Son cümleniz o kadar doğru ki.Sonuçta eşlerimiz sonu böyle kötü olsun diye girmedi bu işlere, öyle değil mi?
Bizim de batan para ev paramızdı.
Eşim ‘bu iş tutarsa bir değil beş ev alırız, dert etme’ dedi, olmadı.
Ben eşimi şöyle teselli ettim.
Batan para bizim paramız, çok şükür başkasını mağdur etmedik, kapımıza kimseyi getlrtmedin, kumarda kaybetmedin, giden para olsun sağlığımız yerinde olsun, genciz tekrar çalışır kazanırız dedim.
Ben 32 eşim 40 yaşındaydık.
İç dünyamda ben de kızgındım eşime, girme dediğim işe girmişti, senin mizacın ortaklığa uygun değil dedim dinlemedi, ayrıca aynı sizin gibi benim de emeğim-katkım vardı o parada
ama eşimin ne kadar üzüldüğünü görünce kızgınlığımı ona yansıtmamaya gayret ettim.
Bu iş tutsaydı, adam bizi rahatça yaşatsaydı kocamı övmelere doyamayacaktım öyle değil mi?
İş battı diye kocama kötü davranmayı aklımdan bile geçirmedim, her şeyden önce ona eş olarak vefa borcum var diye düşündüm.
Zamanla ummadığımız yerlerden iş imkanları çıktı eşime, karı-koca çalıştık, durumu toparladık.
Allah sizi de ummadığınız yerden sevindirsin.
içinizdeki öfkeyi sağaltnadan evliliğinizi toparlamanız zor.
Bunu düşünün derim.
Öfke Dansı adlı bir kitap var tavsiye ederim.Son cümleniz o kadar doğru ki.
Nasıl yapacağımı bilmiyorum ama içindeki öfkeden kurtulmalıyım.
O kitabın ismini daha önce de duymuştum. Mutlaka okuyacağım.Öfke Dansı adlı bir kitap var tavsiye ederim.
Nefes egzersizi, doğada-deniz kenarında yürüyüş, dua-ibadet-meditasyon (artık hangisi size uygunsa), olumlama çalışmak işe yarayabilir.
‘’Eşim limon satsın, bizi geçindirsin’’ saplantısından da kurtulun bu her zaman,
her durumda geçerli bir önerme değil.
‘Kocam bana şiddet uyguladı, bunu nasıl yapar?’ diye kendinizi de doldurnayın belli ki o da pişman yaptığından.
Kavga anında bazen maksadımızı aşan şeyler söyleriz, yaparız.
Kaldı ki yaşananlar şiddet mi? Tartışılır.
Eşinizle konuşun, dertleşin, sıkıntıları bölüşüp paylaşın.
Gerekirse siz çalışın o evle, çocuklarla ilgilensin.
Çalışırsanız kafanız dağılır.
Çok haklısınız yazdıklarınızda, cok doğru tespit etmişsiniz. Kıyamet kopsa onu suçlayacak kıvamdayım, çünkü çok fazla öfke var içimdeEsinizin yeterince cabalamadigini dusundugunuz icin icten ice basiniza gelen butun talihsizlikler icin onu sucluyorsunuz. Bu zamanla o kadar buyuyor ki, cok abes bir ornek ama kiyamet kopsa ondan bileceksiniz. Bu ofkeyi icinizde buyuttukce buyuteceksiniz. Bunun tek cozumu esinizin gercekten somut birseyler yapması ve sizin de buna ikna olmaniz. Siz calisiyor musunuz bu arada?
Yapılan yorumları az çok okudum. Anne babası 6 yaşında ayrılmış bir çocuk gözüyle okudum. Hayat ne bana ne erkek kardeşime iyi davranmadi.. çok büyük zorluklar çektik yipratildik , yalnizlastirildik. En kötüsü de neydi biliyor musunuz yıllarca annesiz kalıp , anne tarafı hiç kimse ile görüştürulmeyip , üvey anne ile her türlü trip ve kaprisleere magruz kaldıktan sonra , babamın çıkıp böyle olacağını bilseydim herseyine katlanır yine de nnenizi bırakmazdim dedi. Ve buna benzer bir cümleyi annemde kurdu. Ama şimdi biz iki kardeş doğduğumuz şehirden uzakta başka başka yerlerde aile olmaya çalışıyoruz. Yalnız...Evet kendimi çok köşeye sıkışmış hissediyorum ve sağlıklı düşünüp düşünemediğini bilmiyorum, dışarıdan bir bakışa ihtiyacım var.
Eşime karşı artık hiç birşey hissetmiyorum. Sevgi ya da saygı hiç bir duygu yok. Cinsellik anlamında aylarca birlikte olmasak umrumda olmayacak, hatta tercih ederim.
Çok zor geçti son yıllarımız, eşim birkaç yıldır iş bulamıyor, ekmeğini taştan çıkarabilecek bir adam değil, is bulursa çalışır evet gayette başarılıdır iş hayatında ama hani ailesine her şartta bakabilen, sorumluluk alan erkekler vardır ya, öyle bir adam değil.
Son zamanlarda öfke kontrolü yok, zaten hic birzaman yoktu, ama bu kadar değildi. Sinirlenince bağırıp çağırıyor, işin kötüsü eskiden alttan alan bendim ama artik bende de tahammül yok. Ben de bağırıp çağırıyorum.
Az evvel yine tartıştık bağrış ve gelip omuzuma bir tane vurdu. Ilk defa el kaldirdi bana. Vurduğu yer acımıyor, zaten çok hafifti ama kalbim çok acıyor.
9 yıllık evliyim, bu ilk fiziksel şiddet. Anlayacağiniz iyice civiklasti ilişkimiz. Ne saygı ne tahammül kalmamış ikimizde de.
Aklımın bir köşesinde sürekli boşanma düşüncesi dönüp duruyor ama ona bile emin değilim. Tahammülün bittiği bir evlilik yürür mü, boş yere uzatmalari mi oynuyoruz onu da bilmiyorum Gerçekten hiç birşey bilmiyorum.
Eşim maddi sıkıntılardan böyle olduğunu düşünüyor, düzeleceğine inanıyor. Daha önceki konuşmalarımız bu şekilde.
Ama ben düzeleceğinmize inanmıyorum.
Hele ki ilk defa fiziksel şiddet oldu bugün,
Şimdi ayrı odalardayız ve benim eşime ya da evliliğime saygım filan kalmadi.
Daha önce psikoloja gitmiştim, eşimi sevdiğimi ama ona karşı çok öfkeli olduğumu söylemişti. Gerçekten seviyor muyum acaba? Ona bile emin olamıyorum.
Iki yavrum var, çok sık kavga etmiyor olsak da onlar da şahit oluyor kavgalarımıza malesef.
Sorum şu, bitmiş mi bu evlilik yoksa mücadeleye değer mi sizce?
Özellikle çocuklarim açısından soruyorum.
Sizce onların hatırına kurtarılabilir mi, yoksa işin içine fiziksel şiddet girince bitmeli mi?
Bir defa el kaldıran tekrar mı kaldırır?
Ve en önemlisi, ben bundan sonra nasıl davranmalıyım?
Gerçekten sağlıklı düşünemiyorum.
Katilmakla birlikte; bu ekonomik buhranin ne kadar devam edecegi cok belirsiz, 2 yil daha devam etse cocuklarinizin 2 yili heba olacak. Kac yil cocuk kalacaklar ki zaten? Deger mi? Tabiii ekonomik buhran kaynakliysa.Şiddetin girdiği bir yerde ne sevgi ne saygı ne de evlilik adı altında bir bağlılık kalır...
Evet kendimi çok köşeye sıkışmış hissediyorum ve sağlıklı düşünüp düşünemediğini bilmiyorum, dışarıdan bir bakışa ihtiyacım var.
Eşime karşı artık hiç birşey hissetmiyorum. Sevgi ya da saygı hiç bir duygu yok. Cinsellik anlamında aylarca birlikte olmasak umrumda olmayacak, hatta tercih ederim.
Çok zor geçti son yıllarımız, eşim birkaç yıldır iş bulamıyor, ekmeğini taştan çıkarabilecek bir adam değil, is bulursa çalışır evet gayette başarılıdır iş hayatında ama hani ailesine her şartta bakabilen, sorumluluk alan erkekler vardır ya, öyle bir adam değil.
Son zamanlarda öfke kontrolü yok, zaten hic birzaman yoktu, ama bu kadar değildi. Sinirlenince bağırıp çağırıyor, işin kötüsü eskiden alttan alan bendim ama artik bende de tahammül yok. Ben de bağırıp çağırıyorum.
Az evvel yine tartıştık bağrış ve gelip omuzuma bir tane vurdu. Ilk defa el kaldirdi bana. Vurduğu yer acımıyor, zaten çok hafifti ama kalbim çok acıyor.
9 yıllık evliyim, bu ilk fiziksel şiddet. Anlayacağiniz iyice civiklasti ilişkimiz. Ne saygı ne tahammül kalmamış ikimizde de.
Aklımın bir köşesinde sürekli boşanma düşüncesi dönüp duruyor ama ona bile emin değilim. Tahammülün bittiği bir evlilik yürür mü, boş yere uzatmalari mi oynuyoruz onu da bilmiyorum Gerçekten hiç birşey bilmiyorum.
Eşim maddi sıkıntılardan böyle olduğunu düşünüyor, düzeleceğine inanıyor. Daha önceki konuşmalarımız bu şekilde.
Ama ben düzeleceğinmize inanmıyorum.
Hele ki ilk defa fiziksel şiddet oldu bugün,
Şimdi ayrı odalardayız ve benim eşime ya da evliliğime saygım filan kalmadi.
Daha önce psikoloja gitmiştim, eşimi sevdiğimi ama ona karşı çok öfkeli olduğumu söylemişti. Gerçekten seviyor muyum acaba? Ona bile emin olamıyorum.
Iki yavrum var, çok sık kavga etmiyor olsak da onlar da şahit oluyor kavgalarımıza malesef.
Sorum şu, bitmiş mi bu evlilik yoksa mücadeleye değer mi sizce?
Özellikle çocuklarim açısından soruyorum.
Sizce onların hatırına kurtarılabilir mi, yoksa işin içine fiziksel şiddet girince bitmeli mi?
Bir defa el kaldıran tekrar mı kaldırır?
Ve en önemlisi, ben bundan sonra nasıl davranmalıyım?
Gerçekten sağlıklı düşünemiyorum.
Ben de aynı gruptanım desemHayatlarımız ne kadar çok benziyor : )
Benim eşimde benim rızam olmadan bir mühendislik şirketi kurdu. Bizim kaybettiğimiz para çok daha büyük malesef.
2 ev, bir tarla, 3 araba sattık ki hala yüzbin tl ye yakın borcumuz var.
Eşimle ben 40 li yaşlarımızın başındayız, kaybedilen o paralarda benim de 20 yıllık emegim vardı malesef.
40 yaşından sonra hayata sıfırdan başlamak, 2 ev satıp kira ödeyecek parayı bulanamak... anlatınca kolay geliyor olabilir ama yasarken gerçekten çok zor.
Eşime o konuda da ofkeliyim malesef
Öteki konuya gelecek.olursak, eşim hakkında kimse bana bu şekilde konuşamaz, müsade etmem. Bunu söylediğini öteki yeğenimden duydum ki o da çok üzülmüş eşimi çok sever çünkü. Bana direk söyleyemez yani. Ama dolduruşa geldim mi geldim malesef
Içim ciz etti okurken. Insanlar hep çocukların bahane olarak kullanıldığını düşünüyor boşanmamak için. Oysa söylediklerinizde o kadar haklısınız ki.Yapılan yorumları az çok okudum. Anne babası 6 yaşında ayrılmış bir çocuk gözüyle okudum. Hayat ne bana ne erkek kardeşime iyi davranmadi.. çok büyük zorluklar çektik yipratildik , yalnizlastirildik. En kötüsü de neydi biliyor musunuz yıllarca annesiz kalıp , anne tarafı hiç kimse ile görüştürulmeyip , üvey anne ile her türlü trip ve kaprisleere magruz kaldıktan sonra , babamın çıkıp böyle olacağını bilseydim herseyine katlanır yine de nnenizi bırakmazdim dedi. Ve buna benzer bir cümleyi annemde kurdu. Ama şimdi biz iki kardeş doğduğumuz şehirden uzakta başka başka yerlerde aile olmaya çalışıyoruz. Yalnız...
Eşimin yerine koyunca kendimi inanın nefes alamıyorum. Nasil dayanıyor diye düşünüyorum. AslındaYaşadığinız zor bir süreç, kendi öfkelerinizin arasında acaba bir dakikalığına kendinizi esinizin yerine koyup onun acısından baksanız bazı sorulara cevap çıkarabiliyor musunuz? Hani bazen kendi düşuncelerimize ve belki de tükenmişliklerimize odaklanırken karşımızda ki insanın içinde olan fırtınaları göremeyebiliyoruz, eşinizin içinde kalmış sorunlar, aşılması gereken seyler olabilir mi? Birbirinizi anlayıp, bu zor günlerde ayağa kalkabilmek için yaralarıniza derman olabilir misiniz? Evlilik gerçekten zor, her aşamasını ilmek ilmek işlemek gerekiyor. Kişisel tavsiyem kendinizi 5 sene sonrasında eşinizle ve eşinizden ayrı hayatların içerisine koyup görünen tablolardan bir şeyler çılarmanız. Umarım ailenize, kalbinoze huzur gelir
Malesef tamamen ekonomik buhran kaynaklı. Eşim "ben seni kanepeye ittim kesinlikle el kaldırmadım" diyor ki 9 yıllık evliyiz, yaptığı tek şiddet budur.Katilmakla birlikte; bu ekonomik buhranin ne kadar devam edecegi cok belirsiz, 2 yil daha devam etse cocuklarinizin 2 yili heba olacak. Kac yil cocuk kalacaklar ki zaten? Deger mi? Tabiii ekonomik buhran kaynakliysa.
Para Malesef çok ama çok önemli ve evet en mutlu yuvayı bile yıkabilecek kadar güçlü. Çok haklısınız.maddiyat önemli değil diyen kadınlar tekrar okusunlar bunu. en mutlu yuvayı bozar lanet olası para.
Allah yardımcın olsun eskiden beri biliyorum konularını. sen iyi bile dayandın.
Ekonomik buhran kaynakli ise devam edin derim. Siz calisamaz misiniz? Esiniz ne tur is yapabilir? Su an piyasa her anlamda cok kotu ama pazarcilik dusunmez mi?Malesef tamamen ekonomik buhran kaynaklı. Eşim "ben seni kanepeye ittim kesinlikle el kaldırmadım" diyor ki 9 yıllık evliyiz, yaptığı tek şiddet budur.
Amacım yönlendirmek değil tabi asla ama . Yorum yapmak o kadar kolay ki, ben hala annemin diğer çocuklarını çok kıskanırım mesela. Onlar için çok çabaladı. Ama biz bir kargaşanın yine mutsuz bir evin içinde büyüdük. Ne uvey annem bizi tam kabullendi ne de babam babalık yapabildi. Tek bildiği en ufak tartışmada kapıyı çekip gitmekti. Üvey annemle geçen sessiz ama çığlık çığlığa saatler. Düşündükçe içim sızlıyor hâlâ. Eğer daha iyisi olmayacaksa daha özenli davranmak lazım. Biz büyüdük ama bir de bize sorunIçim ciz etti okurken. Insanlar hep çocukların bahane olarak kullanıldığını düşünüyor boşanmamak için. Oysa söylediklerinizde o kadar haklısınız ki.
Kizim 3.5 yasinda, 2 gün fun önce bana "biz hep mutlu olalim istiyorum" dedi. Kendine o kadar kızdım ki.
Eşim valizlerini toplamış memleketine dönmeyi planlıyordu. Konuştuk biraz, el kaldırdığını kesinlikle kabul etmiyor. Seni kanepeye ittim diyor. Malesef ben hatalıyım deyip özür dileyecek biri degil zaten.
Bende uzatmadım, o da yanlıştı deyip kapadım olayı. Aramiz hala pek iyi değil, kavga döğüş değil ama mesafe var aramızda.
Aslında bizim evliliğimiz çok sorunlu bir evlilik değil ama şartlar tüketti ikimizi de.
Sizin bu yazınız beynime kazındı resmen. Çocuklarım için elimden geldiğince sakin ve mantıklı olmaya çalışacağım.
Muhtesem bir yazı yazmışsınız, söylediğiniz herşey cok doğru. Eşime karşı hep çok soğuk ve uzağım. Sürekli onu suçluyorum yaşadıklarımız yüzünden.Ben de aynı gruptanım desemBu öfkeyi anlıyorum. Sevgisizlik değil, öfkeymiş gibi geliyor bana, psikoloğunuzun dediği gibi.
yani durumları değiştiremiyoruz ama ruh halimizi değiştirebilirsek, çok daha farklı bir hayat bekliyor bizi.
eşimle ilk evlendiğimizde, ilk iflasımızı yaşadık. O öyle böyle değildi, sadakalarla yaşadık maalesef. O geçti, iş kurdu, büyüttü derken, bu sefer yine büyük bir mühendislik şirketi kurmaya kalktı ve maalesef kazandığını da kaybetti ve şimdi tekrar düzeltmeye çalışıyor. Hayallerinde de seni şöyle yaşatacağım, hele bu bir bitsin, sıra sana gelecek vs.
Ben de içten içe çok kızdım Ve anlıyorum yaşadığınız duyguları ama ilkinden tecrübe mi desem, ayrıştırabiliyorum öfkeyi, sevgiyi, maddiyat ve maneviyatı.
bende de şu var artık: eşim anti-Polyana der bana. Nasıl Polyana her şeye iyi tarafından bakar, ben de hep olumsuz tarafından bakıyorum. Hayal kırıklıkları getirdi bu duruma.
sizde de büyük bir rahatlığın arkasından bu sıkıntılar olduğu İçin bir çöküntü yaşıyorsunuz. Hiç kolay değil bunu kaldırmak.
Ama şöyle söyliyeyim: iki küçük meleğiniz var. Onlar çok büyük bir şükür sebebi sizin için. Belki biraz sıkıntıyla ama büyüyecekler. Mutluluğunuzu da büyütecekler. Aynı Onlar gibi Eşiniz de ilgiye muhtaç şu anda. Yaşadığı şeyler çok ağır, bir çocuğun sınavdan düşük aldım diye üzülmesi gibi değil. Ve çalışkan bir adam anladığım kadarıyla. Çabalıyor. Hevesle gidiyor iş imkanlarına. Sizden eş sıcaklığını ve koruyucuğunu hissetmek ihtiyacında.
inanç dünyanız nasıl bilmiyorum ama eğer bu konuda bir hassasiyetiniz varsa, şu zamanı bir imtihan olarak düşünün. Çeşit çeşit imtihan var, maddi sıkıntı da bunlardan biri. Bu süreci şükrederek, hamdederek ve sabrederek geçirmek sizin için bir mertebedir. Sabırların en güzeli, sabr-ı cemil, yani güzellikle beklemek.
şu zamanda eşinize bir bardak çay götürmek, gel beraber bir yürüyüşe Çıkalım, açılırsın demek bile büyük sevaptır diye düşünüyorum. Sevap kısmı çok ilgilendirmiyorsa bile, psikolojik olarak çok büyük destektir. Bazen bir erkek dağ gibi durur eşinin arkasında, bazen bir kadın.
eşiniz iyi bir adam mı, kaliteli bir adam mı? Normal şartlarda seviyor muydunuz birbirinizi? Cevabı evetSe, bu sıkıntılar onu gözünüzde karartmasın.
sizinle beraber kendime de söylediğim şey bu. Oğlum özel okullarda okumayabilir, kaliteli, ilkeli bir adam olmayı öğrensin babasından. Evden arabadan çok daha iyi bir miras bu.
Sorunun başlangıcı buydu zaten. Düşünür ama biri verecek işi. Bu konularda beceriksiz. Is bulacak ve girecek, is yaratabilecek biri değil.Ekonomik buhran kaynakli ise devam edin derim. Siz calisamaz misiniz? Esiniz ne tur is yapabilir? Su an piyasa her anlamda cok kotu ama pazarcilik dusunmez mi?
Sorunun başlangıcı buydu zaten. Düşünür ama biri verecek işi. Bu konularda beceriksiz. Is bulacak ve girecek, is yaratabilecek biri değil.
Elektronik Haberleşme Mühendisi.siz yonlendirirseniz eger bildigim konularda destek olabilirim. Meslegi nedir vb. Bilmiyorum ayrica piyasa icler acisi durumda meslek erbabi da bulamiyor su an.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?