- 17 Eylül 2018
- 2.475
- 8.208
- 78
- Konu Sahibi FiltrekahvesevenKleopatra
-
- #81
Dünyada birileri aç gezerken bi yerlerde açlıktan insanlar ölürken bizim lüks diye gittiğimiz restorandaki tabağımızı ağzına kadar doldurup yarısını yememiz de aşırı bir standart yüksekliği değil mi?Taviz vermek zorunda mıyız diyeceğim de evet maalesef zorundayız. Mecburi taviz. Ve yine evet, bu tavizler canımızı çok sıkıyor. Hayat standardımız yerlerde sürünüyor, iki sene önce yaptığımız şeyleri yapamıyoruz ama buna şükretmemiz gerekiyor. Niye? Karnımız doyuyor diye mi?
Dünyada birileri aç gezerken bi yerlerde açlıktan insanlar ölürken bizim lüks diye gittiğimiz restorandaki tabağımızı ağzına kadar doldurup yarısını yememiz de aşırı bir standart yüksekliği değil mi?
Standardımız yeter ki düşmesin lütfen.. Allah bizi gördüğümüzden aşağı bırakmasın.. Dememiz gerekir sanırım :)
Elbette her doğa olayında sorumlu tutulamaz insan ama dünyayı bu hale getiren bu insanlık.. Herkes üzerine düşeni biraz yapsa belki çok şey değişir. Şükür edebiyat değildir bu arada bi öğretidir bi terapidir bi duadır.. Yani siz lüksünüzden vazgeçmeyin umarım hep aynı güçte ve imkanda kalırsınız ömür boyu...Dünyada aç gezen insanların sorumlusu ben olmadığıma göre karnım doyuyor diye şükretmeyeceğim. Siz edebilirsiniz, buna da şükür edebiyatı deniyor sanırım.
Lbette her doğa olayında sorumlu tutulamaz insan ama dünyyı bu hale getiren bu insanlık.. Herkes üzerine düşeni biraz yapsa belki çok şey değişir. Şükür edebiyat değildir bu arada bi öğretidir bi terapidir bi duadır.. Yani siz lğksünğzden vazgeçmeyin umarım hep aynı güöte ve imkanda kalırsınız ömür boyu...
İşte siz şikayet etmeyi tercih edersiniz sizin hayatınız bi başkasının şükğr sebebidir siz de bunu eleştiremezsiniz değil mi? Burada herkes hayatından bir kesit paylaşıyor. Sizin standart anlayışınızla bi başksının standart anlayışı bir olamaz değil de.. Elbette şikayet edebilirsiniz ama biraz empati ve kafayı kaldırıp biraz etrafa bakmak belki de şükretmek için yeterli sebep olur. Zira sürekli şikayet etmek sürekli olumsuz şeylerden dert yanmak insanı depresyona sokar.. Sizler için diyorum bunu. Şükğr etmekle ototerapi uygulamış olursunuz. Ama yok ben illa düşen standardımın arkasından ağlıycam derseniz e buyrun metdan. Dünyada sadece aç evladı için ağlayan anneler, okula gidemediği için ağlayan çocuklqr yok ağlamak kimsenin tekelinde değil siz de ağlayın rahatlayınİşte kalamıyoruz problem orda. Gelirimiz eriyor, standardımız düşüyor. Ve bundan şikayet ediyoruz diye birileri fakir edebiyatı yapmakla suçluyor bizi. Herkes aynı standartlara sahip değil maalesef, bu dünyanın doğasına aykırı zaten. Ama belli bir standartta yaşamak için eşek gibi çalışan insanlar bu standartları yavaş yavaş kaybederken de doğal olarak şikayet ediyor. Bu şikayetlere de kimsenin fakir edebiyatı demeye hakkı yok.
Bu insanlar sizden maddi yardım mı bekliyor? Beklemiyorlarsa dertleşiyorlardır ki ülkenin şu ekonomik halinde gayet normal. Hepimiz zaman zaman sıkıntılar yaşıyoruz gelirimiz ne kadar iyi olursa olsun. Bunu dile getirmenin nesi kötü acaba?
İşte siz şikayet etmeyi tercih edersiniz sizin hayatınız bi başkasının şükğr sebebidir siz de bunu eleştiremezsiniz değil mi? Burada herkes hayatından bir kesit paylaşıyor. Sizin standart anlayışınızla bi başksının standart anlayışı bir olamaz değil de.. Elbette şikayet edebilirsiniz ama biraz empati ve kafayı kaldırıp biraz etrafa bakmak belki de şükretmek için yeterli sebep olur. Zira sürekli şikayet etmek sürekli olumsuz şeylerden dert yanmak insanı depresyona sokar.. Sizler için diyorum bunu. Şükğr etmekle ototerapi uygulamış olursunuz. Ama yok ben illa düşen standardımın arkasından ağlıycam derseniz e buyrun metdan. Dünyada sadece aç evladı için ağlayan anneler, okula gidemediği için ağlayan çocuklqr yok ağlamak kimsenin tekelinde değil siz de ağlayın rahatlayın
Sıkıntılı bir surecteyiz diye dertleşmek farklı her önüne gelene param yok diye ağlamak çok farklı.
En çok param yok diyende para vardır.
Gerçekten maddi zorluklar yaşayan genelde sessiz.
Al işteÇalıştığım okulda bi öğretmen arkadaşına 500 liralık bi bot gördüğünü yarın gidip alacağını söylüyordu.. Sonra da ayy öğretmen maaşıyla da geçim ne zor nasıl ay sonu gelecek bilmiyorum dedi... Artık siz düşünün bunu...
hep daha kötüsünü gösterip insanları en kötüye mahkum ettirmek şükretmek olmuyor amaİşte siz şikayet etmeyi tercih edersiniz sizin hayatınız bi başkasının şükğr sebebidir siz de bunu eleştiremezsiniz değil mi? Burada herkes hayatından bir kesit paylaşıyor. Sizin standart anlayışınızla bi başksının standart anlayışı bir olamaz değil de.. Elbette şikayet edebilirsiniz ama biraz empati ve kafayı kaldırıp biraz etrafa bakmak belki de şükretmek için yeterli sebep olur. Zira sürekli şikayet etmek sürekli olumsuz şeylerden dert yanmak insanı depresyona sokar.. Sizler için diyorum bunu. Şükğr etmekle ototerapi uygulamış olursunuz. Ama yok ben illa düşen standardımın arkasından ağlıycam derseniz e buyrun metdan. Dünyada sadece aç evladı için ağlayan anneler, okula gidemediği için ağlayan çocuklqr yok ağlamak kimsenin tekelinde değil siz de ağlayın rahatlayın
hanım efendi siz şükretmeyi çok yanlış anlamışsınız yalnızTabi ki olmuyor. Ben de fakir edebiyatını şükür edebiyatı ismiyle değiştirip bir konu açmalıyım. Siyasi lidere paramız yok diyorsun buralar eskiden çöplüktü Çeşme’den su akmıyordu yol yapılmıyordu hastane kuyrukları bir km yi buluyordu asgari ücret şu kadardı.. diye başlıyor. Çünkü işi çözmüşler. Şükür edebiyatı. Bu halimize şükür, bugünümüze şükür, benden az alan var buna da şükür bla bla. Ben beş birim sızlanıyorsam siz on birim sızlanın ama siz benden çok daha fazla yokluk çekiyorsunuz diye ben susmam. Birileri kepçeyle yerken senin kaşığın var şükret derseniz de şükretmem. Şükür edebiyatı artık sıktı. Millet ay'a yerleşecek biz hala tüp kuyruğu muhabbeti yapıp şükür güzellemelerindeyiz.
Birbirimizi şükret diye dürtüklemek yerine kol kola girip beraber bağırmamız gerekmiyor mu?
Sorunuza binaen,
Hayır. Ayıp olmuyor. Layığıyla sızlansak ve birbirimizin sızlanmasını puanlamak yerine beraber karşı koysak bu set yıkılmazdı. Ama gümbür gümbür gelen yıldırma ve ekonomik savaş dalgaları arasında muhataba yüklenmek yerine sizden bin lira kazanan adama şükret derseniz asıl o zaman siz ayıp etmiş olursunuz.
Olumsuzlukları görmemek için kafamızı kuma gömüp toprak altından yarım nefes çok şükür demek de bizi olsa olsa devekuşu moduna sokar herhalde.İşte siz şikayet etmeyi tercih edersiniz sizin hayatınız bi başkasının şükğr sebebidir siz de bunu eleştiremezsiniz değil mi? Burada herkes hayatından bir kesit paylaşıyor. Sizin standart anlayışınızla bi başksının standart anlayışı bir olamaz değil de.. Elbette şikayet edebilirsiniz ama biraz empati ve kafayı kaldırıp biraz etrafa bakmak belki de şükretmek için yeterli sebep olur. Zira sürekli şikayet etmek sürekli olumsuz şeylerden dert yanmak insanı depresyona sokar.. Sizler için diyorum bunu. Şükğr etmekle ototerapi uygulamış olursunuz. Ama yok ben illa düşen standardımın arkasından ağlıycam derseniz e buyrun metdan. Dünyada sadece aç evladı için ağlayan anneler, okula gidemediği için ağlayan çocuklqr yok ağlamak kimsenin tekelinde değil siz de ağlayın rahatlayın
Arkadaşlar neden oluyor bilmiyorum ama son bi kaç senedir karşıma çıkan insanların çoğunun bu fakir edebiyatından beslendiğini görüyorum.gerçi öz kardeşim de aylık beş bin kazancı olduğu halde kendimi bildim bileli sürekli param yok diye ağlar durur... yani hayret ediyorum.. konuyu açmam gerekirse şöyle: mesela kişi veya kişiler sürekli param yok, ay sonunu zor getiriyorum diye sızlanıp duruyor.. ee kardeşim tamam da benim bankaya benzer bi halim mi var.. ben de işsiz, babasından aldığı az bi harçlıkla ay sonunu getirmeye çalışan biriyim.. dibim geldi kuaföre bile gidemiyorum ben..ablamın şöyle bi sözü vardı: tipimize bakan zengin zannediyor! Diye.. sanırım öyle.. bakımlı ,özenli olmaya her Zaman dikkat ederim.. asla paçoz gezmem.. bunu görenler acaba bunun tipi iyi olduğuna göre parası vardır mı diyor.. o kadar zengin olsam otobüste, dolmuşta sürünmezdim.. altımda arabam olurdu !! .. bazen diyorum ben de artık bu insanlara karşı fakir edebiyatı yapacam...ama gel gör ki bu benim karakterime uygun değil.. istesem de insanlara öz kardeşime bile param yok diye sızlanamıyorum.. yaradılışıma aykırı yani elimden gelmiyor öyle bir şey yapamıyorum .. Bu insanlar sürekli bir para yok para yok diye sağa sola her yere ağlıyorlar.. sizinde çevrenizde var mı böyle tipler ? onlara karşı gardınızı nasıl alıyorsunuz , nasıl davranıyorsunuz nasıl tepki veriyorsunuz bu tarz insanlara karşı ...?!
Sessiz kalmasınlar o zaman seslerini çıkarsınlar.
Çalıştığım okulda bi öğretmen arkadaşına 500 liralık bi bot gördüğünü yarın gidip alacağını söylüyordu.. Sonra da ayy öğretmen maaşıyla da geçim ne zor nasıl ay sonu gelecek bilmiyorum dedi... Artık siz düşünün bunu...
Birde şükretmeyi siyasete vurmaları yok muO anlamda sesten söz etmiyorum. Çevremdekilere ağlamanın bir lüzumu yok.
Eğer sürekli sizlanan bir kişiyse ya para istiyordur, ya da para istenmesin diye öyle yapıyordur.
Hemen hemen parayla ilgili tüm yorumlarda direkt ülkenin ekonomisiyle ilgili yorum yapıyorsunuz.
Bir kişinin sürekli param yok param yok demesi çok farklı, issizlige , ekonomiye dem vurması çok farklı.
Siz direkt yorumluyorsunuz ülkeyle ilgili.
İşte kalamıyoruz problem orda. Gelirimiz eriyor, standardımız düşüyor. Ve bundan şikayet ediyoruz diye birileri fakir edebiyatı yapmakla suçluyor bizi. Herkes aynı standartlara sahip değil maalesef, bu dünyanın doğasına aykırı zaten. Ama belli bir standartta yaşamak için eşek gibi çalışan insanlar bu standartları yavaş yavaş kaybederken de doğal olarak şikayet ediyor. Bu şikayetlere de kimsenin fakir edebiyatı demeye hakkı yok.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?