Aileyle mesafe

Mesela ilk o parayı alarak başlayacaksın. Niye gerek yok diyorsunuz. Neden gerek yokmuş. O zaman o paşa kardeşinizi yedirip içirip pışpışlamaya da gerek yok.
O parayı alıp bir de 200 tl ye artık dandik oyuncak bile yok ama neyse bi parka götürür bi top dondurma alırım dayısı deyip bi de küçümseyeceksiniz gülerek.
20 bin maaş al, babanın sorumluluğunu at üzerinden bi de kendine hizmet ettirip elini cebine atma. Kardeşiniz sizi kullanıyor r açık açık bunu kabul edin.
Eşinize de bunu yapmaya hakkınız yok adamın hakkına giriyorsunuz bunu da söylemeden edemeyeceğim kusura bakmayın.
Babaya da kızdım da gelmiş 80 yaşına o çok tavır takınmaayın ama yavaştan elinizi çekin. Sizin gibi ablam olsa yanına gittiğimde onu ben gezmelere yemeklere götürürüm. Hediyeler alırım. Yeğenime bakar eniştemle dışarı yollarım. Gelebildiğim kısıtlı zamanda da olsa yükünü hafifletmeye çalışırım. Gönlünü hoş ederim.
Erkek elinden gelmiyorsa da tutar birini babasının evini temizletir. Bi yardımcı tutar bahçesini toplatır.
Siz bi hastalanın bence ufaktan. Tansiyonunuz falan çıksın mesela. Eski gibi değilim raharsızım deyin babanıza.
Evini temizlemeye birini tutun. Yemeğiyle doktoruyla ilgilenin yine de ama kardeşinize hizmet etmeyin
Siz bi kendinize gelin artık.
Gerçekten çok sinirlendim.
Telim sarjda ayaküstü yazıyorım size bunları.
Siz kendinize bi dışardan bakın bakalım eşinize kendinize yaptığınız hakdızlığı bi görün.
Bunun sonu değersizlik hissi, depresyon, kronik mutsuzluk, anksiyete aha buraya yazıyorum.
Acil toparlan. O yiyici hazırcı kardeşine bi dur de. Haftasonu onu evde bırak git. Çamaşırını makineye at dışardan da yemek söyle biz şu saatte gelcez hesaplar sende de. Bak bi daha geliyor mu.
yüzde yüz haklısınız
 
Yüzsüz olan o. Sizin yaptığınız yüzsüzlük değil. Daha o gün onu neden yemeğe götürdünüz. Gelmiş hesap bile ödememiş bari ona yeltense. Ne koparırsam kar diyor emin olun.
Sen babamı al git biz dışarı çıkacağız diyebilirdin mesela
vallahi bunu dedim
pazar sabahı hadi evde yiyecek yok sen babama git kahvaltı yapın beraber dedim.
tv izliyordu. babamı aramadı bi daha söyledim hadi ara da git dedim.
babam da demiş ben evde değilim
öyle olunca oturdu, eşim kalktı gitti simit vs aldı getirdi biz mutfak masasını hazırladık, ona da bi kuru simiti tabağa koyup götürdüm salona masaya. çayını peynirini gel al mutfaktan dedim
ve gelip almadı biliyor musunuz
öyle tv karşısında kuru simiti yedi. ne çay içti ne bişey.
 
S Spizella annenize Allah’tan rahmet sizlere de sabır diliyorum.
Okuyabildiğim kadarıyla yorumlamam gerekirse babanız erkek evlat sevenlerden, oğlunun incileri dökülmesin ama kızı her şeye mecbur damat da el adamı ne istersem yapacak kafasında.
Genel olarak da erkek iş yapmaz kadın hizmet eder düşüncesinde olduklarından her işlerini size yaptırıyorlar, oysa babanız 80 yaşında ama dinçmiş hafta sonları baba oğul evlerini pekala temizleyebilirler, yemeklerini yapabilirler, üstelik kardeşinizin maaşı, babanızın aldığı çift maaş hesaba katılırsa evde hiçbir şeye ellerini sürmeseler bile haftada 2 gün hem temizliği hem yemekleri yapacak yardımcı çağırsalar ödeyecekleri para ikisine de dokunmaz.

Evde hiçbir iş yapmayan, yardımcı da çağırmayan kardeşiniz ve babanızın sehpalara beni sil yazmaları çok ayıp, maddi imkanları olmasa veya babanız yalnız yaşayan yaşlı bir adam olsa anlarım lakin genç ve sağlıklı kazık kadar erkek kardeşinizin eline süpürge almaması, çamaşırını makineye atmamasına denecek çok söz var da yine de ailenizdir, haddi aşmak istemem.

Babanız yaşlı bir şey olursa diye vicdan yapıyorsunuzdur size hak veriyorum fakat kardeşinize karşı kuralcı olun, ayda yılda bir başka şehirden sizi görmeye gelen biri değil ki misafir muamelesi yapasınız.
Kardeşinize elin ayağın tutuyor makineye çamaşırlarını atıp yıkayabilirsin yapacağın bir tuşa basmak ondan mı eriniyorsun diyebilirsiniz, çamaşırlarını yıkamayın size getirdiğinde makineye kendisi atıp yıkayacaksa yıkasın yıkamıyorsa aynen kirli şekilde gönderin, koltuğa yayılıp tvyi gasp etmesine izin vermeyin, alın elinden kumandayı bizim seyrettiğimiz belgesel, dizi, film artık her neyse, seyredeceğiz deyin, susadı mı git mutfaktan al diyeceksiniz, çerez meyve vs istedi mutfağın yerini biliyorsun gelirken bize de getir, sofra kurarken gel tabakları al, bardakları kaldır gibi isteklerde bulunacaksınız.

Kardeşiniz kadın olsaydı babanız ayağına hizmet bekleyecekti ya da kardeşiniz sizin evinize geldiğinde otomatikman her işinize yardım edecekti, erkek olması onu hizmet edilmesi gereken canlı haline getirmiyor.

Ailenize dur demesini bilen kişi siz olmalısınız, bir yorumunuzu okudum ama umarım aklımda yanlış kalarak yorumlamıyorumdur, eşiniz evlendiğinizde işsiz kalmış aileniz laf edince susmuşsunuz savunamamışsınız sanırım, hatayı en başında yapmışsınız, eşiniz tembel vurdumduymazsa tamam ama çabalamışsa da talihsizlik yaşanmışsa, herkesin başına gelebilecek bir sıkıntı için kimseye eşiniz hakkında söz söyletmeyeceksiniz, ne sizin aileniz ne eşinizin ailesi, hiç kimse siz ve eşiniz hakkında ağzına geldiği gibi konuşamaz.

Eşinizi de kardeşiniz ve babanızın her işine göndermeyin, Allah göstermesin babanızın sağlık sorunu olur, hastaneye gitmek icap eder eyvallah ama sağlık sorunu dışında, tüm işlerinden elinizi eteğinizi çekin.
 
Eşinizle aranızı bozmaya, evliliğinizin altına dinamit döşemeye niyetiniz varsa devam edin. Yolun sonu o çünkü.

Eşiniz çekmek zorunda mı yahu eşek kadar kardeşinizi? Babasının evini beğenmiyorsa kendine ev açacak.

Size saygı duyulmuyor, çocuğunuza ilgi alaka yok, yaptığınız hiç bir şeyin değeri yok. Rest çekeceksiniz. Kaybetmekten korkmaya değecek bi aile göremiyorum ortada.
biz karıkoca çok enayiyiz buna karar verdim.

2 ay önce eşimin yeğeninin doğum günüydü. son anda kardeşi eşime gelsene demiş. iş çıkışı benim işim vardı eşim dedi çocuğu alıp da gideyim (100 km mesafe) gittiler. çocuk okul çağında olduğu için eşim harçlık vermiş yeğenine hediye yerine.
meğer o akşam aslında onlara arkadaşları ve çocukları misafir gelecekmiş ve doğumgünü kutlayacaklarmış. eşime biraz imada bulunmuşlar misafirler de gelecek diye. (sanırım eltim istemedi)
pasta bozulmasın diye pastayı kesmeden bizimkileri göndermişler yarım saatte.

çocuğum pasta yiyen bir çocuk değil zaten istemez ama doğumgününe çağırıp pastadan kesip ikram etmemeyi ben düşünemiyorum. anne pastayı sadece üfledik ama kesmedik diye anlattı. çocuğun canı da çekebilirdi.

kızımın doğumgününde ise eşim sosyal medyadan paylaşmasına ve hikayesi görülmesine rağmen onun ailesinden de 1 kişi kutlamadı.

inanın öyle itici ya da kötü niyetli insanlar değiliz. ama cidden enayiyiz heralde
 
biz karıkoca çok enayiyiz buna karar verdim.

2 ay önce eşimin yeğeninin doğum günüydü. son anda kardeşi eşime gelsene demiş. iş çıkışı benim işim vardı eşim dedi çocuğu alıp da gideyim (100 km mesafe) gittiler. çocuk okul çağında olduğu için eşim harçlık vermiş yeğenine hediye yerine.
meğer o akşam aslında onlara arkadaşları ve çocukları misafir gelecekmiş ve doğumgünü kutlayacaklarmış. eşime biraz imada bulunmuşlar misafirler de gelecek diye. (sanırım eltim istemedi)
pasta bozulmasın diye pastayı kesmeden bizimkileri göndermişler yarım saatte.

çocuğum pasta yiyen bir çocuk değil zaten istemez ama doğumgününe çağırıp pastadan kesip ikram etmemeyi ben düşünemiyorum. anne pastayı sadece üfledik ama kesmedik diye anlattı. çocuğun canı da çekebilirdi.

kızımın doğumgününde ise eşim sosyal medyadan paylaşmasına ve hikayesi görülmesine rağmen onun ailesinden de 1 kişi kutlamadı.

inanın öyle itici ya da kötü niyetli insanlar değiliz. ama cidden enayiyiz heralde
ne kadar pasifsiniz karı-koca. bu asla iyi niyet değil. benim küçücük yavrum 100 km gidip dönecek. ben onlarla sosyal medyada takipleşip, görüşeceğim. mümkün değil ya bu. resmen saygısızlık başka hiçbir şey değil. siz susmayı, ezilmeyi fedakarlık zannediyorsunuz. acil mantığınızı değiştirmeniz lazım karı koca.
 
S Spizella annenize Allah’tan rahmet sizlere de sabır diliyorum.
Okuyabildiğim kadarıyla yorumlamam gerekirse babanız erkek evlat sevenlerden, oğlunun incileri dökülmesin ama kızı her şeye mecbur damat da el adamı ne istersem yapacak kafasında.
Genel olarak da erkek iş yapmaz kadın hizmet eder düşüncesinde olduklarından her işlerini size yaptırıyorlar, oysa babanız 80 yaşında ama dinçmiş hafta sonları baba oğul evlerini pekala temizleyebilirler, yemeklerini yapabilirler, üstelik kardeşinizin maaşı, babanızın aldığı çift maaş hesaba katılırsa evde hiçbir şeye ellerini sürmeseler bile haftada 2 gün hem temizliği hem yemekleri yapacak yardımcı çağırsalar ödeyecekleri para ikisine de dokunmaz.

Evde hiçbir iş yapmayan, yardımcı da çağırmayan kardeşiniz ve babanızın sehpalara beni sil yazmaları çok ayıp, maddi imkanları olmasa veya babanız yalnız yaşayan yaşlı bir adam olsa anlarım lakin genç ve sağlıklı kazık kadar erkek kardeşinizin eline süpürge almaması, çamaşırını makineye atmamasına denecek çok söz var da yine de ailenizdir, haddi aşmak istemem.

Babanız yaşlı bir şey olursa diye vicdan yapıyorsunuzdur size hak veriyorum fakat kardeşinize karşı kuralcı olun, ayda yılda bir başka şehirden sizi görmeye gelen biri değil ki misafir muamelesi yapasınız.
Kardeşinize elin ayağın tutuyor makineye çamaşırlarını atıp yıkayabilirsin yapacağın bir tuşa basmak ondan mı eriniyorsun diyebilirsiniz, çamaşırlarını yıkamayın size getirdiğinde makineye kendisi atıp yıkayacaksa yıkasın yıkamıyorsa aynen kirli şekilde gönderin, koltuğa yayılıp tvyi gasp etmesine izin vermeyin, alın elinden kumandayı bizim seyrettiğimiz belgesel, dizi, film artık her neyse, seyredeceğiz deyin, susadı mı git mutfaktan al diyeceksiniz, çerez meyve vs istedi mutfağın yerini biliyorsun gelirken bize de getir, sofra kurarken gel tabakları al, bardakları kaldır gibi isteklerde bulunacaksınız.

Kardeşiniz kadın olsaydı babanız ayağına hizmet bekleyecekti ya da kardeşiniz sizin evinize geldiğinde otomatikman her işinize yardım edecekti, erkek olması onu hizmet edilmesi gereken canlı haline getirmiyor.

Ailenize dur demesini bilen kişi siz olmalısınız, bir yorumunuzu okudum ama umarım aklımda yanlış kalarak yorumlamıyorumdur, eşiniz evlendiğinizde işsiz kalmış aileniz laf edince susmuşsunuz savunamamışsınız sanırım, hatayı en başında yapmışsınız, eşiniz tembel vurdumduymazsa tamam ama çabalamışsa da talihsizlik yaşanmışsa, herkesin başına gelebilecek bir sıkıntı için kimseye eşiniz hakkında söz söyletmeyeceksiniz, ne sizin aileniz ne eşinizin ailesi, hiç kimse siz ve eşiniz hakkında ağzına geldiği gibi konuşamaz.

Eşinizi de kardeşiniz ve babanızın her işine göndermeyin, Allah göstermesin babanızın sağlık sorunu olur, hastaneye gitmek icap eder eyvallah ama sağlık sorunu dışında, tüm işlerinden elinizi eteğinizi çekin.

Mune Hanımcım, babam yalnız yaşıyor. kardeşim banka müfettişi ve geziyor. iki şehir arasında 3 günlük izni oluyor o zaman geliyor. Ama haklısınız babamın maddi durumu bir emekliye göre gayet iyi. Ben temizlikçiye para vermem diyor. ben de son zamanlarda biraz yapmayı bıraktım. pisse de pis. içim rahat etmiyor o şekilde yaşamasına ama kendi evime yardımcı geliyor, 200 tl veriyorum dedim ben vermem o parayı ne gerek var diyor. benim de babamın parası varken kendim ödemek içimden gelmiyor açıkçası.

ilk evlendiğimizde eşim lise mezunuydu, 3 sene kadar ben tayin olup durduğum için düzenli bir işte çalışmadı. inşaatlarda çalışıyordu. sonra askere gitti geldi ve atandı memur 8 senedir. en başta ben de çok gençtim 21 yaşındaydım, geçimimizi babam sağlamıyordu ama yine de eşime çok laf etmesine ve ezmesine engel olamadım. Şimdi o şekilde açıktan laf söyleyemiyor ama imalar tavırlar vs işte dolaylı olarak bana yapıyor.

Tavsiyeleriniz çok kıymetli, bütün arkadaşlara teşekkür ederim. yazdıkça yaptığım şeyler somutlaştı, hatalarım var. düzeltmek için adım atacağım bir an önce.
 
vallahi bunu dedim
pazar sabahı hadi evde yiyecek yok sen babama git kahvaltı yapın beraber dedim.
tv izliyordu. babamı aramadı bi daha söyledim hadi ara da git dedim.
babam da demiş ben evde değilim
öyle olunca oturdu, eşim kalktı gitti simit vs aldı getirdi biz mutfak masasını hazırladık, ona da bi kuru simiti tabağa koyup götürdüm salona masaya. çayını peynirini gel al mutfaktan dedim
ve gelip almadı biliyor musunuz
öyle tv karşısında kuru simiti yedi. ne çay içti ne bişey.
Tamam bi dahaki sefer böyle birşey olursa onu markete yollayın. Git simit peynir vs al gel deyin. Tembelliğinden cimrilikten yok tokum ben yemeyeceğim derse ki diyebilir biz açız bize lazım enişten çocuğu oyalıyor bende çay demeyeceğim vs deyin.
Yani demek istediğim böyle tak tak ona düşünme reddetme fırsatı vermeden emri vakilerler yaptırın. Kahvaltı bitti mi herkese bir iş ver. O da dahil olsun. Bir iki üç derken gelmeyecek daha zaten
 
ne kadar pasifsiniz karı-koca. bu asla iyi niyet değil. benim küçücük yavrum 100 km gidip dönecek. ben onlarla sosyal medyada takipleşip, görüşeceğim. mümkün değil ya bu. resmen saygısızlık başka hiçbir şey değil. siz susmayı, ezilmeyi fedakarlık zannediyorsunuz. acil mantığınızı değiştirmeniz lazım karı koca.

ya bilmiyorum gerçekten neden böyle oldu, kavga mı etmeliyiz, iletişimi mi kesmeliyiz? eşim istiyor ki büyük aile olalım hep beraber pikniklere gidelim, bayramlarda buluşalım, tatillerde çocuklarımız oynasın falan. ama hep tek taraflı. çocuğumuz babannemi özledim, amcamı özledim dedikçe hadi biz boşverelim diye diye bu hale geldik. gerçi eşim ben de kendi aileme mesafelerimi ayarlayacağım dedi.
 
biz karıkoca çok enayiyiz buna karar verdim.

2 ay önce eşimin yeğeninin doğum günüydü. son anda kardeşi eşime gelsene demiş. iş çıkışı benim işim vardı eşim dedi çocuğu alıp da gideyim (100 km mesafe) gittiler. çocuk okul çağında olduğu için eşim harçlık vermiş yeğenine hediye yerine.
meğer o akşam aslında onlara arkadaşları ve çocukları misafir gelecekmiş ve doğumgünü kutlayacaklarmış. eşime biraz imada bulunmuşlar misafirler de gelecek diye. (sanırım eltim istemedi)
pasta bozulmasın diye pastayı kesmeden bizimkileri göndermişler yarım saatte.

çocuğum pasta yiyen bir çocuk değil zaten istemez ama doğumgününe çağırıp pastadan kesip ikram etmemeyi ben düşünemiyorum. anne pastayı sadece üfledik ama kesmedik diye anlattı. çocuğun canı da çekebilirdi.

kızımın doğumgününde ise eşim sosyal medyadan paylaşmasına ve hikayesi görülmesine rağmen onun ailesinden de 1 kişi kutlamadı.

inanın öyle itici ya da kötü niyetli insanlar değiliz. ama cidden enayiyiz heralde
Kötü insalar değilsiniz ama aşırı vericisiniz. Kötülük yapıyorsunuz kendinize yapmayın lütfen. Biraz bencilliğin kimseye zararı yok
 
biz karıkoca çok enayiyiz buna karar verdim.

2 ay önce eşimin yeğeninin doğum günüydü. son anda kardeşi eşime gelsene demiş. iş çıkışı benim işim vardı eşim dedi çocuğu alıp da gideyim (100 km mesafe) gittiler. çocuk okul çağında olduğu için eşim harçlık vermiş yeğenine hediye yerine.
meğer o akşam aslında onlara arkadaşları ve çocukları misafir gelecekmiş ve doğumgünü kutlayacaklarmış. eşime biraz imada bulunmuşlar misafirler de gelecek diye. (sanırım eltim istemedi)
pasta bozulmasın diye pastayı kesmeden bizimkileri göndermişler yarım saatte.

çocuğum pasta yiyen bir çocuk değil zaten istemez ama doğumgününe çağırıp pastadan kesip ikram etmemeyi ben düşünemiyorum. anne pastayı sadece üfledik ama kesmedik diye anlattı. çocuğun canı da çekebilirdi.

kızımın doğumgününde ise eşim sosyal medyadan paylaşmasına ve hikayesi görülmesine rağmen onun ailesinden de 1 kişi kutlamadı.

inanın öyle itici ya da kötü niyetli insanlar değiliz. ama cidden enayiyiz heralde
Yani hem üzüldüm hem sinirlendim halinize..
Dışarıdan bi gözle bakın biraz olaya. Mesela pasta kesilmemiş ya akşam, ben olsam eltimi arardım lafımı sokardım.
Hayır demeyi, tavır koymayı, reddetmeyi bilin.
İstemiyoruz, müsait değiliz, ailemle zaman geçirmek istiyorum, işlerim var, eşim müsait değil, evim uygun değil....
Bu kelimleri kullanın lütfen.
 
Mune Hanımcım, babam yalnız yaşıyor. kardeşim banka müfettişi ve geziyor. iki şehir arasında 3 günlük izni oluyor o zaman geliyor. Ama haklısınız babamın maddi durumu bir emekliye göre gayet iyi. Ben temizlikçiye para vermem diyor. ben de son zamanlarda biraz yapmayı bıraktım. pisse de pis. içim rahat etmiyor o şekilde yaşamasına ama kendi evime yardımcı geliyor, 200 tl veriyorum dedim ben vermem o parayı ne gerek var diyor. benim de babamın parası varken kendim ödemek içimden gelmiyor açıkçası.

ilk evlendiğimizde eşim lise mezunuydu, 3 sene kadar ben tayin olup durduğum için düzenli bir işte çalışmadı. inşaatlarda çalışıyordu. sonra askere gitti geldi ve atandı memur 8 senedir. en başta ben de çok gençtim 21 yaşındaydım, geçimimizi babam sağlamıyordu ama yine de eşime çok laf etmesine ve ezmesine engel olamadım. Şimdi o şekilde açıktan laf söyleyemiyor ama imalar tavırlar vs işte dolaylı olarak bana yapıyor.

Tavsiyeleriniz çok kıymetli, bütün arkadaşlara teşekkür ederim. yazdıkça yaptığım şeyler somutlaştı, hatalarım var. düzeltmek için adım atacağım bir an önce.
Yardımcıyı para gidecek diye çağırmıyorsa siz de iş yapmaya gitmeyin kendi cebinizden de ödemeyin.
Yaşlı bir insan olunca böyle tavsiyeler acımasızlık gibi görülüyor ama değil, kendine bakmaktan aciz olsa, maddi imkanları olmasa siz zaten bu konuyu açmazdınız lakin ortada babanızın ve kardeşinizin yaptığı manevi haksızlıklar var, biz onun atası erkek kardeşiyiz bakacak tabii diye düşünüp sizi eziyorlar, bir insanı ezmek için illa hakaretler etmek, kötü muamele yapmak gerekmez, size kendinizin onların gözünde değersiz hissettirecek ufak tefek şeyler bile işte bugün çığ gibi büyür üzer kendinizi ve ailenizi sorgulama noktasına getirir.

Anneniz sağ olsaydı ve tek yaşayan anneniz olsaydı aynı şeyleri yapar mıydı? Sanmıyorum, babanız ve kardeşinizin biz erkeğiz hizmet edecek bakacak diye düşünüyor, afedersiniz ama kardeşiniz bu şımarıklığı yapacak gücü babanızdan almış, ben nice bekar adam tanıyorum, kimi genç kimi orta yaşlı veya yaşlı, her işlerini kendileri yapıyorlar.

Erkek evlada gelince senin elinde çanta var sen taşıma deyip kardeşinizin yükünü alan babanız kız evlat veya el oğlu sırtında 100 kilo yük bile olsa taşıyacak diye düşünüyorsa evlat ayırıyordur, kızına acımıyordur ama iş vicdana oynamak olunca ağızlarından ben senin için neler yaptım lafı düşmez.

Sizde annesiniz yavrunuzu Allah bağışlasın, bende anneyim, anne baba olmanın ne demek olduğunu evlatlarımızla öğrendik, burada sıkça dile getiriyorum ben evladımı ileride onun vicdanına oynayıp bana baksın diye dünyaya getirmedim, evlada emek verirken bir gün karşılığını almayı düşünmüyorsunuz, evlatlarda taş kalpli değil elbette anne babaları hasta olunca ihtiyaçları olunca gider ellerinden geleni yaparlar ama minnet borcu duygusuyla ezerek yaptırılamaz böyle şeyler, insanın içinden gelerek yapacaklarını bile eziyete dönüştürmeye anne baba da olsalar hakları yok.
 
Karı koca sınırınız yok. İnsanlar nerede duracağını bilemiyor. Bu şekilde sağlıklı aile ilişkileriniz olamaz zaten.
Mesela eşiniz, bunca km yol geldik kesin şu pastayı demeliydi diyebilmeliydi. Gerekirse 2 dk çıkıp bi ufak pasta alıp bunu kesin deyip mahcup etmeliydi çaktırmadan.
Haklısınız hiç ayarlayamadık bu sınırı. Öyle sabah akşam görüşen insanlar değiliz aslında. Mıç mıç bir durumumuz yok her iki aileyle de. Yani samimiyetten kaynaklı böyle yaptılar diye düşünürseniz o da değil. Kaynımın eltimin numarası bile yoktur bende. Kardeşimle arada kısa kısa haberleşmek için mesajlaşır ben ararsam görüntülü görüşürüz .
 
biz karıkoca çok enayiyiz buna karar verdim.

2 ay önce eşimin yeğeninin doğum günüydü. son anda kardeşi eşime gelsene demiş. iş çıkışı benim işim vardı eşim dedi çocuğu alıp da gideyim (100 km mesafe) gittiler. çocuk okul çağında olduğu için eşim harçlık vermiş yeğenine hediye yerine.
meğer o akşam aslında onlara arkadaşları ve çocukları misafir gelecekmiş ve doğumgünü kutlayacaklarmış. eşime biraz imada bulunmuşlar misafirler de gelecek diye. (sanırım eltim istemedi)
pasta bozulmasın diye pastayı kesmeden bizimkileri göndermişler yarım saatte.

çocuğum pasta yiyen bir çocuk değil zaten istemez ama doğumgününe çağırıp pastadan kesip ikram etmemeyi ben düşünemiyorum. anne pastayı sadece üfledik ama kesmedik diye anlattı. çocuğun canı da çekebilirdi.

kızımın doğumgününde ise eşim sosyal medyadan paylaşmasına ve hikayesi görülmesine rağmen onun ailesinden de 1 kişi kutlamadı.

inanın öyle itici ya da kötü niyetli insanlar değiliz. ama cidden enayiyiz heralde
Çok üzüldüm gerçekten.Ağzıyla davet ediyorlar.Küçük çocuğa pasta vermiyorlar.Ne biçim insanlar .Hem ayıp hem günah.Küçük çocuk canı çeker.Bence görüşmenizi gerektirecek bir durum yok .Kim nasıl davaranıyorsa aynı şekilde davranmak lazım .
 
Haklısınız hiç ayarlayamadık bu sınırı. Öyle sabah akşam görüşen insanlar değiliz aslında. Mıç mıç bir durumumuz yok her iki aileyle de. Yani samimiyetten kaynaklı böyle yaptılar diye düşünürseniz o da değil. Kaynımın eltimin numarası bile yoktur bende. Kardeşimle arada kısa kısa haberleşmek için mesajlaşır ben ararsam görüntülü görüşürüz .
Sonuçta eşinizi onlar çağırdı eşiniz de kırmadı aldı çocuğunu gitti para verdi zaman harcadı. Arada samimiyet olsun olmasın. Amcası saymış sevmiş gelmiş o pasta bi köşesinden kesilir ikram edilir. Arkasını çevirirdi misafirleri gelecekse yada kalın hep birlikte keselim denir. Bu bana çok çok ayıp geldi. Burdan bi başlayın bence.
 
Çok uzamasın diye yazmadım son zamanlarda olanlardan birkaç örnek vereyim.

Geçen hafta babam 100 km uzaktaki memleketimizinden zeytinyağı getirecekti (kendi bahçesinden üretiliyor, çevresine satıyor)

Babam kardeşime demiş beni götürsünler memlekete diye. Kardeşim bana söyledi ben eşime. Eşim işten izin aldı. babam tek uğraşamaz diye onu aldı götürdü 60 kg zeytinyağını asansörsüz evden 6 kat taşıdı. Zaten ihtiyacım olduğundan değil ama bir şişe alıp sağol beni buraya kadar getirdin yükümü taşıdın demedi. Tavrı, zaten yapacaksınız şeklinde.

Bir diğeri her 3 haftada bir kardeşim geliyor babamın evini sevmediği için bizde kalıyor. (Daha önce de aylarca kaldı başka şehirde çalışırken) Çamaşırını yıkıyorum, yedirip içiriyoruz, o haftasonumuzı kitliyor bir yere gidemiyoruz vs. Onu yemeğe vs mutlaka götürüyoruz (gene de beğenmiyor bir kesenize bereket falan demiyor)
haftasonu tek yeğeninin doğumgünüydü ve bir hediye bile almadan gelmiş. Açıkçası bu beni sinir etti. Salonda uzanıp tv yi açıyor yemeği önüne geliyor. eşim haftasonu ben neden kendi evimde misafirden beter oldum diye rahatsız oluyor ben de oluyorum ama benim kardeşim diye tolere ediyorum. Yani daha çok şey var da son olan iki olay mesela bunlar.
anlaşıldı şimdi
hep bu yumuşak yüzden

kardeşiniz gelirken arıyor dimi dire "bu hafta şuraya gideceğiz tüm hafta sonu yokuz" vs diyin
veya eniştenin karabaları gelecek müsait değiliz diyin

herhangi birinde bahsederken çok vefalı saygılı.. ufacık bişey yedir içir Allah razı olsun kesenize bereket vs der
gibi laflar çakın alttan alta

son 7 8 yıldır böyle olmayı başardım.. rahatım
 
Teşekkür ederim arkadaşlar, enayiliklerimiz yüzüme bir tokat gibi çarptı. :) Aslında şöyle oluyor bu olaylar gün be gün arka arkaya olmadığı için o gün canımızı sıkıyor sonra boşverelim diyoruz.
Şimdi ben bunları buraya üst üste yazınca gerçekten sistematik şekilde tabiri caizse sömürüldüğümüzü görebiliyorum.

Birike birike bende de sabır ve tahammül kalmamış zaten. İnanın anlattıklarım buzdağının görünen yüzüydü.
İşimde insanların saygı duyduğu biriyim çok şükür, bireysel ilişkilerimde de öyle. Eşim de aynı şekilde. Ama aile ilişkilerini asla yönetememişiz.

Artık kızımı, eşimi, kendimi ve doktora tezimi merkeze alarak yaşayacağım.
 
biz karıkoca çok enayiyiz buna karar verdim.

2 ay önce eşimin yeğeninin doğum günüydü. son anda kardeşi eşime gelsene demiş. iş çıkışı benim işim vardı eşim dedi çocuğu alıp da gideyim (100 km mesafe) gittiler. çocuk okul çağında olduğu için eşim harçlık vermiş yeğenine hediye yerine.
meğer o akşam aslında onlara arkadaşları ve çocukları misafir gelecekmiş ve doğumgünü kutlayacaklarmış. eşime biraz imada bulunmuşlar misafirler de gelecek diye. (sanırım eltim istemedi)
pasta bozulmasın diye pastayı kesmeden bizimkileri göndermişler yarım saatte.

çocuğum pasta yiyen bir çocuk değil zaten istemez ama doğumgününe çağırıp pastadan kesip ikram etmemeyi ben düşünemiyorum. anne pastayı sadece üfledik ama kesmedik diye anlattı. çocuğun canı da çekebilirdi.

kızımın doğumgününde ise eşim sosyal medyadan paylaşmasına ve hikayesi görülmesine rağmen onun ailesinden de 1 kişi kutlamadı.

inanın öyle itici ya da kötü niyetli insanlar değiliz. ama cidden enayiyiz heralde
Ya Hu! Bu nasıl bir vicdansızlık?
Saygısızlık kısmına hiç değinmiyorum bile.
Elitiniz ‘gören gözün hakkı var’ı hiç mi duymamış?
Bu kadar mı görgüsüz?
Hiç tanımadığım bir çocuk elimde, masamda yiyecek görse en azından tattırırım.
Hadi elti vicdansız ve görgüsüz, kaynınız bostan korkuluğu mu?
‘Abimi ben çağırdım onca yolu hatrımıza geldi’ der evdeki pastayı sevimsiz karıma kestiremediysem bir tane daha alır yeğenime ve abime ikram ederim.
O eltinin evine bir daha adımımı atmam yerinizde olsam.
Bu kadar iyi niyetli ve alttan alan taraf olmayın.
Her şeyin fazlası zarar.
 
biz karıkoca çok enayiyiz buna karar verdim.

2 ay önce eşimin yeğeninin doğum günüydü. son anda kardeşi eşime gelsene demiş. iş çıkışı benim işim vardı eşim dedi çocuğu alıp da gideyim (100 km mesafe) gittiler. çocuk okul çağında olduğu için eşim harçlık vermiş yeğenine hediye yerine.
meğer o akşam aslında onlara arkadaşları ve çocukları misafir gelecekmiş ve doğumgünü kutlayacaklarmış. eşime biraz imada bulunmuşlar misafirler de gelecek diye. (sanırım eltim istemedi)
pasta bozulmasın diye pastayı kesmeden bizimkileri göndermişler yarım saatte.

çocuğum pasta yiyen bir çocuk değil zaten istemez ama doğumgününe çağırıp pastadan kesip ikram etmemeyi ben düşünemiyorum. anne pastayı sadece üfledik ama kesmedik diye anlattı. çocuğun canı da çekebilirdi.

kızımın doğumgününde ise eşim sosyal medyadan paylaşmasına ve hikayesi görülmesine rağmen onun ailesinden de 1 kişi kutlamadı.

inanın öyle itici ya da kötü niyetli insanlar değiliz. ama cidden enayiyiz heralde
Şok oldum yani. Zerre itibariniz yok onların gözünde. Ben olsam asla görüşmem, bu pasta olayını da söylerim. Pasta bozulmasın diye pasta kesilmiyor, yarım saatte gönderiliyor eşiniz, sizin cocuklarin doğum günü kutlanmiyor vs vs
Onların gözünde ha siz ha kapı paspası yani üzgünüm ki böyle.
Mesafeyi koyun , görüşmeyin, konuşmayın.
 
Ya Hu! Bu nasıl bir vicdansızlık?
Saygısızlık kısmına hiç değinmiyorum bile.
Elitiniz ‘gören gözün hakkı var’ı hiç mi duymamış?
Bu kadar mı görgüsüz?
Hiç tanımadığım bir çocuk elimde, masamda yiyecek görse en azından tattırırım.
Hadi elti vicdansız ve görgüsüz, kaynınız bostan korkuluğu mu?
‘Abimi ben çağırdım onca yolu hatrımıza geldi’ der evdeki pastayı sevimsiz karıma kestiremediysem bir tane daha alır yeğenime ve abime ikram ederim.
O eltinin evine bir daha adımımı atmam yerinizde olsam.
Bu kadar iyi niyetli ve alttan alan taraf olmayın.
Her şeyin fazlası zarar.
Eşi sizin taraf bizimkilere göre daha iyi demiş ya neden böyle dediğini şimdi anladım.Elti tarafı gerçekten kötü kalpli geldi bana.Küçücük çocuktan pastayı esirgemek ne demek.Birde onca yol gelmişler.
 
Back
X