- 15 Şubat 2015
- 13.376
- 47.267
- 798
- Konu Sahibi starkleymedi
-
- #61
Kadinlarin ekonomik ozgurlugu artip geleneklerden kopmaya başladıkça(ailelere yük olmama, bazi konularda bosa masraf yapmama) modernlesecegimize, iki kisi maasini birlestirip yuva kuracagina kocalara kina gecesi yapmaya basladik. Memleketin sebeke suyunda sıkıntı var herhaldeDaha dur, yüz görümlüğü almadan pantülü indirmeyecekler en yakın zamanda ahahahah
Ben olsam şu cümleyi kurma cesaretini gösteren adamdan ayrılırdım, bir daha da başım ağrımazdı.
Daha en başında tepenize çıkarmışsınız, şimdi bunların yaşanması çok normal.
Ama siz de az değilsiniz kusura bakmayın. Altında anlam aramadiğiniz tek bir şey kalmamış. Kadının her adımını didik didik ediyorsunuz.
Geleneksel şeylerden hoşlanmadığınızı, aile israriyla kabul ettiğinizi söyleyip kadının yaptığı her şeyde bir kusur bulmuşsunuz. Aynı aile "bu kadar içli dışlı olma, cenazeye gitsen yeter daha fazla arama, sık gorusme" falan dediğinde dinlememissiniz ama ne hikmetse. İşinize gelen konularda ailenizi kiramayacaginiz tutuyorsa demek
Bilemiyorum, bence siz birbirinizle baş edebilirsiniz gibi.
Millet 2 yıl askerlik yapardı eskiden, şartları daha zorluydu, bu kadar ağlamazdı kimse be. Şimdikilerin yapacağı 3-5 ay, bin naz bin niyaz. İçim sıkılıyor bu ne be mıymıymıy.Adam 6 ay, koskoca 6 ay askerlik yapmış; geridekiler adamı ve birbirlerini nasıl avutacaklarını bilememişler.
6 aylık askerlik hizmeti, izin kullanımı yapmayınca 5 ay 5 gün'e kadar düşebiliyordu eskiden; şimdi de 1 veya 2 gün fazlayla bitebiliyor gözüküyor.
Ne kadar abartılı tepkiler verilmiş.
Sizinle aynı görüşteyim, sevgilimin askere gitmesi beni gerçekten çok üzdü. ağladım üzüldüm özledim ama belli etmemeye çalıştım ne annesine ne de ona. çünkü askerlik yapan kişi bizden daha zor şartlarda kalacak, kurallar, yasaklar, yemekler, üniforma, kısıtlı zamanda telefon vs. ama ben sevgilimi arayıp her gün ağlayarak seni özlüyorum dememeliydim bence. ben öyle düşünüyorum, sanırım sizin de görüşünüz böyleAdam 6 ay, koskoca 6 ay askerlik yapmış; geridekiler adamı ve birbirlerini nasıl avutacaklarını bilememişler.
6 aylık askerlik hizmeti, izin kullanımı yapmayınca 5 ay 5 gün'e kadar düşebiliyordu eskiden; şimdi de 1 veya 2 gün fazlayla bitebiliyor gözüküyor.
Ne kadar abartılı tepkiler verilmiş.
Değerli yorumunuz için çok teşekkür ederimHepsini okudum ve kendi düşüncelerimi seninle paylaşmak isterim annesi çok iyi rolcü olduğu ve seni istemediği çok açık aynı benimki gibi seni sevdiğinden oğlunu arayıp beni aramıyo diye şikayet etmiyorum sadece oğlunu sana karşı dolduruyor ve oğlunu ağlayarak manipüle ediyor sizi aramamasının sebebi seni yıldırma ve ailenin bu evlikten eksik not vermesini sağlamak ailenden karşı çıksın diye onlarıda uzaktan dolduruyor bi nevi ama bunalrı oğluna çaktırmadan yapmaya çalışıyo bence eğer eşiniz anneci değilse annesine karşı tavrınızı şimdiden alın bakın size ters düşüyorsa annesi için bırakın kendisini yoksa evlenirsen bu evlilik sizi çok yıpratacak annesi tilki gibi baş edemezsin
Evet bende de biraz acele ettiler sanırım o yüzden farkettim, strateji hatası yaniKurtulmanıza sevindim genelde huzursuzluğu tek kişiye bağlayıp emek sarf ettim diye hırs yaparken asıl gerçekler görülmüyor
Evet bende de biraz acele ettiler sanırım o yüzden farkettim, strateji hatası yani
Bu cümleye takılan birine cevap vermiştim ama size de cevap yazayım. Şöyle bazen ben annenle konuştuk görüştük vs derdim, onun bu cümleyi kurma amacı aslında teyit. yani annesi diyor ki bu kız da beni hiç aramıyor, dolayısıyla nişanlımda askerdeyken ya acaba bana arıyorum deyip aramıyor mu? gibi bir cümle. şikayet etmiş beni yani anlayacağınız :) hoş aramasam da takılmayacaktı askerdeyken onu düşünecek bir psikolojisi yoktu. değerli yorumunuz için teşekkürlerBen olsam şu cümleyi kurma cesaretini gösteren adamdan ayrılırdım, bir daha da başım ağrımazdı.
Daha en başında tepenize çıkarmışsınız, şimdi bunların yaşanması çok normal.
Ama siz de az değilsiniz kusura bakmayın. Altında anlam aramadiğiniz tek bir şey kalmamış. Kadının her adımını didik didik ediyorsunuz.
Geleneksel şeylerden hoşlanmadığınızı, aile israriyla kabul ettiğinizi söyleyip kadının yaptığı her şeyde bir kusur bulmuşsunuz. Aynı aile "bu kadar içli dışlı olma, cenazeye gitsen yeter daha fazla arama, sık gorusme" falan dediğinde dinlememissiniz ama ne hikmetse. İşinize gelen konularda ailenizi kiramayacaginiz tutuyorsa demek
Bilemiyorum, bence siz birbirinizle baş edebilirsiniz gibi.
Sizinle aynı görüşteyim, sevgilimin askere gitmesi beni gerçekten çok üzdü. ağladım üzüldüm özledim ama belli etmemeye çalıştım ne annesine ne de ona. çünkü askerlik yapan kişi bizden daha zor şartlarda kalacak, kurallar, yasaklar, yemekler, üniforma, kısıtlı zamanda telefon vs. ama ben sevgilimi arayıp her gün ağlayarak seni özlüyorum dememeliydim bence. ben öyle düşünüyorum, sanırım sizin de görüşünüz böyle
Kesinlikle sizinle aynı görüşteyim ilgilenilsin istiyordu kendiyle :) benim pışpışlamamam belki de sorundu kendi gözünde. ben sevgilim vakit bulduğunda aradığında konuşurdum, bazen annesini arardım bazen o arardı gibi. sonra modumu düşürmeye başlayınca aramayı kestim, aradığında da geç döndüm gibi gibi :) vakit ayırdığınız için teşekkür ederimBen temel askerlik eğitiminin sadece erkeklere değil, herkese verilmesi gerektiğini düşünüyorum. Biraz sabretse 5 ay 5 gün civarında bitebilecek bir hizmet için bu kadar sızlanmayı ve avutulma isteğini anlamsız buluyorum.
Siz niye hem adamı hem de annesini pışpışladınız , niye bir yerde dur demediniz ; o kısma hiç anlam veremedim.
Evet aynen öyle oluyor benden de erkekler altın takamayacaklari için başka bir yüzük istediler ailesi şu an ifşa olmamak için yazmıyorumKadinlarin ekonomik ozgurlugu artip geleneklerden kopmaya başladıkça(ailelere yük olmama, bazi konularda bosa masraf yapmama) modernlesecegimize, iki kisi maasini birlestirip yuva kuracagina kocalara kina gecesi yapmaya basladik. Memleketin sebeke suyunda sıkıntı var herhalde
Kesinlikle sizinle aynı görüşteyim ilgilenilsin istiyordu kendiyle :) benim pışpışlamamam belki de sorundu kendi gözünde. ben sevgilim vakit bulduğunda aradığında konuşurdum, bazen annesini arardım bazen o arardı gibi. sonra modumu düşürmeye başlayınca aramayı kestim, aradığında da geç döndüm gibi gibi :) vakit ayırdığınız için teşekkür ederim
Bize gelip tanıştıktan sonra evet elbette arayıp sordu. Babamın ameliyatında, bayramlarda, annemin hastalığında vs. Zaten nişanlandıktan sonra daha samimi bir ortam oldu, öyle söyleyebilirim. Benim başlıkta kv sorunu diye belirtmem ondan kaynaklı. Çoğu kişi nişanlında da sorun var demiş ama o kadar uzun yazdım ki artık nişanlının yaptıklarını da boş geçtim :):)Kadın bunu isteyebilir ama sevgilinin senden böyle bir beklentide olması aşırı saçma. O senin aileni arayıp baban rahatsızlandığında ilgileniyor mu? Ailenle sürekli görüşüp onların oğulları gibi yıllardır davranmıyorsa bu seni uyandırmalı.
Senden beklenti var ama kendisi bir şey yapmıyor. Her şeyi geç seni annesinden sorumlu tutuyor.
NeeeEvet aynen öyle oluyor benden de erkekler altın takamayacaklari için başka bir yüzük istediler ailesi şu an ifşa olmamak için yazmıyorumaltından yedi kat pahalıydı o zaman
Yorumunuz için çok teşekkürler. Başlığı açınca eşyaları kim aldı soruları geldi, ailelerimiz destek oldu deyince denmeyen kalmadı :) ikimizde maaşlı çalışanız birkimimiz var ama ailelerimiz eşyalarımızı almamızda yardımcı oldu, birikimlerimiz bize kalsın borçsuz evlenelim diye, maaşımız ancak kira ve bizi geçindirmeye yetecek zaten.Neeehala daha sasirabiliyorum
Eskiden iki kisi calisip ev kursun ailelerden istemesin diyordum. Son 2-2.5 senedir ekonomik kosullar ortada, iki kisinin asgari ucret alip bastan sona ev dizmesi gercekten zor. 2.5 sene once ben evlenirken ücretler ve alinacak esyalar arasinda uygun bir aralik vardi su an oyle degil. Borçlansalar parasizliktan huzur kalmiyor, market faturalar zirt pirt zamlanip duruyor. Aileler yapabiliyosa destek olsun, kızlarda ben ayaklarimin ustunde duruyorum istemem demesin. Altin kemer taksinlar donatsinlar demiyorum tabi. Pirlanta mi istedilwr sizden
Big bangden başlasaydınız anlatmaya, bu az olmuş.
Bu konuları irtaya dökün. Es adayiniza ve annesine gercek yuzlerini gisterirler. Ona gore yol alirsinız. Nisanlinjz pasif mi degil mi gorülür. Mesela o nediyir bu olaylaraKızlar Selam,
Konu biraz uzun ailem dışında da kimseye açamıyorum bu yüzden hem başkalarının fikirlerini almak hem de biraz içimi dökmek üzere buraya yazıyorum.
Öncelikle 26 yaşındayım. 3 yıllık bir ilişkim var, niaşnlımla aynı yaştayız. Bunun 2.5 senesi sevgililik geri kalan kısmını da nişanlı olarak geçirdik. 2022 Ekim ayında nişanlandık. Nişanlımla birbirimizi çok seviyoruz, sadece onunla yaşayıp yaşlanabileceğim bir hayat düşlüyorum ve bu yolda temellerimizi atmaya başladık fakat bazı pürüzler çıktı.
Nişanlımın annesi ve babası yıllar önce ayrılmışlar, tek çocuk nişanlım annesi ile beraber kalmış çocukluk zamanından beri. Babasıyla haliyle muhteşem bir ilişkileri yok ama ben babasını çok sevdim, çok iyi yürekli biri.
Nişanlımın annesiyle olağan dışı bir yakınlığı vardı, gün içerisinde sürekli telefonla konuşurlardı, annesinin bir dediğini iki etmezdi ve bu benm çok hoşuma giderdi. Burdan gelecekte bana olan tutumuna da işaret vardı çünkü ki bunda gerçekten hiçbir değişiklik olmadı yıllar içinde de. İlişkimizin başlangıcında yani biz birkaç aylık sevgiliyken beni annesiyle tanıştırdı. İlk etapta böyle çok müthiş bir yakınlık hissedemedim neden bilemiyorum. Bir aksilik mi oldu derseniz. Tabii ki hayır, gün gayet güzel geçti ama ''zamanla ısınırım, benim ters günüme denk geldi, bana öyle geldi vs.'' diye kendimi avuttum. Ve bunu sevgilime asla belli etmedim. Çünkü annesinin hakkımdaki olumlu fikirlerini, bizim evleneceğimize dair yorumları olduğunu iletti buna bağlı olarak ben de zaten kendimi suçlu hissettim; hissettiklerimden dolayı. 3 yıllık ilişkimizin 1 senesi gayet güzel geçti ufak tefek her sevgili arasında oluşabilecek anlaşmazlıklar oluyordu fakat bir gün bile hatta bir saat bile küs kalmadan sorunu çözüp yolumuza bakıyorduk ki zaten konular ''sorun'' skalasında bile yer almayacak şeylerdi. Tam birinci yılımızda sevgilim askere gitti o dönem annesiyle telefonlaşırdık, birkaç kere de hatta görüştük. Bana iyi davranıyordu hakkını yiyemem sadece abartı tepkiler verirdi. Askere gittiği gün ikimizde(annesi ve ben) çok ağladık içim parçalandı doğrusu hem 6 ay ayrı kalacaktık hem de askerliğin zorluğundan dolayı ''onun'' için çok üzülmüştüm. İlk etapta ne kadar kötü olduğumu zaten sevgilimde tahmin ediyordu onun psikolojisi de çok kötüydü ama telefonda ağlayıp sızlamazdım bir olumsuzluk olduğunda ona belli etmemeye çalışırdım, -bilmesi gereken bir şey olmadığı sürece tabii-. Bu sürede annesiyle de telefonda konuşuyoruz fakat sürekli olarak ağlayıp sızlayıp yakararak konuşurdu ve devamlı modumu düşürüyordu, zaten modum düşük aynı zamanda çalışıyorum ben de üzgünüm sürekli birilerini avutamam. Her neyse ben bana yaptığını sanıyordum sadece, yani sevgilime belli etmiyor gibi. Meğerse ona da aynısını yapıyormuş, bir gün sevgilim arayıp bana ''Ya annemi aramıyor musun, ben burda kendimi mi avutayım annemi mi avutayım bilemiyorum, daraldım artık'' dedi. Yani askerdeki oğlunuza ki arkada iki kadın bırakıp gitmiş birine her gün arayıp ağlanır mı siz söyleyin? Ki ağlaması öyle bildiğiniz ağlamalardan değil. Bunu da ''Birtanecik oğlu var, tek sığınağı oğlu, demekki ilgiyi seven bir kadın'' diye düşünerek yok saydım. Bu sıralarda da bazen buluşuyorduk ki annem bu durumdan pek hoşnut değildi, sırf sevgilim orda bir de bunları düşünmesin diye annesiyle görüşürdük dışarda. Neyse orda anladım ki ilgi çekmeyi seven bir kadın, gerçi bunu detaylandıracak çok örnek var yazı zaten şimdiden çok uzadı. Hakkınızı helal edin.
Her neyse sevgilim askerden döndü, biz de askerlik dönüşü yavaş yavaş aileler tanışır nasıl bir yol izleyeceğimize karar veririz diye plan yapmıştık. Öncesinde sevgilim bize geldi, benim annem ve babam ile tanıştı. Babam sevgilimi uğurlarken en kısa sürede ailenize de bekleriz tarzında bir konuşma yaptı, velhasıl bize geldikten üç hafta sonra hiç ses çıkmadı ne arama ne sorma çok önemsemedim, ama bir yandan da ailem gelip gelmeyeceklerini soruyordu ben de mahçubiyet duyuyordum ama elimden de bir şey gelmiyordu. Çünkü arayip illa gelmek için gün belirlemesine gerek yoktu, nasıl geçti ne düşündüler de diyebilirdi. Tam üç hafta sonra nişanlımın dedesi vefat etti yani annesinin babası. İşten izin alıp cenazelerine katıldım sevgilimi yalnız bırakmak istemedim. Mevlit oldu yine gittim, kırkı çıkana kadar her gün aradım sordum yapmam gerektiğini düşündüm. Ortada daha nişan söz vs yokken tüm aile tanıdı beni. Ailem yine durumdan hoşnut olmadı, cenazeye katıldın dahasına gerek yoktu dediler. Bir yandan da kırkı çıktıktan sonra en azından tanışmaya gelmesini bekleyen bir ailem vardı çünkü fakat ne ses ne soluk çıktı. Ben yine önemsemedim babası öldü sonuçta hemen kalkışamaz böyle şeylere diye düşündüm. (Bir yıl öncesinde de benim dedem vefat etmişti annemler çok yıprandı çok üzüldüler ama belli bir süre geçtikten sonra hayatın normal akışını yerine getirmeye başladılar) Ama o öyle değildi herkesin olaylara reaksiyonları farklıdır elbette hiçbir şey diyemem ama acım var deyip kuaföre gidiyor, şehir dışına gezmeye gidiyor ama bize gelmiyordu. Gelmeyi geçtim aramıyordu bile ve benim de kendisini pof poflamamı istiyordu. Ben zaten ortada hiçbir şey yokken fazlasını yaptığıma inanıyorum. Velhasıl sevgilimin bize gelişinin üstünden 3 ay geçti, bir gün beni arayıp ''Bu hafta hafta içi size gelmek istiyoruz'' dediler. Ben de hafta içi çalışıyordum hafta sonu iki günüm boştu, ve annesinin de izni öyleydi. Yani müsait zamanımız birebir eşleşiyor, ben de hafta sonu gelmelerinin daha iyi olacağını ikimizin de izninin aynı vakitlerde olduğunu söyledim. Sevgilim de bana ''Annesinin uçak bileti aldığını, hafta sonunu il dışında bir yerlerde geçirmek üzere plan yaptığını söyledi'' Beynimden vurulmuşa döndüm, bir yandan ailem gelmedikleri için baskı yapıyor diğer yandan ''Babam öldü, benim hiç halim yok'' diyen kişi il dışına gitmek üzere plan yapmış ve beni de araya sıkıştırmak istiyor. Kati suretle hafta içi müsait olmadığımızı gelmek isterlerse hafta sonu müsait olduğumuzu söyledim ve olay beni gerçekten üzdü ağladım. O sırada yoğun bir telefon trafiği oldu sevgilimle aramda, hafta içi izin alıp alamayacağımı, annesinin uçak biletini olduğunu söyleyip duruyordu. Ben de vazgeçtim müsait başka bir vaktinde gelsin dedim ama üzülmüştüm, uçak bileti vs değiştirip geldiler o hafta sonu ama konu bahsettiğim kadar basit çözülmedi aslında. Teyzesi-annesi annem ve teyzem buluştular ama geleceğe dair hiçbir mevzu geçmedi aralarında kendileri çalıp kendileri oynadılar. Sanki biz iki arkadaş annelerimizi kaynaştırıp arkadaş etmeye çalışıyormuşuz gibi bir buluşma oldu. Daha sonrasında yine ne arama ne de sorma, annemin numarasını bile almadı. Ben de artık sevgilime konusunu hiç ama hiç açmıyordum ama aklımda soru işaretleri oluşmaya başladı. Birkaç ay sonra da sevgilim bana evlenme teklif etti, kabul ettim. Annesinden yine hiç ses soluk yoktu hala, mayıs ayından eylül ayına kadar bekledim. Çünkü annem babam artık ciddi anlamda bozulmaya başladılar, sevgilimin tek başına gelmesinin üzerinden tam 9 ay geçmişti. Sevgilimi aradım ve ciddi bir konuşma gerçekleştirdim, üstümde ciddi bir baskı vardı. Aynı zamanda zaten yıllık izinlerimiz belirleniyordu ve amacım olacaksa nişan vs işleri yıllık iznimde olmasıydı. Ben eylülde çıkmak istemiştim ama ne yazık ki ellerini ''çok hızlı tuttukları için'' Yıllık iznime de ekimde çıkmak zorunda kaldım. Her neyse Ay içerisinde birden istemeye geleceklerini söylediler, klasik isteme töreni oldu. Bilemiyorum diğer isteme törenleri nasıl oluyor hiç bulunmadım ama geleceğe dair yine hiçbir şey konuşulmadı nişan-nikah vs. gibi. Annesi bizi yemeğe davet etti bir hafta sonrasında orda nişan alışverişi konuşuldu. Normalde ben böyle geleneklere pek sıcak bakmam ama ailem olmasını istedi, gün belirledik onun için de, hafta içi izin almıştım sırf o şekilde istediği için. Aradan bir gün geçti annemi aradı. Ben bugün işe gitmedim, -ki gitmeme sebebi güzellik merkezine gitmesi- yöneticim kızdı, göze battım bu yüzden hafta sonu gitsek olur mu? diye. Şok oldum. Madem böyle bir sorunla karşılaşma ihtimalin varsa neden oğlunun işi için bu hakkını kullanmıyorsun ki? Neyse onun da tarihini değiştirdik hafta sonu gittik, pazar günü her yer kıyamet oluyor biliyorsunuz. Nişan elbisemi önceden belirlemiştim vakit kaybetmemek için onu hallettik daha sonrasında da zaten ayakkabısı-makyaj malzemesi-çamaşır-gecelik-terlik gibi klasik şeyler aldık. Hiçbir şey istemedim, istemem de çalışan biriyim istediğim her şeyi alabilecek gücüm var, adet yerini bulsun gönüller bir olsun diye gittiğim bir şeydi, zaten nişanlımın cebinden çıkıyormuş öyle olduğunu bilsem hiç gitmezdim. Zaten alış verişin olduğu gün sürekli ''Sana bunu alayım mı, bunu ister misin'' diye soru soruluyordu. Ben isteyebilen birisi değilim, adet yerini bulsun diye geldim zaten ne alacaksan al. Kıza sorulur mu böyle? Nişan bohçası yani bu alınanlar nişanın olduğu gün gelirmiş. Hem alış verişte hem sonrasında bak sana neler alacağım sana neler aldım bir bilsen diye konuşmalar dönüyordu. Ben zaten ekmeğini kazanan biriyim ihtiyacım yok ama merak da uyanmadı değil. Gün geldi çattı, cidden beklemediğim kadar çok paket + valizle geldiler nerdeyse gelen herkesin elinde bir şey vardı. Teker teker açtım ve açtıkça şok oldum. her kutunun içine aldığımız bir ürünü koymuşlar gibiydivalizi bir açtım aldığımız çanta, çamaşırların poşetinde duruyor, bir de internetten sipariş ettiğimiz terlik kutusuyla :) önemsemedim güldüm geçtim. Sadece neden bunu yaptığını anlamaya çalıştım, durumu olmayan biri olsam gözümü boya ama bilemiyorum kızlar :):) Bir de bunu karşılığı damat bohçası olayı var, biz gitmek için arayıp gün istemeyi düşünürken birden bizi arayıp size gelmek istiyorum dedi, çok hastaydık annem de ben de, ''Sana bulaşmasın hastayız'' desek de geldi. Sorun etmedik yine, aynı akşam bohçayı aynı haftanın cuma günü getirmek istediğimizi söyledik, yüzü düştü ama kabul etti. Her şeyimizi hazırladık bir gün önce arayıp çok hasta olduğunu bizi kabul edemeyeceğini söyledi, üstüne de HASTANEDEN ŞİMDİ ÇIKTI HAMAMA GIDIYORUM SEN DE GELMEK ISTER MISIN demiş. Anneme yine şok oldum, bu nasıl olabiliyordu aklım almıyordu. Tamam hasta olmuş olabilirsin tabii ki geçmiş olsun ama hem biz hastayken bize geliyorsun, biz sana gelecekken reddediyorsun ama hamama gitmeye gücün var bari söyleme :):):) neyse daha sonrasında nişanlımla ''evleniyor'' olduğumuz için ev bakmaya başladık, bulunduğumuz bölge kira açısında çok yüksek fiyatlı bir yer düşündük ki, yeni yıla girmeden ev tutarsak asgari ücret zammından etkilenmeyiz ki öyle de oldu ama nasıl sancılı geçti bilmiyorum. Bu zamana kadar kendilerinden talepte bulunduğum tek şey bu oldu ki bunu da neden istediğim çok belli örneğin şu an tuttuğumuz ev 5bin ise emsal evler 12bin TL oldu yeni yıl itibarıyla. Evi tuttuktan sonra biliyorsunuz, temizliği eşyası tadilatı çıkıyor devamlı, hiçbirinde ne aradı ne de sordu. Canım anam tek başına evi temizledi, babam tadilat işlerini yaptırdı. Normalde erkek tarafının yapacağı şeyler ama bizimkiler çalışmıyor yardımcı oldular bin kere razı olsun ailemden. Neyse Hatta şu dönemde bizim kız tarafı olarak aldığımız eşyalar geldi, tatsızlık çıkmasın aklı kalmasın diye sürekli iletişime geçtim resmini çektim gönderdim ettim. Gelip bakabilirdi de bu arada minibüsle 10 dakikalık bir mesafe var. Yeni yıla gireceğimiz gün bize gelmek istedi fakat bizim her sene kendi ailemiz içinde planımız olur dolasıyla kabul edemeyeceğimizi söyledik, daha sonra yine gelmek istedi bu kez de abimin nişanı olduğundan dolayı kabul edemedik. Ama haftanın bir günü yok ki? İşten 5te çıkan biri ve evler arası 10 dk. İstediği her zaman gelebilir. Kii gelmek için annemi de aramıyor, beni arıyor. Bu mantıklı mı sizce? Annemi neden aramadığını hala çözemiyorum. Neyse birkaç gün önce onlara gittik, bu zamana kadar ne ailem ne de ben hiçbir talepte bulunmadık kendilerine karşı. Bu zamana kadar kirada oturmadım, şimdi evim kiralık, arabasız tek bir yere gitmedim, arabamız yok nişanlımın ehliyeti dahi yok maalesef, altın? asla zaten böyle bir şey mümkün değil. Ben sevdiğim için ailem hiçbir pürüz çıkmaması için ellerinden geleni yaptılar. Biz daha öncesinde nişanlımla sade bir nikahla evlenmeyi hayal etmiştik hep, sadece ufak bir fiyat araştırması yaptığımızda bir salondan beklentimizin çok altında bir fiyat aldık, eğer bu fiyatlara olursa belki düğün de yaparız dedik, konuyu birebir annesiyle konuştum hatta. Geçtiğimiz günlerde evlerine gittik kız tarafı olarak(arabaları yok, hava soğuk yorulmasınlar diye) Annesi karşımıza geçip ''Kına gecesine bizden en az 70-80 kişi gelir, biz kınalarımızda yedirir içiririz, siz bir salon tutarsınız'' diye konuya girdi. Şok oldum o an yine başımdan aşağı kaynar sular döküldü. Bizde kına geceleri evde olur ki ben kına gecesinden de nefret eden biriyim, hiç yapmayı düşünmüyordum annem ve teyzem olmaz dedikleri için eve ikna olmuştum. Devamında ''Zaten düğünleri olmayacak, benim biricik oğlum var, bir eğlence çalgı-çengi olacak'' dedi. Söylediği cümleleri birebir yazıyorum ek olarak bunları yüksek ses tonuyla hatta bağırarak söylüyordu. Ben de bir ay önce düğün fikrimi kendisiyle paylaştığım için ''Ben de bir evin biricik kızıyım, eğer çalgı çengi istiyorsanız buyrun düğün yapın'' dedim. Bir anda konuyu evirip çevirmeye başladılar, sesler daha da yükseldi. nişanlım içerde babamla maç izliyordu şahit tuttu, nişanlım dediklerimi onaylayınca daha da delirdi, gögsüne vurmalar ay şekerim düştü falan demeler. Bu arada onlara gitmeden bir gün önce biz nişanlımla düğün işini konuştuk, bana bütçeleri olmadığını yapamayacaklarını söyledi, ben de o zaman konuştuğumuz tarihte boşluk varsa günü alalım dedim ve konu kapandı aynı günde nikah tarihini aldı. Ben de görüştüğümüz şekilde onlara aktardım, ben zt-aten düğün istemiyordum, uygun bütçeli bir şey olursa neden olmasın demiştim. Fakat kendileri bizden akrabalarını doyurmak üzere kına adı altında düğün istediler, bağırdı-çağırdı bize. Biz de kalkıp geldik, nişanlımla konuşuyoruz aramızda bir sorun yok şu an fakat annesi hala arayıp bir özür dilemedi, ve benim fikrim aramızı bozmak istediği yönünde, çünkü bu zamana kadar çıkardığı bunca aksilik neden? ya beni sevmiyor ya da oğlunu paylaşamıyor. Çok uzun oldu ama kimseye anlatamıyorum, buraya kadar geldiyseniz hakkınızı helal edin. Şimdiden teşekkürler.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?