- Konu Sahibi eskidenolsa
-
- #161
böyle bişey nasıl yok istemediği bişeyi kim nasıl yaptırabilir ki bi insana
kendi doğurmak istemiyosa burdaki herkes doğur dese de bu kendi bileceği iş
zaten konu sahibi aldırayım mı aldırmayayım mı diye sormuyo ki
konu o değil
Henüz 2 yıllık evliyiz. Birkaç ay önce olaylı bir şekilde ayrılma kararı verdim ve eşyaları toplayıp evden ayrıldım. Yeni bir ev kurdum, çevrem, ailem herkesin haberi oldu bu durumdan çok zor günler yaşadım. Boşanma davası açtık anlaşmalı. Ama yalvardı yakardı çok büyük vaadlerde bulundu ikna etti beni son bir kez daha denemeye. Bir çok şartım vardı bunun için. Hepsini de açık açık söyledim. Ve hepsini de kabul etti. Sen nasıl istersen öyle olacak, mutluluktan ayaklarını yerden keseceğim, hiç olmadığın kadar huzurlu kılacağım seni dedi. İnandım. Ayrıldım eve tekrar dönmeyeceğimi söylemiştim, çok kötü anılarım vardı ve ok zor şartlarda ayrılmıştım o evden, yeni bir düzen kurmuştum zorla biliyordu bunu ve de kabul etmişti. Kendisi yerleşecekti benim evime. Geldi birkaç parça eşyasıyla. Ama niyeti geri dönmekmiş. Ayrılık sonrası ilk birlikteliğimizde hamile kalmışım. rtesi gün hapı kullanmama rağmen. Şok oldum. Çok plansız ve zamansız bir bebekti bu. İşine geldi tabiki. Bu ortamda çocuk olmaz şu evi bir düzene sokalım dedim. Burada bize bir düzen kur dedim. Neymiş efendim burada yaşayamazmış, eski eve geri dönmeliymişiz. Hani her istediğim oacaktı, hani ben ne dersem oydu, hani mutluluk hani huzur, hani verilen sözler? Şimdi 8 haftalık hamileyim. İçim acıyor ama aldırmak zorundayım Beni katil olmakla suçluyor.Sanki ben çok meraklıyım hem psikolojik hem de fiziksel travmasına bu durumun. Restini çekti, düzen kurulacaksa eski evde kurulacak. O kadar olaydan sonra nasıl göze alayım, nasıl riske gireyim tekrar ben? Yarın birgün karnımda çocuk, elimde valizim ev aramayacağım, mahkemelerde koşturmayacağımın garantisi nerede? Kıyamıyorum ama yapmak zorundayım bunu.Doğacak çocuğa da yazık çünkü. Allah beni affetsin.
Afedersiniz ben anlayamadım konuyu. Konu nedir?
Neden mi evlat sahibi oldum..Deli gibi sevdiğim,inandığım,taptıgım,arkadaşım,dostum,kocam,aşığımından bir parça dünyaya getirmek istediğim için anne oldum..Şartlarım bir çocuga evet elverişli..Fakat o şartları elverişli hale getirene ,yani bebeğimi kucağıma almaya layık olana kadar neler çektiğimizi hangi süreçlerden geçtiğimizi biliyor musunuz siz???eşşek gibi çalıştık karı-koca ...8 sene sonra bebeğimi dünyaya getirdim..8 sene sonra tamam artık evlat sahibi olabilirim dedim..bilmem anlatabiliyor muyum.........Hayat zor ve herşeyi %100 en kötü yanından bakarak değerlendiriyorum.Pembe bir dünyada değiliz ..............
Ben hem kendi çekeceğim sıkıntıları hem de çocuğun çekeceği sıkıntıları düşünüyorum. Bana kızabilir beni yadırgayabilirsiniz. Feminist değilim ama bu şekilde " yaa ne olursa olsun, ben anneyim çekerim bu sıkıntıyı" deyip bütün sorumluluğu yüklenmeye de karşıyım. Ben anneysem o da baba. çocuk agucu bugucu seveyimle olmuyor. Para da değil mesele. allaha şükür gücüm var bakabilirim kendi ayaklarımın üzerinde duruyorum. Ama oh ne ala. Öyle bir durumda beyefendi havadan baba olacak.baba olacaksa güven verecek, hem bana hem de doğacak çocuğumuza. Ne kadar hazırsınız hayatın bütün sorumluluğunu yüklenmeye. Ben de böyle düşünsem demek ki hiç problem yaşamıcam eşimle. Ooh ne ala o ne isterse o ne derse o.Bütün yük bende olsun. Niye? Çünkü ben kadınım,çünkü ben anayım. Niye çünkü o erkek. Sonra da eşitlik deriz, gün sohbetlerinde fedakarlıklarımızı anlatırız. Beni de bir anne doğurdu. ben de insan evladığım benim de canım var onun olduğu kadar.Ben de çalışıyorum. Evime gelince de gereken hizmetimi ilgimi gösteriyorum. Bir sıkıntı çekilecekse erkek olarak önce o çekmeli artık. Benim çektiğim yeter çünkü. Ki varsayımlarla konuşuyorum güvenemediğim için. Ya birdaha olursa diye.
Eğer anne olsaydınız bu sözlerin hiçbirini söylemezdiniz emin olun. İyi ki doğurmuşum derdiniz tüm zorluklara rağmen. Sevgisi öyle doldururdu ki her dert tozpembe gelirdi o zaman size.
Diyelim ki çok eşe bir sahiptiniz ve eşiniz öldü. Ne olacaktı o zaman. Yine herşeyi kendiniz sırtlamayacak mıydınız.
Evlat sıkıntı değil nefestir, ömürdür, hayattır. Keşke bu duyguyu yaşayabilseydiniz. Neler kaçırdığınızı bir bilebilseydiniz
konu bu, konu sahibinin anlattığı
Alay mı ediyorsunuz siz konu bu diye. Eşiyle yaşadıkları sıkıntının yanında doğurmanın sırası olmadığından bahsedilmiş. İnsanlar da bu kısımla ilgili yorumlar yapmışlar.
Neden konu bu mu diyorsunuz. Ben gerçekten anlamadım. Neyle ilgili yorum yapılmalıydı.
Sizden fikrinizi değiştirmenizi istemiyorum, tamam saygı da duyuyorum ama karşınızdaki hata yapmış bir insanı da şeytan ilan etmeyin lütfen..En azından bunu yapabilirsiniz..
İşte bu kadar bak ne güzel demişsin şartlarım çocuğa elverişli hale getirdim kocamı seviyorum tapıyorum vs. vs.
Peki bunların bir gün yerlebir olabileceği ihtimalini düşündün mü arkadaşım. Herşeyi %100 kötü yanından değerlendiren sen neden deli gibi sevdiğin adamın birgün sizin hayatınızda olmama ihtimalini o çocuğu babasız büyütme ihtimalini düşünmedin? yada maddi olanaklarınızı bir gün tamamen kaybetme olasılığını hiç değerlendirmedin mi sonuçta pembe bir dünyada değiliz değilmi?
Sorduğum soru için sinirlenmişsinzi amacım sizi sinirlendirmek değildi sadece bu cevabı vermenizdi beklentim. Allah bebeğinizi size bağışlasın ve hayatınız şimdikinden daha güzel olsun umarım..
Ben hem kendi çekeceğim sıkıntıları hem de çocuğun çekeceği sıkıntıları düşünüyorum. Bana kızabilir beni yadırgayabilirsiniz. Feminist değilim ama bu şekilde " yaa ne olursa olsun, ben anneyim çekerim bu sıkıntıyı" deyip bütün sorumluluğu yüklenmeye de karşıyım. Ben anneysem o da baba. çocuk agucu bugucu seveyimle olmuyor. Para da değil mesele. allaha şükür gücüm var bakabilirim kendi ayaklarımın üzerinde duruyorum. Ama oh ne ala. Öyle bir durumda beyefendi havadan baba olacak.baba olacaksa güven verecek, hem bana hem de doğacak çocuğumuza. Ne kadar hazırsınız hayatın bütün sorumluluğunu yüklenmeye. Ben de böyle düşünsem demek ki hiç problem yaşamıcam eşimle. Ooh ne ala o ne isterse o ne derse o.Bütün yük bende olsun. Niye? Çünkü ben kadınım,çünkü ben anayım. Niye çünkü o erkek. Sonra da eşitlik deriz, gün sohbetlerinde fedakarlıklarımızı anlatırız. Beni de bir anne doğurdu. ben de insan evladığım benim de canım var onun olduğu kadar.Ben de çalışıyorum. Evime gelince de gereken hizmetimi ilgimi gösteriyorum. Bir sıkıntı çekilecekse erkek olarak önce o çekmeli artık. Benim çektiğim yeter çünkü. Ki varsayımlarla konuşuyorum güvenemediğim için. Ya birdaha olursa diye.
Elbette cevap vermek zorunda değilsiniz arkadaşım, fakat benim anlamadığım bir nokta var.
Siz aşağıdaki durumlardan hangisindesiniz tam olarak?
1- Eşiniz eski eve gitmekte ısrar etmezse ve sizinle sizin kurduğunuz düzende yaşamaya devam etmeyi kabul ederse, bu bebeği doğurmaya niyetlisiniz.
2- Eşiniz ev inadına devam etse de, bu inattan vazgeçse de, siz gene de onu bir müddet daha gözlemlemek istiyorsunuz. Eşiniz sizin düzeninizde yaşamayı gönüllü olarak sürdürse dahi, bebeği gene de aldıracaksınız.
Veya bunlardan hiç biri de olabilir elbette.
Biraz danışmanlık hizmeti alsanız çok iyi gelecek size, ama zamanınız çok az. Yasal kürtaj süresinin bitimine az kaldı, sanırım 2 haftanız var öyle değil mi?
sizce alay mı ediyorum
ben gayet anlamadığınızı sanmıştım
kadın aldırayım mı demiyo ki kararını vermiş
aldırıcam diyo
derdini paylaşıyo ben okuduğumdan onu anladım siz farklı anlamışsınız anlaşılan
Bu verdiğin cevap benim için yeterli oldu..
Evet ben anneyim ve evladım için her türlü sıkıntıyı çekmeye razıyım. Eğer gerçekten sandığınız gibi bir eşitlik olsaydı doğa erkeğede çocuk doğurma yeteneği verirdi..
Bu durumda arkadaşım sana söyleceğim tek şey o bebeğin canına kıydıktan sonra gidip kendin için son derece kesin bir korunma yöntemi bul.Ve hayatının hiç bir döneminde anne olmaya yeltenme. Çünkü zannetmeki sen anne olmak istediğin zaman o çocuğun babası olacak adam her zorluğun altına seninle beraber girecek. Böyle bir şey olsa bile senin beklentilerini karşılamayacaktır.
O yüzden Bu hayatı sadece kendin için yaşa ama bu süre içinde iyi korun ki kürtajı normal olarak kabul etmeye hazır toplumumuza örnek olma lütfen..
Bu çocuğu aldırmak istemende çok haklıymışsın. Gerçekten bu çocuk doğarsa o zaman yazık olur. Hep kendini düşünen bir anne ne kadar bakabilir ki bir çocuğa..
Daha bana laf düşmez artık..
Ama çok rica ediyorum bundan sonra çok iyi korun..
Yoo ne münasebet sinirlenmedim yazım dilinden olsa gerek.. ama soruyorum siz nerden biliyorsunuz deli gibi sevdiğim adamın birgün beni bırakabileceği ihtimalini düşünmediğimi ??????siz nerden biliyorsunuz birgün onun ölebileceğini dününmediğimi ya da beni aldatacağını düşünmediğimi ya da benim-onun başka birilerini sevip,sevgimizin biteceğinii düşünmediğimi???Ben herşeyin %100 olumsuz yönlerini düşünürüm...ama olursa güzellikler hayatımda süprizdir benim için...O yüzden pempe bir dünyada değiliz dedim ya zaten size :)))))
Amin hepimizin bebeğini bağışlasın..Kimseyi düşkün durumda bırakmasın..
Yapmayın lütfen,sanki çocuk canlanmış,doğmuş ve sonrasında babasından ayrıldığı için çocuğu öldürüyor bu kadın...Ne kadar acımasız oluyoruz bazan ya da ne kadar düşünmeden sırf yazmış olmak için yazıyoruz.Sizden alıntı yaptım ama sadece size değil sizin gibi düşünen herkese mesajım,yanlış anlaşılmasın.
Bir kere kürtaj tarihin ilk yıllarında beri var hayatımızda,istenmeyen gebeliği sonlandırmak için kadınlar hayatlarını tehlikeye atıyorlardı,kimse duymasın diye neredeyse canlarına kast ediyorlardı.Ya kendi kendilerine ya da cahil, sözde işin erbabına..Bunu kabul edelim ve burada ahkam kesmeyelim.
Sorumsuz bir baba,umutsuz bir kadın ve talihsiz bir evlilik uğruna,bunlardan hiç haberi olmayan, olsa belkide dünyaya gelmek istemeyecek bir bebeği doğurmak ya da doğurmamak elbetteki onu taşıyan annenin bileceği bir iş.
Yargılamaktan ve suçlamaktansa ona bir yol göstermeyi hiç denemiyoruz nedense,sadece yaptığımız vurun abalıya..
Silkinip kendimize gelerek,çaresizlik içinde yanan bu kadına,hemcinsimize yardım etmeyi,onun hayatını kurtarmasına,mutlu olmasına bir nebzede olsa fayda etmeyi neden düşünemiyoruz acaba?
Ve forum yöneticisi olarak hatırlatmak isterim ki konumuz kürtaj doğru mudur yanlış mıdır değil...
Konu dışına çıkmadan,konuya odaklanarak güzel paylaşımlar diliyorum.
Burada insanlar verilen kararın farkındalar. Ama konu açılırken 8 haftalık bir hamilelikten ve eşinin bu çocuğu aldırmamasını istemesinden ama bu çocuğu doğrumayacağından bahsedilmiş. Bu çocuğu aldırmasını doğru bulmayan insanlar aldırma diyemez mi. Bu konuyla ilgili karar verilse de fikir veremezler mi. Kendi doğrularıyla ilgili, doğrudur yanlıştır, fikir beyan edemezler mi. Siz neden konumuz bu değil dediniz. Bence bu da konulardan bir tanesi. Bana göre en önemlisi.
konu sorumlusu yöneticisinin yaptığı uyarıyla cevap vereyim size
konumuz kürtaj doğru mudur değil midir değil
bence doğrudur sizce yanlış ama konu sahibinin sorduğu bu değil...
anlatmaya çalıtığım bu..
Arkadaş kararını vermiş ise o zaman konu yanlış yerde değil mi, yaşanmış hikayeler bölümünde olması gerekmiyor mu? Arkadaş kendi içinde bocalıyor belli ki, kimse kolay olduğunu iddia etmiyor. Karar verilmişse kimsenin fikir belirtmesine ne gerek var o zaman.
Konu sahibine aldır diyenlerin nasıl fikir belirtmeye hakkı varsa, aldırma diyenlerinde o kadar var heralde. Ayrıca konu sahibi aldır diyenleri ne kadar dikkate alacaksa, aldırma diyenleri de o kadar dikkate alacak, hatta her ikisini de dikkate almayacak belki de. Sonuç olarak zaten son kararı kendi verecek, eğer karar vermiş ise tartışmanın zaten anlamı yok.
Konu sahibi aldırır ya da aldırmaz, kimsenin hayatını etkilemez bu sonuç, kendisi karar verecek sonuçta da, bana yorumlarda en ilginç gelen kısım, 8 haftalık bir bebeğin aldırıldığında onun yaşam hakkının alınmadığı iddiasında bulunulması. Eğer siz müdahele etmezseniz, bu bebek bir canlı olarak dünyaya gelip yaşamayacak mı, yani yaşam hakkını almış olmuyor musunuz, illa doğması mı gerekiyor ki, zaten doğmasına izin vermeyen, yaşam hakkına müdahele eden aldıran kişi değil mi, nasıl bu bir canlı değil aldır gitsin denilebiliyor.Aldırır ya da aldırmaz ama bir canlıdan bahsettiğimizin farkına varsak en azından...
Henüz 2 yıllık evliyiz. Birkaç ay önce olaylı bir şekilde ayrılma kararı verdim ve eşyaları toplayıp evden ayrıldım. Yeni bir ev kurdum, çevrem, ailem herkesin haberi oldu bu durumdan çok zor günler yaşadım. Boşanma davası açtık anlaşmalı. Ama yalvardı yakardı çok büyük vaadlerde bulundu ikna etti beni son bir kez daha denemeye. Bir çok şartım vardı bunun için. Hepsini de açık açık söyledim. Ve hepsini de kabul etti. Sen nasıl istersen öyle olacak, mutluluktan ayaklarını yerden keseceğim, hiç olmadığın kadar huzurlu kılacağım seni dedi. İnandım. Ayrıldım eve tekrar dönmeyeceğimi söylemiştim, çok kötü anılarım vardı ve ok zor şartlarda ayrılmıştım o evden, yeni bir düzen kurmuştum zorla biliyordu bunu ve de kabul etmişti. Kendisi yerleşecekti benim evime. Geldi birkaç parça eşyasıyla. Ama niyeti geri dönmekmiş. Ayrılık sonrası ilk birlikteliğimizde hamile kalmışım. rtesi gün hapı kullanmama rağmen. Şok oldum. Çok plansız ve zamansız bir bebekti bu. İşine geldi tabiki. Bu ortamda çocuk olmaz şu evi bir düzene sokalım dedim. Burada bize bir düzen kur dedim. Neymiş efendim burada yaşayamazmış, eski eve geri dönmeliymişiz. Hani her istediğim oacaktı, hani ben ne dersem oydu, hani mutluluk hani huzur, hani verilen sözler? Şimdi 8 haftalık hamileyim. İçim acıyor ama aldırmak zorundayım Beni katil olmakla suçluyor.Sanki ben çok meraklıyım hem psikolojik hem de fiziksel travmasına bu durumun. Restini çekti, düzen kurulacaksa eski evde kurulacak. O kadar olaydan sonra nasıl göze alayım, nasıl riske gireyim tekrar ben? Yarın birgün karnımda çocuk, elimde valizim ev aramayacağım, mahkemelerde koşturmayacağımın garantisi nerede? Kıyamıyorum ama yapmak zorundayım bunu.Doğacak çocuğa da yazık çünkü. Allah beni affetsin.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?