- 2 Kasım 2013
- 7.796
- 37.040
- 748
Bu demek değil ki 2-3 görüşmenin sonunda cinsellik yaşanacak. Bunun doğru zamanı ilişkiye göre şekillenir. Ama karşılıklı olarak bunun tabu olup olmadığına ilişkinin başında karar verilir. Erkeklerin kadını kullanmaya çalışması değil de insanın kafasında ilişkiyi nasıl tanımladığıyla ilgisi olan bir şey bu..
Erkek gibisin de ne demek sevişmek istemek erkek gibi olmak mı :)
Tabi ki ne sandın! Sevişmeyi istemek erkeklerin hakkıdır. Kadına düşen pay da önce birkaç damla kan sunup, sonra erkeğin cinsel tatmine ulaşmasını sağlamaktır. Malız ya biz. Erkek sevişmek isterse "Beni kullanmak istiyoooo" istemezse "Beni sevmiyoooo", İki taraf da ister ve sevişirse ve şayet erkek ayrılırsa "Beni kirletti ve kullandıııı" Şayet kadın seviştikten sonra ayrılırsa "Aman be ne yolluymuş bu kız da mübarek" İki taraf da sevişip ayrılmayı isterse kadın diktirir adam da bakire bir kadın arayışına girişir.
Çünkü kadın mal. Kadının istekleri, cinsel arzuları yok. Neye deliriyorum biliyor musunuz? Ben bunları yazdığım ve düşündüğüm için eminim ki birçok kadının kafasında "sevişiyor lan bu" düşüncesi hasıl olacak. Aksini ispat etmeye çabalamayacağım yahut sevişgen bir zat olduğumu dillendirmeyeceğim. Dileğim odur ki kendinizi mal olarak görmeyi bırakın, ondan sonra erkekleri eleştirin.
maşallah erkek gibisin :)
hayır asla yanlış anlama benı erkek gıbısın derken kotu nıyetle soylemedım :) tmm ama yınede erken deılmııdır bişeler yasamak ısteyebılır ama bunun zamanı bırbırını tanımadan mıdır ya da sevgılı olmadan mıdır. ya da afedersın performansa gore sevgılı olmak mıdır . nedir sence ?
Hahah guldumcok komik cidden cok haklisin.beni.kirletti ya.s..s tripleri yok mu.kendi.secimleri oldugunu anlamiyorlar.cok iyi herkes senin gibi dusunebilse ne guzel olurdu.kendilerini mal olarak gormeseler.Tabi ki ne sandın! Sevişmeyi istemek erkeklerin hakkıdır. Kadına düşen pay da önce birkaç damla kan sunup, sonra erkeğin cinsel tatmine ulaşmasını sağlamaktır. Malız ya biz. Erkek sevişmek isterse "Beni kullanmak istiyoooo" istemezse "Beni sevmiyoooo", İki taraf da ister ve sevişirse ve şayet erkek ayrılırsa "Beni kirletti ve kullandıııı" Şayet kadın seviştikten sonra ayrılırsa "Aman be ne yolluymuş bu kız da mübarek" İki taraf da sevişip ayrılmayı isterse kadın diktirir adam da bakire bir kadın arayışına girişir.
Çünkü kadın mal. Kadının istekleri, cinsel arzuları yok. Neye deliriyorum biliyor musunuz? Ben bunları yazdığım ve düşündüğüm için eminim ki birçok kadının kafasında "sevişiyor lan bu" düşüncesi hasıl olacak. Aksini ispat etmeye çabalamayacağım yahut sevişgen bir zat olduğumu dillendirmeyeceğim. Dileğim odur ki kendinizi mal olarak görmeyi bırakın, ondan sonra erkekleri eleştirin.
iş cinselliğe gelince, toplumumuzda erkegın evlenmeden cinsellik yaşama konusunda ne kdr rahat, kadınlarında tam tersi tamamıyle baskı altında olması benide kadın olarak rahatsız edıyor.bu anlamda söyledıklerınıze katılıyorum , fakat, evliliği sadece ''cinselliği özgürce yaşayabilme'' noktasına indirgemeniz gercekten cok şaşırtıcı.yani sizin soyledıklerınızden , insanlar ,kadınlar rahatca cinsellik yaşayabilmeleri için evleniyorlar mantıgı çıkıyor..işin sevgi, aşk boyutunu nasıl görmezden geliyosunuz..
ki sevdigimiz adamla bi ömür gecirme isteği , evliliğiniz süresince de haliyle bu adama sadık kalmayı ''rahatım bozulur'' olarak mı adlandırıyosunuz? ozmn sizin için rahatlık demek, özgürce cinsellik yaşamak mı demek??
bi bayan olarak evlilik kurumunu, aile olmayı sadece bacak arası olarak değerlendirmenizi hiç yakıştıramadım.ayrıca evlenenler neden deli olsun ki? valla ben evlendim ama deli meli deilim , ömrüm boyunca hayatımı,sırf rahatım bozulmasın(!) dıye yanlız veya bı onla bı bunla gecırecek kadar deli deilim
Cokk yanlış düşünüyorsun. Bu mantikla olan cok var ama evlenip yuva kurmak kadar daha güzel birsey yok. ne yanii rahatım bozulmasın ama disarda görüşüyum erkeklerle artik asiksam seviyorsam iliskimi yaşarım ama evlenmem nasil mantik bu. K bakmayin konu sahibi cok hakli, erkekler evlenmek yerine cinsellik düşünüyor. Böyle düşünen kadin ve erkekler icin evlilik rafa kalkmış durumda, ha atıyorum ciddi bi ilişkin vardir evliliği düşünüyorsunuz ozaman olabilir ama her görüştüğün insanla zevk icin değmez. Yarin arkana baktığında hiçmi pisman olmicaksin, kimi senin gibi düşünüyor olabilir saygim var ama bu mantıkla düşünen insan maalesef ömür boyu mutlu olamaz illerde pismanlikdan baska birsey olmaz tabii anlayana.
Tabi ki ne sandın! Sevişmeyi istemek erkeklerin hakkıdır. Kadına düşen pay da önce birkaç damla kan sunup, sonra erkeğin cinsel tatmine ulaşmasını sağlamaktır. Malız ya biz. Erkek sevişmek isterse "Beni kullanmak istiyoooo" istemezse "Beni sevmiyoooo", İki taraf da ister ve sevişirse ve şayet erkek ayrılırsa "Beni kirletti ve kullandıııı" Şayet kadın seviştikten sonra ayrılırsa "Aman be ne yolluymuş bu kız da mübarek" İki taraf da sevişip ayrılmayı isterse kadın diktirir adam da bakire bir kadın arayışına girişir.
Çünkü kadın mal. Kadının istekleri, cinsel arzuları yok. Neye deliriyorum biliyor musunuz? Ben bunları yazdığım ve düşündüğüm için eminim ki birçok kadının kafasında "sevişiyor lan bu" düşüncesi hasıl olacak. Aksini ispat etmeye çabalamayacağım yahut sevişgen bir zat olduğumu dillendirmeyeceğim. Dileğim odur ki kendinizi mal olarak görmeyi bırakın, ondan sonra erkekleri eleştirin.
Hayır ama ten uyumu denen şey çok önemli bence. Ne biliyim karşımdaki adamın kokusu, temizliği, romantizmi, vs vs. :)) Hayatımı geçireceğim insanı her konuda tanımak isterim. Ben bir şeyler için özen gösterirken o da gösteriyor mu bilmek isterim. Çok açık yazmak istemiyorum şimdi genel temizlik diyimPerformans denen şey zamanla karşılıklı bulur yolunu. Onu kastetmiyorum :)) He benim de çok sevgilim olmadı. Böyle konuştuğuma bakma. Ama eşimle uzun sevgililik dönemimiz boyunca böyle şeylere takılmadım..
kesinlikle birbirini tanımadan bir şey yaşama taraftarı değilim. Tek gecelik ilişkiden farkı olmaz o zaman. Ama karşındaki erkeğin sana niyetini 2-3 buluşmada belli etmesi inan kötü bir şey değil. Seni oyalamadı, ya da bir şeylere ikna etmeye çalışmadı. Çünkü artık 30lu yaşların olgunluğuyla davranıyor ve istediğini söylüyor. 20 li yaşların başında da niyetleri bu oluyor ama sevgililerini psikolojik ikna yoluna gidiyorlar daha çok. Ki bu kesinlikle niyeti bozuk olmak diye tanımlanmamalı. Onu yetiştiren kadın ona bu seçeneği tanıyor sonuçta. Toplum onu namussuz olarak tanımlamıyor bunu yaşadı diye. Kendi anneme bakıyorum da erkek kardeşimi ve beni yetiştirişi arasında dağlar var.
arkadaşım lütfen konuyu saptırmayalım. kımse kimseye mal demesin . senın düşüncen budur saygı duyuyorum sen yasayabılırsın kımsenın kimseye karışma hakkı yok ok ama kadınlara mal deme hakkın da yok. konu açtım soru sordum saptırmayalım rica ediyorum.
hayır açık açık soyledıgı ıcın başka anlamlara cekmeyelım.
Evlilik bambaşka bir konu. Kişilere ve dahi yaşanılanlara göre evlilik hakkında düşünülenler farklılık gösterebilir. Hislerin ve değerlerin bu kadar basite indirgendiği bir zamanda yaşıyoruz evet. Her ne kadar aksini düşünen bir azınlık var olsa da. Bir kadın tanıyordum. Herhangi bir inanca sahip değildi ve de bir ailesi yoktu. Bu kadının 12 yıllık bir ilişkisi vardı. Aynı evde yaşıyorlardı ve o dillendirdiğiniz aşk da sevgi de fazlaca mevcuttu bu ilişkide. Lakin evlililiği lüzumsuz görüyordu bu kadın ve sevgilisi. Ben o kadını tanıdığım zamanlarda dehşete kapılmıştım bunları duyunca. Lakin şimdi anlayabiliyorum. Evliliği cinselliği özgürce yaşama isteğine indirgemedim. Kaldı ki böyle düşünmek evliliğin değerini düşürmek değildir. Kimin evliliğe nasıl baktığı kendisini bağlar sadece değil mi? Huzur, mutluluk, pembe panjurlar. Kaç kişi bunlara gerçekten inanarak kuruyor evliliği? Dillendirilen midir gerçek düşünceler? Burada ince bir nüans var sadece. Ya evliliğe değerler ve hisler doğrultusunda karar verir ve buna inanırsın. Ya da değerleri ve hisleri ayrı bir yerde tutup, evliliği topluma ve inanca sunulmuş bir imzadan ibaret görürsün. Bir adet imza sevgiye ve aşka bir katkı sağlıyor mu? Evlilik nedir? Allah'ın huzurunda topluma evli olduğunu duyurmak, devletin huzurunda iki imzayla evlendiğini beyan etmek. Bu ikisi olmadan kişiler birbirlerini sevmemiş mi oluyor? Aşk ve sevgi var olmuyor mu bunlar olmadan?
He söylemeyeyim dedim ama ben de evlilik dışı cinsellik yaşamıyor ve dahi evlenmeden çocuk sahibi olmayı düşünmüyorum. Bunu belirtme gereği duymadım zira benim fikirlerim eylemlerimden bağımsızdır. Böyle de olmalıdır. Toplumu ilgilendiren bir hususta, toplumdaki bireylerin fikir ve eylemlerini eleştireceksek kendi doğrularımızı kısmen kullanmalı ve o zatları da anlamaya çabalamalıyız. Vesselam.
beni anlayamadınız veya ben anlatamadım, evlillk olmadan cinsellik olmaz, evlenmeden birlikte yaşanmaz, evlenmeden aşık olunmaz, tarzı bi yaklaşım deil soylemek ıstedıklerım.dediginz gibi insanların ne üzerine evlilik yaptıklarıda kendılerını bağlar, kağıt uzerınde göstermelik dediginiz seyi kimileri aidiyet hissinden kimileri maddi sıkıntılardan kimileri baskıcı ailesinden kurtulmak icin kimileri cinselligi özgurce yasayabılmek ıcın ımzalıyor.o tanıdıgınız kadın sevglısyle aynı evde yasayıp evlenmeyı dusunmemesi, tamamen kendi kişisel değerleriyle alakalı ki bu onu karşısında farklı düşünenlerce ''deli''yapmaz. nasıl sevip evlenen bı ınsan 'deli' olamayacagı gıbı , sevip evlenmeyen bi insanda 'deli' olamaz.
siz sevipte evlenmeyen bi kadının değerlerini , sevipte evlenen bı kadının degerlerıne göre kendinizie daha yakın bulmuşsunuz, bu normaldir ama evliliği (gercek anlamda evlilik baskı olmadan zorbalık olmadan, karşılıksız sevgi saygı aşk sadakat vb.. degerler uzerine kurulmus bi evllık) rahatı bozulmak , delilik gibi kavramların icine sıkıştırmanız benım ıcın anormaldir.
yoksa kagıt uzerıne ımzanın ne önemı var? ask olmayınca sevgı baglılık olmayınca imzanın ne onemı var? bu apayrı bı konu ve su an konumuz bu deil..
Evlilik bambaşka bir konu. Kişilere ve dahi yaşanılanlara göre evlilik hakkında düşünülenler farklılık gösterebilir. Hislerin ve değerlerin bu kadar basite indirgendiği bir zamanda yaşıyoruz evet. Her ne kadar aksini düşünen bir azınlık var olsa da. Bir kadın tanıyordum. Herhangi bir inanca sahip değildi ve de bir ailesi yoktu. Bu kadının 12 yıllık bir ilişkisi vardı. Aynı evde yaşıyorlardı ve o dillendirdiğiniz aşk da sevgi de fazlaca mevcuttu bu ilişkide. Lakin evlililiği lüzumsuz görüyordu bu kadın ve sevgilisi. Ben o kadını tanıdığım zamanlarda dehşete kapılmıştım bunları duyunca. Lakin şimdi anlayabiliyorum. Evliliği cinselliği özgürce yaşama isteğine indirgemedim. Kaldı ki böyle düşünmek evliliğin değerini düşürmek değildir. Kimin evliliğe nasıl baktığı kendisini bağlar sadece değil mi? Huzur, mutluluk, pembe panjurlar. Kaç kişi bunlara gerçekten inanarak kuruyor evliliği? Dillendirilen midir gerçek düşünceler? Burada ince bir nüans var sadece. Ya evliliğe değerler ve hisler doğrultusunda karar verir ve buna inanırsın. Ya da değerleri ve hisleri ayrı bir yerde tutup, evliliği topluma ve inanca sunulmuş bir imzadan ibaret görürsün. Bir adet imza sevgiye ve aşka bir katkı sağlıyor mu? Evlilik nedir? Allah'ın huzurunda topluma evli olduğunu duyurmak, devletin huzurunda iki imzayla evlendiğini beyan etmek. Bu ikisi olmadan kişiler birbirlerini sevmemiş mi oluyor? Aşk ve sevgi var olmuyor mu bunlar olmadan?
He söylemeyeyim dedim ama ben de evlilik dışı cinsellik yaşamıyor ve dahi evlenmeden çocuk sahibi olmayı düşünmüyorum. Bunu belirtme gereği duymadım zira benim fikirlerim eylemlerimden bağımsızdır. Böyle de olmalıdır. Toplumu ilgilendiren bir hususta, toplumdaki bireylerin fikir ve eylemlerini eleştireceksek kendi doğrularımızı kısmen kullanmalı ve o zatları da anlamaya çabalamalıyız. Vesselam.
beni anlayamadınız veya ben anlatamadım, evlillk olmadan cinsellik olmaz, evlenmeden birlikte yaşanmaz, evlenmeden aşık olunmaz, tarzı bi yaklaşım deil soylemek ıstedıklerım.dediginz gibi insanların ne üzerine evlilik yaptıklarıda kendılerını bağlar, kağıt uzerınde göstermelik dediginiz seyi kimileri aidiyet hissinden kimileri maddi sıkıntılardan kimileri baskıcı ailesinden kurtulmak icin kimileri cinselligi özgurce yasayabılmek ıcın ımzalıyor.o tanıdıgınız kadın sevglısyle aynı evde yasayıp evlenmeyı dusunmemesi, tamamen kendi kişisel değerleriyle alakalı ki bu onu karşısında farklı düşünenlerce ''deli''yapmaz. nasıl sevip evlenen bı ınsan 'deli' olamayacagı gıbı , sevip evlenmeyen bi insanda 'deli' olamaz.
siz sevipte evlenmeyen bi kadının değerlerini , sevipte evlenen bı kadının degerlerıne göre kendinizie daha yakın bulmuşsunuz, bu normaldir ama evliliği (gercek anlamda evlilik baskı olmadan zorbalık olmadan, karşılıksız sevgi saygı aşk sadakat vb.. degerler uzerine kurulmus bi evllık) rahatı bozulmak , delilik gibi kavramların icine sıkıştırmanız benım ıcın anormaldir.
yoksa kagıt uzerıne ımzanın ne önemı var? ask olmayınca sevgı baglılık olmayınca imzanın ne onemı var? bu apayrı bı konu ve su an konumuz bu deil..
Haklısınız delilik kelimesi yanlış anlamaya müsait. Ancak o kelimenin sonuna eklediğim soru cümlesini, zatımı kastederek kullandığım için genel algılanmayacağını düşünmüştüm yanılmışım :) Benim yaşadıklarım doğrultusunda böyle bir ayrıcalık sunulsaydı, evlenmek istersem deli olabileceğim ihtimalini vurguladım. Tüm bunlara rağmen evlenmeyi isteyenler elbette olacaktır ki dediğiniz gibi delilik alameti değildir bu. Yorumum kişiseldi ve sadece beni kapsıyordu. Düzelteyim o vakit. Bir önceki yazdıklarım gerçek olsaydı, mevcut yaşantımı göz önünde bulundurarak evlenmek için deli olmam gerekirdi :) Farklı yaşantılara ve değerlere sahip insanların evlenmek istemesi delilik değildir efem :)
Haklısınız delilik kelimesi yanlış anlamaya müsait. Ancak o kelimenin sonuna eklediğim soru cümlesini, zatımı kastederek kullandığım için genel algılanmayacağını düşünmüştüm yanılmışım :) Benim yaşadıklarım doğrultusunda böyle bir ayrıcalık sunulsaydı, evlenmek istersem deli olabileceğim ihtimalini vurguladım. Tüm bunlara rağmen evlenmeyi isteyenler elbette olacaktır ki dediğiniz gibi delilik alameti değildir bu. Yorumum kişiseldi ve sadece beni kapsıyordu. Düzelteyim o vakit. Bir önceki yazdıklarım gerçek olsaydı, mevcut yaşantımı göz önünde bulundurarak evlenmek için deli olmam gerekirdi :) Farklı yaşantılara ve değerlere sahip insanların evlenmek istemesi delilik değildir efem :)
olsun olsun sen genede 'dogru insan' dedigin biriyle karşılasırsan evlen
toplumda kadının hali zaten harap bide biz arap saçına cevirmeyelim.amannn hanımlar ister evlenın ıster evlenmeyın paşa gönlunuz bilir
arkadaşlar neden özellikle yası 27+ olan erkekler artık ciddi düşünecekleri yerine ön plana hep cınsellıgı atıyolar. En son biriyle tanıstım adam dr 30 yasnda oldukca yakısıklı sevgılı olmadan daha ıkı uc görüşmeden sonra cınsellıgı on plana attı gerı gerı cekıldım hayatından. neden artık ciddi düşünecekleri yerine böyle seyler ıstıyolar acıkcası ben bıktım güvenilecek adam gibi adam kalmadı..
Erkek ve kadın doğası gereği cinsellik ister. Kimisi bunu bastırarak kendisine bile itiraf edemezken, kimisi daha ilk gördüğü anda belli edebilir. Bence burada sorunlu olan kesim kendisine bile itiraf edemeyecek duruma gelen kesim. İlk görüşmede bir erkeğin ve bir kadının birbirinden hoşlanması/arzulaması da bir cinsel istektir ve gayet doğaldır. Bunu görür görmez dile getirmesi belki kişiden kişiye garipsenebilir. Ama erkeklerin cinsellik istemesini garipsemek bence en büyük gariplik. Burada ince çizgi erkeğin isteği değil, sizin ve erkeğin ortak istekleri olmalı.
Erkeğin ve kadının karşı cinsine gösterdiği bütün ilginin temelinde(duygusal anlamda) cinsellik yattığına göre, bence insanlara bu istekleri sebebiyle farklı bir yaratıkmış gibi davranmayın. Cinselliği yaşayıp yaşamamak sizin kararınızken, aynı şekilde karşınızdaki erkeklerin de kiminle ne yaşamak isteyeceği yine kendi kararları.
Sizinle bu konularda aynı düşüncelere sahip insanlarla ilişki kuracaksınız. Sizinle aynı düşüncelere sahip kimseyi bulamıyorsanız belli ki düşüncelerinizde biraz abartı var; bunu gözden geçirip gerçekçi olacaksınız.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?