- 25 Aralık 2014
- 8.205
- 27.800
- 748
- Konu Sahibi hayattanbikmiskiz
-
- #141
Biz epilepsi gibi bir rahatsızlıktan söz etmiyoruz ve bebeğin engel durumu tespit edildiğinde yasal kürtaj sınırı olan 10 haftadan sonra da da (24 haftaya değin) kürtaj hakkı tanınmaktadır.
Ayrıca aileye yüklenmeyip ki e yüklenmeliyiz tam olarak? 18 yaşındaki bu kıza mı? Ebeveynlerinin herhangi bir kararı üzerinde kontrol hakkına sahip mi? Ya da kendi hayatı üzerinde dahi bir kontrolü var mı şu anda? Sorumluluk kimde ise elbette ona yükleneceğiz?
Ayrıca "bilmiş bilmiş konuşmayı belki bırakırsınız" cümleniz de çok çirkin idi.
Ekleme: bile isteye engelli çocuk doğuran da çok kadın var. Bu gerçeği nasıl görmezden geldiniz?
Bıkabilir, ağır sorumluluklar altında ezildiğini hissedebilir, şartlar gereği arka planda bırakılmaktan ve ilgisizlikten üzüntü duyabilir, seçme şansı olsa bu ağır sorumluluğu taşımamayı dileyebilir, hayıflanabilir; ama UTANMAK ve bu şekilde ifade etmesi benim canımı yaktı, çok üzüldüm.Konu sahibini linçlemeyeceğim anlıyorum daha ergen üstünde psikolojik olarak baskı hissediyordur. Geleceğini düşünüyordur normal olarak lakin utanmak gerçekten midemi bulandırdı. Yemek yemeyecek kadar utanmak bana çok merhametsizce geldi. Benimde burada bilenler vardır. Kardeşim 28 yaşında %99 spastik ve zihinsel engelli çok şükür küçüklüğünden beri üstüne düştüğümüzden beri genel olarak kendi seviyesindekilerin çok fazla üstünde sanki sadece bedensel engelli gibi gözükür. Ama gel gör ki bu hale gelmesine kadar annem çok çabaladı fıtıkları oldu kollarında sinir sıkışmaları oldu evede hapsoldu. Ama bir gün olsun utanmadım. Aksine sosyalleşsin diye her şeyi yaptık yapmayada devam ediyoruz. Emin ol sen utanıyorum diyorsun ya o dışarda o bakışlara maruz kaldıkça ne kadar çok incindiğinin farkında bile değilsin. Herkesin bu tarz durumları karşılayabilme gücüde farklı bu ayrı bir konu bu yüzden anlayabiliyorum. Bundan bir kaç sene sonra tam tersi düşüneceğini umuyorum. Bana kardeşim bilmiyorum ama sanki benim evladım gibi geliyor. Aramızda halbuki 1.5 yaş var. Onun banyosunu yaptırmak bile bana ayrı bir mutluluk veriyor.
Ay bilmiyorum ben okuyunca bir an ağladım gerçekten anlıyorum zor bir durum ama utanmak gerçekten canımı yaktı. Şu an evliyim 2,5 senedir ve 2 saatlik mesafedeyim sürekli gidiyorum onlar gelir gezdiririz eşim tekerlekli sandalyesini bir kere bize bırakmadı kendi sürdü şehir şehir gezdirdi abisi olarak. Her gün ararım bana markete gittin mi gezdin mi yok diyince abla gezsene benim bacaklarım yok gezemiyorum senin var gezsene elbise giy gez der. Ağrıma gitti bunları okumakBıkabilir, ağır sorumluluklar altında ezildiğini hissedebilir, şartlar gereği arka planda bırakılmaktan ve ilgisizlikten üzüntü duyabilir, seçme şansı olsa bu ağır sorumluluğu taşımamayı dileyebilir, hayıflanabilir; ama UTANMAK ve bu şekilde ifade etmesi benim canımı yaktı, çok üzüldüm.
Ben de özellikle çocukken ve ergenken çok üzülürdüm, annemin sağlıklı olmasını, her şeyin çok başka olmasını dilerdim; bazen de kızardım bizi dünyaya getirdikleri ve yaşıtlarımdan daha farklı sorumluluklar yükledikleri için; fakat asla ve asla utanmadım. Umarım kızgınlıkla, bir hırsla, aniden yazmıştır; kendi de dönüp okuduğunda kelime seçimlerinin, bu şekilde ifade edişinin, çok yanlış olduğunu anlayacaktır.
Ben babamı elimle yıkardım, annemi de ben lifliyorum ve dediğin gibi bu beni o kadar mutlu ediyor ki.
Bazen dinlemek gerekir.Herkesin bazen bıktığı,yorulduğu dönemler olur,bazılarımız hassas davranır,bazılarımız öfkelenir.Kızdığımız,kırıldığımız şeyleri öyle sert bir dille ifade ederiz ki,empati kurulmasına ortam bırakmayız.Düşündüm hassasiyet gösterdim,biraz da tepki,ama dinlemeyide istedim.O kadar iyi bir yavrucak ki.Çok genç,çok toy duyguları karışık ve üzgün onu anladım,siz de bana güvenin ve linçlemeyin.Sen de engelli adayısın! Benm erkek kardeşim 18yaşına kadar sapasağlamdı.Askerliğini komando olarak yaptı.22 yaşında bir hastalık nüksetti.%60nengelli şuan.Sağlıklıyım diye kardeşinden utanma.Kimin başına ne geleceği belli değil.Sağlıklısındır bir kaza geçirirsin,hastalanırsın engelli olabilirsin.Şu açtığın konuya bile yazıklar olsun!!!!
Ayağınız taşa değmesin, yollarınızda çiçekler açsın; eşin de sağ olsun, var olsun. Özel, dezavantajlı bireylerin yakınlarından gelecek sevgi, empati, ilgiye ihtiyaçları var; yakınları olarak da destek olanımız, sorumluluklarımızı paylaşarak omzunu omzumuza veren hayat arkadaşımız olunca da; kuş tüyü kadar hafifliyoruz.Ay bilmiyorum ben okuyunca bir an ağladım gerçekten anlıyorum zor bir durum ama utanmak gerçekten canımı yaktı. Şu an evliyim 2,5 senedir ve 2 saatlik mesafedeyim sürekli gidiyorum onlar gelir gezdiririz eşim tekerlekli sandalyesini bir kere bize bırakmadı kendi sürdü şehir şehir gezdirdi abisi olarak. Her gün ararım bana markete gittin mi gezdin mi yok diyince abla gezsene benim bacaklarım yok gezemiyorum senin var gezsene elbise giy gez der. Ağrıma gitti bunları okumak
Amin inşallahAyağınız taşa değmesin, yollarınızda çiçekler açsın; eşin de sağ olsun, var olsun. Özel, dezavantajlı bireylerin yakınlarından gelecek sevgi, empati, ilgiye ihtiyaçları var; yakınları olarak da destek olanımız, sorumluluklarımızı paylaşarak omzunu omzumuza veren hayat arkadaşımız olunca da; kuş tüyü kadar hafifliyoruz.
Konuda aldığı yorumlar nedeniyle sanırım kendini anlatmak için özelden yazıyor üyelere, henüz çok genç kendini doğru ifade edemiyor olabilir ayrıca psikolojisi de sağlıklı değil, bizler büyükleriyiz yargılamadan önce anlamaya çalışmak lazım.Bazen dinlemek gerekir.Herkesin bazen bıktığı,yorulduğu dönemler olur,bazılarımız hassas davranır,bazılarımız öfkelenir.Kızdığımız,kırıldığımız şeyleri öyle sert bir dille ifade ederiz ki,empati kurulmasına ortam bırakmayız.Düşündüm hassasiyet gösterdim,biraz da tepki,ama dinlemeyide istedim.O kadar iyi bir yavrucak ki.Çok genç,çok toy duyguları karışık ve üzgün onu anladım,siz de bana güvenin ve linçlemeyin.
Evet.Biran sert bir çıkış yaptım ama sonra anlamaya çalıştım.Ona özelden ben yazdım konuşmak istedim.Gerçekten sadece onu dinleyecek,anlayacak ablalarına ihtiyacı var.Benim bu gecem gözyaşlarıyla son buldu.İnsanız işte bazen empati kurmak yerine kızmak daha kolay geliyorKonuda aldığı yorumlar nedeniyle sanırım kendini anlatmak için özelden yazıyor üyelere, henüz çok genç kendini doğru ifade edemiyor olabilir ayrıca psikolojisi de sağlıklı değil, bizler büyükleriyiz yargılamadan önce anlamaya çalışmak lazım.
Sizin nezdinizde yazıyorum ama genel olarak herkes için yazmış olayım, sitede veya sosyal yaşamda karşılaştığımız ergenlik çağındaki toy ve tecrübesiz gençlerimize çok da önyargılı yaklaşmamak gerektiğini düşünüyorum, bu çocukların ne yaşadığını bilmiyoruz, karşımızdaki kız henüz 19’una yeni girmiş, kardeşi doğduğunda 5-6 yaşlarında bir çocukmuş, ki bizler çocuklarımıza onların da çocuk olduğunu unutarak henüz 4-5 yaşındayken bile ablalık abilik rolü veriyoruz ve bazen bilmeden çocuklar arasında eşitliği de sağlayamıyoruz, her çocuk bir olmasa da bazı çocuklar bu eşitsizliklerden derin yaralar alabiliyor, hele de ailede bakıma ihtiyaç duyan biri varsa ya da aile içi huzursuzluk, sevgi eksikliği vb bu çocukların psikolojisi bozuluyor, bu sebeple bence özellikle 20 yaşın altındakileri önce bir dinlemeli anlamaya çalışmalıyız, uzman değilim ama sitede okb veya başka psikolojik rahatsızlığı olan ne kadar genç varsa çoğunluğunun hikayesinde mutlaka aile içi bazı sorunlar var, kendilerini ifade edebilmek belki biraz da ilgi görebilmek için siteye üye oluyorlar, yargılamak kolay ama hiçbirimizin zorunluğu olmasa da onları kazanmaya çalışmamız lazım diye düşünüyorum.Evet.Biran sert bir çıkış yaptım ama sonra anlamaya çalıştım.Ona özelden ben yazdım konuşmak istedim.Gerçekten sadece onu dinleyecek,anlayacak ablalarına ihtiyacı var.Benim bu gecem gözyaşlarıyla son buldu.İnsanız işte bazen empati kurmak yerine kızmak daha kolay geliyor((
Doğduktan sonra engelli olan insanların yakınları için çözümünüz ne peki? E doğmuş bir kere kürtaj imkanı yok ölüme terkedilsinler mi mesela yada ötenazi? Yada devlet bu engelli insanların yakınlarını onları toplayıp yerleşim yerlerinden ve yakınlarından tamamen uzak kamplara kapatarak kurtarsınben banlanmak pahasına ülkenin siyasi tarihinde kadın hayatı, kadın bedeni ve kadının onun üzerinde kendi tasarrufu ve türk aile yapısı açısından mihenk taşı olmuş bir kurgudan bahsedeceğim:
ahmet davutoğlu'nun başbakanlığı sırasındaki en büyük icraatlerinden birisi, eşi jinekolog op. dr. sare davutoğlu ile birçok yerde birlikte boy göstererek kürtaj ile ilgili vermiş olduğu demeçler oldu. şu anda halen kağıt üstünde yasal görünen fakat birçok devlete bağlı hastanede pratik edilemeyen kürtaj, o dönemde birçok muhafazakar söylemle zaten halkın gözünde nahoş iken daha da canavarlaştırıldı. öte yandan yine kürsüde ne aradığını bilemediğim sare hanım, sıkça engelli çocuklar için "melek" vurgusu yaptı.
bu melek vurgusu çok önemli çünkü bu başlık altında da birkaç kez ezberden söylenmiş. linç edilmek pahasına söylüyorum ki; hayır, melek değiller ve evet, sadece genetik sorunu ya da sorunları olan bireyler. ayrıca imtihan da değiller zira doğup doğmamasına karar verebildiğin bir durum, bir imtihan sayılamaz çünkü kontrol sizdedir.
burada kürtaj mevzusuna değiniyorum ki hikayede şu açıdan önemli: bu kadar teknik imkanın ve kabiliyetin olduğu dönemde bu denli engeli olan bireyin anne karnınında iken engelli olduğunu bilememek mümkün değil ve aile bile bile lades dedi. muhtemelen şu anda kendilerinin de tam olarak açıklayamayacakları sebeplerle hem engelli çocuğuna hem de soruyu soran kızcağıza hayatları boyunca acı çektirmek pahasına çocuğun dünyaya gelmesini seçtiler. ebeveynlerinin yapmış olduğu tercihler yüzünden içten içe acı çeken 18 yaşındaki çocuğu gelen tokatladı, giden tokatladı. siz koca koca kadınlar olarak ülkede tüm bu olaylar cereyan ederken kör müydünüz de bu kızı yargılıyorsunuz şu anda? burada kürtaj lafı söylendiğinde elinde meşale ile cadı avına çıktı birçoğunuz. bu çocuk sırf anası-babası günaha girmediği yanılsaması yaşasın diye tek ömrünü neden bu yükün altında ezilerek yaşamaktan memnun olsun?
neyse çocuk konuştum. banlanırsam sonra görüşürüz.(türk bayrağı açayım ki belki iyi hal indirimi olur.)
Ay tebrik ederim ya son sayfalara bakmamıştım . Alnından öpülesi bir yorum olmuş .18 yaşa ergen değil diyorlar, pedagojiyi bilimi reddediyorlar.
Ergenlikten henüz çıkmamış kızı suçlayıp üstüne gidip yardım etmeye çalışmak en azından farkındalık oluşturmaya çalışmak yerine zorbalıyorlar. Kız nasıl daralmış ki bu tepkileri alacağını tahmin ettiği yere yine konu açmış bu açıdan asla bakmıyorlar.
Valla üzülüyorum yorumlara, kızı daha da perişan hale sokmak istiyorlar. Sanıyorlar ki ne kadar hakaret edersek o kadar kendine gelir
Kimse sınanmadığı günahın masumu değildir sözü bu yorumlara cuk oturuyor.
Umarım bu yorumların hepsini okur ve güzel bir meslek sahibi olurLinç tayfa iş başında. Arkadaşlar bi sakin olun gerçekten kız 18 yaşında daha. Ailesi muhtemelen sürekli bizden sonra sana emanet sen bakacaksın tarzı şeyler söyleyerek psikolojisini bozdu. Hayatınızda ne kadar süre boyunca engelli bireylerle yaşadınız veya bakımlarında birebir oldunuz da böyle yargılıyosunuz? Yolda görüp gülümseyince merhamet etmiş olmuyorsunuz. İnsanlar yaşamadıkları şeyler konusunda bu kadar ahkam kesmese keşke. Bakın şuan 18 yaşında ama bu durum çocukluk beri varsa çocukluğunu dahi yaşayamamıştır burada ailesinde hata var bu kaygılarını konuşup gidermeliydi. Herkes melekse dışarda engelli bireyleri zorbalayanlar kim? Ben konu sahibine okulunu okuması ayakları sağlam yere basmasını bu süre boyuncada başka bir şey düşünmemesini tavsiye ediyorum. Su akar yolunu bulur demişler ya şöyle olursa ya böyle olursa diyerek hayatını zehir etme yarın ne gelecek başımıza belli değil, elimizden gelen tek şey güçlenmek ve anın kıymetini bilmek. Hep küçük olmayacaksın hep böyle hissetmeyeceksin gün gelicek o desteği verecek gücü bulacaksın.
Bak canım şimdi gördüm bunu evet annen sana yaşın çok küçükken bir misyon yüklemiş ve sen bundan çok korkuyorsun çokta haklısın . Bunun tek yolu senin annen gibi hayatından vazgeçip kardeşine ömrünü adaman değil.Ben 19 yasinda üniversiteye gidiyorum. Pek sosyal çevresi olan biri değilim. Çocukluğumdan beri hep dışlandım. Kardeşim yürüme engelli 13 yaşında. Ailemde hep onun yanındaydı yani anlayacağıniz hep arka plana atıldım. Genelde dışarı çıkınca herkes bize bakıyor sanki Kardeşim bir suç işlemiş gibi ben bu bakışlardan dolayı anksiyete sahibi bir birey oldum artık dayanamıyorum. Kardeşimi seviyorum ama annem çok yoruluyor kendini sürekli hirpaliyor adeta kendini ona adamış. Banada surekli ilerde bana bisey olursa kardeşine bak diyor ama ben nasıl bakarım bilmiyorum çünkü Kardeşim tuvalet işini bile kendi yapamaz annem temizliyor ve bu benim canımı çok yakıyor annem çok yoruluyor ilerde baş başa kalırsak napicaz bilmiyorum artık yasama sevincim bile yok çok mutsuzum. Hiç bir zaman dışarı çıkmıyorum hep mutsuzum derdimi anlatacak kımsem yok. Eğer ilerde evlenirsem nasıl olacak bilmiyorum evlendiğim kişi kardeşimi ister mi hem niye istesin orasını da var ailem ölürse kardeşim benimle kalicak tabi kimin ölüceni allah bilir. Ama için içimi yiyor ders bile çalışasım gelmiyor eninde sonunda kardeşime bakicam calismiycam bile napicami nereye gidecegimi bilmiyorum ölmek istiyorum sürekli bu dertler beni çok yordu.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?