Allah beni affetsin


Afedersiniz ben anlayamadım konuyu. Konu nedir?
 

Afedersiniz ben anlayamadım konuyu. Konu nedir?


konu bu, konu sahibinin anlattığı
 

İşte bu kadar bak ne güzel demişsin şartlarım çocuğa elverişli hale getirdim kocamı seviyorum tapıyorum vs. vs.
Peki bunların bir gün yerlebir olabileceği ihtimalini düşündün mü arkadaşım. Herşeyi %100 kötü yanından değerlendiren sen neden deli gibi sevdiğin adamın birgün sizin hayatınızda olmama ihtimalini o çocuğu babasız büyütme ihtimalini düşünmedin? yada maddi olanaklarınızı bir gün tamamen kaybetme olasılığını hiç değerlendirmedin mi sonuçta pembe bir dünyada değiliz değilmi?
Sorduğum soru için sinirlenmişsinzi amacım sizi sinirlendirmek değildi sadece bu cevabı vermenizdi beklentim. Allah bebeğinizi size bağışlasın ve hayatınız şimdikinden daha güzel olsun umarım..
 

Eğer anne olsaydınız bu sözlerin hiçbirini söylemezdiniz emin olun. İyi ki doğurmuşum derdiniz tüm zorluklara rağmen. Sevgisi öyle doldururdu ki her dert tozpembe gelirdi o zaman size.
Diyelim ki çok iyi bir eşe bir sahiptiniz ve eşiniz öldü. Ne olacaktı o zaman. Yine herşeyi kendiniz sırtlamayacak mıydınız.
Evlat sıkıntı değil nefestir, ömürdür, hayattır. Keşke bu duyguyu yaşayabilseydiniz. Neler kaçırdığınızı bir bilebilseydiniz
 
Son düzenleme:

 
konu bu, konu sahibinin anlattığı

Alay mı ediyorsunuz siz konu bu diye. Eşiyle yaşadıkları sıkıntının yanında doğurmanın sırası olmadığından bahsedilmiş. İnsanlar da bu kısımla ilgili yorumlar yapmışlar.
Neden konu bu mu diyorsunuz. Ben gerçekten anlamadım. Neyle ilgili yorum yapılmalıydı.
 

sizce alay mı ediyorum
ben gayet anlamadığınızı sanmıştım
kadın aldırayım mı demiyo ki kararını vermiş
aldırıcam diyo
derdini paylaşıyo ben okuduğumdan onu anladım siz farklı anlamışsınız anlaşılan
 
Sizden fikrinizi değiştirmenizi istemiyorum, tamam saygı da duyuyorum ama karşınızdaki hata yapmış bir insanı da şeytan ilan etmeyin lütfen..En azından bunu yapabilirsiniz..

Bu yorumu, mesajımın neresinden çıkardınız aklım almıyor; denilmeyenleri diyerek lütfen kimse haddini aşmasın.
 

Yoo ne münasebet sinirlenmedim yazım dilinden olsa gerek.. ama soruyorum siz nerden biliyorsunuz deli gibi sevdiğim adamın birgün beni bırakabileceği ihtimalini düşünmediğimi ??????siz nerden biliyorsunuz birgün onun ölebileceğini dününmediğimi ya da beni aldatacağını düşünmediğimi ya da benim-onun başka birilerini sevip,sevgimizin biteceğinii düşünmediğimi???Ben herşeyin %100 olumsuz yönlerini düşünürüm...ama olursa güzellikler hayatımda süprizdir benim için...O yüzden pempe bir dünyada değiliz dedim ya zaten size :)))))
Amin hepimizin bebeğini bağışlasın..Kimseyi düşkün durumda bırakmasın..
 
Son düzenleme:

Bu verdiğin cevap benim için yeterli oldu..
Evet ben anneyim ve evladım için her türlü sıkıntıyı çekmeye razıyım. Eğer gerçekten sandığınız gibi bir eşitlik olsaydı doğa erkeğede çocuk doğurma yeteneği verirdi..
Bu durumda arkadaşım sana söyleceğim tek şey o bebeğin canına kıydıktan sonra gidip kendin için son derece kesin bir korunma yöntemi bul.Ve hayatının hiç bir döneminde anne olmaya yeltenme. Çünkü zannetmeki sen anne olmak istediğin zaman o çocuğun babası olacak adam her zorluğun altına seninle beraber girecek. Böyle bir şey olsa bile senin beklentilerini karşılamayacaktır.
O yüzden Bu hayatı sadece kendin için yaşa ama bu süre içinde iyi korun ki kürtajı normal olarak kabul etmeye hazır toplumumuza örnek olma lütfen..
Bu çocuğu aldırmak istemende çok haklıymışsın. Gerçekten bu çocuk doğarsa o zaman yazık olur. Hep kendini düşünen bir anne ne kadar bakabilir ki bir çocuğa..
Daha bana laf düşmez artık..
Ama çok rica ediyorum bundan sonra çok iyi korun..
 

Konu Sahibi arkadaş, durumu biraz daha iyi tahlil edebilmen için, yukarıdaki soruların cevabını burada bize vermesen bile, en azından kendine soruyorsun ve düşünüyorsun değil mi..
Bu arada "istemediğimiz bebekleri de doğurmak zorunda olsak, kürtaj diye bişey olmazdı" demişsin. Katılmıyorum buna. Kürtajı lütfen "doğurmak istemediğimiz bir bebeği aldırmak gibi" bir karar mekanizması veya hamilelik sürecinin bir adımı gibi görme. Kürtaj en başta, anne sağlığını riske atacak gebeliklerin sonlandırılması, kromozom veya çeşitli anomalileri olan bebeklerin gelişimine son verilmesi için varolan bir yöntemdir.
Bebeğin senin de dediğin gibi "agucuk bugucuk" ile büyümediğini gayet iyi biliyoruz ve babanın da en az anne kadar sorumluluk taşıması gerektiğini de.
Fakat sen de kürtajın senin en doğal hakkın olup olmadığını ve hamilelik sürecinin doğal bir parçasıymış gibi olan algını yeniden sorgula. Neticede babadan görmek istediğin sorumluluğu, sen de ilişki esnasında korunarak göstermeliydin öyle değil mi. Kınamak ve aynı mezeyi 100.defa önüne koymak için yazmıyorum bunları. Sadece demek istiyorum ki, bir sorumsuzluk varsa ortada, her ikinize de ait bu. Sen de sütten çıkmış ak kaşık değilsin. Kendini savunurken, hatalarını da kabul etmezsen eğer, bize de değil, eşine de değil, sadece kendine dokunur zararın.
Bundan sonrası için bizlere cevap vermekle değil, atacağın adımları düşünmekle harcamalısın zaten enerjini. Eşini kürtaja ikna etmelisin eğer resmi nikahınız devam ediyorsa. Lütfen bundan sonrası için de çok ciddi şekilde doğum kontrol önlemini al.
Bak kendini nasıl güç durumlara sokuyorsun.
 

Burada insanlar verilen kararın farkındalar. Ama konu açılırken 8 haftalık bir hamilelikten ve eşinin bu çocuğu aldırmamasını istemesinden ama bu çocuğu doğrumayacağından bahsedilmiş. Bu çocuğu aldırmasını doğru bulmayan insanlar aldırma diyemez mi. Bu konuyla ilgili karar verilse de fikir veremezler mi. Kendi doğrularıyla ilgili, doğrudur yanlıştır, fikir beyan edemezler mi. Siz neden konumuz bu değil dediniz. Bence bu da konulardan bir tanesi. Bana göre en önemlisi.
 
Arkadaş kararını vermiş ise o zaman konu yanlış yerde değil mi, yaşanmış hikayeler bölümünde olması gerekmiyor mu? Arkadaş kendi içinde bocalıyor belli ki, kimse kolay olduğunu iddia etmiyor. Karar verilmişse kimsenin fikir belirtmesine ne gerek var o zaman.
Konu sahibine aldır diyenlerin nasıl fikir belirtmeye hakkı varsa, aldırma diyenlerinde o kadar var heralde. Ayrıca konu sahibi aldır diyenleri ne kadar dikkate alacaksa, aldırma diyenleri de o kadar dikkate alacak, hatta her ikisini de dikkate almayacak belki de. Sonuç olarak zaten son kararı kendi verecek, eğer karar vermiş ise tartışmanın zaten anlamı yok.
Konu sahibi aldırır ya da aldırmaz, kimsenin hayatını etkilemez bu sonuç, kendisi karar verecek sonuçta da, bana yorumlarda en ilginç gelen kısım, 8 haftalık bir bebeğin aldırıldığında onun yaşam hakkının alınmadığı iddiasında bulunulması. Eğer siz müdahele etmezseniz, bu bebek bir canlı olarak dünyaya gelip yaşamayacak mı, yani yaşam hakkını almış olmuyor musunuz, illa doğması mı gerekiyor ki, zaten doğmasına izin vermeyen, yaşam hakkına müdahele eden aldıran kişi değil mi, nasıl bu bir canlı değil aldır gitsin denilebiliyor.Aldırır ya da aldırmaz ama bir canlıdan bahsettiğimizin farkına varsak en azından...
 

işte budur

 

Sadece önceki mesajınıza istinaden böyle bir fikir oluştu bende yani çok kötü olan bu dünyada sizinde başınıza kötü birşeyler gelme ihtimalini %100 düşündüğünüze göre siz bebeğinize tek başınıza bakabilecek cesareti olan bir kadınsınız. Bence tüm anneler aynı cesarete sahiptir. Sadece gelmek istediğim nokta buydu. Yani siz ben ve diğer bir çok kadın yapabiliyorsa konu sahibde yapabilir diyecektim. Ama konu sahibi olayı açıklığa kavuştırdu hani demiştik ya istemesi gerekir diye..


Kendisi anne olmak istemiyor ve bunun sorumluluğunu almamak için bu çocuğu aldırmak istiyor. Eşininde havadan baba olmaması için coçuğunu aldırmak kesin bir çözüm olacak kendisi için. Daha ne denir ki...
 


konu sorumlusu yöneticisinin yaptığı uyarıyla cevap vereyim size
konumuz kürtaj doğru mudur değil midir değil
bence doğrudur sizce yanlış ama konu sahibinin sorduğu bu değil...
anlatmaya çalıtığım bu..
 
Ben kürtajolmadım ama konu sahibi arkadaş seni çok iyi anlıyorum...Burda tepkili yaklaşanlar olmuşta korunduğu hALDE Hamile kalanda var unutmayalım..
bence doğru bir kara vermişsin arkadaşım..bebeğe yazık tabiki amaböyle bi adama çocuk doğurmamak gerekiyor bence..eşleri dörtdörtlük olanlar yada hayatı yolunda gidenler pek anlamayabilir..ama hersey hayallerdeki gibi olmuyor bu hayatta doğurmak yetmiyor bu işin ileriside gereklii...anne baba bir arada bir evladı yetiştirebilecekmi elele bu olmadıktan sonra gerek varmı bir cocuğu bir tarafı eksik dünyayagetirmeye..

biliyorum kürtajın günahınıda,çok acı bi durum olduğunuda..ama kadın sonunda tek başına kalabileceğini düşünüyorsa dünyaya getirmemeli bir cocuğu diye düşünüyor herkezin fikrine saygı duyuyorum
 

Anlamamışım demek ki. Tek tesellim anlamayan sadece ben değilim.
 

Doğmamış bebeğin de canlı bir birey olduğunu söyleyenler, doğmuş bebekle doğmamış bebeği aynı kefeye koymakla itham edildiler..
Bir canlının başka bir canlının yaşama hakkı hususunda karar vermeye yetkisi olamdığını belirtenler, "çocuk büyütmenin getirdiği sorumluluğu bilmemekle,anlamamakla" itham edildiler.
"Aldırmaması yönünde" fikir beyan edenler, KK'da belirli sorumlulukları da olan bir kişi tarafından "bırak da kendi kararını kendisi versin" şeklinde uyarıldılar, ne komik.. Kaldı ki madem burada bir fikir istenmiyor, dediğin gibi "yaşanmış hikayeler" bölümünde olmalıydı konu.

Hiçbir evladımızın hak ettiği ilgiden ve olanaklardan mahrum büyümesini istemeyiz. Ancak bir annenin "karşımda sorumlu bir insan göremiyorum" gibi sebeplerle bebeğin hayatı üzerinde "aldırırım tabi, doğurunca atamazsın, satamazsın" şeklinde konuşmasını da tasvip edemeyiz. Babada sorumluluk aranır, evet. Ama sevişmeden önce aranır, eğer ortada bir tecavüz vakası yoksa.

Ben başından beri söylüyorum. Aldırmak o çocuğun yaşama hakkına bir saldırıdır. Ama kanunen 10. haftaya kadar yasaldır, evet. Fakat neticede o çocuğun yaşama hakkını elinden alıyor musun, evet alıyorsun. Son derece somut, net bir gerçek.
Çocuğu doğurmak ise o çocuğa gereken imkanların verilememesi riskini getirir. Bunu en iyi konu sahibi tayin eder. Ben eşi ile barışmış olduğu, aynı çatı altında karı-koca hayatını sürdürdüğü ve maddi koşulları gayet yerinde olduğundan hareketle bu riski yüksek değerlendirmiyorum Ama karar bana ait değil elbette.

Yani neticede bilinçsiz şekilde gebe kalmışsa bir kadın, zaten bulunduğu nokta hatalıdır. Bir hatadan dönerken her şekilde zarar görürsünüz. Her hata arkasında iz bırakır. Ya kürtaj olur, ya istemediği bir bebeğin annesi. İkisi de yanlıştır, hangisi daha yanlıştır? Biri büyük yanlıştır, biri küçük yanlıştır. Hangisi büyük yanlıştır, bunu da gebe olan kendi koşullarına göre kendisi değerlendirir.

Her görüşe saygı duyuyorum, her görüş bana yakın, hepsi düşüncelerimin farklı kısımlarını yansıtıyor. Ancak hatalı bulduğum husus, "bu hayat senin, elbette aldır" tarzı yorumlar. Öyle ki, konu sahibi bile kendini haklı ve hatta mağdur görmeye başladı. "Agucukla bebek büyümez, atsan atılmaz, satsan satılmaz" gibi gelmemesi gereken noktalara geldi.

Neyse, bebek istemiyorsak korunacağız işte. Bu işin başka doğrusu yok. Bir yanlış yaptıysan da, görüldüğü üzere zarar görmeden kurtulamıyorsun. İki kötüden birini seçecek, 3. ve doğru olan, güzel olan bir seçeneği malesef ki yok.

Hayat böyle birşey, pardon' u yok..
 

Yaşadığımdan örnek verim canım..
Öncelikle doğru yoldasın kararın doğru...
Yaşadığıma gelince ayrılık kararı aldım ve böle işte tekrar biraraya gelme sözüne aldandım
ve koca bir hata...
Hiç bir zaman değişmiyorlar emin oL
1 hafta değişti sadece 3 ay ayrılıkdan sonra 1 haftacık değişti
Barıştığımızın ilk 1 haftası ilgiler alakalar yardımlar sonra tekrar kavgalar..
Şans felan verme binpişmanım şimdi 6-7 ay geçmiş olcaktı çokdan kendi hayatımı çizmiş olucaktım..
Salak ben kendime okadar hakaretler ediyorum ki..
De-ĞİŞ-mi-yor-lar emin oL buna..
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…