Hiçlik içinde hiç olmak benimkisi

Canım valla ben sana BOŞAN derim.Ne bu böyle?Sen benim kardeşim olsan yemin ediyorum seni yanıma alırım kocan olacak o salağı ve kaynanan olacak acuzeyi iyi bir sopalarım.Kusura bakmada kocan tam bir aşağılık kompleksli, aşağılık, pislik...Seni hiç sevmemiş bu salak.Ben düğün sırasında olan kötü bişi gördüm evet oda eşinin terbiyesizliği...Kız evi naz evidir ister mal isterler ister mülk isterler, erkek tarafı ya yapabilirim der ya yapamam ama şöyle olabilir falan der...Bir şekilde kız ailesini, kız babasını ikna eder yani.Bu ne ya böyle...Senin hatan en başta ailene laf söyletmeyecektin...Neyse hadi baban hatalı ona göre peki senin suçun ne ki seni cezalandırıyor.Ailene göndermeyince ailen kadar sende üzülüyorsun.Ayrıca ne demek kardeşim göndermiyorum falan...Sanki sen bara mı gidiyorsun pavyona mı?Sana bakıp büyüten ailene gitmek için beyfendinin gönlünü yapacaksın bir de öyle mi?Valla ailem benim için çok kıymetlidir, babam hasta olacak ve ben yanına gidemeyeceğim bi salak adam yüzünden.Çocuğunuda al o anasına, salağa hizmet edeceğine ailene hizmet edersin.Akşam eve gittiinde annen baban güleryüzle karşılar.Şimdi ne oluyor?Arsız bir eş, sıfatsız geri kafalı ailesi karşılıyor...Kolay olmaz en başta ama bu durumdan daha kötü olamaz sanırım.Bas şunun poposuna tekmeyide aklı başına gelsin.Bir süre bu tipler yapışır tabi ama canım kusura bakma da başka bir kadın bulur ailesi buna oda evlenir..Senide, çocuğunuda unutur, rahat bırakır böylece...Ya çok sinirlendim ya...
 

sana çok basit bir çözüm yolu önereceğim.
boşan, çocuğunu da babasına bırak. babası sonuçta yabancı değil, onda kalsın.
ne dersin?
uyar mı bu sana?
 


hıslerıme tercuman olmussun bana yazacak baskada bırsey kalmadı tebrık edıyorummm........
 

yaw harbi onlara hizmet edip asagilanacagina
kendi ailene hizmet et en azindan bosa gitmez
hem evin kizi olursun hem cocuguna bakarlar
sende is bulur calisirsin
bu yorumada sonuna kadar katiliyorum
 
evlendiğinden beri öylesine pasifize edilmiş ve onların talepleri doğrultusunda yaşamışsın ki ne yazık ki kendine olan güvenini yitirmişsin...lütfen toparlan kendin ve çocuğun için bunu yapmak zorundasın....
 
Senin çocuğun yıllar sonra ya sana anne olarak hiçbir değer vermeyecek saygı göstermeyecek sevgili babacığı yüzünden yada yıllar sonra sana hesap soracak anne beni hiçmi sevmiyordun neden böyle yaşamaya katlandın diyecek..
insan olarak azcık kendine saygı duy ve bir şekilde o evden uzaklaş..
eşin karaktersizinde daniskası kusura bakma canım
bende de var bi karaktersiz, ama ben seninki gibi bir eşle evlenmiş olsaydım evliliğim oturmadan çocuk falan yapmazdım..
kendi evliliğimde bile 2 yıldır çocuk yapmayı düşünmemiştim bi kendi evimize çıkalım diye demekki nasipte çocuk sahibi olmak yokmuş iyikide olmamışım..
ama sen sırf çocuğum var diyerek senin insan yerine konulmadığın o evde yaşamaya çalışmak bahanen olmamalı..
kurtul şu bahaneden..
her gece yatağında yanında uyuyan adam sana 1 gram değer vermiyor..
al çocuğunu git 1-2 ay belki değerini anlar pişman olur ama ben pişman olsa bile güvenmezdim sırf sana işkence etmek için seni öyle kandırıp oraya geri getirip şiddet falan uygulayabilir..
önce ayrı kalmanız şart
birbirinizin değerini anlayın sen belki onsuz daha mutlu olduğuna oda sensiz yapamadığına inanırsa belki birşeyler düzelir..
 

sen şimdi harekete geçmeyip rabbime havale ediyorsun ,kendi kaderini çizmek yerine kabullenişe bırakmışsın bile kendini.anladığım kadarıyla eşinde ağır davranış bozukluğu var.böyle bir insanın düzelebilme olanağı olduğunu sanmıyorum.
kusura bakma ama sen evladın için değil kendi sebeplerinden dolayı berabersin o adamla.evlatlar hep bahanesi bu işin.evladını sevdiğini söylüyorsun ki ben o adamın sevebilme kapasitesinin yeterliliğine inanmıyorum.sahiplenici bir sevgi onun ki malını sever gibi.o çocuk büyüyüp en ufak bir şeyin hesabını sorsa onun da şiddet göreceğine adım gibi eminim.
kısacası ya birşeyler yap,yapmayacaksan da bu kadar insanı üzüp kızdırmadan konunu kapat.
 
okurken bile çok kötü oldumm. yani ayrılsanız.. bir kaç ayda toparlarsın kendini.. oh be keşke daha önceden ayrılsaydım dersin belki de..
çocuğa madem çok iyi bakıyor,onda kalsa gözün arkada kalmaz. ama çocuğumdan ayrılamam diyosan vermezsin.

kendine daha fazla eziyet ettirme. en azından kayınvaldenlerden kurtul. sen ailenle ne kadar görüşürsen ben de o kadar görüşcem de.. gerçi kabul etmez heralde.

ailene durumu anlat, onlar destek olunca daha güçlü hissedersin kendini, ayrılmak daha kolay olur.
kesin anlat bence ailendeki her bireye
 
bencede canım niye çektiğini anlayamadım.sevgi,saygı hakedene veri,lir.ama sen haketmeyenlere vermekte ısrar ediyorsun.geç bi aynanın karşısına henüz gençsin çekebiliyorsun,ama yıllar sonra ne olucak.belki bi çocuk daha daha güçsüz pasif bir gelin.hayavana dönüşen bir koca ailevi sorunlardan dolayı dengesiz çocuklar.haa ozaman boşanmayı hiç denemeyin zaten yaşınız geçmiş çocuklarda yuvadan uçmuş olur.hayatınızı bu şekilde idama ettirin.ama yok yaşım genç güçlüyüm herşeye dayanırım deyipte.ayrılırsanız 1-2 yıla kalmadan eski halinize dönersiniz huzuru,mutluluğu,sakinliği,neşeyi yine bulursunuz.hayat karşınıza çok sevebileceğiniz sizi çok seven biride çıkarır.sizde hayatınıza bakarsınız.kimse vazgeçilmez değildir bu hayatta.
 
''Değişik yaş gruplarına göre anne babası boşanan çocukların davranış profilini özetleyecek olursak:

0�2 YAŞ

Henüz birçok şeyin farkında olmadığı zannıyla bebeklik çağındaki çocukların boşanmadan en az etkileneceği düşüncesi yanlıştır. Bu yaştaki çocuklarda boşanma sonrası belirgin davranış değişiklikleri gözlenmiştir. Daha çok ağlama ve ağlama nöbetleri, uyku ve beslenme bozuklukları, oyuncaklara karşı ilgisini kaybetme gibi davranışlar en çok göze çarpanlar. Dolayısıyla bu yaşta dahi boşanma sonrası ayrılan eşler sorumluluk paylaşımı ve çocukla bir araya gelme planlamasını iyi yapmalıdır. Bu sırada çocuğun yanında ise asla kavga ve tartışma ortamına girmemelidir.

3�6 YAŞ

Okul öncesi çağındaki çocuklar belki de boşanmadan en ağır etkilenenler olarak görülebilir. Çocuklar bu yaşlarda kendilerini hayatın dolayısıyla ailenin odak noktası olarak görür. Bu düşünce onları olası bir boşanmadan sorumlu oldukları zannıyla suçluluk duygusuna iter. Çocuk aklıyla �ben akıllı durmadığım için anne ve babam kavga ediyor, bunun için ayrıldılar� tarzında düşüncelere boğulabilirler. Sonuçta yeniden yatağını ıslatmaya başlatma, parmak emme, yatmak için çoktan rafa kalkmış pelüş hayvanını ortaya çıkarma sıklıkla görülen sorunlardır. Bu davranışlar çocuğun ne ölçüde korunmasız ve yardıma muhtaçlık duygusu içinde kıvrandığını gösterir.

7�12 YAŞ

Bu yaştaki çocuklar her ne kadar kendilerine sunulan boşanma sebeplerine anlayışlı davranıyormuş gibi görünse de aslında yoğun bir kaybetme duygusu içine bürünürler. Bununla birlikte bu yaştaki çocuklar küçük yaştakilerin aksine suçu kendi üzerlerine almaz ve anne-babalarını suçlarlar. Büyüklerine öfke duyar, hayal kırıklığı yaşar ve kendilerini reddedilmiş olarak görürler. Yer yer anne ya da babadan birinin tarafını tutmak zorunda oldukları düşüncesiyle diğer tarafa düşmanlık besleme gibi davranışlar da ortaya çıkabilir. Hemen hepsi boşanmayı takiben okulda sıkıntı yaşar ve ders başarıları azalır.

Bu yaştaki çocuklara boşanma ile ilgili sebepleri yalansız olarak aktarmak en iyisidir. Onlara çocuk muamelesi yapmak yerine bir yetişkin gibi davranmalıdır. Ayrıca çoğu çocuk aile içinde cereyan eden bu durumu arkadaşlarından ve öğretmeninden gizleme eğiliminde olduğu için, okulda ortaya çıkabilecek problemlerin biraz olsun önüne geçebilmek için öğretmenine mutlaka bilgi verilmelidir.

13�18 YAŞ

Bu da yine yanlış olarak boşanmanın en az etkili olabileceği düşünülen bir yaş grubudur. Oysa ki bu yaşlarda zaten ergenlik çağının problemlerini üzerinde taşıyan çocuk anne babasının boşanması ilave bir stres faktörü ile karşı karşıya kalmış olacaktır. İlk tepkileri genellikle anne ve babalarına daha mesafeli davranmaya başlamaları, ebeveynlerinden çocuk kendi arkadaşları ile vakit geçirmeleri ve aile içerisinde yaşanan bu olaydan dolayı çevrelerine karşı utanç duyusu beslemeleridir.

Kız çocuklar genellikle erkeklerden biraz daha hassas tepki verir. Anne-babasına karşı ortaya çıkan güven kaybı nedeniyle karşı cinse karşı ilginin artması ve bir koruyucu erkek arkadaşına sonucunda erken yaşta cinsel tecrübe yaşaması olası sonuçlardır. Erkekler ise daha agresif tepki verir. Dikkat edilmesi gereken ve beklenebilecek en önemli sonuç küçük yaşlarda suç işlemeye meyil ile ıslahevlerinin yolunu tutmalarıdır. Hem kız hem erkeklerde ilaç bağımlılığına adım atma ve kendine zarar verme gibi daha ileri problemler de hesaba katılmalıdır.

Görüldüğü gibi çocuklu ailelerde boşanmanın çocuklara göre ideal yaşını bulmak hemen hemen imkânsızdır. Anne ve babanın ayrılması her yaş grubundaki çocuğa oldukça ağır olabilen problemleri de beraberinde getirecektir. Çünkü �kutsal ve sağlıklı aile� rüyası bebeklikten ergenlik çağına kadar her çocuk için aynıdır.

Kaynak: Baby und Familie dergisinin Şubat 2006 sayısından yararlanılarak hazırlanmıştır. ''


Kaynağa bakacak olursan en az etkilenen grubun 0-2 yaş olduğunu söylemek mümkün , ayrıca dikkat ettiysen 0-2 yaş grubunun açıklamasının en sonunda '' Bu sırada çocuğun yanında ise asla kavga ve tartışma ortamına girmemelidir. '' yazıyor.

Çocuk için bu eziyet haline gelmiş ilişkiye katlanmak acaba sizin endişelerinizin sonucu oluşan bir bahane mi? Bu adamın ve ailesinin elinizden özgüveninizi , kendinize saygınızı almasına lütfen izin vermeyin artık. O ufacık çocuğa öğretebileceğiniz , verebileceğiniz güzel şeyler var , 6 yıl sonra bu ruh halinden daha kötü olma olasılığınız yüksekken , ailenizin destek olacağını umarak başta çocuğunuz daha sonra kendi adınıza en doğru kararı hemen verip hemen uygulayın.
 
sana çok basit bir çözüm yolu önereceğim.
boşan, çocuğunu da babasına bırak. babası sonuçta yabancı değil, onda kalsın.
ne dersin?
uyar mı bu sana?

bana gore cozum degil bu.
cocugunun yaninda annesine hakaret eden,soven,dayak atan baba,emin ol ayrildiklarinda anneye dahada kinlenip cocugunu anneye karsi % 100 doldurur,ve cocuk anneye cephe alir yada gorusmek istemez.
 
terkrar merhaba cumadan sonra giremedim nete. ben yokken yorumlar dahada sertleşmiş. hatta biri eğer bir adım atmayacaksan bizleride kızdırma kononu kapat diye öfkesini belirtmiş. zaten bu kadar çabuk karar verebilme yeteneğim olsaydı emin olun bu zamana kadar sürmezdi bu evlilik hatta böyle bir konu açma gereği bile duymazdım. dün yine küçük çaplı birbirimize girdik. konu aynı konu. yalnız farklı bir çerçevesi var. ben ona ve ailesine yeteri düzeyde düzgün tavırlar sergilemiyormuşum. şuan onunla konuşmuyorum aailesine bir saygıszılık yapacak bir davranıştada bulunmuyorum. bana yine bağırıp çağırmaya başlayınca kaynatam içeriye gelmek durumunda kaldı çünkü onların evindeydik her haftasonu olduğu üzre. kaynanam dışardaydı. gelince yine bir konuşma içerisine girdik. ben ona sevgi ve saygı göstermediğim için oda bana göstermek istemiyormuş. ben aileme onu saydıramamışım sevdirememişim. kendimde sayıp sevmemişim. ilgilendiğimi önemsediğimi ona göstermemişim. hep karşılık vermişim. cevap vermeyecekmişim. sen gitmemim istemiyorsan senin için uygun zamanda giderim doeyip konuyu kapatmalıymışım. ben seni göndermek zorunda değilim seninle evlenirkende seni 6 ayda 1 yılda yadda her neyse zırt pırt memleketine gönderirim diye kimseye söz vermedim ben dedi. bende göndermek zorundasın ben sana arkadaşlarımla tatile çıkacam demedim sadece ailemin yanına gidecem eddim dedim. yine asi dik başlı karşılık veren kişi oldum. bizim ilişkinin temeli benim ona ilgi göstermemem oldu. bende bana böyle davranan birine ne ilgi ne sevgi gösteremem dedim. elimden gelmez böyle birşey dedim. ben ev işlerinin çoğunu yetiştirmekte zorlanıyorum çünkü sabah 8 akşam 5 çalışıyorum küçük bir çocuğum var ve her hafta cuma akşamından çoğu zaman pazartesi sabahına kadar çalıştığımız ilçeden ailesinin yaşadığı şehre gidiyoruz 2 saate yakın yol gidiyoruz her haftasonu. birde benden herşeyi dört dörtlük bekliyorlar. elinden gelen bu daha fazlasını yapamıyorum ben diyorum ama öyle demeyecekmişim kaynanam ben eşime öyle desem vurur bana dedi. benim eşimde öyle bir konuşmadan sonra vurmuştu zaten. ben yapamıyorum deyince bir seferinde kayananam senin annen seni çok nazlı büyütmüş hiç düşünmemiş yarın ele karışır zorlanır diye dedi. bizimm buranın kızları pire gibidir her işin altından çıkarlar çünkü biz çok çalıştırırız onları dedi. o dedi ama ben çevrimde hiç pire göremiyorum. iş yerindeki arkadaşlarım hayret ediyorlar nasıl altından kalkıyorsun bu kadar şeyin diyorlar. yani o pirelerle daha tanışmak mümkün olmadı.

işin özeti ihale yine bana kaldı. ben eşime onun istediği ilgi sevgi ve şefketi göstermediğim için oda bana böyle devranıyormuş. ilgisiz erkek ya içkiye yada başka kadına sarp olur haberin olsun dedi kaynanam ve konu böylece güzel bir deyişle kapanmış oldu....
 

nedir şimdi kararın?
boşanıcak mısın boşanmayacak mısın?
çocuğu kocana bırakıp tek başına ayrılma fikri konusunda ne diyosun?
 
çocuğumu bırakıp gidemem bunu yapacak kadar duygusuz değilim açıkçası. doğdu doğalı beraber uyuyuyorum ben onnula. kokusu olmadan uykuya bile dalamam. zaten daha çok küçük oda bensiz duramaz...
 
karmaşık duygular içindeyim boşanıp boşanmama konusunda. bu hayatın yaşanılır bir tarafını bulmanın çok zor olduğunu da biliyorum. bilip adım atamamak karar verip uygulayamamak ne zor bir bilseniz. ama yaşamayan bilemez...
 
çocuğumu bırakıp gidemem bunu yapacak kadar duygusuz değilim açıkçası. doğdu doğalı beraber uyuyuyorum ben onnula. kokusu olmadan uykuya bile dalamam. zaten daha çok küçük oda bensiz duramaz...

peki bişey diycem babası niye "çocuğumsuz yapamam" demiyo da annesi diyo?
çocuk onun da çocuğu değil mi? hiç sevmiyor mu kendi evladını?
bu kadar sevgisiz ve şefkatsiz biriyle niye evlendin?
geçmişe mazi derler ama buraları okuyan yeni evlenecek bayanlarda var ve hataları görüp tekrarlamamalılar.,
evlenirken böyle miydi yoksa sonradan mı değişti?
ailesinden ayrı yaşasanız size nasıl davranırdı?
hangi şehirdesiniz, doğulu mu eşiniz?
 
o da çocuğunu bırakmak istemiyor zaten en büyük çekişmemiz çocuk. bana vermiyo mahkeme sana verecek çünkü küçük ama ilk fırsatta senden alacam ve almak için elimden geleni yapacam senin ailenin kültüründe yaşatmak istemiyorum onu diyo. doğulu değil iç anadolulu. ben karadenizliyim. evlenmeden önce böyle değildi tabiki. yoksa bu kadar darbeye rağmen evlenmezdim. aslında evlilik öncesi sinyaller verdi ama evlilk stresi bunlar zamanla geçer diye evlendim. ama geçmediği gibi katlandı...neden devam ediyorsun yada devam etmiyorsun sorularının ikisine de cevap bulamıyorum şuan... herşey hergün biraz daha sarpa sarıyor sadece. ailesinin etkisi olmasa belki böyle olmazdık. benim yüzüme hiçbirşey söylemediler şu güne kadar. ne laf ne söz. ama ben eşimle ne zaman konuşsam sanki annesiyle konuşuyorum. verdikleri örnekler bile aynı ve bu beni aşırı sinir ediyo. onlar politik davranıyorlar ve bu konuyu dahada çözümsüz yapıyor aslında...
 

velayeti sendeyken, abin, baban, ailen arkandayken çocugunu nasıl alabilir ki senden?
polisler şak diye bulur kaçırmaya yeltense bile kimin kaçırdığı belli.
bence bahane arıyorsunuz ayrılmak için.
 

seni tanımadığım için net bişey diyemem ama haksız yere hakaret ve şiddet gören kadınlarda özgüven kaybı, cesaretsizlik, boşanmayı göze alamama gibi psikolojik problemler ortaya çıkabiliyor. kendi iç sesini dinlemeli, duygusal değil mantıklı düşünmeli ve bir karara varmak için yavaş yavaş düşünmeye başlamalısın.

düşünme evresinde sorunlarını çözmeye çalışma. çünkü çözemezsin. ne eşin ne de ailesi laftan anlayacak insanlara benzemiyor. kavga patırtı olmasın diye istediklerini tamamen yapmaya başla, içten içe de boşanmak için plan yapmaya başla.

birde çocuğu gerçekten istediği için mi istiyor yoksa senin boşanmamanı sağlamak için mi orasını bilmiyoruz.
bunu anlayabilmek için "peki kabul çocuk sende kalsın yeter ki boşanalım" dersen ne cevap verir, kabul eder mi ki böyle bir şeyi acaba???
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…