Lisans mezunu evli calismayan hanimlar

Herkes dusuncelerini yazmis tesekurler.evde mutlu olan daha cok galiba ama belirli bir sure calisip evde olunca oh be diyor insan .fakat yillar gecipte ayni tempoda sadece ev isleri ile mesgul olunc durum degisiyor.belkide ben buna adapte olamadim.
Bu yüzden mutlu hayatın bir direğide bireyin kendi kendini mutlu edecek uğraşlara yönelmesi. Sadece çalışmak para kazanmak mutlu etmez ki insanı. Siz madem evdesiniz o halde sizi iyi edecek şeylere yönelin. Bahçe yapın, örgü örün, hediye edin el emeklerinizi. Mecburiyetiniz nedir bilmiyorum fakat zaman geçiyor ertelemeye vakit yok hayatı.
 
Cok dogru.ev hanimligina itildim resmen.ev hanimligi kotumu hayir.ama isteyene iyi.istemeyene cendere gibi.sizden beklenti o kadar cokki calismak sanki vijdan azabina donustu yillarca calisamadim (herkes bana is vermek icin siradaymis gibi).dimlomalar sertifikalar kuflendi.simdi annem kardesim babam vs...is anilarini anlatip guluyolar.bende anilarimi anlatiyorum:bulasik yikadim camasir yikadim.bulasik yikadim camasir yikadim.....
 
Ev beni boguyor uzerime geliyor duvarlar.iste tam bunu yasiyorum evde olunca.
Çünkü maddi ya da manevi olarak özgür yetiştirilmiş ve bunun devamı açısından kendine yatırım yapmış kadınlar, bu durumu yaşıyorlar.
Çok normal.
Ev hanımlığı çok çok zor olsa da, yemek-ütü-temizlik gibi şeyler bir başarı olarak görülemiyor, takdiri de yok bu işin.
Dolayısıyla tatmin duygusu ortada olmayında o duvarlar böyle delirtiyor insanı.
 
Fen edebiyat artı pedagojik formasyon aldım hiç çalışmadım önümüzde ki bi kaç sene de çalışmayı düşünmüyorum. Sıkılıp bunalıma girmeye hiç vaktim de Yok zaten. İki tane ufaklığım var biri 3.5 yaşında biri 3 aylık onlarla ilgileniyorum yemek ev toparla arkadaşlarla görüş eşle ilgilen kendi kişisel bakımlarım sosyal hayat film izle kitap oku ailemin kitap,kıyafet alışverişi akrabalrla görüşme derken randevu defteri yaptım ona göre plan yapıyorum sıkılacak durumum yok :) buradaki birçok kadının aksine çalışmak yerine evimi yönetmenin daha önemli olduğuna karar verdim. Annem üniversite mezunu oda çalışmamış çok mutlu bi ailem vardı sanırım bubhn etkisi de olabilir bende ki. Bende çalışmıyorum çocuklarımla kısıtlı zamanım Yok evim in kısıtlı zamanım Yok en önemlisi kendim için kısıtlı zamanım Yok bu yüzden çoğunlukla pozitif ve Güleryüzlüyüm haliyle bu sayede eşimle de aram oldukça iyi. Ha ilerde ne olacağı belli olmaz insanoğlu bu boşanırsam o zaman çalışırım çalışmak isteyene iş çok ama şu an bu kadar mutlu vE huzurluyken kendimi yıpratmamalı tercih ederim :) bide bunjn lisans eğitimi almakla alakası Yok bence ben çalışayım diye oumadım mesela okumayı çok sevdiğim için okudum. Yüksek lisans teklif ediyor eski hocalarım belki yaparım ama yine okumayı sevdiğim için
 
Lisans mezunu bir ev hanımı da benim. Mezun olduğumdan beri çok nadir boş kaldım. Hamileyken de bir süre çalıştım. Sonra çıktım işten. Ev gibisi yok vallahi. Bebek olunca zaten bütün gününü alıyor. Yengeç burcu olduğum için tam bir evcimenim. Yaşasın ev hayatı
 
Tam olarak benim sorunum şu an.
7 aydir evdeyim. Normalde sosyal bir insandim evde oturmayi özlerdim. Su an evden cikamiyorum ve git gide icime kapaniyorum.
 


Aynen katıldım 9-10 ay evde kaldım

Küçük çocuğum da vardı ama depresyonun dibini gördüm

O ev işi bana battı çalışırken de yapıyordum ama sürekli kısırr döngü ve tatmin olamama hissi beni yedi bitirdi

Zira ben evim temiz olunca, börek yapınca vs vs bir işe yaradığımı hissetmedim hep çalışacak şekilde yetiştirildim çalışmasam da o süreçte de okudum

Bana çok ağır geldi ev bu nedenle

Üstünden 5 yılı aşkın Zaman geçti şimdi bile gözlerim doluyor işte
 
Evde otururken ben ben değildim ağlamak kendini yıpratmak her şey bende idi. Ne zaman işe başladım kendimi buldum resmen. Evdeki işlerden kaçmak da en güzeli imiş. Çalışıyorum şimdi hem de tekrardan dışardan okuyorum. Hem de kurslara yazıldım. Ben kendimi bir şeylerle oyalamayınca psikolojik olarak çöküyorum. Ben de evde durmak bana göre değilmiş işe girince anladım.
 
Çalışan bir kadınım, çeşitli zevklerim ve ilgi alanlarım var.
Çalışmadığım zaman tüm bu istediklerimi yapacak maddi manevi imkanım olsaydı bir dakika düşünmezdim.
Depresyon, maddi olanaklar ve aile içi huzur bunlar doğru orantılı bana göre.
 
Konu sahibi, aldığımız bir nefesin ikinci bir tekrarı yok ve ömür bir defalık bir lütuf insana. Yani; şunu denedim, bunda yanıldım, şunun içinde bocalayarak yıllar geçirdim, bunun içinde sıkışıp kalıp 3-5 yıl da bundan şikayet ederek geçirdim, elhamdullillah bu hayatın sonuna geldim, eh hadi, şimdi temize çekip herşeyi, ilk hayatımda öğrendiklerimle ikinci hayatımda mutlu yaşayacağım diye bir şansımız yok. Evet, her şeyi başaramayabiliriz, ama en azından savaşını vermeliyiz.

Konu sahibi, ev hanımı olarak mutsuzsanız, ne yapın yapın, çalışma hayatına dönün. Kimseye bunun hesabını vermek zorunda değilsiniz, sebep göstermek, ikna etmek zorunda da değilsiniz. Buradaki satırlarınıza yansıyan derin mutsuzluğunuz tek başına gayet yeterli bir sebep. Sizin biricik, tekrarı olmayan hayatınızı, sizi "ev hanımlığına iterek" mutsuz ve depresif hale getirenler, bunu görmüyorlarsa, gösterin, görüyorlar ama umursamıyorlarsa, o zaman onların beklentilerini tatmin etmeyi değil, kendi hayatınızı kurtarmayı, ömrünüzü sizin için değerli tatmin edici hale getirmeyi öne alın. Meselenizi, sebebinizi bilmiyorum, mesela sebep çocuklar ise, binlerce milyonlarca çalışan kadının çocukları yetişti, sağlıklı bir şekilde hayata katıldılar, sizinkiler de yetişir. Çocuk değil de başka insanların kendi hayatlarını daha konforlu yaşamaları ise, zaten kendi konforunu sizin mutsuzluğunuza rağmen sürdürmeye çalışanlar, ilk savaşmanız gereken insanlardır. Ama şunu hiç unutmayın, kendi mutluluğunuz için kendiniz savaşmazsanız, hiç kimse sizin için savaşmaz.
 
Ben, İstanbul'daki bir üniversitenin güzel bir bölümünden mezunum. 8 yıl çalıştım hiç çalışmamayı düşünmedim lakin 2 sene öncesinde iş yerindekiler ve memnuniyetsiz eşim beni çileden çıkarana kadar. Çok iyi bir yerde çalışıyordum ama gece 2 de işten çıkmak ve yönetici adaletsizliği psikolojimi ve evliliğimi ayrıca sağlığımı bozmaya başladı. Oradaki hırsımı yemek yiyerek bastırmaya çalıştım 100 kilo oldum. Şimdi işten ayrıldım spor ve diyetle eski bene ulaşmaya çalışıyorum. Yukarıda güzel bi tespit var bi süre iş hayatında olup eve çıkınca daha rahat oluyor herhalde insan. Ama bi yandan ilkokul 3. Sınıftan beri sınavlara hazırlanmak o kadar yorgunluk boşa mı gitti şimdi diye evde otururken düşünüp üzülmüyor değilim hatta bu konu beni çok rahatsız ediyor. Tek sıkıntım bu yönde.
 

100 ile başlayıp 85'e inmişsiniz, şahane kilo vermişsiniz. İçtenlikle tebrik ederim :)
 
İlk sayfayi okudum ve oğlum bir doğsun ikinci cocuk icin çooook uzun yıllar beklemeye belki de yapmamaya karar vermeye karar verdim :)
 
Ben de edebiyat mezunuyum 7-8 yıl çalıştıktan sonra evlenip ev hanımı oldum. Dershane öğretmenliği beni fazlaca yıprattığı için çalışmayı da düşünmüyorum açıkçası. Geçen yıl ilk kez evde kalınca acaip depresyona girdim ben de. Bu yıl halk eğitimde ahşap boyama kursunu filan gidiyorum ve gerçekten çok daha iyi ve huzurluyum. Bir de haftada en az birkaç gün spor yapmak filan da çok iyi geliyor. Bence bu tarz şeyler rahatlamanızı sağlayabilir.
 
Yasiniz kac acaba.umarim bir is bulursunuz diplomalariniz da bosa gitmez.
Nickimde belli aslında yaşım. 37 yaşındayım. 30 yaşında anne oldum, çocuğumu emanet edebilecek kimseyi bulamayınca çalışma hayatı için çok ara girdi. Şimdi başvursam da karşılık alamıyorum.

Lisans alanım da çorak bir alan olduğu için şanssızım galiba(fizik) Yine de durmuyorum, kpss yi deniyorum hala. Ders çalışıyorum.

Yabancı dilim iyiydi ama daha ileri seviyeye taşımaya çalışıyorum. Seneye sınavsız ikinci üniversite hakkımdan faydalanmaya niyetliyim.

Bir yandan da çocuk büyütüyorum, 1. sınıf olduğu derslerinde extra özen gerekiyor.

Evde oturmaktan kaynaklı kilolarımı vermek için asılmış durumdayım vs.

Eğer kendimi mutlu etmek için birşeyler yapmayı bırakırsam o zaman depresyona girebilirim.

Karşılığını maddi olarak görmesem de köşe yastığı gibi hissetmemek için bile kendimi geliştirmeye devam ederdim sanırım. Bugün görmezsem başka bir zaman görürüm karşılığını.

Umudumu kaybetmek beni çökkünlüğe iter o yüzden hep bir gün dönerim çalışmaya diye düşünüyorum.

Tavsiyem kendinizi geliştirecek şeylerle meşgul olun evde olduğunuz sürece. Yoksa bizim gibiler için ev çekilecek dert değil
 
Lisans mezunuyum ikinci bebege hamileyim cok depresyonsuzum sukurler olsun
Hayatta hersey calismak degil bence hatta calistigim zamanlara gore cocuklarla ugrasmak daha rahat cunku cok stresli bi işim vardi. Calisirsam yine ayni olacak. Hic istemiyorum. Egitim illa calisip iş sahibi olmak icin sadece.
 
Herkes dusuncelerini yazmis tesekurler.evde mutlu olan daha cok galiba ama belirli bir sure calisip evde olunca oh be diyor insan .fakat yillar gecipte ayni tempoda sadece ev isleri ile mesgul olunc durum degisiyor.belkide ben buna adapte olamadim.
Karakterinize gore degisir bence. Mesela ben evde yapamam. 1 haftadan sonra daralmaya baslarim.
Bir de meslegim dolayisiyla evde oturma luksum olmadigini dusunuyorum, bu kadar doktor acigi varken vicdanim rahat etmez
Depresyona vaktim yoktu demis cogu uye, vakit ayrilmayi bekleyen bir durum degildir tabi ki:)
 
Tezsiz yüksek lisans mezunuyum. Evlenmeden önce çalışmak zorundaydım ve evlendikten sonra da 1yıl devam ettim borçlarımızı kapatmak için. Üniversiteden sonra toplam çalışma hayatım 5yıl sürdü. Ama bitmesini iple çektim.. Çalışmak bana kabus geliyor. Eşim asgari ücretle çalışıyor ama bununla yetiniyorum çünkü bana göre çalışmaktansa aza kanaat etmek büyük mutluluk. Böylece hem evime hem eşime hem kendime daha verimli olabiliyorum. Ayrıca mutluluğun tek formülü iman, sabır ve dua.. Siz kendi isteğinizle mi işten ayrıldınız
 

Damdan konu açmıştım kendimle ilgili, bunlar işte hep.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…