitler satamıyoruz bari kiraya verelim diyorlar, 3+1 daireleri memur kiracı olmak şartıyla 8 bin liraya kiraya veriyorlar, oysa aynı daireler biz buraya yerleştiğimizde (2012 yılında) 300 ila 500 lira arasında eşyalı olarak kiralıktı.

Artık İstanbul'da bir şey sahibi olmak mantıklı değil
Bu sabah dask'a ilave olarak özel sigorta yaptırdım evime
Olası bir afet durumunda dask+özel sigorta evin inşaat maliyetini ödüyorlar yani toplamda 1 milyon bana ödeyecekleri daha yüksek garanti veren kurumlarda var ama poliçe yapılsa da tahsil edemezsiniz dedi sigortacılar.
Öyle bir durumda o binadaki tüm daire sahiplerini toplayacaksında, müteahhitini bulacaksında, anlaşacaksında evini yaptıracaksın. Biz bir kentsel dönüşüme gidene kadar hasarlı on blokta beş sene birbirimizi yolduk toplantılarda. Sigorta paranı ne zaman öder Allah bilir, İstanbul'a bir şe olması durumunda o da meçhul. Evimin fiyatı şu an 5 milyon yani canı kurtarsak edeceğimiz zararı kurtarmanın imkanı yok. O yüzden İstanbul'dan vazgeçmek lazım artık:(
 
Back
X