Astoria ne diyeceğimi bilemiyorum çünkü sanki yazarsam daha çok körükleyecek, gaz verecekmişim gibi hissediyorumİyi niyetinden şüphe duymuyorum. Yani nasıl anlatsam, ben yıllarca kendi paramı kendim kazandım, şu anda da işsizim. Bu sürece henüz alışamadım zaten. Beni sadece maddi olarak mutlu edebileceğini düşünmesi üzüyor beni. Zaten bu yüzden kavga etmişiz, evime gelseydi ama beni anlamaya, konuşmaya, dinlemeye gelseydi. Dalga geçer gibi elinde erzakla gelmiş. Olay erzak alması değil, başka bir gün alsa elbette mutlu olurum ama üstüne yapması ağır geldi o an.
Kendi başına git hediye alYani bilmiyorum daha ne kadar baştan konuşabilirim? Önerileriniz varsa memnuniyetle alırım. Şimdi onun kalbini de kırıp tamamen küstürmek de istemiyorum ama kendimi süs bebeği gibi hissediyorum bir yandan. Daha önce defalarca konuştum "Hayatım iyi niyetini anlıyorum ama benim kendime yetecek param var; ileride zaten birlikte yapacağız her şeyi" diye. Tamam diyor yeniden başlıyor. Son zamanlarda dediğim gibi bir yerde ona bir şey ısmarlayamaz oldum. Hediye almak istiyorum parasını ödeyeceğim kendi çıkarıp veriyor. Kasanın önünde olay çıkartma, sevmediğimi biliyorsun böyle şeyleri diyor; ama kasanın önünde olay çıkartacağım şeyleri yapıyor. Elimi kolumu bağlıyor. Ben rahatsız olduğumu belli edince de "Sen para kazanınca ödersin" falan diyor ama ben zaten para kazanıyorum. Sadece onun kadar iyi kazanmıyorum. Yani bilmiyorum ne yapacağımı, kendimi kötü hissetmeye başladım artık.
Ya beni sadece maddi olarak mı mutlu edebileceğini sanıyor ben bunu anlamıyorum. Bundan dolayı kavga etmişiz, evime de bir şey almadan gel. Konuşmaya gel sadece. İlla para harcayarak mı mutlu edecek beni, hareketlerimden bıkmışmış. Ben de anlayış görmemekten çok sıkıldım ama, beni anlamamasından sıkıldım.
Kardeşine harçlık vereyim olayı çok hadsizÇalışıyorken de böyleydi ya. Bu sefer de evin faturalarını ödeyeyim, kardeşine harçlık vereyim falan. Tamam güzel düşünceli yaklaşıyor da bu kadarı da çok fazla değil mi yav? Yukarıya da yazmıştım adama içimden gelip de bir kahve ısmarlayamaz oldum artık.
Herkese değerli vaktinden ayırıp yazdıkları yorumlar için teşekkürlerimi sunuyorum. Nişanlımla o günden beri konuşmuyorduk; dün habersiz gelmiş elinde bir sürü erzak. Zaten bana maddi yardımda bulunma, ben kendime yetebiliyorum diye kavga etmişiz ben biraz suratımı salladım yine. O da başladı "Astoria ben seni memnun edemiyorum bir türlü, ne yaparsam memnun olacaksın? Ben bıktım senin bu hareketlerinden" dedi. "Ben bıkacağın ne yapıyorum Allah aşkına" dedim. "Başka birine şu yaptığımın yarısını yapsam mutluluktan havalara uçardı, ben seni bir türlü mutlu edemiyorum" dedi. "Minnet mi edeyim sana ne yapayım, ayaklarına mı kapanayım para harcatmıyorsun diye? Git o zaman başka birine" dedim. Tutamadım kendimi kızmayın ne yapayım. Çıktı gitti, ben de bütün gece ağladım. Bu sabah "Özür dilerim, konuşalım" yazmış. Cevap vermedim hâlâ. Sinirlerim çok bozuldu. Nolur yardımcı olun bana.
İşte geldik zurnanın zırt dediği yere.İyi niyetinden şüphe duymuyorum. Yani nasıl anlatsam, ben yıllarca kendi paramı kendim kazandım, şu anda da işsizim. Bu sürece henüz alışamadım zaten. Beni sadece maddi olarak mutlu edebileceğini düşünmesi üzüyor beni. Zaten bu yüzden kavga etmişiz, evime gelseydi ama beni anlamaya, konuşmaya, dinlemeye gelseydi. Dalga geçer gibi elinde erzakla gelmiş. Olay erzak alması değil, başka bir gün alsa elbette mutlu olurum ama üstüne yapması ağır geldi o an.
Evet olayın üstüne bu şekilde gelmesi hoş olmamış gerçektende zaten ben de en başta söylediğim gibi şu aşamada elbette onunla maddi konularda ortak olmamanız taraftarıyım. Ama bir taraftanda gardınızı fazla yüksek tutuyorsunuz gibi geldi bana. Sonuçta karşınızda size yardım etmek istediğini düşündüğünüz biri var. Kabul etmezken bile “benim sana ihtiyacım yok olamazda” gibi bir tavrınız var. Bu nişanlı bir çift için fazla sert bir üslup bence.
Bence her ikinizde bağırmadan birbirinizin sözünü kesmeden konuşun,siz kirildiğiniz rahatsiz olduğunuz noktalari söyleyin, şuanda çalışmadığınız icin yardim etmek isteyebilir ama siz isterseniz bunu yapabilir.ihtiyaciniz olduğunda ondan isteyeceginizi belirtin belki çekinip demez gibi düşünüyor. Ama maddi olanaklarla her zaman koşulsuz mutlu olmak zorunda olmadığınızı anlatin.
İlk söylediği lafla kesinlikle ayıp etmiş. Orası kesin. Ama siz de durumu daha iyi yönetebilirdiniz.
Şu kısım daha iyi olabilirdi: “"Ben senden para almadım bunca zaman şimdi de almam" dedim. "Bana para lazım olsa sen yardım etmez misin?" dedi. "Bana para lazım değil, kendim karşılayabilirim her şeyi yardımını da istemem" dedim.”
Sanki düşmanınızla konuşuyor gibi konuşmuşsunuz. Yani daha doğrusu kötü niyetli olduğunu bildiğiniz veya sevmediğiniz birine cevap veriyor gibi cevap vermişsiniz.
“İyi niyetli olduğunu biliyorum. Ama sanki ben senden böyle bir şey istemişim de sen kabul etmişsin gibi böyle kesin konuşman bana sanki bana saygı duymuyormuşsun gibi hissettirdi. Aslında bana saygı duyduğunu biliyorum, sanırım yardımcı olmak isterken kendini yanlış ifade ettin. Şu an, şu durumda paraya gerçekten hiç ihtiyacım yok. İhtiyacım olursa senden isterim, merak etme” gibi bir şeyler diyebilirdiniz.
Aileniz de size yardım etmek zorunda değil, sonuçta 18 yaşından büyüksünüz. Ama onların yardım etmesine izin veriyorsunuz. O da ailenizin bir üyesi sayılır. Ailenize verdiğiniz “aile içi yardımlaşmadan duyulan mutluluğu”, ona da çok görmemeniz lazım. Evlenmeden o kadar yakın hissetmiyorsanız da bence bunu ona hissettirmeden, kibar konuşarak diplomasiyle halletmeniz lazım.
Yoksa “Senin paranı asla almam” tavrı anca düşmana söylenir.
Dur kız şimdi güzel güzel konşurken olay neden buraya kadar geldi
Bence sakinle biraz sonra da güzelce söyle ben maddi şeylere kıymet vermiyorum, senin de beni mutlu etmek istemeni takdir ediyorum tabi kiErzak işinde de senin kadar ince düşünmemiştir yani erkekler düz insanlar genel olarak o kadar ayrıntı düşünmesini bekleme yeriz içeriz ağzımızın tadı değişir diye getirmiştir muhtemelen 2 taraf da boşuna büyütüyor bence bana erzak yiyecek alan erkek olsa hemen açar yerim değerini bil bak
Astoria ne diyeceğimi bilemiyorum çünkü sanki yazarsam daha çok körükleyecek, gaz verecekmişim gibi hissediyorum
Acaba bir süre bu konu hakkında hiçbir şey düşünmeseniz biraz sakinleşip kafanızı boşaltıp olayı yeniden değerlendirseniz daha mı iyi olur, belki burada yazdıklarımızda etkiliyordur.
Parasıyla mutlu edeceğini düşünmüyor, sizin için elinden geleni yapmak istiyor.
Aile olmaya çalışıyor. Zaten yarın evlendiginizde ev bütçenin ortak olacak.
Bence fevri yaklasiyorsunuz.
Nişanlım işten ayrılıp part-time çalışmaya başlasa ben de yeme-içmeyi ona asla ödetmez, hediye aldırmazdım. Aynı şeyi herhangi bir kız veya erkek arkadaşım için de yapardım.
Aynı şeyi babanız da size yapar. Babanız yapınca kızmıyorsunuz ama o yapınca kızıyorsunuz. Belki o da araya böyle mesafe koymanıza içerliyordur.
Birinden yardım almak sizi o insana karşı korunmasız (vulnerable) yapar. Ama bazı insanlardan yardım almaktan gocunmayız çünkü onlara karşı korunmasız olsak da farketmez, çünkü onlardan korunmamıza gerek yoktur.
Siz böyle yaptıkça nişanlınız ona karşı korunmasız kalmaktan çekinmenize üzülüp inatla uğraşıyor, ona aileniz gibi güvenin istiyor olabilir.
Eve erzakla gelmesi, yardım etme ile mutluluğu özdeşleştirdiği sözleri, öncesinde kardeşinize harçlık vermek istemesi vs, aklıma başka türlü mutlu etmeyi gerçekten de bilmiyor olabileceği ihtimalini getirdi. E o durumda da öğretirsiniz. Zamanla illa ki öğrenir.
Bence ortada çözülemeyecek bir durum yok. İkiniz de iyi niyetlisiniz, seviyorsunuz ve bu sorunların hepsi hallolacak şeyler.
Astoria canım nişanlın kendince sevgi gösterisinde bulunuyor. Muhtemelen şimdiye kadar hep böyle görmüş. Belki okumuşsundur 5 sevgi dili diye bir kitap vardı. Herkesin sevgiyi gösterme şeklinin farklı olduğunu anlatıyor. Nişanlının sevgi dili de hediye verme muhtemelen. Güzellikle konuşup halledebilirsin diye düşünüyorum.
Bu şekilde davranmasının senin açından gurur kırıcı olduğunu söylersen, empati yapmasını istersen seni anlayacaktır diye düşünüyorum. Nişanlın adım atmaya uğraşıyor sen de biraz adım atarsan orta yolu bulursunuz inşallah ❤
Yüzde yüz tanımıyorum seni tabi ama mizacını az çok biliyorum eski konularından da fikir sahibi olduğum için yazıyorum bunu.
Bu derece tepki verdiysen maddi anlamda sabrını taşırmış demektir yoksa neden fevri çıkışlar yapasın?
Herkesin kişiliği farklıdır.
Rahatsız olduğun konu kimine normal gelir kimine gelmez..
Bu konuda sınırlarını zorlamış olacakki tartışma boyutuna gelmiş bazı şeyler.
Kendisine normal gelen biseyin seni bu kadar üzüyor olması sebebiyle bu konuda geri adımlar atması ve seni anlayıp ona göre davranıyor olması gerekir. Dayatmak gereksiz.
Canım.. Tam hata üstüne hata yapma noktasındasınız. O gönlünü almak için hassas olduğun konuyla ilgili daha ciddi hatalar yapabilir sen de farkında olmadan daha ağır tepkiler verebilirsin bu süreçte.
Sakin olmaya ve bu konuyu bir süre hiç konuşmamaya özen gösterin.
Veya karşılıklı sakinleşildiginde kesin çizgilerle bu konudan rahatsız olduğunu, onunla koşulsuz mutlu olduğunu,ekstra birşeye gereksinim duymadığını belirtebilirsin.
Öfke baldan tatlıdır derler emek verilmiş gayet düzgün ilerleyen bir beraberliğin tatsız sonuçlanmasını istemiyorum.
Çözersiniz, inanıyorum..
Barışmaya erzakla gelmek mi???
Ya kusura bakmayın daha önceden sizi haksız bulmuştum ama şimdi hak verdim,
insanın sinirleri bozulur, yani kıro desem çok abartmış olacağım, şapşik desem ayıp kaçacak biliyorum ama şu anda başka tanım da bulamadım.
Allah size sabır versin ne diyeyim
Gözümden yaş geldi anlattıklarınızı okuyunca gülmekten
Bence bu sefer duruşunuzu net tutun, iyice bir anlasın hatalı olduğu davranışını, yoksa evlenince daha da sorun olacak bu aranızda...
İşte geldik zurnanın zırt dediği yere.
Sevgili astoria, erkekler düzdür. Erzakla gelmesi konuşmaya giderken eli kolu dolu gelmekten ibaret.
Yani senin aç ve parasız olduğunu düşündüğü için değil. Sadece kafan bunlarla meşgul olmasın, eğitimine odaklanman için, bence.
Ve en önemli nokta şu; kimse değişmek zorunda olmadığı gibi, onların değişmesini beklemek haksızlık ve gereksiz. Sevdiğin insan bu. O para harcayarak mutlu oluyor ve mutlu etmeyi bildiği en iyi yöntem bu olabilir.
İyi niyetinden şüphe etmediğin bir insana kırılman çelişkili.
Sen kimseden yardım almadan yaşamaya alıştın ve bu durum alışkın olmadığın için sorun oluyor.
Soru şu: kim değişmeli, sen mi o mu?
Senin gururun maddi yardımla bozuluyor, onun da sevdiği kadına para harcadığı için başkasını bul diye reddedilmesi onur kırıcı.
Ben anne/ babamdan/ kardeşimden/ kocamdan bile para istemem demek neden övünülesi olsun ki? Evet yarın birgün başımıza kakılabilir. Başa kakacak insan verdiği kitabı, aldığı 500 ml lik suyu da yüzüne vurur. Bu korku yüzünden insan sevdiklerinden neden yardım istemesin ki? Komşu komşunun külüne muhtaç.
Güçlü kadın ol, duvarları olan bir kadın değil. Sevdiğin insanı değiştirmeye çalışma çünkü kırarsın ve tamiri zor/imkansız olabilir. Evlendiğinde kocandan para istemekten çekinme çünkü siz iki yabancı değil hayatı bir ömür paylaşmak için söz vermiş yarım iki elmasınız. Evlenince bütün olursunuz.
Ve bdv de okuduğun gibi kimse evlendiği için değişmez, rol yapar.
Ya bu adamı böyle kabul edeceksin ya da uymuyorsa evlenmeyeceksin.
O halde denk değilsiniz.Kızlar bu ilk değil, yani D damdan da yazmıştı galiba. Sürekli bir para harcayarak değer gösterme durumu var ailesinde de bunda da. Dediğiniz gibi belki de sadece bunu biliyor. Ben defalarca alttan aldım, defalarca konuştum inanın, söylediklerinizin hepsini daha evvel söyledim. Tamam diyor yine aynı şeyler; bu artık patladığım nokta.
Aile olunca sen ben olmayacağını elbette ki biliyorum. Hayat müşterek, bunu da biliyorum. İlk başta hep iyi görmeye çalıştım bunu, ne güzel destek olacak biri var arkamda her daim dedim. Ama bu artık normal bir seviyede değil gerçekten, tolere edebileceğim bir durumda olsa zaten akıl aramazdım. Annesi kardeşime nişanlımın oturduğu evi vermeye kalkar, nişanlım "Kredi kartına borçlanma ne gerek var" diye garsonun önünde nakit para fırlatır. Bunlar iyi niyet göstergesi olsa da hoş şeyler değil, bunu ben yapsam nişanlım ne kadar alttan alabilirdi? Sırf o erkek, ben kadınım diye mi ben bunlara tamam demeliyim? Ya da o çalışıyor, ben çalışmıyorum diye? Hoş çalışıyorum gene ama eskisi kadar kazanmıyorum, bunu da belirteyim. Ailemin durumu da iyi bu arada, maşallah diyeyim.
Değiş demiyorum ama tek bildiği şey de bu olmasın. Hayatta başımıza her şey gelebilir, hadi diyelim işsiz kaldı, bir şey oldu. Ne olacak o zaman? Hayatı zehir mi edecek bana para kazanamıyor diye? Ya da her şey maddiyat mı? "Başkasına yarısını yapsam..." demek nedir? Başkasıyla beni kıyaslayacaksa başkasına git demek de hakkım değil mi? Onun gururu var da benim yok mu? Ben yardıma ihtiyacım olsa zaten söylerim kızlar. Nişanlıma söylemeyeceğim de kime söyleyeceğim? İçimden gelince bir kahve bile ısmarlayamıyorum diyorum daha ne diyeyim.
Herkesin gözünü parayla boyayamazsının örneği bu olay.
Rahatsız olmuşsun niye hala ısrar ediyor anlamadım.
İyi niyet olabilir de barışmaya yine eli kolu dolu gelmiş ben iyi niyet sezemiyorum düşüncesiz, param var nasılsa para her şeyin ilacı gibi abuk subuk bir düşünceye sahip adam görüyorum.
Suç adamda da değil toplum doktorlara bu özgüveni vermiş oluyor. İyi maaşı var diye sırf doktor olsun çamurdan olsun kafasında çok kız var ne yazık ki. O yüzden de sadece parayla kadınları mutlu edeceğini düşünen çok erkek var.
Nişanlın parayla mutlu edeceği çok kadın bulur o da bunu ima etmiş bildiği için...
Astoria okumuş bir kadın ve kadın- erkek eşitliğine inandığını düşünmekteyim onu bu rahatsız ediyor.
Peki ya bu yardımları göz boyamak için yapıyorsa? Evlenince belki bu kadar cömert olmayacak.
Burada adamın bu özelliğine sevinen çok var ama hanımlar siz de birine muhtaç olmadan, minnet etmeden kendi paranızı kimseye sormadan harcamak istemez misiniz?
Çünkü kimsenin içini canını yakmadıkça, çıkarlarına ters düşmedikçe bilemezsiniz...
Canım hissettiklerini çok iyi anlıyorum, ben de böyle hissederdim muhtemelen ama birbirinizi o kadar yanlış anlıyorsunuz ki. O senin ezilebileceğini ya da borçlu kalmak istememeni aklına bile getirmiyordur. Şu anda kafasında amiyane tabirle ‘astorianın gözünde puan kazanmak için iyi birşey yapmak istedim ama başaramadım’ gibi bir düşünce vardır muhtemelen. Ama bazı hareketleri fazla gerçekten yani şu anlamda, kardeşine harçlık vereyim evinizin faturalarını ödeyim falan, öyle bir geçer zaman ki dizisinde aylinle soner gibi. İyi niyetli tamam ama herşeyin de bir oluru yolu yordamı var. Ailen varken ne sana ne kardeşine yardım etmek kimseye düşmez. Evet şu an işsiz olduğundan bi mekanda ya da günlük hayatta sana para harcatmıyor eyvallah sağolsun ama bu kadarı yeter. Şu anda evli değilsin sonuçta, ayrıca büyük yardımları kabul etmeni ailen de hoş karşılamayabilir, biz ne güne duruyoruz eşek başı mıyız burada gibisinden. Yani bizimkiler olsa kesin böyle derdi bana :)))
Fevri davranmadan kendini ifade et canım, beni düşünmen çok hoşuma gidiyor ama hem mahcup hissedebilirim, hem sadece maddiyatla mutlu olan biri değilim hem de aileme ayıp olur sen de beni anla lütfen gibisinden konuş işte :)) belli ki iyi niyetli düzgün insanlarsınız kırmayın birbirinizi boş yere, ortada büyük bir mesele yok.
Annesi kardeşime nişanlımın oturduğu evi vermeye kalkar, nişanlım "Kredi kartına borçlanma ne gerek var" diye garsonun önünde nakit para fırlatır.
Evet tedbirli olmak iyidir ama güven daha kıymetli değil mi?Teşekkür ederim, beni çok iyi anlamışsın. Söylemek istediklerimi benden daha iyi anlattın. Sağ ol.
İnan ki defalarca söyledim, kaç kere konuştum. Tamam, düşünemedim haklısın diyor gene başlıyor. Başkasıyla kıyaslama olayına da çok bozuldum. "Başkasına yarısını yapsam" ne demek ya? Ben desem "Başkasına bu kadar kendimi anlatsam beni daha iyi anlardı, teselli verirdi" diye nasıl hissederdi acaba? Tabi ki şu an benim bir ailem var, o da ailem olabilir ama şu anda nişanlım olsa da hiçbir şey belli değil. İnsanlar düğüne birkaç gün kala ayrılıyor, ben öyle bir borcun altına onu nasıl sokarım? Arkamdan bir şey demese bile ben kendime yediremem bunu.
Rica ederim ne demek.Teşekkür ederim, beni çok iyi anlamışsın. Söylemek istediklerimi benden daha iyi anlattın. Sağ ol.
Evet tedbirli olmak iyidir ama güven daha kıymetli değil mi?
Ben 15 yıllık evliyim. Allah korusun yarın birgün bir ayrılık olsa eşim "yedirdim, içirdim, aç karnını doyurdum" diyebilir. Ya da ben çirkefleşip tüm mal varlığını isteyebilirim.
İnsanlar mutlaka değişir ama iyi mi olur kötü mü bilemeyiz. Sırf ihtimal hesabıyla sevdiklerimizle evlenmeyelim mi?
Siz iki ayrı ailede bambaşka öğretilerle büyüdünüz. Ne sen tamamen ona uyabilirsin, ne de o sana. Ve emin ol mükemmel koca, mükemmel kv yok. Bunun gibi zıtlaşacağınız birçok konu olacak. Ya asgari müştereklerde buluşacaksınız ya da mutlu olmayacağınıza karar verdiyseniz işi uzatmayacaksınız.
Ekleme yapayım: benim çok param olsa o ölesiye nefret ettiğim eş ailesine bile yağdırırım. Çünkü öyle davranmayı seviyorum, o yüzden :)
Rica ederim ne demek.
Fevri davranma biraz soğusun olay benim anlattığım şekilde söylersin konuşursunuz.
Belki düşünce yapısını değiştirir.
Geçen sene ya konu açtın ya da yorumlarında mı anlattın tam hatırlamıyorum da çalıştığım halde yine böyle benzinimin parasını ödemeyi teklif ediyor demiştin.
Yani tabii cömert olması güzel ama abartmaması lazım. Yani sen çalışsan da çalışmasan da onun parasına muhtaç değilsin sen de bir bireysin. Aile olsanız da bu böyle.
Onun sana harcama yapmasından mutlu olmaman çok doğal. İlk kez böyle bir kadınla karşılaştı muhtemelen ne yapacağını bilmiyor
Tutumun gerçekten çok güzel yani bunu sorgulaman çok değerli. Yoksa verdiği parayı kabul etmek daha kolay olurdu ama o zaman insanın onuru kırılır. Ama o onuru görmezden gelen kadın çok ne yazık ki.
Canım yerinde olsam evet fevri davranıp büyük kavgalar etmem ama geri adım da atmazdım. Gerçekten rahatsız olmuşsun belli ve de haksız sayılmazsın. Ciddiyetini anlasın. Evlenince de neler aldım sana da yaranamadım iyilik yaramıyor sana triplerine de girebilir belki. Akrabamız bir teyze vardı durumu da iyidi sülalede herkese pahalı hediyeler alır sonra da abuk subuk davranma hakkını kendinde görürdü tepki görünce de milletin başına kakardı aldıklarını, kimse görüşmüyor artık onunla. Biraz extreme bir örnek benimki tabi ama param var istediğimi yaparım diyemez kimse kastettiğim bu, yani senin bu yollara gelen biri olmadığını anlaması lazım.Teşekkür ederim, beni çok iyi anlamışsın. Söylemek istediklerimi benden daha iyi anlattın. Sağ ol.
İnan ki defalarca söyledim, kaç kere konuştum. Tamam, düşünemedim haklısın diyor gene başlıyor. Başkasıyla kıyaslama olayına da çok bozuldum. "Başkasına yarısını yapsam" ne demek ya? Ben desem "Başkasına bu kadar kendimi anlatsam beni daha iyi anlardı, teselli verirdi" diye nasıl hissederdi acaba? Tabi ki şu an benim bir ailem var, o da ailem olabilir ama şu anda nişanlım olsa da hiçbir şey belli değil. İnsanlar düğüne birkaç gün kala ayrılıyor, ben öyle bir borcun altına onu nasıl sokarım? Arkamdan bir şey demese bile ben kendime yediremem bunu.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?