İstanbul'da ev almak

Sultanbeyli'nin zemini iyi değil. Babamlar İstanbul'a her taraf tarla iken geldikleri için orayı biliyor. Hep anlatırdı zemini çok yumuşak diye. İnşaat işiyle uğraşıyorlardı kardeşleriyle
İstanbul’un sonradan ilçe olan birçok yeri eskiden tarlaydı, Ümraniye dahil.
Kavacık tarlaydı 2. köprü yapılırken tarlalara nur yağdı.
 
 
İstanbul’un sonradan ilçe olan birçok yeri eskiden tarlaydı, Ümraniye dahil.
Kavacık tarlaydı 2. köprü yapılırken tarlalara nur yağdı.
Çekmeköy'de babamlar site yaparken çizme giyiyorduk hep bataklıktı buralar derdi. Biz Libadiye'de oturuyorduk her taraf yeşillik ormanlıktı. Hep kestiler o ağaçları yerlerine site yaptılar. Geçen annemim sokağındaki evlere bakıyorum 20 binadan sadece biri yeni

Güneşli mesela sazlıkmış. Pirinç tarlaları varmış. Eşimin dedesi zamanında Güneşli'nin büyük bölümünü alacakken buradan bir şey olmaz deyip gitmiş İzmit'ten almış arsayı. İzmit'teki arsa hala boş bekliyor.
 
izmirin kayalık yerinde oturuyorum, kendi binam 4.5 katlı, etraftaki binaların hepsi 4 katlı. 5 katlı bina yok. zemin kayalık olmasına rağmen neden maksimum 4 kat insan bunu bi durup düşünüyor. madem kayalık zemin her zaman kurtarıyor o zaman neden 10 katlı bina yapılmıyor da 4 katlı yapılıyor? bir alt sokağımda 2 bloklu site var 10'ar katlı. her yer maksimum 4-5 iken o neden ve nasıl 10 katlı olabilmiş diye düşünürüm hep önünden geçerken. her yer 4 kat o site 6 kat demiyorum bak, her yer maksimum 4-5 iken o 10 katlı. arada fark var. tam zıt yöndeki alt sokağımda tek başına 10-11 katlı bir apartman var. onda da aynı mantık, her yer 4-5 ama o 10. ne alaka diyor insan ister istemez.
 
Bu yazınız bana mı konu sahibine mi anlamadım ama bana ise ,şu an için mecbur istanbuldayım gibi duruyor. evim burada,erkek arkadaşım ve onun işi burada,benim işim almanyadaki zincir marketlere türk mensei mal vermek dolayısıyla marmara bölgesinde tüm fabrikalar üretimler sık sık gidip geliyorum
Karadeniz benim için sadece fotoğraftan ve videodan ibaret
 

Karadeniz'e yakın bölgeler ile kastedilen İstanbul'un kuzey kesimleri. Ama orada da dere yatakları sıkıntı. Ben yıllarca Sarıyer'de yaşadım. En küçük depremi bile hissediyordum.
 
ne iş yapıyorsunuz
 
vala konu sahibi depremde yıkılmasın istiyorsanız Mardin'de ev alın.
muhtemelen Türkiye'nin an sağlam yeridir.
hem fay hattı geçmiyor hem de tamamen kaya üzerine oturmuş bir şehir.
 

İstanbul‘da sonradan ilçe olan her yer böyle maalesef, önce hepsi tarlaydı sonra yavaş yavaş millet gecekondular dikti, eh haliyle aslında yapılmaması gerekir ama yol+su+elektrik getirildi alt yapı oluşturuldu, tarla olarak kalan yerler imara açıldı bir baktım ilçe olmuşlar.
Ümraniye‘ye Çekmeköy‘e kurt iniyordu yahu :)) aracınız yoksa doğru dürüst ulaşım bile yoktu, yürüyerek geçmeniz zaten yürekliyseniz yapabileceğiniz bir eylemdi
Şimdi ilçe oldular da bir de uçuk fiyatlarla ev satıyorlar

İstanbul‘a dağı taşı altın deyip aşırı göç olunca durun demek yerine her yeri imara açtılar, şehri genişletmek için ilçeler eklediler, valla insan fışkırıyor şehirden.
Deprem olmasa alt yapı, o olmasa güvenlik kaygısı, o olmasa trafiği, fahiş fiyatları, kaçtım kurtuldum ki doğma büyüme İstanbulluyum biz kaçıyoruz millet oraya gidiyor yaşamak için.
Şehir güzel yaşayan bir şehir ama severken öldürüyor resmen.
 
vala konu sahibi depremde yıkılmasın istiyorsanız Mardin'de ev alın.
muhtemelen Türkiye'nin an sağlam yeridir.
hem fay hattı geçmiyor hem de tamamen kaya üzerine oturmuş bir şehir.
Geçen gün Niğde’de deprem olmuş ben artık hiç bir yere güvenmiyorum
 
yıllardır güneşlideyim iyi bilirim. şuan tanıyamazlar görseler annemlerde buralar köyü çamurdu kuyudan dükkana su çekerdik derler. oranın meşhur kırtasiyesi dayımındı
 
Geçen gün Niğde’de deprem olmuş ben artık hiç bir yere güvenmiyorum
ya 4 civarı filan
önemli olan yıkıcı etkisi
hem bu Maraş depremi o kadar geliyorum diye diye gelmiş ki
herkes defalarca söylemiş

aksine şu an bilime ve bilim adamlarına en güvenmemiz gereken dönemdeyiz , çünkü bu deprem tamamen herkesin söylediği bir şey, supriz değil
 
Aslında istanbulda yaşayacak herkese
 
mune zemin olarak ümraniye nasıldır kayalık diyorlardı
 
Pandemiden sonra Beykoz’un köylerinde (köprüye yakın kısımdaki yerleşimler) dam dediğimiz müstakil bahçeli evler tek katlı 400-500 bine evleri beğenmeyip almamıştım bu ne ya dökülüyor/uzak diye bahanelerle şimdi o bahaneler komik geliyor çünkü o 400 e beğenmediğimiz evler 3-4 k
 

Artık İstanbul'da bir şey sahibi olmak mantıklı değil
Bu sabah dask'a ilave olarak özel sigorta yaptırdım evime
Olası bir afet durumunda dask+özel sigorta evin inşaat maliyetini ödüyorlar yani toplamda 1 milyon bana ödeyecekleri daha yüksek garanti veren kurumlarda var ama poliçe yapılsa da tahsil edemezsiniz dedi sigortacılar.
Öyle bir durumda o binadaki tüm daire sahiplerini toplayacaksında, müteahhitini bulacaksında, anlaşacaksında evini yaptıracaksın. Biz bir kentsel dönüşüme gidene kadar hasarlı on blokta beş sene birbirimizi yolduk toplantılarda. Sigorta paranı ne zaman öder Allah bilir, İstanbul'a bir şe olması durumunda o da meçhul. Evimin fiyatı şu an 5 milyon yani canı kurtarsak edeceğimiz zararı kurtarmanın imkanı yok. O yüzden İstanbul'dan vazgeçmek lazım artık
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…