- Konu Sahibi streshanim
-
- #501
Yok yok Mune hanım, 90'lı yıllarda çocuktum falan ama yine de bu kadar değildi ya. İyice azıttı insanlar artık.Eskiden de çok kötülük vardı, bizim zamanımızda her şey tozpembeydi dersem yalan olur ama annesinin koynundan bebek kaçırma, ailesinin yanında birini öldürme vakaları vb bu kadar da çok değildi Rosa.
Daha çok liseli kızların evlilik dışı ilişkileri sonrası okul tuvaletlerinde bebek düşürme, teşhircilik vs vardı ama şimdi genci yaşlısı çoluğu çocuğu kötülükten beslenir oldu.
Artık ne ay ne tonton yaşlı diyebiliyorsunuz ne de ne tatlı çocuk diyebiliyorsunuz, biz 10 yıl oldu istanbuldan çektik gittik, arada ailemi görmek için gidiyorum da doğup büyüdüğüm yeri bile tanıyamıyorum, insan çehresi bile değişmiş, ki korkan bir kadın değilim geceyarısı tek başına her yerden dönerim ama valla İstanbul'a gidince cüzdan telefon ne varsa açıkta gezmiyorum gece döneceksem de kalabalığa karışıyorum.
Hahah, bir tanidigim 5 cocugu sirf sezaryen olmak ve mamayla beslemek icin dogurdu. Eltisinden geri kalir ne yani varmis kiAile planlamama aslında daha çok.
Ben olsam araba falan isterdim yani telefon az olmuş.
Vov ne kadar değişik bir tespitte bulunmuşsunuz, ne kadar değişik bir bakış açısı vay be nasıl şaşırdımWallahi inanamiorum.Herkesin tanıdığı bazı üyeler var resmen and icmisler konu sahiplerini dibine kadar haksız bulmaya,konuları sabote etmeye,ortalığı karistirmaya.Ozel hayatlarında bayağı mutsuzlar sanırım.Yazik.Evine alsın,kıza yazık bilmem ne yazan bir kişi bile evine alırsa adımı değiştiririmister yeni evli,ister eski hiiic farketmez.Bu kabul edilebilir bı durum değil.Esime söylemem bile direk hayır derim.Siz de öyle yapın bence.
Esinizle ayni evde kadin ogrenci? Bundan kac tane dizi senaryosu yaptilar. Size guvenip kimse yola cikmasin. Hem gereksiz guvensizlik ortami hem de ne alaka yani bana mi sormus yazarken.Kızlar merhaba daha henüz 1 aylık evliyim. İstanbul'a gelin geldim. Biliyorsunuz şu an üniversite öğrencileri yurtlarda yer bulamıyorlar, kiralar da çok yüksek malum. Bunu bilerek benim kuzenin kızına 2. Tercihlerde İstanbul'da bir üniversite yazmışlar ve kesin olacak gibiymiş puan olarak. Çocuğun da babası ilgilenmiyor terk etti bunları. Bunlar ana kız yaşıyorlar ve maddi durumları pek iyi değil. Çocuğun ilk sınava girişi olmasına rağmen kuzen İstanbul'a uzağa çocuğu gönderiyor ve hangi parayla okutacak o da belli değil. Ben çok söyledim bir sene daha denesin çalışsın kendi şehrinizde okusun, evinden okula gidip gelsin, Uzakta çocuk okutmak kolay degil diye ama dinlemeyip kafalarına göre yazmışlar. Şimdi bizim akrabalar e yurtlar dolu yurt çıkmazsa ne yapacaksanız diye sorduklarında beni söylüyorlarmis. Yurt çıkmazsa streshanım orda ya onda kalır bi yer bulana kadar diyorlarmış. Benim olaydan haberim bile yok. Bana sormadan bana güvenerek nasıl istanbul u yazarlar aklım almıyor. Ki ben daha yeni evliyim. Kuzenin kızi da geçen mesaj atmış sevinçle, ben de sana geliyorum istanbulu yazdım demiş. Ben kolay kolay hayır da diyemeyen birisiyim. Biliyorum vicdan da yapacaklar. Çocuk sokakta mı kalsın idareten sende kalsın diye. Ama benim 1 aylik evli olarak bu çocuğu evime almam normal mi? Eşime daha bahsedemedim bile. Bu akrabaların düşüncesizligine de anlam veremiyorum. Sizce ne yapmalıyım? Bana çocuğu yerleştirmeye çalışmaları normal mi sizce ? Kaldı ki yurt çıkmayacağı kesin. Şimdiden kalmadı yer. Yani geçici süre diyip komple kalıcı başıma bırakmaya çalışıyor da olabilir annesi. Böyle şüphelerim de var. E eve gelmiş insanı da kovamazsın. Ben ne yapmalıyım kızlar?
Dizi senaryosu??Esinizle ayni evde kadin ogrenci? Bundan kac tane dizi senaryosu yaptilar. Size guvenip kimse yola cikmasin. Hem gereksiz guvensizlik ortami hem de ne alaka yani bana mi sormus yazarken.
Aklima daha once kocasi komsunun kpss calisan kizkardesi ile iliski yasayan matruj hanimin hikayesi geldi.Hele ayni evde ben olsem boyle bir seye asla izin vermem. Ev cok mahrem bir alan. Esiniz niye evde dogrudan akrabasi olmayan biriyle yasasin? Bu kizin annesi hic mi bunu dusunmuyor?
Hicbir sey olmasa bile ev hayatiniz akraba diline dusecek. Gerek yok asla. Bir suru uygulama var ev arkadasi arayanlar icin. Oralardan arkadas bulsun siz de ara sira onun evine gidin ziyarete. Kendi eviniz mahremdir.
Gulunecek ne var? Biz de okuduk ama hic akraba evine gitmedik. Hele erkek kuzenlerin oldugu bir eve bile gitmedim annemsiz babamsiz. Niye elin adamiyla ayni cati altinda uyuyayim? Insanin yol gostermesi baska uzun sureli misafir etmesi baska. Bu gelen kisi erkek de olsa ayni seyi derdim: uygunsuz. Ogrencinin annesi bence emanet edebilir ama yatili misafir olarak emrivaki cok cok uygunsuz bir sey. Hele 1 aylik evlilerin yanina. Yani bosu bosuna konu sahibine gerilim yaratmis.Dizi senaryosu??
Niye güldüğüm belli bence yazdım ya dizi senaryosu diye:) filmlerde ve dizilerde bile gerçek hayattan esinlenilmistir yazar genelde yani ordakiler, izlenme oranını arttırmak için genelde çarptırılmış olur...Dizide gördük şu, bu komik geliyor. Bir de ben eşimi böyle şeylerden eve genç kız veya genç erkek alarak koruyacaksam olmaz olsun öyle eş ya. Istemem bin kere boşanırım ve bana iyilik olur... Artık eşlerinden neler bekliyor ve hala niye evlilerse diye trajikomik bir duruma gülüyorum napayım.Gulunecek ne var? Biz de okuduk ama hic akraba evine gitmedik. Hele erkek kuzenlerin oldugu bir eve bile gitmedim annemsiz babamsiz. Niye elin adamiyla ayni cati altinda uyuyayim? Insanin yol gostermesi baska uzun sureli misafir etmesi baska. Bu gelen kisi erkek de olsa ayni seyi derdim: uygunsuz. Ogrencinin annesi bence emanet edebilir ama yatili misafir olarak emrivaki cok cok uygunsuz bir sey. Hele 1 aylik evlilerin yanina. Yani bosu bosuna konu sahibine gerilim yaratmis.
Annenize soyleyin yada babaniza siz yuz goz olmayin damada ayip olur onlar daha yeni evli huyunu suyunu bilmiyoruz cocugun olmaz oyle sey desinler. Uzuldum cocuga ama siz alternatifleri olmamalisiniz. Akli mantigi olan biri 1 aylik evli insanada yatili ve suresiz gidermi yahuKızlar merhaba daha henüz 1 aylık evliyim. İstanbul'a gelin geldim. Biliyorsunuz şu an üniversite öğrencileri yurtlarda yer bulamıyorlar, kiralar da çok yüksek malum. Bunu bilerek benim kuzenin kızına 2. Tercihlerde İstanbul'da bir üniversite yazmışlar ve kesin olacak gibiymiş puan olarak. Çocuğun da babası ilgilenmiyor terk etti bunları. Bunlar ana kız yaşıyorlar ve maddi durumları pek iyi değil. Çocuğun ilk sınava girişi olmasına rağmen kuzen İstanbul'a uzağa çocuğu gönderiyor ve hangi parayla okutacak o da belli değil. Ben çok söyledim bir sene daha denesin çalışsın kendi şehrinizde okusun, evinden okula gidip gelsin, Uzakta çocuk okutmak kolay degil diye ama dinlemeyip kafalarına göre yazmışlar. Şimdi bizim akrabalar e yurtlar dolu yurt çıkmazsa ne yapacaksanız diye sorduklarında beni söylüyorlarmis. Yurt çıkmazsa streshanım orda ya onda kalır bi yer bulana kadar diyorlarmış. Benim olaydan haberim bile yok. Bana sormadan bana güvenerek nasıl istanbul u yazarlar aklım almıyor. Ki ben daha yeni evliyim. Kuzenin kızi da geçen mesaj atmış sevinçle, ben de sana geliyorum istanbulu yazdım demiş. Ben kolay kolay hayır da diyemeyen birisiyim. Biliyorum vicdan da yapacaklar. Çocuk sokakta mı kalsın idareten sende kalsın diye. Ama benim 1 aylik evli olarak bu çocuğu evime almam normal mi? Eşime daha bahsedemedim bile. Bu akrabaların düşüncesizligine de anlam veremiyorum. Sizce ne yapmalıyım? Bana çocuğu yerleştirmeye çalışmaları normal mi sizce ? Kaldı ki yurt çıkmayacağı kesin. Şimdiden kalmadı yer. Yani geçici süre diyip komple kalıcı başıma bırakmaya çalışıyor da olabilir annesi. Böyle şüphelerim de var. E eve gelmiş insanı da kovamazsın. Ben ne yapmalıyım kızlar?
Ya zaten adamın k.çı başı ayrı oynuyorsa önünde sonunda takar o boynuzu. Eve gelecek kızı engelledin gelmedi, koca kurtuldu demek olmuyor.Niye güldüğüm belli bence yazdım ya dizi senaryosu diye:) filmlerde ve dizilerde bile gerçek hayattan esinlenilmistir yazar genelde yani ordakiler, izlenme oranını arttırmak için genelde çarptırılmış olur...Dizide gördük şu, bu komik geliyor. Bir de ben eşimi böyle şeylerden eve genç kız veya genç erkek alarak koruyacaksam olmaz olsun öyle eş ya. Istemem bin kere boşanırım ve bana iyilik olur... Artık eşlerinden neler bekliyor ve hala niye evlilerse diye trajikomik bir duruma gülüyorum napayım.
Devlet yurtlari maddi duruma bakmiyor o sehirde ikametin olmamasi gerekiyor ancak istanbul kalabalik oldugundan devlet yurdu yeterli gelmiyodur.maddi durumlari yoksa yurt cikmaz mi? tam bilmiyorum ama maddi duruma gore cikmiyor mu devlet yurdu normal olani bu yani.
bir de ailenizde birkac kisi birlesip ihtiyac sahibi bir cocugu okutamaz misiniz? ne bileyim amca dayi birileri yardimci olabilir bence. cocuk sirf maddi imkansizliktan dolayi istanbulda okumasin fikri bana pek mantikli gelmedi.
Wallahi ben de birilerinin konuyu yine özel hayatlarında mutsuzlara getirmesine inananamiorum.Wallahi inanamiorum.Herkesin tanıdığı bazı üyeler var resmen and icmisler konu sahiplerini dibine kadar haksız bulmaya,konuları sabote etmeye,ortalığı karistirmaya.Ozel hayatlarında bayağı mutsuzlar sanırım.Yazik.Evine alsın,kıza yazık bilmem ne yazan bir kişi bile evine alırsa adımı değiştiririmister yeni evli,ister eski hiiic farketmez.Bu kabul edilebilir bı durum değil.Esime söylemem bile direk hayır derim.Siz de öyle yapın bence.
Devlet yurtları maddi duruma bakıyor bu arada. O şehirde ikameti olmayanlar arasında da sıralama yapılıyor. Maddiyat dışında etkenler de var tabii.Devlet yurtlari maddi duruma bakmiyor o sehirde ikametin olmamasi gerekiyor ancak istanbul kalabalik oldugundan devlet yurdu yeterli gelmiyodur.
Beni üzen ne biliyor musunuz? Eskiden okumuş insan sayısı azdı, ki İstanbul nüfusunun çoğunluğunu iş için Anadolu' dan göç etmiş kişiler oluştururdu, hala da öyle ama herkes İstanbul'da yaşamanın getirdiği atmosfere ayak uydurur, eskilerin İstanbul beyefendisi hanımefendisi dediği bir tavra bürünürdü, size çok küçük bir örnek vereyim neredeyse her evde ister fabrika işçisi ol, ister tüccar adabı muaşeret kitabı olurdu, okul eğitimi yanısıra ailelerimizden nasıl davranmamız gerektiğine dair eğitim de alırdık, o adabı muaşeret kitabı okunmazsa olmazdı.Yok yok Mune hanım, 90'lı yıllarda çocuktum falan ama yine de bu kadar değildi ya. İyice azıttı insanlar artık.
Yaşadığım yer İstanbul değil ama belada oradan çok da geri kalmaz. Ben de korkuyorum artık.
Her gün aynı yerden bisikletle geçip, geçerken de bana ağıza alınmayacak şeyler söyleyen bir sapık vardı bundan bir 5-6 yıl önce. Tipine baksan yaşlı başlı, kötü bir bisikleti var, gariban dersin.
Ortamımız aynen Müge Anlı'nın stüdyosuna gelenler gibi, ne eksik ne fazla. Millet boşuna kınıyor, toplumumuz aha böyle. Geri kalan şanslı azınlık sadece.
Valla cevabı bulursanız bana da söyleyiverin Mune hanım. Ben de anlam veremiyorum.Beni üzen ne biliyor musunuz? Eskiden okumuş insan sayısı azdı, ki İstanbul nüfusunun çoğunluğunu iş için Anadolu' dan göç etmiş kişiler oluştururdu, hala da öyle ama herkes İstanbul'da yaşamanın getirdiği atmosfere ayak uydurur, eskilerin İstanbul beyefendisi hanımefendisi dediği bir tavra bürünürdü, size çok küçük bir örnek vereyim neredeyse her evde ister fabrikada işçisi ol, ister tüccar adabı muaşeret kitabı olurdu, okul eğitimi yanısıra ailelerimizden nasıl davranmamız gerektiğine dair eğitim de alırdık, o adabı muaşeret kitabı okunmazsa olmazdı.
Ölüye diriye, yaşlıya gence saygı vardı.
Şimdi okumuş insan sayısı çok ama af buyurun ne toplumda nasıl davranacağımızı biliyoruz, ne saygı var, ne de okumuşluğun verdiği bir bilgelik var, sanki cehalet ve kötülük çok daha artmış gibi.
Bizim dönemimizde olsa okumuşluk yoktu, dedeler nineler falanca şehrin falanca köyünden göç etti, eh çocukları da aileden ne gördüyse öyle yetişti derdim ama şu an böyle bir savunma yapamıyorum çünkü eskiye nazaran daha çok insan okula gidiyor, en az 1 üniversite bitiren kişi sayısı az değil, medya var, internet var, sosyal paylaşım platformları var.
Bize neler oluyor bilmiyorum
Yeni nesil çok tuhafıma gidiyor mune hanım. eskiden mahalle arkadaşlarımız vardı ya da okul. Kız erkek birlikte oynardık korurduk birbirimizi. Şimdilerde yeni 10 yaşına girmiş çocuğum yıllardır tanıdığı erkek çocukla oynuyor diye sevgilimi siniz diye okulda sorulmuş. Ayrıca başka bir kız da benim 2 sevgilim oldu senin var mı demiş yok deyince de sen de bir değişiksin demiş çocuğumaBeni üzen ne biliyor musunuz? Eskiden okumuş insan sayısı azdı, ki İstanbul nüfusunun çoğunluğunu iş için Anadolu' dan göç etmiş kişiler oluştururdu, hala da öyle ama herkes İstanbul'da yaşamanın getirdiği atmosfere ayak uydurur, eskilerin İstanbul beyefendisi hanımefendisi dediği bir tavra bürünürdü, size çok küçük bir örnek vereyim neredeyse her evde ister fabrikada işçisi ol, ister tüccar adabı muaşeret kitabı olurdu, okul eğitimi yanısıra ailelerimizden nasıl davranmamız gerektiğine dair eğitim de alırdık, o adabı muaşeret kitabı okunmazsa olmazdı.
Ölüye diriye, yaşlıya gence saygı vardı.
Şimdi okumuş insan sayısı çok ama af buyurun ne toplumda nasıl davranacağımızı biliyoruz, ne saygı var, ne de okumuşluğun verdiği bir bilgelik var, sanki cehalet ve kötülük çok daha artmış gibi.
Bizim dönemimizde olsa okumuşluk yoktu, dedeler nineler falanca şehrin falanca köyünden göç etti, eh çocukları da aileden ne gördüyse öyle yetişti derdim ama şu an böyle bir savunma yapamıyorum çünkü eskiye nazaran daha çok insan okula gidiyor, en az 1 üniversite bitiren kişi sayısı az değil, medya var, internet var, sosyal paylaşım platformları var.
Bize neler oluyor bilmiyorum
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?