Yeni evlilerin evine yatılı ögrenci


Geçmişi pek iyi olmayan bir ergen olarak, neler yapabileceklerini az çok kestiriyorum ben.
Bir aileyle kalmak, yurttan ve aile evinden çok başka.
Kendi evine gece 2 de girebilirsin ama eğer misafir olarak bir evde isen oraya 10 dan sonra girmemelisin.
Ben yatılı kaldığım dönemde de bunu yapardım, şuan aynını istiyorum misafirimden.
Ayrıda ders programından ve çıkış saatlerinden haberdarım, dersi bitince arar ‘alayım mı tatlım’ ya da ‘yemeği kaçta ısıtayım’ diye sorarım, dolayısıyla yemeğe gidecek ya da programı var ise mecburen söyler ve kaçta geleceğini teyit ederim.

Öğrenci yahu onlar, o çocuklar 20 sene sonra bir konuma geldiğinde gözlerine utanmadan bakmak isterim ben, ola ki yolundaki binlercesinden bir engeli ben atmışsam kenara, göğsüm böbürlenir içim coşar adını andığımda.

Ailem zamanında çok kol kanat gerdi öğrenci akrabalara, öğrenci olmayanı bile meslek erbabı yapabilmek adına sınav sınav taşıdılar, nimetini benle ablam yedik, derken sıra şimdi benim kollama dönemime geldi.
İşte bu karma
 
yahu yeni evli cift mecburlarmi evlerine yabanci birini almaya .kuzeninin kiziymis ne alaka tercih yaparken sormuslar mi sizde kalabilir mi diye ? adamlar emrivaki yapiyor sizde emrivakiyle kalmissaniz ayip etmissiniz eskiden oyleydi diye simdide oyle olmasina gerek yok . insanlar yeni evli cilvelesecek oynasacak evde kiz var nasil yaoacak yada oara biriktirmek icin belki sogukta oturacaklar yada bogazlarindan kesecekler . belki kendi misafirlerini agirlamak isteyecekler . eski eskide kaldı sizde kalabilirmiyiz diye sormadan insanlarin evine ama bende kalacaktim diye gidilmez .
 
Beyin göçünün sorumlusu da evinde misafir, emanet ogrenci istemeyen insanlar mi oldu simdi?

Değişen çağa -iyi ya da kötü- bir şekilde ayak uyduran gençlerin de sorumlusu biz olduk.

Evet ikiz kuleler dahi bizim yüzümüzden yıkıldı.

Sapla samanı karıştırıyorsunuz. Bilim insanlarimiz, mezun gençlerimiz iş imkani bulamıyor, bulduklari yerde can guvenlikleri olmuyor diye beyin göçü yapiyorlar.

Gelecek vaad eden ogrenciler icin imkanlar sonuna kadar seferber edilmeli evet. Evine alamasan da is bulursun, gelecek vaad ettigi icin burs için çaldığın her kapidan dönüş alırsın. Yüzün kizarmaz.

Bu konudaki öğrenci sorumluluk bilincinde bile degil. Sosyal hayat becerisi dahi gelişmemis. Izin almak, onay almak, oncesinde haber vermek gibi davranislari yok. Dogrudan bildiriyor onlarda kalacagini. Ve geçici demiyor. Iş bulana kadar, ev arkadasi bulana kadar demiyor.

Kıytırık bir okula, Kıytırık bir bölüme ek yerleştirme ile girmis. Kimin kapisini çalacaksınız burs diye? Ben çalamam şahsen, yüzüm kızarır. Haketmiyor çünkü.
 
Duyar kasan arkadaşlar kendilerine sorulmadan akrabalarınca bir öğrencinin evlerinde kalmasına kendilerinden habersiz karar verilmesi halinde de böyle minnoş tepki verecekler mi acaba çok merak ediyorum.

Kadın en çok buna bozulmuş zaten ona soran eden yok. Böyle şeyler birey kendi isterse, kendi davet ederse kabul görür. Kadın belki kızın İstanbul'a geleceğini duyunca onlar hiç sormadan elinden geldiğince destek olacaktı, belki yurt çıkana kadar bizde kalsın diye teklif edecekti ama bu teklif kendisinden gelmeden karşı taraf yüzsüzce karar verdiği için ve ucunun nereye çıkacağını bilmediği için tedirgin olmuş. Ben karşı tarafı hiç de mağdur görmedim kimse kusura bakmasın. Hadi kızcağız yaşı küçük anasını didisinin gazıyla durumu farkli algılayıp bir sevinçle mesajı atmış olabilir ama annesi ve diğer aile büyükleri kafalarına göre kimsenin evine birini gönderemez, her şeyin bir oluru var.

Siz içinizden gelmediği birine yardım ediyor musunuz mesela? Yani düşünün biri geliyor yolda sizi durdurup para istiyor zorla, çokça başınıza gelmiştir, siz o an gönüllü olmasanız da belki geri çevirmemek için bir şeyler vereceksiniz ama bir bakıyorsunuz yanınızda nakit yok. Sizin yanınızda nakit olmamasına bozuluyor karşıdaki trip atıyor falan. Bu da onun gibi işte. Böyle şeyler gönülden yapılır ve insanın kendi iradesiyle yapılır. Konuyu "çocukların okumasına kimse destek olmazsa halimiz nice olur"a niye getirdiniz anlamadım. Başlık altında konu sahibinin yeğeni kardeşimize bizzat yardımcı olacağını yazanlar olmuş. Kendi iradeleriyle istemişler ne kadar güzel. Konu sahibi onlara tek tek mesaj atıp şu ibana şu kadar yollamanızı talep ediyorum dese içlerinden gelecek miydi o yardımı yapmak bir de öyle düşünsünler. Empati kurarken hep tek taraflı kuruyorsunuz bir de diğer tarafın yerine koyun kendinizi bizzat yaşayın bunu içinizde öyle yorum yapın.

Konu sahibi kesinlikle haklısın sana sormadan kimse evine her ne sebeple olsun emrivaki ile kimsenin geleceğine karar veremez. Öğrenci yeğen için buradan gelen yardım destekleriyle de sorun çözülmüş olması lazım diye düşünüyorum. Neye niyet neye kısmet iste
 
Bu konu da iyi duyar yaptı yalnız

Kimse evine kimseyi almak zorunda değil. Kimi insanlar kızın düşük puanlı dandik bir bölüm okuyacak olmasını öne sürmüş de isterse tıp okuyacak olsun zorunda mıyım yahu evimi başkasıyla paylaşmaya? Hele hele emrivaki ile? Gerçi bizim toplumda emrivaki ile neler yaptırıyor millet akrabasına bu ne ki? Bazıları kız zaten orada yaşamak istemez demiş Allah aşkına konudaki kızın derdi İstanbula kapak atmak görmüyor musunuz? Nitelikli bir bölüm okumak istese bir sene daha hazırlanırdı zaten bu kötü puanla İstanbul diye kalkıp gelmezdi. Derdi İstanbul olan kızcağız "ay ben onlarda kalmam." demez emin olun hele bir İstanbula gideyim de diye düşünüyor o şimdi emin olun. Ayrıca öyle rahat insanlar var ki yedi kat yabancının evine bile yerleşip hiç rahatsız olmayan, hiç karşılaşmadınız herhalde Allah karşılaştırmasın

Ayrıca bazıları konu sahibine neden kıza yardım etmeyi düşünmedin diye muhalefet etmiş ama konuda "bizim kız İstanbul yazdı çok istedi, durumumuz da belli napalım burs ayarlayabilir miyiz?" diye istişare eden bir anne yok farkında mısınız? "amaaaan nasıl olsa x var orada kalsın onda nolacak" mantığında bir anne var. Sağa sola x orada demelerinden belli. Anne kız başkalarında kalmaktan hiç çekinmeyen bir kv görümce kombinasyonu var bende, o yüzden iyi biliyorum bu modelleri maalesef

Sonuç olarak bu yüzsüzlük ve emrivaki karşısında kimse bu berbat puana sahip kızımız için seferber olmak zorunda değil. Kimi de herkes 50 100 atsın demiş akrabalar için. Düşünsenize akrabanız arıyor "Sümer tarihi" okuyan kızı için her ay para yardımı talep ediyor ben de kız kardeşim de hukuk okuduk bir Allahın kulundan 1 lira istemedik üstelik annem tek başına okuttu bizi öğretmen maaşıyla (26 yaşındayım bu arada). Bazı günler parasızlıktan sefil de olduk ama kimseye yıkılmadık kardeşimle, minnet de etmedik.

Konu o kadar saçma yorumlara ev sahipliği yaptı ki sabah sabah bu destanı yazmak zorunda kaldım
 
Genç bir kızın sorumluluğunu almak istemem biz gayet doğal. Evliliğin ilk ayları evet cicim ayıdır ama aslen iki insanın birbirini tanıdığı,ortak yaşam alanlarına,aldıkları sorumluluklara alışma dönemdir, her iki taraf içinde hassas bir dönemdir bence.

Kaldı ki, yeni evli olmasanız bile istememe hakkınız var. Ben evde yabancı biri olunca rahat edemiyorum mesela,yatılı misafir sevmiyorum ve bana güvenerek plan yapılsa hoş karşılamam.
Madem kendileri karar verip seçmişler, sonraki süreç içinde çözüm arayacaklar siz dışında.
 

Ülkenin durumundan haberdar mısınız?
Şuan ekonomik olarak her anlamda batık olduğumuzdan, öğrencilerin çektikleri çilelerden ya da başlattıkları kampanyalardan?
Seslerini duyurmak için verdikleri mücadelen de mi haberiniz yok?

Kimse evlat edinsin, bağrına bassın demiyor lakin geçici bir süre bu gibi şeyler olağandır. Hele de ülke gündemindenin ortasındayken insan bir düşünür, birkaç zaman idare edebilecek şekilde programlayabilir kendini.

Ha, hiç sapla samanı karıştırmıyorum, aynı çocukların beyin göçü yapması için yine tanıdıklara ihtiyaçları var biliyor muydunuz?
Burs alıp gidenler özellikle, bir memur yakınından ‘kefillik’ almak zorunda olacak ve yine kimse yanaşmayacak.
Sırf kefil bulamadı diye ya kalıp sövecek ya da zamanında dönüp, orada iken tüm bağlantılarını kurup tekrar gidecek kefilime zarar gelmesin diye.
Çünkü burada daima herkesin mırın kırınlarıyla uğraşmak zorunda kalacak.

Bir ülkede neye değer vermiyorsanız onu kaybedersiniz ve evet, insanın birkaç zaman evine almaya bile cesaret etmediği gençlerden beklentisi olmamalıdır.
 
Yeni evlilik önemli tabii.
7 24 tepinmezsek olmuyor.
Kuzenin ya da x kişi farkediyor mu?
Zorda olan bir genç var ortada, sıkıntılı durumu, yardım etmek bu kadar zor olmamalı.
Hem de alt metni ‘sevişecektik’ hiç olmamalı.

Ha, burada ne münasebet diyenleri yaz gelince, sahil kentlerinde yaşayan ya da yazlıkları olan tanıdıklarıyla aralarını sıkı fıkı tutup, milletin evinde tatil yaparken görmeyelim değil mi
Bir de işin o boyutu var, gezmeye gelince her şey mübah çünkü bizde!
 
Aklıma eşinin teyzesinin yazlığında sevişirken sesi duyulan üye geldi. Eminim o kuzeni gelmek istese, kocam istemiyor deyip konuyu kapatmayı bilir. İşte bunu konu sahibi yapamıyor. Oysa çok basit.
 
Ben kabul etmezdim,çünkü ev sadece bana ait değil. Aynı şekilde eşinizin tarafından böyle bir talep gelmis gibi dusunerek cevap verin o akrabaniza. Kendi kendilerine gelin güvey olmuşlar. Üstelik süresiz şekilde kalmaktan bahsediliyor. Kendi şehrinde okuma imkanı varken ısrarla başka şehri yazmasi da çok düşüncesizce.
 
beyin göçüyle evinde yabancı birini barındırmamanın ne alakası var haha şaka mı bu? Beyin göçünün sebebi düşük refah seviyesi değil uzaktan akrabanın öğrenciyi 4 yıl evinde barındırmaması mı?

Sanki senin evinde barındırdığın öğrenci yurtdışına gitme fırsatı bulsa filmdelisi hanım benim için o kadar şey yaptı ben gidemem yurtdışına onun emeklerine yazık diyecek. Arkasına bakmadan kaçacak.


yeni evli, eski evli, bekar fark etmez. Kimse evine almak zorunda değil. Bunu yazın 1 hafta akraba evinde kalmakla kıyaslamakta ayrı olay. He çok merak ediyorsan yazın 1 gün bile akraba evinde kalmıyorum. Kalsam da 4 yıl kalmakla aynı şey değil.

ülkenin ekonomik durumu sadece öğrencilere mi kötü? Eminim konu sahibi jeff bezos kadar zengindir. Dolar öğrencilere 30 lira yetişkinlere 1 lira da haberimiz mi yok? Ayrıca devletin yapması gereken şeyleri neden biz yapalım? Tüm aileler toplanıp tüm öğrencilere bakacaksa devlet ne işe yarıyor?

Ne kadar gereksiz bir tartışma ya. Kimse evine öğrenci almak zorunda değil. Hele de 4 yıl boyunca. Bunun için bir gerekçeye de ihtiyacı yok. Sen evinde öğrenciye bakıyor olabilirsin. Bu herkes bakmalı anlamına gelmiyor. kendi yaptığın yardımı millete dayatıyosun
 
Son düzenleme:
Misafir pek sevmem, hele yatılı misafiri hiç sevmem. Bana dayatılan misafirliği hele asla. Burada konu sahibine danışılan hiçbir şey yok. Kendisinden ve eşinden izin, onay alınmamış. Üstelik yaşadığı şehirde kazanabileceği okul ve bölümler varken özellikle İstanbul seçilmiş. E şimdi siz kendi sonunuzu düşünmezseniz başkalarını düşünmeye mecbur bırakamazsınız.

Yeni evli olsun, 30 senelik evli olsun. İster sevişir, ister kavga eder. Ne kadar süreceği bile belli olmayan bir misafirliğe kimse kimseyi zorunlu kılamaz. Eskiden insanlar birbirlerine yardım ederlerdi, evet. Kimi zaman "ayıp olmasın" mecburiyetinden, kimi zaman çevresinden dışlanmamak için, kimi zaman yüce gönüllülüğünden ya da kibrinden... Bunlar eskidendi. Artık farklı bir düzende yaşıyoruz. Başkalarının sorumluluğunu almak istemeyen, kendi hayatından, rahatından, mutluluğundan taviz vermek istemeyen insanlar da var. Ben de böyleyim. Kimseye yük olmayı istemem, yük almayı da.
 
Konu sahibi bu durumu halen kuzeni ile konuşmadı yalnız. Belki İstanbul sevdasına dandik bir bölümü yazan kız 4 yıl akraba evinde üniversite hayatı hayal etmiyor. Büyük ihtimalle öyle bir planı olmadığını düşünüyorum.
 
1sene kalacak yer bulamasa 1sene konu sahibinde mi kalacak? Kimse kimsenin sorumlulugunu ustlenmek zorunda değil. Belki konu sahibinin bütçesi kendine kadar.extra birşey ödeyecek durumda değil.belki rahat edemiyor,etmek zorunda mı evde x kişi varken. Bazı yorumlar gerçekten enteresan ya,herkes hayır kurumu mübarek ve bu fikir harici olan her fikir içinde tüüü kaka..
 
valla helal olsun, öğrencilere böyle destek olmanız çok güzel. hayatın bin tane derdi içinde yine onlarla ilgilenmeniz paha biçilemez bir şey.

size aileden gelen bişey olduğu için tuhaf gelmiyor bence. ama dediğiniz tarzda sınır çizebilecek, anlattığınız gibi bu olayı yürütecek insan sayısı çok çok azdır bence. her şeyden önce insanın evi ve evine birini almak istememek sebep ne olursa olsun herkesin en doğal hakkı. siz öyle tercih etmişsiniz, buna da saygı sonsuz.
devir bence hem kocadan hem de misafirden şüphe edilebilecek bir devir. yani şüphelenen insana ben neden şüphe duyuyorsun, ne fesatsın demem. etrafımda o kadar çok aldatılma hikayesi var ki, bende de güven sorunu var mesela. kronik oldu sanırım bu çağda artık güven problemi. bunun için de insanları suçlayamam mesela...
bişey yapacak olan insan evine akrabanın gencecik kızını almadan da hayli hayli yapar zaten. ama yok neymiş diye başlayarak söylediğiniz şey konusunda ben insanlara hak veriyorum.

dün gece çok acil bir durum için taksiye bindim. babam yaşında bir taksici. sağolsun bayağı yardımcı oldu geç saat, mesafe, kısa sürede yetiştirme gibi durumlarım vardı çünkü. yolda giderken sohbet etme çabası içindeydi devamlı. yanında birkaç telefon görüşmesi yapmam gerekti, kulak misafiri oldu. annemle babam otogara gitmişti ama unuttukları bir eşya vardı onu yetiştirmeye çalışıyordum. adam başladı ne iş yapıyorsun, bekar mısın vs demeye. ee, sen o zaman bu gece evde yalnızsın anne baba gittiğine göre, falan dedi. hayır yalnız değilim dedim. ha ev kalabalık yani dedi güldü. evet, dedim. ve bu adam bu soruları sorduğu an içime bir ürperti geldi. günahını almak gibi olmasın ama gereksiz bir soruydu zaten çok kısa kestim. tek derdim bir an önce eve ulaşmaktı, otobandan gidiyoruz huzursuz oldum diye sağa çek inicem de yapamıyorum. adam babam yaşında, benim de senin kadar oğlum var bilmem ne diyor. gerçekten bi an hiç bilmediğim bir yola sapar mı bu taksi diye düşündüm. fesat biri değilim ama gördüklerim, duyduklarım, okuduklarım, haberler derken günün birinde ben kısacık da olsa, mecburen güven duyduğum biri tarafından zarar görebilirim gibi bişey kodlamış demek ki beynime. insanlar gerçekten çok tuhaf. rahmetli özgecan bindiği minibüs şoförü tarafından katledilmişti mesela, o geldi aklıma. konumuzla ne alaka derseniz alaka ''güven'' ve insanlar birbirine maalesef kocası, akrabası da olsa güven duymuyor. yoksa insanlardan bu kadar kötü olaylar çıkmasa ben de sizin gibi düşünürdüm. allah sonumuzu hayır etsin yani bunlar sağlıksız düşünceler ne yazık ki.
 
Birincisi bir bekar bir anne olarak söylüyorum. Yatağını yorganına göre uzatacak herkes. Elden gelen öğün olmaz o da zamanında bulunmaz. Şartına koşuluna göre çocuk okutulur. Kafaya göre çocuk gönderilmez.üniversite de okuyan Kızım tercihlerde İzmir diye tutturdu puanı da tutuyordu. Yaşadığım şehre uzak diye o bile bana uygun gelmedi. Gerekirse bir sene daha hazırlansın. Hele geleceği olmayan bir bölüm için maddiyat yokken İstanbulda kiz cocugu okutmak yürek ister.
 
Bizler devlet değiliz ama film. Zaten yüzde doksanımız ekonomik olarak bitik durumdayız kendi çocuklarımıza evimizin ihtiyaçlarına yetişemiyoruz ayrıca pandemi dolayısı ile psikolojilerimiz de bozuk. Cinnete 5 dakika yaşıyoruz çoğumuz. Böyle şartlarda çoğu insan evine öğrenci falan istemez sanmam isteyeceğini
 
İlk öğrenciliğe başladığımda okulun içindeki özel yurtta kaldım . Sonra tek ebeveynim olan annemle ödeyemeyeceğimizi hesapladık 2. Yıl hem başka okula geçtim ücreti daha uygun diye hem de 8 kişilik devlet yurduna geçip 6 kişi kaldık hep. Okula glderken dona dona servis bekledim bir gün şikayet etmedim bir gün aynı şehirdeki akrabalarımda kalmadım bir gün maddi beklentim olmadı. Herkes çocuğunu okuturken kendi şartlarını bilmeli. Başarılı çocuklara burs veriliyor zaten. Diğerleri de part time çalışmalı ders vermeli vs.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…